GENEL - 28 Ekim 2020 Çarşamba 21:53

Kütahya’daki asırlık kestane ağaçlarında hasat

A
A
A
Kütahya’daki asırlık kestane ağaçlarında hasat

Kütahya protokolü, 8 asırdır meyve veren anıt kestane ağaçlarında kestane hasadı yaptı.

Kütahya protokolü, 8 asırdır meyve veren anıt kestane ağaçlarında kestane hasadı yaptı.


Kumarı Mahallesi’nde bulunan anıt kestane ağaçlarının hasadına; Vali Ali Çelik’in yanı sıra Hava Er Eğitim Tugay ve Garnizon Komutanı Hava Piyade Tuğgeneral Necati Gündüz, Kütahya Belediye Başkanı Alim Işık, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Murat Kırbaç, İl Emniyet Müdürü Necmettin Koç, Orman Bölge Müdürü Hasan Keskin, İl Tarım ve Orman Müdürü Orhan Özçalık, Kumarı Mahallesi Muhtarı İbrahim Arslandoğdu katıldı.


Vali Ali Çelik, yaşları 810, 795 ve 788 olan anıt kestane ağaçlarının her yıl yaklaşık 200’er kilo meyve verdiğini ve mahalle sakinlerine gelir sağladığını kaydetti.



“Sürdürülebilirliği sağlamalıyız”


Hasadın bereketli olmasını dileyen Vali Ali Çelik, “Zamana meydan okuyan Anadolu Kestanesi anıt ağaçlarımız 8 asırdır ayakta ve bugün hâlâ meyve vermeye devam ediyorlar. Bu sürdürülebilirliği sağlamak için Orman Bölge Müdürlüğümüz ile İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüz gerekli hassasiyet ve özeni gösteriyor. Çiftçilerimizden, köylülerimizden de ricamız; ağaçlarımıza iyi bakmaları” dedi.


Kütahya’da yaklaşık bin 500 ton civarında kestane üretiminin olduğunu belirten Vali Çelik, “İlimize yaklaşık 20 milyon TL girdi sağlanıyor. Özellikle Simav ilçemizde önemli bir gelir kaynağı olan Simav kestanesi coğrafi işaretli ürünlerimiz arasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.



“En yaşlı ağacımız 1142 yaşında”


Kütahya’nın anıt ağaç bakımından zengin bir il olduğunu dile getiren Vali Çelik, “İlimizde 139 adet tescilli ağacımız var. Bunlardan 3 tanesi bugün hasadını yaptığımız Kumarı Mahallemizdeki kestane ağaçlarımız. En yaşlı ağacımız Sekiören Mahallemizde bulunan 20 metre boyunda, 16,90 çapında Saplı Meşe. Geçmişin birer mirası olan, tarihin şahidi anıt ağaçlarımız en önemli zenginliklerimizden biri. Bu zenginliğe hep birlikte sahip çıkmalıyız” dedi.


Vali Ali Çelik, üreticileri halk arasında katil arı olarak bilinen gal arılarına karşı uyarmayı da ihmal etmedi. Kestane ağaçlarının büyümesini ve gelişmesini engelleyen, ürün düşüklüğüne neden olan gal arılarına henüz Kütahya’da rastlanmadığını belirten Vali Çelik, “Dolayısıyla ilimizdeki üreticilerin kestane fidanını dışarıdan getirmemesi ve Orman Bölge Müdürlüğümüzce üretilen kestane fidanlarını kullanması önem arz ediyor. Bu konuda tüm çiftçilerimizden duyarlılık ve hassasiyet bekliyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.