EKONOMİ - 17 Nisan 2024 Çarşamba 09:48

“Ucuz altın aldım” derken sahtecilerin ağına düşmeyin

A
A
A
“Ucuz altın aldım” derken sahtecilerin ağına düşmeyin

Son dönemde küresel gelişmelerin de etkisiyle rekor üstüne rekor kıran altın fiyatları, iç piyasada merdiven altı altın üretimi yapan sahtecileri hareketlendirdi. Uzmanlar, ucuz altın aldım diye sevinirken mağduriyetlerin yaşanmaması için altın alırken uygulanması gereken püf noktaların başında ses kontrol yöntemi geldiğine dikkat çekiyor.


Altın fiyatları son yılların en yüksek seviyelerine çıkarken, uzmanlar sahte altın mağduriyetlerinin yaşanmaması için ziynet eşyası alırken altın esnemesi ve altın sesinin kontrol edilmesi uyarısı yaptı. Konya Sarraflar ve Kuyumcular Derneği Başkanı Yusuf Yaşar, fiyatların yükselmesiyle birlikte altın sahtekarlığının, altında ikinci baskı yapanların, merdiven altı altın üretenlerin iştahının kabardığını belirterek, "Peki biz altının sahte olduğunu nasıl anlayacağız. Kuyumcular bir şekilde anlıyor, değişik yöntemler var. Bunların başında ilk önce biz elimizle, gözümüzle bakarız. Daha sonra cama atarız. Gerçek altın tok ses verirken, sahte altın daha farklı bir ses verir. Sahtelerin sesi gerçek altının verdiği sesi vermez. Bilezikler de aynı şekilde ama bileziklerde de gram farkıyla çözüm olabilir. Görünüşleri aynı olan altını tarttığımız zaman özgül ağırlığı çok hafif gelecektir. Dolandırıcıların ağındaki altınlar için sarraflar olarak ateşte yumuşatarak kontrol ederiz. Sahte altının üzerindeki boya hemen atacaktır. Gerçek bir altında ise sadece ısınma rengini alacaktır. Bunu da suya atınca altın tekrar rengini alacaktır. Bir kolay yöntemimiz ise mihenk taşına sürüyoruz, özel suyu döktüğümüzde altının bıraktığı iz çıkmaz ama sahte altının izi mihenk taşından çıkar" dedi.



"Bildiğiniz yerden ve güvenli yerden altın almak çok önemli"


Başlayan düğün sezonuyla birlikte alınan ziynet eşyalarında mağdur olmamak için vatandaşlara seslenen Dernek Başkanı Yusuf Yaşar, "Havaların ısınmasıyla beraber düğün sezonu açılıyor. Düğün altınları alınıyor. Tabii insanlar altın almayı ve aldığı altının düzgün olmasını, hakkı olanı almak istiyor. Bildiğiniz yerden ve güvenli yerden altın almak çok önemli. Örneğin hastane önü gibi kalabalık ortamlarda bir kişi geliyor ’paraya sıkıştım sana ucuz altınlarımı satayım’ diyor. Kesinlikle itibar edilmemesi gerekiyor. Altının ucuzu olmaz, altın dünyanın her yerinde ONS ile alınır satılır. Ucuz altın almayın, kalabalık ortamlarda ayaküstü altın satmaya çalışan olursa kesinlikle itibar etmeyin" diye konuştu.



“Ucuz altın aldım” derken sahtecilerin ağına düşmeyin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Polisin alkollü sürücüyle imtihanı Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde bir süre önce alkollü araç kullandığı gerekçesiyle ehliyetine el konulan sürücü; ekiplerin denetimine araç kullanırken takıldı. Alkol metreyi üflemekte direnen sürücüye 52 bin 480 lira ceza uygulandı. Hastaneye sevk edilen sürücünün kan testinde 281 promil alkol tespit edildi. Karadeniz Ereğli Emiyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şube Müdürlüğü ekipleri ilçe genelinde sürücülere yönelik denetimlerini sürdürüyor. Başta motosiklet kullanıcıları olmak üzere durdurdukları araçları ve sürücüleri denetleyen ekipler, uygulamaya takılan alkollü bir sürücü ile adeta imtihan yaşadı. Daha önce alkollü olduğu gerekçesiyle ehliyetine el konulan Selami Y., alkollü ve ehliyeti olmadığı halde araç kullanırken yakalandı. Polis ekiplerinin alkolmetreyi üflemesini istediği sürücü, bir süre alkolmetreyi üflemekte direndi. Polisi “Alkolmetreyi üfler misin” diye ikaz ettiği ve güçlükle ayakta durabilen sürücü üflemeyi reddetti. Polisi “Bunu üflediğin takdirde cezan daha az” diye uyarmasına rağmen “Tamam biliyorum” diyen sürücü alkolmetreyi üflemedi. Alkolün etkisiyle söylediği kelimeler bile anlaşılmayan sürücüye “ehliyeti geri alındığı halde araç kullanmak”, “alkolmetreyi üflemeyi reddetmek” ve “alkollü araç kullanmak” maddelerinden toplamda 52 bin 480 lira idari para cezası uygulandı. Karadeniz Ereğli Devlet Hastanesi’ne sevk edilen sürücünün yapılan kan testinde 281 promil alkollü olduğu tespit edildi. Uygulamada Selami Y.’nın kullandığı araç ise çekici yardımıyla yediemin otoparkına çekildi. Ekiplerin denetimi gece boyunca sürdü.
İstanbul GençBizzTech projesine 28 ildeki 49 okuldan 352 girişim takımı başvuru yaptı İş Bankası ve Genç Başarı Eğitim Vakfı tarafından hayata geçirilen, bilim ve teknoloji tabanlı girişimciliği fen liselerine taşıyan GençBizzTech projesinde 28 ildeki 49 okuldan 352 girişim takımı başvuru yaptı. Türkiye İş Bankası ve Genç Başarı Eğitim Vakfı’nın (GBEV), fen liselerinde eğitim gören öğrencilerin teknoloji ve bilim odaklı girişimler geliştirmelerine imkan tanımak; üreticiliklerini ve problem çözme yeteneklerini artırmalarına katkı sağlamak amacıyla hayata geçirdiği GençBizzTech Projesi’nde eğitim dönemi sona erdi. GençBizzTech’e Türkiye genelinde fen liselerinde öğrenimine devam eden 28 ilde bulunan 49 okuldan 13-18 yaş aralığındaki öğrenciler tarafından kurulan 352 takım başvuru yaptı. Projede en yoğun katılım İstanbul, Antalya, Ankara illerinden oldu. Finale kalan projeler 17 Mayıs tarihinde açıklanacak Fen liselerindeki öğrencilere odaklanan bilim ve teknoloji odaklı girişimcilik projesinde öğrencilere yapay zeka teknolojileri ile içerik oluşturma, veri analizi kodlama ve uygulama geliştirme eğitimleri ile birlikte bilim ve teknoloji temelli iş fikri geliştirme yöntemleri, finansal okuryazarlık ve girişimcilik alanlarında çevrim içi eğitimler sunuldu. Öğrenciler geliştirdikleri iş modelleri üzerinden değerlendirmeye tabi tutulurken, finalist olarak seçilen projeler 17 Mayıs tarihinde açıklanacak. Projede öğrencilerin sadece akademik bilgiler açısından değil, elde edecekleri kazanımlarla iş dünyasında pratik deneyimler de elde etmeleri; böylelikle kişisel gelişimlerinin desteklenmesi amaçlanıyor. Proje sonunda başarılı görülen öğrenciler, üniversite hayatına adım atmadan iş ve teknoloji dünyası liderlerinden mentorlük desteği alabilecek, staj ve iş imkanlarıyla iş dünyasında deneyim elde edebilecek.
Erzincan Yıllar öncesinin en gözde mesleğiydi, artık şehirde bir tek o kaldı Erzincan’da yok olmaya yüz tutmuş saraçlık mesleğinin tek temsilcisi Cevat Naldan, talebin yok denecek kadar az olmasına rağmen yarım asrı aşkın sürdürdüğü dede mesleğinden vazgeçmiyor. Erzincan kent merkezinde babasının yanında çırak olarak işe başlayan 69 yaşındaki Cevat Naldan, unutulmaya yüz tutan dedesinden yadigar saraçlık mesleğini 60 yıldır sürdürüyor. Naldan, deriye şekil verilerek koşum takımı, at süslemesi, köpek tasması, kemer ve eyer yapıyor. Cevat Naldan günümüzde gelişen teknoloji ile birlikte talebin azaldığı ve bitme noktasına gelen mesleğini eski sanayi sitesinde 12 metre kare dükkanında yaşatmaya çalışıyor. Özellikle atların gündelik hayattaki önemini büyük ölçüde kaybetmesiyle birlikte her geçen gün ilginin azaldığı meslekte tek usta olan Naldan, ülke genelinde de sayılı saraçlardan biri olarak biliniyor. Dedesi Dursun Naldan’dan ata yadigarı olan saraçlığı babası Celal Naldan’dan öğrenen Cevat Naldan, 3 çocuğunu bu meslek ile okuttu. Geçmişin en gözde mesleklerinden olan saraçlık mesleğini Erzincan’da 60 yıldır devam ettiren Cevat Naldan, şehirde bu mesleği yapan tek usta olarak kaldı. Sabır ve emek isteyen bu mesleği Erzincan’da Cevat Usta’dan sonra da yapacak kimse yok. Naldan, mesleğini sağlığı el verdikçe ve ömrü yettiği sürece yapacağını söyledi. "Teknolojiye karşı dayanacak gücümüz yok" Saraçlık mesleğinin Erzincan’daki tek ustası Cevat Naldan, mesleğinin eski albenisinin olmadığını ve teknolojiye karşı ayakta durmanın zor olduğunu belirterek, “50 seneden fazladır bu meslekteyim. İlkokul 4’üncü sınıftaydım dükkâna girdim. 5’inci sınıftan sonra okumadım. 1964 yılından beri bu işe devam ediyorum. At malzemesi, at eyeri, at çulu, hazır alıp sattığımız malzemeler var, semer tamiri yapıyoruz, semerci kalmadı, palancı hiç yok. Bu at malzemeleri üzerine en son biz kaldık. Her memlekette ya bir tane kaldı ya da iki tane kaldı. Tokat’ta 60-70 tane saraç vardı, bugün bir adam kalmış. Başka kimse yok. Erzurum’da 2-3 tane var. Çırak yetişmiyor. Bu meslek bizi doyurmaz ki çırak da gelsin ekmek yesin. Zamanında çok hevesli bir meslekti. İşi elimize aldığımızda hevesle yapardık. Son demleri artık, başka kalmadı. Teknolojiye de dayanacak gücümüz yok. Pat patlar çıktı köylü at arabasından vazgeçti, onla artık işini görüyor. Çevre illerden de gelen oluyor. Gümüşhane’de de yok, buraya gelen oluyor” diye konuştu.
Mersin Trafiğe kapalı yol motosiklet yarış pistine dönüştü Mersin’in Tarsus ilçesindeki trafiğe kapalı yol, motosiklet tutkunlarının yarış pistine dönüştü. Kulak Mahallesi’ndeki trafiğe kapalı yolda özellikle hafta sonları buluşan motosiklet tutkunu gençler, çeşitli gösteriler ve yarışlar yapıyor. Yolu yasal olmayan şekilde yarış pistine çeviren gençler, zaman zaman da kaza yapıyor. Yolun başına ve sonuna geçişi engellemek için dökülen toprak kümeleri ve engeller de gençleri durdurmuyor. Gençler tehlikeye aldırış etmeden zaman zaman akrobasi gösterileri, kimi zaman da kendi aralarında yarışlar gerçekleştiriyor. "Aslında burası trafiğe kapalı bir alan" Bölgede daha güvenli yarış ve gösteriler yapabilmek için özel pist talebinde bulunan motosiklet sürücüsü Şahin Görüroğlu, "Burası birçok motor sevdalısı arkadaşımızın eğlenmek ve vakit geçirmek için geldiği bir yer. Birçok arkadaşımız buraya yarışmak için geliyor, yarışan arkadaşlarımızı izlemek için geliyorlar. Bazı motorcu arkadaşlar bilinçsiz şekilde yolda agresif hareketler yapıyorlar. Bu yolda kazalar oldu, yaralanmalar oldu, arkadaşlarımızı kaybettik. En azından motorcular için bir pist yapılsa bizim için çok güzel olur" dedi. Motosiklet sürücüsü Bedican Akay da söz konusu yolun motosiklet tutkunları arasında ’Kulak Yarış Pisti’ olarak bilindiğini söyledi. Akay, "Aslında burası trafiğe kapalı bir alan. Biz bu pistte çoğu arkadaşımızı kaybettik. Evet, burada yarışlar yapılıyor. Biz buraya bir pist istiyoruz. Böylelikle kazaların önüne de geçilmiş olur" diye konuştu.