GENEL - 07 Ağustos 2018 Salı 13:03

Hüsnü Olçar: 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları Dumlupınar’da yapılsın

A
A
A
Hüsnü Olçar: 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamaları Dumlupınar’da yapılsın

Kütahyalı iş adamı Hüsnü Olçar, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının, Başkomutanlık Muharebesi’nin kazanıldığı Dumlupınar ilçesinde ve Cumhurbaşkanı’nın katılımı ile yapılmasını istedi.

Kütahyalı iş adamı Hüsnü Olçar, 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının, Başkomutanlık Muharebesi’nin kazanıldığı Dumlupınar ilçesinde ve Cumhurbaşkanı’nın katılımı ile yapılmasını istedi.


18 Mart Çanakkale Şehitleri Anma programının her yıl Çanakkale’de düzenlediğini ifade eden Hüsnü Olçar, ”Tarihe Başkumandan Muharebesi olarak geçen, 26 Ağustos 1922 Afyon Kocatepe Serban köyünden başlayan Büyük Taarruz 30 Ağustos 1922 tarihinde Kütahya Dumlupınar ilçesinde sona ermiştir. Bu nedenle 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarının Başkumandan Muharebesi’nin kazanıldığı Dumlupınar ilçesinde, üst düzel protokol ve halkı katılımı ile şenlik havasında yapılmasını istiyoruz” dedi.


Büyük Taarruz hakkında da açıklamalarda bulunan Olçar,” Atatürk bu savaşı cepheden bizzat yönetmiş, emirlerini doğrudan doğruya kendisi vermiştir. Atatürk 31 Ağustos 1922 günü muharebe sahasını denetlerken şehitler arasında düşman topçu mermisinin açtığı çukura gömülmüş bir sancaktar görür. Bu aziz şehit, toprağın üstünde katılaşmış kolu ile sancağı dimdik tutmaktadır. Manzaradan etkilenen Başkumandan gözlerinden yaşlar süzülerek, savaştan sonra yapılacak anıt için bunun sembol olarak alınmasını emreder. 29 Ekim 1923’te Atatürk Cumhurbaşkanı olduktan sonraki ilk Kurtuluş Bayramında 30 Ağustos 1924 tarihinde bizzat Dumlupınar’a giderek genç Türkiye Cumhuriyetinin ilk anıt temelini burada atar. Atatürk ile beraber bu törene eşi Latife Hanım, Halide Edip Adıvar, Başvekil İsmet İnönü, Meclis Başkanı Ali Fethi Okyar, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak, Milli Savunma Bakanı Kazım Özalp, Milli Eğitim Bakanı Vasıf Çınar, Bayındırlık Bakanı Süleyman Sırrı Bey, Ali Fuat Paşa, Kazım Paşa, İzzettin Çalışlar, Ali Hikmet Paşa, Şükrü Naili Paşa ve Kemalettin Sami Paşa katılmışlardır. Atatürk ve beraberindeki heyetin Zafer Tepe’de kurulan bir takın altından geçmesinin ardından tören başlamıştır. Zafer Tepe’de birçok kişi çeşitli konuşmalar yapmıştır. Bu konuşmalar edebiyat tarihçileri, sosyologlar, halk bilimciler ve harp tarihi ile ilgilenen kişiler için de önemli mesajlar taşıyan konuşmalar bir milletin birlik duygusunu ortaya koyması bakımından dikkate değerdir. Atatürk bu konuda şu görüşlere yer vermiştir, ’Hiç şüphe etmemelidir ki yeni Türk Devletinin, Genç Türk Cumhuriyeti’nin temeli burada atıldı. Hayat-ı Ebediyesi burada taçlandırıldı. Bu sahada akan Türk kanları, bu semada dolaşan şehit ruhları, devlet ve Cumhuriyetimizin edebi muhafızlarıdır’ Bir kez daha Kütahyalılar olarak Devlet Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlamalarının Başkumandan Muharebesi’nin sona erdiği Dumlupınar ilçesinde yapılmasını istiyoruz” diye konuştu. (EFE)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Yozgat Boşanma aşamasındaki eşini öldüren kocaya ağırlaştırılmış müebbet hapis Yozgat’ta boşanma aşamasında olduğu eşini bıçaklayarak öldürüp, kayınvalidesini de ağır yaralamaktan yargılanan şahıs, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Kadına ve eşe karşı canavarca hisle ve tasarlayarak kasten öldürme, kayınvalideyi canavarca hisle öldürmeye teşebbüs suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile yargılanan sanık M.T.’nin karar duruşması, Yozgat 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada tutuklu sanık M.T., maktul Rabia Temel’in annesi müşteki mağdur Güler Güler, maktul yakınları ve taraf avukatları hazır bulundu. Savcı mütalaasının okunmasının ardından sanık M.T. savunmasında daha önceki ifadelerini tekrar ederek, beratını ve tahliyesini talep etti. Maktulün annesi Güler Güler ve babası A.G. ise sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi. Duruşmada tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti, sanık M.T.’ye eşe karşı canavarca hisle ve tasarlayarak kasten öldürme suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, kayınvalideyi canavarca hisle öldürmeye teşebbüs suçundan ise 19 yıl hapis cezası verdi. Cezada herhangi bir indirim uygulanmadı. “Bu ceza umarım başka kadınların yaşamasına vesile olur” Karar duruşması sonrası açıklamalarda bulunan Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği’nin avukatı Arzu Sena Topuz, geçen yıl boşanmak üzere olan Rabia Temel’in eşi tarafından öldürüldüğünü belirterek, "Rabia öldürülürken annesi de yaralandı. Bugün karar duruşması görüldü ve mahkeme heyeti Rabia için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Annesine yönelik eylem için de öldürmeye teşebbüsten 19 yıl hapis cezası verdi. Umarız bu ceza başka kadınların yaşamasına vesile olur” dedi. “Kızımın katili cezasız kalmadı” Rabia Temel’in annesi Güler Güler, "Ben bugün adalet olduğunu söyleyeceğim. Çok şükür. Yavrum geri gelmeyecek ama katil de cezasız kalmasın" diye konuştu. "Adalet yerini buldu" Rabia Temel’in ablası Sibel Eğilmez ise mahkeme heyetine ve avukatlara teşekkür ederek, "Başka Rabialar yanmasın, biz çok yandık. Katil cezasını buldu, çok şükür adalet yerini buldu" ifadelerini kullandı. Yozgat’ta 28 Mart 2023 tarihinde M.T., boşanma aşamasındaki karısını bıçaklayarak öldürmüş, kayınvalidesini ise çeşitli yerlerinden bıçaklayarak ağır yaralamıştı. Olay sonrası gözaltına alınan M.T., çıkarıldığı mahmekece tutuklanmıştı.
Ankara Ortaokullu bilimseverler çevreci projeleriyle dikkat çekti Ankara Şehitlik Ortaokulu öğrencileri, 4006 TÜBİTAK Bilim Fuarı kapsamında tasarladıkları projeleri sergiledi. Öğrencilerden Eren Nadir Bostancı ve Anıl Yıldız, süt kutularında kullanılan dikdörtgen şeklin yerine altıgen kullanmanın hem maliyeti hem de kullanılan malzemeyi azalttığını savundu. Ankara’nın Mamak ilçesinde bulunan Şehitlik Ortaokulunun öğrencileri, 4006 TÜBİTAK Bilim Fuarı kapsamında 17 öğretmen ve 37 öğrenci, oyun oyunlaştırma, doğal afetler ve afet yönetimi ve STEAM temalarının yer aldığı 18 projeyi okul içerisinde kurulan stantlarda sergiledi. Neme duyarlı seramik saksıdan, yağmur ve kar suyunu depolayan sistemlere kadar birçok projenin sergilendiği stantları Mamak Kaymakamı Ali Sırmalı ziyaret etti. “Gençlerimizi bilime teşvik etmek adına büyük bir fırsatın kapılarını aralıyor” Okulda Fen Bilgisi öğretmeni olarak görev yapan ve projenin yürütücülüğünü üstlenen Ayten Gören, proje ve fuar hakkında bilgi vererek, “Oyun oyunlaştırma, doğal afetler ve afet yönetimi ve STEAM temalarını kapsayan 18 projeyle dolu bir TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarı’nda sizlerle bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyuyorum. Etkinliğimiz, bilimin ve keşiflerin önemini vurgulamak, gençlerimizi cesaretlendirmek ve onları bilime teşvik etmek adına büyük bir fırsatın kapılarını aralıyor. Bugün izleyeceğiniz her bir proje; öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin birlikte yürüttüğü uzun ve titiz bir hazırlık sürecinin ürünüdür. 17 öğretmen ve 37 öğrenci, bu projeleri hayata geçirmek için özverili çalışmaları bu etkinliğin başarılı bir şekilde gerçekleşmesini sağladı. Bu fuarda sergilemen projeler, toplumsal sorunlara çözüm arayışlarının bir yansımasıdır. Gençlerimizin, doğal afetlerle mücadele, oyunlaştırma ile eğitim ve STEAM alanındaki yeniliklerle dünyayı daha yaşanabilir bir yer haline getirme konusundaki farkındalığı, kararlılığı geleceğe dair umutlarımızı artırıyor” ifadelerini kullandı. Süt kutularını dikdörtgen yerine altıgen yapmak maliyeti azaltıyor Eren Nadir Bostancı ve Anıl Yıldız hocalarıyla birlikte süt kutularında kullanılan malzemelerin maliyetini azaltacak ve çevreye daha az zarar verecek çevreci bir proje yaptıklarını kaydederek, “Günümüzde kullanılan 1 litrelik dikdörtgen süt kutularını inceledik. Aynı miktarda süt alabilecek fakat daha az malzeme kullanabileceğimiz bir süt şişesi yapabilir miyiz diye düşündük. Bu projeyi yaparken doğadan yola çıktık. Arıların bal peteklerini neden altıgen şeklinde yaptıklarını inceledik. Eğer biz de bu şekilde yaparsak maliyeti artıracak mı azaltacak mı diye hesaplama yaptık. Hesaplamalarımız şu şekilde oldu. Dikdörtgen prizmada 1 litrelik bir süt için 700 santimetrekare bir alana ihtiyaç duyuyorken, altıgen prizmada bu sayı 562 santimetrekare bir alana ihtiyaç duyuluyor. İkisini karşılaştırdığımızda yüzde 20’lik bir tasarruf elde etmiş oluyoruz. Bunu günlük hayata geçirdiğimizde hem doğaya hem çevreye hem geri dönüşüme hem de maliyete katkı sağlamış oluyoruz” şeklinde konuştular.