EĞİTİM - 22 Ekim 2021 Cuma 10:54

Rektör Uysal: “Eğitimden kazandığımızı araştırmaya harcıyoruz”

A
A
A
Rektör Uysal: “Eğitimden kazandığımızı araştırmaya harcıyoruz”

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof. Dr. Kazım Uysal, bilimsel araştırma projelerine ayırdıkları kaynaklarda pek çok rekor kırdıklarını ifade etti.


Toplantıda üniversitenin 2019-2021 yılları için hazırlanan faaliyet raporunu sunan Rektör Kazım Uysal, üniversitenin öğrenci sayısının 45 bin 912 olduğunu belirterek, “Bir üniversiteyi üniversite yapan temel ölçüt eğitim olanakları ise biz bu olanakları genişletmek için çok sayıda programı açtık. Bunu yaparken de Yükseköğretim Kurulunun ölçütlerini gözetmek zorunda olduğumuzu biliyorsunuz” dedi.



“Yabancı uyruklu öğrenci sayısındaki artış yüzde 800”


Son 5 yıllık dönemde yabancı uyruklu öğrencilerin sayısındaki artışın yüzde 800 oranında olduğunu söyleyen Prof. Dr. Uysal, “Yabancı uyruklu öğrencilerimiz birkaç ülkeden değil, 74 ülkeden aramıza katılan öğrenciler. Öğrencilerimizin büyük bölümü de gönül coğrafyamızdan. Azerbaycan’dan Somali’den öğrencilerimiz bizlerle beraberler ve sizler de Kütahya’daki yabancı uyruklu öğrenci sayısındaki artışı gözlemliyorsunuz. Bunun yanında UNICEF’in açtığı ve Türkiye’deki pek çok üniversitenin katıldığı ihaleyi kazanarak sayıları 12 bini bulan Suriyeli sığınmacıların Türkçe eğitimlerini vermeye hak kazandık” ifadelerini kullandı.



“Medeniyetimizin kök tutması yabancılara Türkçe eğitimi verilmesine bağlı”


Yabancı uyruklu öğrencileri çok önemsediklerine vurgu yapan Rektör Uysal,” Dünyanın küresel bir köy olduğu ortamda biz içimize kapanamayız. Bizim hedefimiz uluslararasılaşmak ve bu bütün üniversitelerin hedefi. Bu göstergeler bizim uluslararası bir üniversite olduğunu gösteriyor. Bu konu dünyanın bütün köklü milletlerinin tarih boyunca en çok önem verdiği konudur. Bugün dünyada medeniyetimizin kök tutması için yabancı uyruklu öğrencilerimize Türkçe öğretmek zorundayız. Dil bu anlamda önemli bir konudur. Biz öğrencilerimize Türkçe öğreterek kültürümüzü ve değerlerimizi de onlara öğretiyoruz. Hem öğrencilerimize hem de sığınmacılara öğrettiğimiz Türkçe’nin bir dünya dili olmasına katkı sunuyoruz. Biz bu coğrafyada tüm milletlerin etrafımızda birleşmesini istiyoruz ki, bu coğrafyayı manipüle etmek isteyenlere karşı dik duralım. Biz bu öğrencileri davet etmezsek bu birlik beraberlik nasıl sağlanacak? Aynı dine sahibiz, benzer kültürlere sahibiz ama neden ayrıyız? Bu sorunları geride bırakmak için bizim yabancı uyruklu öğrencilerimize eğitim vermemiz gerekiyor. Son olarak da bu sürecin ekonomik katkısı var. Her bir öğrencimiz ülkemize gelişinden gidişine kadar ulaşım, barınma, giyinme, beslenme gibi gereksinimlerini ülkemizden ve özellikle Kütahya’dan karşılıyorlar. Giderken de buradan hatıraları ülkelerine götürüyorlar” dedi.



“Yabancı uyruklu öğrencilerimiz ne sığınmacı ne de mülteci”


Uysal, “Kimi öğrencilerimiz üst düzey bürokratların çocukları ve Türk bürokratların gelecekte temas kuracağı bürokratları, en azından en güçlü adayları yetiştiriyoruz. Tüm bu olumlu koşullara karşın şehrimizde bu öğrencilere olumsuz bakışlar var. Bu öğrenciler ne sığınmacı, ne mültecidir. Bu öğrencilerin büyük kısmı ülkelerinin kalburüstü ailelerinden geliyorlar ve biz onları sınavla alıyoruz. Dolayısıyla belli bir kalitenin üstünde öğrencilere eğitim veriyoruz. Bu öğrencilerimizi kaybedersek uluslararasılaşma sürecinin nimetlerinden yararlanamayız. Bu öğrencilere karşı olumsuz tutumları beraberce ortadan kaldırmamız gerekiyor. Peki, neden böyle büyük bir artış olduğuna değinecek olursak, önceden bu öğrencilerin gelmesi istenmiyordu. Biz istedik. Bunu nasıl yaptık? Biz Kütahya’yı cazip hale getirdik. Fiyatları kanunlar çerçevesinde ve makul seviyelerde tuttuk. Türkçe öğretimi bakımından çok iyi bir kadro kurduk. Bazı öğrencilerin ayaklarına kadar gittik; Üniversiteleriyle anlaşmalar yaptık. Yabancı uyruklu öğrencilerle Türk öğrencilerin kontenjanları farklıdır. Türk öğrencilerin yerine yabancı uyruklu öğrenci alamazsınız. Biz YÖK’ün ve Cumhurbaşkanımızın da teşviklerini dikkate alarak yabancı uyruklu öğrencilerimizin sayısını artırmak istediğimizi net şekilde ifade ettik ve çalışmalarımıza bu yönde ağırlık verdik” diye konuştu.



“Bilimsel araştırma projelerine ayırdığımız kaynaklarda pek çok rekor kırdık”


Bilimsel araştırma projelerine ayırdıkları kaynaklarda pek çok rekor kırdıklarını belirten Uysal, ”Önceden iki başlık altında verilen desteklerin sayısını 7’ye çıkarttık. Doğal olarak bu alana ayırdığımız kaynak miktarı da arttı. Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü kapsamında yapılan projelere verilen destek yaklaşık 5 kat artarak 4 milyon TL’ye yaklaştı. Proje başı ortalama destek miktarı yapılan değişiklikler ile son 2 yılda 10 kat arttı. 1992’de kurulan bir üniversiteyiz. Kütahya’dayız; Bor madenlerinin üzerinde yaşıyoruz. İş söze gelince Kütahya’ya toz kondurmuyoruz ama Bor Araştırma Merkezimizi daha yakın zamanda açtık. Bizden önce bu yönde hiç çalışma yapılmamış. Kurduğumuz bu merkeze ciddi bir kaynak aktararak önemli bir merkez konumuna getirdik. Çok sayıda yeni başlıktaki projelere başvurduk. Peki, bunu nasıl sağladık? Lisansüstü eğitim gelirlerimizi yüzde 760 artırarak bunu başardık. Burada yine yabancı uyruklu öğrencilerimizi üniversitemize çekmemizin önemli katkısı oldu. Biz eğitim için aldığımız paraları alıp araştırma ve geliştirmeye harcadık. İki yılda 8 yeni araştırma ve uygulama merkezi açmamızın, Erasmus stratejik ortaklıklar projelerinin bütçelerinde yaklaşık yüzde 61’lik artışları görmemizin arkasında yine bu öğrencilerimizin katkısı önemli rol üstleniyor” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Büyükşehir ‘ücretsiz otopark’ alanlarında görev başında Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in talimatıyla yürürlüğe alınan cadde ve bulvar üzerindeki BURBAK noktalarında ücretsiz park edebilme uygulaması, görev başındaki belediye personelinin yönlendirmesiyle hiçbir aksama ve sıkıntı yaşanmadan sürdürülüyor. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in seçim döneminde vaat ettiği ve 3 Mayıs’tan itibaren yürürlüğü alınan cadde ve bulvar üzerinde bulunan BURBAK noktaları, ücretsiz olarak hizmet veriyor. Uygulamanın hayata geçirilmesinin ardından sahada görev yapan 118 personel, hem vatandaşı yönlendiriyor hem de alanlarda oluşabilecek olumsuz olayların önüne geçiyor. BURBAK noktalarında hizmet veren Bursa Büyükşehir Belediyesi personelinin, görevlerinin başında olduğunu söyleyen BURULAŞ Genel Müdürü Fahrettin Beşli, 3 Mayıs itibariyle uygulamanın hayata geçirildiğini hatırlattı. Sahadaki düzenin korunması amacıyla mevcut personelin Mayıs ayı sonuna kadar hizmet vereceğini belirten Beşli, “Cadde ve bulvarlardaki park etme ihtiyacına personelimiz yardımcı olmaya devam edecek. Mayıs ayı sonunda tekrar değerlendirmede bulunacağız. Revizyon konusunda bir karar vereceğiz. Bu esnada ortaya çıkan iş gücünü başka projelerde değerlendireceğiz. Yeni açık ve kapalı otopark alanları oluşturulmasıyla ilgili çalışmalar yapıyoruz. Personelimiz yine görevlerini yeni otopark alanlarında sürdürmeye devam edecek” dedi. Görevlerine devam eden personelin bir taraftan vatandaşa yardımcı olurken diğer taraftan da uygulamayla ilgili görüş ve düşünceleri tespit ettiğini ifade eden Beşli, “Esnafın, şoförün, görevlinin ve trafiğin vatandaşta oluşturduğu tepkileri ve beklentileri tespit ediyoruz. Biz de bu bilgileri Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e rapor olarak sunacağız. Uygulamanın kazançlarını ve götürüleri hakkında değerlendirmelerde bulunacağız” diye konuştu.
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte Karabağ bölgesinin gelişmesi için üzerimize düşenleri yapmaya hazırız” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, Türkiye-Azerbaycan İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, “Karabağ’ın azatlık zaferiyle Kafkaslar’da kanayan bir yara kapanmış, bölgede kalıcı barış ve huzur için büyük bir fırsat doğmuştur. Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte bölgenin gelişmesi, bölgede huzurun kökleşmesi için üzerimize düşenleri yapmaya hazırız” dedi. Türkiye-Azerbaycan Hükümetlerarası Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) 11. Dönem Toplantısı nedeniyle TOBB ile DEİK işbirliğinde Türkiye-Azerbaycan İş Forumu düzenlendi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Azerbaycan Cumhuriyeti Başbakanı Ali Esedov ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun katılımıyla TOBB’un ev sahipliğinde gerçekleşen programda iki ülke arasındaki ticaret ve ekonomik işbirliklerinin önemine dikkat çekildi. Forumun açılış konuşmasını yapan TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Azerbaycan ekonomisinin hızla geliştiğine vurgu yaparak, cazip iş ve yatırım imkânları sunulduğunu dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in belirlediği inkişaf konsepti ve politikalar sonucunda Bakü’nün dünyanın en güzel başkentlerinden biri haline geldiğini vurgulayarak, “Azerbaycan bölgenin ticaret ve kültür merkezine, turizm mekânına dönüştü. Türk dünyası olarak Azerbaycan’ın gösterdiği bu çarpıcı ilerlemeden gurur duyuyoruz. Şimdi sıra Karabağ’da. Karabağ’ın azatlık zaferiyle Kafkaslar’da kanayan bir yara kapanmış, bölgede kalıcı barış ve huzur için büyük bir fırsat doğmuştur. Azerbaycanlı kardeşlerimizle birlikte bölgenin gelişmesi, bölgede huzurun kökleşmesi için üzerimize düşenleri yapmaya hazırız” diye konuştu. “Nahçıvan’la Bakü’yü birbirine bağlayacak Zengezur Koridoru, bölgemiz ticaretinin gelişmesine büyük katkılar sağlayacaktır” Karabağ’ı tarım, turizm, gıda, sanayi ve bilişim için bir çekim merkezi haline getirmeleri gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Karabağ’ın kalkınmasını sağlayacak projelerin biz iş insanlarıyla paylaşılmasını çok önemsiyorum. Bu kapsamda Nahçıvan’la Bakü’yü birbirine bağlayacak Zengezur Koridoru, bölgemiz ticaretinin gelişmesine büyük katılar sağlayacaktır. Bu projenin hayata geçirilmesiyle doğudan batıya herkesin istifade edebileceği yeni bir orta koridor açılacaktır” açıklamasında bulundu. “Yatırımcıları ülkelerimize çekmek için uluslararası standartta bir ‘tahkim’ imkânı sağlayalım" Türk dünyasının 1,5 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğe, 1 trilyon dolara yaklaşan dış ticaret hacmine ve 185 milyonluk nüfusa sahip olduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, var olan potansiyel gücü harekete geçirmek için iktisadi entegrasyonu artırmaları gerektiğini aktardı. Hisarcıklıoğlu, iktisadi entegrasyonu arttırmanın daha fazla ticaretle mümkün olacağını belirterek, “Son yıllarda karşılıklı ticaret hacmimiz artıyor. 15 milyar dolar hedefine doğru ilerliyor. Ancak, daha hızlı davranmalıyız. Ticaretimizin kapsamını genişletmeliyiz. Bu konuda gidilecek ciddi bir mesafe var. Bildiğiniz gibi ülkelerimiz arasındaki Tercihli Ticaret Anlaşması, 1 Mart 2021’de yürürlüğe girdi. İlk aşamada anlaşmanın kapsamını genişletmemiz lazım. Daha sonra da serbest ticaret anlaşmasını hedeflemeliyiz. Karşılıklı yatırımlarımız 30 milyar doların üzerindedir. Biz bu amaçla Türkiye-Azerbaycan Ticaret ve Sanayi Odası’nı kurduk. Öztürk Oran ve Vugar Abbaso bu odanın eş başkanlarıdır. Yatırımcıları ülkelerimize çekmek için uluslararası standartta bir ‘tahkim’ imkânı sağlayalım” ifadelerini kullandı. “Gümrük işlemlerinde ortak standartlar belirlemeli, süreçleri basit ve daha hızlı hale getirmeliyiz” İki ülke arasında iyileştirilmesi gereken diğer konunun gümrük prosedürleri olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “Bu konuda iyileşmeler olsa da gümrük işlemlerinde ortak standartlar belirlemeli, süreçleri basit ve daha hızlı hale getirmeliyiz. Hazar Denizi gibi çok önemli bir geçiş noktasını daha aktif ve daha az maliyetli şekilde kullanmalıyız. Öte yandan Trans-Hazar Doğalgaz Boru Hattı’nın inşasına bir an önce başlamamız gerekli” şeklinde konuştu. Hisarcıklıoğlu, iki ülkenin birbirine yönelik geçiş kotalarını da kaldırması gerektiğini söyleyerek, daha fazla ticaretin daha fazla girişimciyle ve daha güçlü özel sektörle sağlanacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Azerbaycan Cumhuriyeti Başbakanı Ali Esedov ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra iki ülkenin iş adamları ve sektör temsilcilerinin katıldığı program, diğer katılımcıların yaptığı konuşmalarla devam etti.