GENEL - 07 Ağustos 2020 Cuma 10:18

(Özel) Arı zehrinin gram fiyatı dudak uçuklatıyor

A
A
A
(Özel) Arı zehrinin gram fiyatı dudak uçuklatıyor

Manisa’da hobi olarak başladığı arıcılığı geliştiren Murat Almışlar altından daha değerleri olan arı zehrini üretti.

Manisa’da hobi olarak başladığı arıcılığı geliştiren Murat Almışlar altından daha değerleri olan arı zehrini üretti. Gramı yurt dışına 700 lira, kilogramı ise 700 bin liraya satılan arı zehri özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde büyük ilgi görürken, üreticiler mevzuat eksikliklerinden dolayı gönderim yapılamadığını belirtti.


Manisa’nın Turgutlu ilçesinde elektrik dükkanı işleten Murat Almışlar, kendi bahçesinde hobi olarak yetiştirdiği arıcılığı geliştirdi. Arıcılıktan daha fazla gelir elde etmenin yollarını ararken arı zehri üretimini öğrenen Almışlar, dünya yıldızlarının cilt bakımları için kullandığı ve birçok hastalığının tedavisinde kullanılmaya başlanan arı zehrinin gramını da yurt içine 400 liradan satarken işlerini büyüttü ve yurt dışına açıldı. Meraklı arıcı, arılara zarar verilmeden zehrini kovanlardan toplamak için elektrikçi marifetlerini de kullanarak özel bir aparat geliştirdi. Kovanlara yerleştirilen özel aparat sayesinde elektrik verilen arıların cama zehri bırakmasıyla elde edilen arı zehri, daha sonra camdan kazınarak saklanıyor. Bu aparat sayesinde arılar zarar görmeden zehirlerini cama bırakmış oluyor. Kendi arılarıyla da yetinmeyen Almışlar; Denizli, Muğla, Balıkesir, Bingöl, Elazığ gibi illere giderek diğer arıcılardan hem arı zehri toplamaya hem de arı zehri üretimini öğretmeye de başladı.


Arı zehrinin çok değerli bir ürün olduğunu ve çok az toplanabildiğini dile getiren Murat Almışlar, bu yüzden gramla satıldığını belirtti. Bir gram arı zehri elde edebilmek için 15 bin civarında arının çalıştığını anlatan Almışlar yurt dışından taleplerin arttığını söyledi. 500 gram civarında arı zehrini Yeni Zelanda ve Avustralya’ya gönderen Almışlar, bu sezon 1 kilogram arı zehri elde etmeyi hedefliyor.



“Arı zehri Türkiye’de üretilmeyen bir üründü”


2012’den bu yana arıcılık yaptığını belirten Almışlar, “2012’den bu yana hobi olarak arıcılık yapıyorum. Başlangıçta meyve bahçemizde çiçeklenme döneminde arı ihtiyacı olduğundan dolayı 2 kovan arı aldık. Daha sonra ben arıya aşık oldum. Daha sonra da arılarımızı çoğaltarak hobi amaçlı devam ettik. 2017 yılında bu arıcılıktan daha fazla kazanç elde edebilir miyiz diye arayışa girdiğimizde arı zehri üretimini seçtik. Arı zehri Türkiye’de üretilmeyen bir üründü. O dönemlerde arı zehri üretimi için gerekli aparat Türkiye’de bulunmuyordu. Biz kendimiz nasıl yapabileceğimizi araştırdık. 2018 yılında aparatı kendimiz yaptık. İlk yıllar arı zehrinin nasıl üretilebileceğini öğrenmeye çalıştık. Denemelerle elde ettiğimiz düşük miktarlarda ürünün satışını yaptık. Daha sonra da 2019-2020 yılında artık profesyonelce arı zehrini toplayarak yurt dışına satışını yapıyoruz” dedi.



“Avrupa Birliği ülkelerinde çok güzel talepler var ama gönderim yapamıyoruz”


Avrupa Birliği ülkelerinden arı zehri için talep olduğunu ancak mevzuat eksikliklerinden dolayı gönderim yapamadıklarını belirten Almışlar, “Avrupa Birliği ülkelerinde çok güzel talepler var. Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkelerden çok fazla talep var. Ancak mevzuat eksikliklerinden dolayı bu ülkelere gönderim yapamıyoruz. Yeni Zelanda ve Avusturalya gibi ülkelere daha rahat gönderim yapabiliyoruz. Yeni Zelanda ve Avusturalya’ya şu anda numuneler gönderiyoruz. Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’yle de görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Eğer olursa önümüzdeki yıl da o ülkelere gönderimini yapacağız” ifadelerini kullandı.


Arı zehrinin toplanması sırasında arılara zarar verilmediğini belirten Almışlar, “Arı zehri arılara hiçbir şekilde zarar vermeden hafif bir elektrik verilerek toplanan bir ürün. Tellerin altında bir camımız var. O cama arının zehrinin bırakılması sağlanıyor. Arı zehrini o cama bırakıyor ve yaşamına devam ediyor. O zehir daha sonra bıçak yardımıyla kazınarak -18 derecede saklanıyor” dedi.



“70 bin arıcımızdan bin arıcımız bile bu işi yapsa ülkeye çok güzel bir döviz getirisi olur”


Anadolu coğrafyasının arıcılık ve arı zehri üretimi bakımından çok verimli olduğunu belirten Almışlar, “Bizim Anadolu coğrafyasında bu ürünün üretilmemesi çok büyük bir kayıp. Türkiye hem bitki florası olarak çok değerli bir coğrafyaya sahip, her geçen gün biraz zarar görse de bitki floramız çok güzel. Dünyadaki arıcı sayısı bakımından da çok iyi bir konumdayız. 70 bin arıcımız var. 70 bin arıcımızdan bin arıcımız bile bu işi yapsa ülkeye çok güzel bir döviz getirisi olur. 2 kilogram ürünün yurt dışına satılması halinde 1 milyon lira girdi sağlanır. Bin kişinin bu üretimi yapması çok güzel bir döviz girdisi sağlar” diye konuştu.



“İlaç sektörü bunun gramını 100 dolar ile bin lira arasında alıyor”


Kozmetik ve ilaç sektöründe kullanıldığını belirten Almışlar, “1 gram arı zehri ortalama 10 kovandan elde ediliyor. Bu da para olarak gramı yurt içinde 400 lira civarında. Yurt


dışında kozmetik ve ilaç sektörlerine göre değişmekte. Kozmetik sektöründe şu anda 550 liradan alıyor. İlaç sektörü ise bunu 100 dolar ile bin lira arasında alıyor. Kozmetik sektörü çok yoğun kullanıyor. Yüz maskesi ve ağrı kesici kremlerde arı zehri kullanılıyor. İlaç sektöründe ise başta romatizma hastalıkları, çeşitli kanser ilaçlarının denemelerinde arı zehri kullanılıyor” ifadelerini kullandı.


Korona virüs salgınında Türkiye’deki üretimin devam etmesi nedeniyle arıcılık sektörünün olumlu etkilediğini belirten Almışlar, “Pandeminin arıcılık sektöründe bir artısı oldu. Üretimin devam etmesi bizim için büyük avantaj oldu. Yurt dışında üretimin durması, bizde üretimin devam etmesi bizden ürün talep etmelerinde bir artış oldu. Pandemi döneminde üretimin devam etmesiyle çok güzel bir avantaj yakaladık” dedi.


Camın altına yerleştirilen elektrik telleriyle arılara akım verilmesi sonrası arıların zehrinin cama bırakılmasıyla elde edilen arı zehrinin, arıcılık sektöründe yeni bir gelir kapısı olması hedefleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’da kafa kafaya çarpışan araçlar savruldu: 5 yaralı Bartın’da karşı istikametlerde seyir halinde bulunan 2 araç, hız uyarı tabelası önünde çarpıştı. Kazada 2 kişi, su kanalına devrilen araçta sıkışırken, biri çalılık alana, araçların parçaları ise yola savruldu. Kazada 1’i ağır 5 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre Gürgenpınarı’ndan Bartın istikametine seyreden ve sürücüsünün ismi belirlenemeyen 74 ABF 264 plakalı araç ile karşı yönden gelen yabancı ülke plaka kodu bulunan ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen araç ile çarpıştı. Boğaziçi Caddesi üzerindeki hız limitlerini gösteren tabela önünde meydana gelen feci kazanın sebebinin ise aşırı hız olduğu belirtildi. Kazada çarpışmanın etkisiyle araçlardan biri yol kenarındaki su kanalına devrildi. Araç içerisinde bulunan 3 kişiden biri çalılık alana savrulurken, 2’si ise araçta sıkıştı. Diğer araç ise su kanalına ramak kala durmayı başarırken içerisindeki 2 kişi de yaralandı. Hava yastıkları açılan araçta bulunanların hafif şekilde yaralandığı öğrenilirken, araç içerisindeki kan izleri ise dikkat çekti. Her iki araçtan kopan parçalar yola ve yol kenarına savruldu. Kazanın ardından olay yerine çok sayıda polis, sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Araçta sıkışan 2 yaralı, itfaiye, polis ve sağlık ekiplerinin yürüttüğü başarılı çalışma ile kurtarılarak, ambulansa bindirildi. Yabancı plakalı araçta bulunan ve yaralanan 2 kişinin ise gurbetçi olduğu kaydedildi. Olay yerine gelen polis ekipleri yolda başka bir kazanın yaşanmaması için güvenlik tedbiri aldı. Yapılan ilk müdahalenin ardından yaralılar, Bartın’daki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada yaralanan 5 kişiden birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Kazanın ardından trafiğin kontrollü bir şekilde sağlandığı yol, yürütülen temizlik çalışması ve aracın su kanalından kurtarılması çalışmasının ardından yeniden trafiğe açıldı.
Adana Baraj göletlinde kaybolan adamın cansız bedenine 17 gün sonra ulaşıldı Adana’nın Kozan ilçesinde Ramazan Bayramı’nın 2’nci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de yüzerek karşıya geçmeye çalışırken kaybolan 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken’in (35), jandarma su altı robotu ile 17 gündür süren arama çalışmasında cansız bedenine gece saatlerinde ulaşıldı. Ankara’dan Kozan’a Ramazan Bayramı tatilini geçirmek için gelen 35 yaşındaki Oktay Sarıtiken, Ramazan Bayramı’nın ikinci gününde Gökgöz Mahallesi’nde bulunan Kavşak Bendi Barajı Göletin’de balık tuttuktan sonra baraj göletlinde yüzerek karşıya geçmek isterken bir anda gözden kayboldu. 3 çocuk babası Oktay Sarıtiken’in 17 gündür süren arama kurtarma çalışmasında su altı robotları cansız bedenine ulaştı. Sarıtiken’in cansız bedenine 35 metre derinlikte ulaşıldı Ankara’dan ilçeye gelen Jandarma ekipleri, su altı robotu ile gece saatlerinde yaptığı aramada Sarıtiken’in 35 metre derinlikte ve baraj göletine girdiği yerden 100 metre açıkta cansız bedenine ulaşıldı. 17 gündür Sarıtiken ailesi ve mahallelinin acı bekleyişi sürerken Muhtar Mızrak Acar 17 gündür bir haber almayı beklediklerini ifade ederek "Arama çalışması günlerdir aralıksız sürdü. Çok şükür cenazemize ulaştık. Jandarma ekiplerine ve AKOM ekiplerine teşekkür ederiz Allah razı olsun” dedi. Sarıtiken’in cenazesi Adana adli tip kurumuna gönderildi.