EKONOMİ - 23 Mart 2017 Perşembe 15:59

(Özel Haber) Üzüm üreticileri tetikte

A
A
A
(Özel Haber) Üzüm üreticileri tetikte

Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Demran geçtiğimiz hafta üzüm bağlarında yaşanan don olayında verimi etkileyecek bir zarardan bahsetmenin doğru olmayacağını belirtti.

Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Demran geçtiğimiz hafta üzüm bağlarında yaşanan don olayında verimi etkileyecek bir zarardan bahsetmenin doğru olmayacağını belirtti. Demran, sultaniye üzümün başkenti olan Manisa için en kritik dönemin nisan ayının ilk haftası olduğunu belirterek, bu sürecin kazasız belasız bir şekilde atlatılması halinde 2017 yılının verimli bir yıl olacağını söyledi.


Türkiye’deki çekirdeksiz sultaniye üzümün yüzde 95’inin üretildiği Manisa’da geçtiğimiz hafta yaşanan don olayı sonrası üreticinin tedirgin bekleyişi başladı. Manisa ve Ege Bölgesi’nde uzun yıllardır en fazla don zararının nisan ayının ilk haftası yaşandığını dile getiren Manisa Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Demran yağmurlama sistemiyle bağların don olayından korunabileceğini dile getirdi.


800 bin dekar üretim alanıyla 40 binden fazla üretici ailesinin geçim kaynağı üzüm bağların uyanma başlangıcında olduğunu belirten İbrahim Demran, “Artık bağlarda gözler iyice belirginleşti. Bazı yerlerde sürgünler ortaya çıkmaya başladı ama genel olarak uyanma başlangıcında. Geçtiğimiz günlerde biliyorsunuz bir don olayı yaşandı. Çok şükür bu don olayını bölgemiz küçük zararlarla, özellikle Saruhanlı bölgesinde yüzde 5-20 arasında değişen gözlerin zararıyla karşıladı. Gözlerdeki bu oran verime de bu şekilde yansıyacak diye bir şey söz konusu değil. Ancak şurası da bir gerçek uzun yıllardır Manisa’da, Ege Bölgesi’nde don olayını en fazla nisan ayının ilk haftasında yaşanmıştır. Yine önümüzdeki günlerde risk devam ediyor ve meteoroloji don uyarılarını veriyor. Don uyarısı verildiğinde artık Manisa’da özellikle merkezde ve merkezden başlayarak diğer ilçelere yayılmaya başladı. Üreticilerimizin tedbirlerini alması gerekiyor. Bu tedbirlerin başında da yağmurlama sistemleri var. Uzun yıllar ortalamasına baktığımızda bunun saatleri değişebilir ama don olayının özellikle sabahın ilk saatlerinde saat 03.00 ile 07.00 arasında gerçekleştiğini biliyoruz. Üreticilerimizin en büyük hatası don ihbarı, don uyarısı verildiğinde gece 12.00 gibi 01.00 gibi gelerek aracının termometresinden sıcaklığı görerek lastik yakıyor, saman yakıyor, kendine göre birçok tedbir alıyor ve saat 02.00-03.00-04.00 gibi bağı bırakıp gidiyor. Oysa bizim tespitimiz asıl don zararının sabahın ilk saatlerine kadar 06.00-07.00 saatlerine kadar devam ettiği, güneş doğana kadar bu olayın devam ettiği yönünde. Allah korusun ama bu da bir gerçek. Aynen deprem gibi bir doğa olayı ve özellikle küresel ısınmayla birlikte iklim sapmaları artık yoğun olarak yaşanıyor. Biz de don olayına da doluya da diğer aşırı yağışlara da artık hazırlıklı olmalıyız. Maalesef artık iklim sapmalar gösteriyor ve bizlerin de buna göre tedbirimizi almamız gerekiyor. Güzelköy bölgesinde örneğin birçok bağcı bu tedbiri yağmurlama sistemi kurarak almış durumda. Bağcılık Araştırmada örneklerimiz var, sanırım Sarıgöl’e bu aktarılıyor. Dünyada değişik yöntemler var. Vantilatörler var, çok büyük vantilatörler var. Havayı dağıtan vantilatörler var. Bizde de don olayının sürekli yaşandığı alanlarda bu tür tedbirlerin üretici birliklerince ve özellikle Tarım Bakanlığınca desteklenerek üreticilerimize bu tesislerin kurdurulması gerekiyor. Donla, doluyla birlikte üretimimizi en az zararla sürdürebilmemiz gerekiyor. Çünkü üzüm bizim Manisa’nın simgesi. Bizimle birlikte özellikle Denizli’nin Buldan, Sarayköy, Çal ilçelerinin geçim kaynağı. Aynı zamanda İzmir’in Menemen ağırlıklı olmak üzere Kemalpaşa’da sultaniye üzümü var ve bu gölgeler üzümün her şeyinden para kazanıyor” dedi.


Demran, yağmurlama sisteminin en büyük handikabının ise don uyarısı yapıldığı dönemde yaşanabilecek olan elektrik kesintileri olduğunu belirterek üreticilerin jeneratör bulundurmalarında fayda olacağını ifade etti.



“Zarardan bahsetmek doğru değil”


Geçtiğimiz hafta yaşanan don olayından üzüm bağlarında zarara neden olsa da bunun verimi veya ürünü etkilemeyeceğini vurgulayan Demran şunları söyledi:


“Bu dönemde bir ürünün zararından bahsetmek mümkün değildir. Şu andaki gözlerin tamamı da yanabilir ama sezon ortasına geldiğinizde çünkü asma çok dirençli bir bitkidir. Bir erik gibi değildir. Örneğin Turgutlu’da eriklerde yüzde 30’lara varan don zararından söz ediliyor. Bunu geri getiremezsiniz. Ama aynı oranı bağ için vermek, mevcut durumu ifade edebilirsiniz ama 2017 yılı veriminin şu kadarı gitti demek şu sezonda hiç kimse bir öngörüde bulunamaz. Çünkü 3 tane göz vardır. Gözlerin diğerleri de verimli gelebilir. Rekolte yine ümit ettiğimiz istediğimiz miktarlara gelebilir. Bizim ziraat mühendislerinden aldığımız hasar oranları yüzde 5-20 arasında yer yer zararın olduğu, çok münferit ve dar alanlarda da yüzde 50’ye varan oranlarda bir iki köyümüzde zarar olduğunu öğrendik ama bunlar münferit olaylar. Salihli bölgesinde de özellikle sofralık erkenci çeşitlerde bir miktar zararın olduğunu öğrendik. Ama şuan ki göz zararı verime ne kadar yansır Bunu bugünden öngörmek çok zor hatta imkansız. Çünkü yarın yedek gözler uyanacak, yedek gözlerin verimli yada verimsiz geleceğini bugünden ifade etmek güç. Ancak gözler uyandırılarak, yan gözleri de uyandırarak bunları görebilirsiniz. Bu da baya bir detaylı çalışma gerektirir.”



“Kış mevsimi güzel geçti”


2016-2017 kış sezonunda hem kar yağması hem meyvelerin soğuklanma ihtiyaçlarının iyi bir şekilde karşılandığının altını çizen Demran, şöyle konuştu:


“Eğer bir afet olmazsa yani biz üstü açık bir fabrikada çalışıyoruz, yeni bir afet olmazsa bizim en kritik dönemimiz nisan ayının ilk haftasıdır. Eğer nisan ayının ilk haftasını da kazasız belasız atlatırsak normal bir üretim sezonu yaşayacağımızı, sorunsuz bir sezon yaşayacağımızı ümit ediyoruz. İnşallah üreticimizin yüzü ürünüyle de ürünün fiyatıyla da güler. İyi bir yıl olur 2017, hepimiz için bereketli bir yıl olur.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Başkan Tetik, şampiyonları ağırladı Aydın’da düzenlenen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Karate İl Şampiyonası’nda başarı elde eden Nazilli Çelebi Spor Kulübü öğrencileri Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik’i ziyaret etti. Nazilli Çelebi Spor Kulübü Kurucusu Tarkan Çelebi ile Yönetici üyesi Yunus Uğurlu eşliğinde 20 madalyalı çocuk sporcu Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik’i makamında ziyaret ederek başarılarını paylaştı. Nazilli Çelebi Spor Kulübü olarak genç sporcularını yetiştirerek başarılarına devam etmeyi hedeflediklerini belirten Kulübün Kurucusu ve aynı zamanda antrenörü Tarkan Çelebi; “Nazilli Çelebi Spor Kulübü olarak buradayız. Kulübümüz yeni kuruldu. Aydı İl şampiyonasına katıldık. 22 öğrenci ile katıldığımız şampiyonadan il birincisi olarak 20 madalya ile döndük. Sporcularımız, başarılarını sürdürmek için bundan sonra daha da çok çalışacak. Şu an burada Nazilli Çelebi Kulübü olarak yapmak istediklerimizi ve çok kısa sürede elde ettiğimiz başarımızı sizinle paylaşmak istedik" dedi. Elde ettikleri başarıdan dolayı tüm madalyalı sporcuları tek tek kutlayan Nazilli Belediye Başkanı Dr. Ertuğrul Tetik ise "Amatör spor ve sporcular bizim için çok önemli. Şu an burada gözleri ışıl ışıl parlayan sizler beni çok mutlu ettiniz. Onore ettiniz. Hepiniz pırıl pırıl çocuklarsınız ve belki de sizlerden biri ileride Türkiye şampiyonu ve hatta dünya şampiyonu olacak. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum ve aynı şekilde istikrarlı ve disiplinli çalışmalarınıza devam ederek başarılarınızın devamını diliyorum” şeklinde konuştu.
Manisa Manisa CBÜ’den Filistin için haykıran Amerikalı öğrencilere destek İsrail’in Filistin’e karşı uyguladığı saldırılara tepki gösteren ABD’li öğrenci ve akademisyenlerin gözaltına alınmasını kınayan Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) yönetimi, öğrenci ve akademisyenlere destek vermek amacıyla basın açıklaması düzenledi. Manisa CBÜ yönetimi, İsrail’in Filistin’e uyguladığı insanlık dışı saldırılara ve ABD’li akademisyen ve öğrencilerin İsrail’in saldırılarına karşı gösteri düzenlerken gözaltına alınmalarına tepki göstermek amacıyla basın açıklaması yaptı. Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğünce Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Yerleşkesi-Rekreasyon Alanında gerçekleştirilen basın açıklaması saygı duruşunda bulunulması ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Kur’an-ı Kerim tilavetinin okunduğu basın açıklamasına ellerinde Türk Bayrağı ve Filistin Bayrağı taşıyan bir çok öğrenci ve akademisyen katılarak destek verdi. “Bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemiyorlar” Basın açıklamasında konuşan Manisa CBÜ Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, “Maalesef ki içinde yaşadığımız 21. Yüzyılında, inşa edilen ortak insani değerlere, ilkelere ve normlara rağmen tüm dünyanın gözü önünde yine bir insanlık dramının yaşandığına tanıklık ediyoruz. Ekim ayında başlayan ve 7 aydır devam eden İsrail saldırılarında 15 bini çocuk, 10 bini kadın olmak üzere 35 binden fazla sivil vatandaşın katledilmesi karşısında vicdan sahibi her insan gibi kahroluyoruz ve ah ediyoruz. Dünya devletlerinin İsrail’in zulmü karşısında sessiz kalmaları, dahası katliamları destekleyen politikalar benimsemeleri birer akıl tutulmasına dönüşmüştür. Şüphesiz batının bu iki yüzlü tutumu bizler için yeni değildir. Akan kan Müslüman kanı olduğunda Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Hocalı’da, Bosna’da, Kıbrıs’ta sözde medeni batının bu iki yüzlülüğünü biz hep gördük hep yaşadık. Ancak İsrail’in saldırılarının sergilediği vahşet ve ortaya çıkan soykırım tablosu öyle ağır olmuştur ki; batı toplumlarında farklı din / dil / ırk a sahip olsa da benzer vicdana sahip her kesimden vatandaşın tepkisini çekmiştir. Kendi yönetimlerinden umudunu kesen batılılar, insan olmanın ve vicdan taşımanın gereğini yaparak hem İsrail’e hem kendi ülkelerine tepkilerini bireysel eylemlerle dile getirmeye başlamıştır. Yıllarca bize medeniyet nutukları atan batı ülkelerinin çıkarları için bir soykırım karşısında sessiz kalmaları yetmezmiş gibi bireysel tepkilerini gösteren kendi vatandaşlarına dahi tahammül edemedikleri de görülmüştür. Siyonizm odaklı vahşet karşısında tepki gösteren Amerikalı öğrencilere yönelik baskı ve şiddet de bu durumun tüm dünya halkları tarafından görülmesini sağlamıştır” dedi. Filistin’e destek gösterileri düzenleyen öğrencilere karşı ABD polisin üniversiteleri işgal ettiğini dile getiren Rektör Kibar, “ABD’de çok sayıda kampüs polisler tarafından işgal edilmeye başlamıştır. Son 3 haftadır yaşanan süreçte 2 binden fazla akademisyen ve öğrenci orantısız güç kullanılarak şiddete maruz kalmış ve ağır ceza suçluları gibi ters kelepçe ile göz altına alınmıştır. Manisa CBÜ ailesi olarak yaşanan bu süreci kabul edemiyor, tüm inancımızla reddediyor ve ABD ile İsrail yönetimlerine sesleniyoruz; “Sadece Gazze’deki masum sivilleri değil, aynı zamanda insanlık vicdanını, onurunu, evrensel hukuku, insan haklarını, medeniyet değerlerini ve normlarını da katlettiğinizi görün ve bu zulmü durdurun artık! ‘Haksızlık Karşısında Susan Dilsiz Şeytan’dır’ şiarını benimseyerek tüm gücümüz ve kararlılığımızla ABD ve İsrail Yönetimleri tarafından sürdürülen bu zulmün karşısında olduğumuzu çok net bir şekilde bir kez daha haykırıyoruz” diye konuştu. Manisa Valisi Enver Ünlü ise yaptığı açıklamada, “Filistin yarım asırdan fazla bir süredir vahşetin en şiddetlisini yaşandığı bir yer haline geldi. Biz bu coğrafyadan çekildikten sonra bu başladı. O tarihten beri de gözyaşı dinmedi. Siyonist İsrail ve gözü dönmüş eli kanlı cani Netanyahu Refah kentine de saldırıların da çok yakında başlayacağını açıkladı. Dünyanın gözü önünde çok büyük bir katliam çok büyük bir acı yaşanıyor. Bütün dünya buna sessiz. Ancak başta Amerikalı öğrenciler Avrupa’da sivil toplum kuruluşları çok büyük bir mücadele veriyorlar. 2 bin 500 Amerikalı öğrenicinin gözaltına alındığını baskıya ve zulme uğratıldığını, çok sayıda akademisyenin görevden el çektirildiğini üzüntüyle öğrendik. İnsanoğlunun hayal gücünü zorlayan, merhamet duvarlarını tarumar eden bu vahşet karşısında, maalesef, dünya kamuoyu görmez, duymaz, konuşmaz olmuştur. Gazze’de yaşananlar başta olmak üzere, bu insanlık dramına gerek yurtiçinde gerek yurtdışında en şiddetli tepkiyi veren yine aziz milletimiz ve devletimiz olmuştur. Dini farklılıklar sebebiyle zulme maruz kalan ve en çok da savunmasız kadınların ve çocukların hayatını kaybettiği bu vahim hadiseler, insan olma şuuruna erişmiş her vicdanı derinden yaralamıştır” dedi. Basın açıklamasına Manisa Valisi Enver Ünlü ve eşi Sema Ünlü, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rana Kibar, Manisa Vali Yardımcısı Erhan Günay, Manisa İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Uğurelli, protokol üyeleri, akademisyenler, öğrenciler katıldı.