EKONOMİ - 16 Ocak 2021 Cumartesi 14:46

Manisa’da 4 enerji santrali açıldı

A
A
A
Manisa’da 4 enerji santrali açıldı

Sanayi ve tarımıyla Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri olan Manisa’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in katılımıyla gerçekleştirilen toplu açılış töreniyle 3’ü jeotermal biri termik olmak üzere 1.

Sanayi ve tarımıyla Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biri olan Manisa’da Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in katılımıyla gerçekleştirilen toplu açılış töreniyle 3’ü jeotermal biri termik olmak üzere 1.37 milyar dolarlık 4 enerji santrali hizmete girdi. Toplu Açılış törenine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da video konferans sistemiyle katıldı.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konferans bağlantısıyla katıldığı Manisa Enerji ve Tabii Kaynaklar Projeleri Toplu Açılış Töreni Manisa’nın Soma ilçesindeki Kolin Termik Santralinde gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Toplu Açılış töreninde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez Kolin Termik Santralini, Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan Salihli jes-2 VE JES-3 Jeotermal Santralini, Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Şeref Kalaycı Alaşehir’de Maspo Ala 2 Jeotermal Enerji Santralini, EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz Soma ilçesine doğalgaz arzını, EPDK 2. Başkanı Zekeriya Gökşenli Kırkağaç ilçesine doğalgaz arzını gerçekleştirdi.


Toplu açılış töreni öncesi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez termik santralde incelemelerde bulunarak firma yetkililerinden bilgi aldı.



“Önce yerli öncelikli yerli”


Açılış töreninde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Manisa’mızın ve Türkiye’mizin üretim gücüne güç katacak yatırımlarımızın ülkemize ve milletimize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz açılış değişen ve büyüyen Türkiye’nin en önemli resimlerinden biri. AK Parti kurulduğunda ‘Kaynağı nasıl bulacaksınız? Sorusuna zat-ı alinizin verdiği ‘Kaynak Türkiye’ cevabının en güzel örneği. Finansmanıyla, insan kaynağıyla, doğal zenginliklerimizle kaynağın Türkiye olduğu yatırımları hayata geçiriyoruz. Bugün toplam 1,37 milyar dolarlık yatırımla, 1’i yerli kömür, 3’ü jeotermal santral olmak üzere 4 enerji tesisimizin açılışını, Soma ve Kırkağaç ilçelerimize doğal arzını gerçekleştireceğiz inşallah. Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için yerli kaynaklarımızı çevre ve insan sağlığını koruyarak sonuna kadar kullanmakta kararlıyız. Enerji yatırımlarımızda kaynaktan teknolojiye kadar ‘önce yerli, öncelikli yerli’ diyoruz. Bugün Soma, Salihli ve Alaşehir’de hayata geçireceğimiz toplam 594,5 MW’lık 4 enerji tesisimizle 180 milyon dolarlık gaz ithalatının önüne geçeceğiz. Üretilecek 4.428 GWh elektrikle, yaklaşık 2,5 milyon hanemizin elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayacağız. İçinde bulunduğumuz Soma Termik Santral Tesisimiz Manisa’mızın elektrik ihtiyacının dörtte üçünden daha fazlasını, yüzde 77’sini karşılayacak. Türkiye genelinde yerli kaynaklardan ürettiğimiz elektriğin yüzde 2,1’ini bu santralimizden sağlayacağız. Projeyle, yıllık 4,7 milyon ton linyiti ekonomimize kazandıracağız. Santralimizde kullanılan son teknoloji kazan, türbin, jeneratör, ‘Akışkan Yatak Teknolojisi’ olarak adlandırdığımız çevreci, temiz ve ileri yakma teknolojisiyle, baca gaz arıtma sistemi sayesinde, emisyon değerleri hem Türkiye’de hem de Avrupa’da belirlenen normları karşılıyor. Enerji tesislerimizin yanı sıra, bugün Soma ve Kırkağaç ilçelerimize de doğal gaz arzını gerçekleştireceğiz. Osmanlı devlet adamlarından Halil Rıfat Paşa’nın meşhur bir sözü vardır: ‘Gidemediğin, ulaşamadığın, dokunamadığın, varlığını hissettiremediğin yer senin değildir:’ İşte tam da bu yüzden sadece şehir merkezlerine değil, ilçe, belde, kasaba, köy demeden, Türkiye’nin her köşesine ulaşarak, vatandaşlarımızın rahatı için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Vatandaşlarımıza en iyisini sunmak, yaşam kalitesini artırmak için her yere ulaşmak, her bir insanımıza dokunmak için gece gündüz ter döküyoruz” dedi.



“Enerji yatrımı19 yılda 3 kat arttı”


”Bugün hamd olsun Türkiye’nin 81 il merkezini ve 589 yerleşim yerini doğal gazla buluşturduk” diyen Bakan Dönmez, "Doğal gaz dağıtım altyapısı için bugüne kadar yaklaşık 27 milyar lira yatırım yaptık. Bugün nüfusumuzun yüzde 65’i doğal gaz konforundan istifade ediyor, yüzde 81’i ise doğal gaza ulaşmış durumda. Somalı ve Kırkağaçlı vatandaşlarımız da bundan sonra doğal gazın rahatlığından faydalanacaklar inşallah. İki ilçemizde kurduğumuz doğal gaz dağıtım şebekemiz, abone alımına hazır duruma geldi. İnşallah en kısa zamanda Soma ve Kırkağaç’ta doğal gaz kullanımı yaygınlaşmaya başlayacak. Enerji sektörü olarak 2020 yılında sizlerin desteğiyle önemli yatırımlara ve başarılara imza attık. 2002’de 32 bin MW olan kurulu gücümüzü 19 yılda tam 3 kat artırarak 96 bin MW seviyesine taşıdık. Toplam kurulu gücümüz içerisinde yerli ve yenilenebilir kaynaklı kurulu gücümüz yüzde 63,5’e ulaştı. Salgınla mücadele döneminde yatırımlarımıza devam ettik ve geçtiğimiz yıl 4 bin 900 MW’lık kurulu gücü devreye aldık. Bu kurulu gücün yüzde 98’ini yani neredeyse tamamını yenilenebilir enerji kaynakları oluşturdu. Yerin altındaki ve üstündeki kaynaklarımızı milletimizin hizmetine sunmakta kararlıyız. İnşallah önceki yıllarda olduğu gibi, 2021 yılında da aynı ivmeyle, hız kaybetmeden yolumuza devam edeceğiz. Büyüyen ve gelişen Türkiye’nin sağlam dinamikler içerisinde yoluna durmadan devam edebilmesi için bütün enerjimizle, Türkiye’nin enerjisine enerji katmak için gayret ediyoruz. Amacımız, ‘Bağımsız Enerji, Güçlü Türkiye’, anlayışımız ise daha fazla yerli, daha fazla yenilenebilir enerjidir. Bu duygu ve düşüncelerle açılışımızın ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, yatırımlarımızın devreye girmesinde emeği geçen Kolin, Sanko, Maspo ve Aksa şirketlerimizin yöneticilerine ve bütün çalışanlarına teşekkür ediyorum” diye konuştu.


Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından ‘Ya Allah Bismillah’ diyerek tören alanındakiler tarafından kurdele kesimiyle Kolin Termik Santralinin açılışı gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Salihli ilçesine bağlanarak Salihli’deki JES-2 ve JES-3 jeotermal santrallerinin, Alaşehir ilçesine bağlanarak Maspo Ala 2 Jeotermal Enerji Santralinin açılışını gerçekleştirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak Soma ve Kırkağaç ilçelerine bağlanarak ilçelere doğalgaz verme arzını gerçekleştirdi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konferans bağlantısıyla katıldığı toplu açılış törenine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, bakan yardımcıları, Manisa Valisi Yaşar Karadeniz, MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, AK Parti Manisa Milletvekilleri Mehmet Ali Özkan, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mehmet Güzgülü, AK Parti Manisa İl Başkanı Salih Hızlı, ilçe kaymakamları, ilçe belediye başkanları, firma yetkilileri ve daire müdürleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Ecmel Faik Sarıalioğlu: “TFF yönetiminin bir an önce görevden alınması lazım” İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu, mevcut TFF yönetiminin bazı 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para ödediklerini belirterek, mevcut yönetimin bir an önce görevden alınması gerektiğini söyledi. İstanbul ekibinin başkan yardımcısı Bayram Saral ise olağanüstü kongre çağrısıyla verilen imza sayısının 136 olduğunu duyurdu. Trendyol Süper Lig ekiplerinden İstanbulspor’da kulüp başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu ile başkan yardımcısı Bayram Saral, Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) olağanüstü kongre çağrısıyla başlatılan imza süreci ve TFF’nin konuyla ilgili açıklamaları hakkında basın toplantısı düzenledi. İstanbul’da bir otelde yapılan basın toplantısında ilk olarak söz alan İstanbulspor Başkan Yardımcısı Bayram Saral, şu ana kadar toplanan noter onaylı imza sayısının 136 olduğunu duyurdu. Yakın zamanda imza sayısının 150-200’e ulaşacağını aktaran Saral, “Bugün itibarıyla imza sayımız 136’yı bulmuş durumda. Bu imzaların hepsi noter tarafından gönderilmiştir. Dolayısıyla statünün 29. maddesinde düzenlenen olağanüstü genel kurul için yeterli sayı şu an aşılmış durumdadır. Mehmet Büyükekşi’nin kamuoyunu yanıltmak için yaptığı açıklamalar mesnetsizdir. Bu sayılar devamlı da artmaktadır ve yakın zamanda 150-200’ü bulacaktır. Olağanüstü genel kurulun 60 günde önce olamayacağı iddiası da doğru değil. 29. maddede yönetim kurulu tarafından en geç 30 gün içinde toplantı yapılır ibaresinde, 30 günü en geç süre olarak belirlemiştir. Bu konu emredici bir hukuk kuralı değildir. 15 günlük süre bir genel kurul yapılması için yeterlidir. Haziran ayının ilk haftası bu seçim yapılır. İyi niyetli bir federasyon ve yönetim kurulu, bu seçimi yetiştirebilir” diye konuştu. “TFF’nin görevi bırakması noktasında tüm kulüpler ittifak halinde” Çoğu kulübün TFF yönetiminin görevi bırakması konusunda ortak düşüncede oluğunun altını çizen Bayram Saral, “Biz azınlık değiliz. Kulüplerin bu imza süreci içerisinde aldığı tavra gelirsek, Süper Lig Kulüpler Birliği çatısındaki hemen hemen bütün kulüplerin ittifakıyla biz bu yola girdik. Burada federasyonun, olağanüstü genel kurulla görevi bırakması noktasında tüm kulüpler ittifak halinde. Sadece mesele, bazı kulüp başkanlarımız haklı gerekçelerle imza veremeyeceklerini söylediler. Biz kendilerine teşekkür ettik. Bazı kulüpler de 18 Temmuz tarihini yeterli görerek imza vermekten imtina etmişlerdir. Çok büyük çoğunluk ise alınan tarihin samimi olmadığı düşüncesiyle imza sürecine devam etti” diye konuştu. Saral, ayrıca mevcut yönetimle alakalalı olarak, “Siz Türk futbol tarihinin hiçbir döneminde bu kadar başarısız bir federasyon gördünüz mü? Cevabı ben vereyim, hayır. Siz, futbol tarihinin hiçbir döneminde 4 büyük kulüp dahil futbolun bütün bileşenlerinin aynı fikir altında toplandığı başka bir dönem gördünüz mü? Hayır” dedi. “Galatasaray da federasyonun gitmesini istiyor” Açıklamasında Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un imza sürecine dair yaklaşımlarına da yer veren Bayram Saral, “İmza sürecinde Fenerbahçe ve Beşiktaş, imzalarını 7 delege bazında verdiler. Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, ilk günden beri federasyonun gitmesi gerektiğini bildirmişti. O da 18 Temmuz tarihini uygun bir tarih görerek imza vermekten imtina etmiştir. Kendisine saygı duyuyorum. Galatasaray da bu süreci başlatanlardan. Onlar da federasyonun gitmesini istiyor. Son dönemeçte bize gerekli desteği vermedi. Bundan sonraki süreçte bize destek olacaklarını düşünüyorum. Diğer kulüpler de bize bu süreçte destek verdi. İmza vermeyenlere de en ufak bir sitemimiz yok. Onlar da federasyonun gitmesini istiyor. Federasyonun gitmesini istemeyen tek bir kulüp bile yok” ifadelerini kullandı. TFF bünyesindeki bazı yönetim kurulu üyelerinin alt liglerdeki kulüplere baskı yaptığı yönünde çıkan haberlerle ilgili olarak ise Saral, “Bu iddialar bizim kulağımıza geliyor. Sadece federasyonun aşağı liglerdeki takımların mevcut durumunu kullanarak kulüplere baskı yaptığı yönünde gelen duyumlar var. Teyide muhtaç bilgiler tabii ki. Doğru olup olmadığını biliyoruz. Bunun yolu, baskı yapılan kulüplerin cesurca bunu açıklamasıdır” şeklinde konuştu. Sarıalioğlu: “Bu durumun tek sebebi Mehmet Büyükekşi’dir” Mevcut TFF yönetiminin görevden ayrılması için elinden geleni yapacağını söyleyen İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaşanan bu süreci konuşmadığını belirtti. Mehmet Büyükekşi ve yönetimini eleştiren Sarıalioğlu, “Cumhurbaşkanımızın işi bitmiş de bunlarla mı uğraşacak. Yeteri kadar yoğunluğu var zaten. Futbolun bu kadar kötü olmasının en çok kendisine kaybı var. 5-6 takımın ilk 11’ini bize çok iyi saydığını bildiğimiz bir Cumhurbaşkanımız var. Daha ne kadar futbol dibe vurabilir ki? Onun ismini kullanarak çok yanlış şeyler ifade eden insanlar var. Bu işin bu duruma düşmesini kendisi asla istemez. Bu duruma düşmesinin tek sebebi Mehmet Büyükekşi’dir. 14-15 yönetim kurulu üyesi var, her biri yöneticilik yapmış insanlar. Bir tanesinde bile bir şeyin sorumluluğu yok. Tek kişiyle bu iş olmaz. 15-20 tane danışman almış, bir tanesinin bile futbolla alakası yok. Federasyonun en iyi hukukçularını işten çıkarmış. 80 kişiyi işten çıkarıp 120 kişiyi işe almış. Bir saltanat kurmuşlar ve bunun peşine takılmış gidiyorlar” açıklamasını yaptı. “TFF yönetiminin bir an önce görevden alınması lazım” TFF yönetiminin bazı 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para ödediklerini belirten Sarıalioğlu, “9 tane 2. ve 3. Lig kulüplerine imza vermemeleri için para vermişler. 2. Lig kulüplerine 500 bin, 3. Lig kulüplerine 400 bin TL para vermişler. Baskı yaptıkları çok kulüp var, ben biliyorum ama kulüplerin izni olmadan bunları paylaşamam. Bunların görevden bir an önce alınması lazım. Bunlar 18 Temmuz’daki seçimi de yapmayacaklar. Asla pişman olacağım bir şey söylemiyorum. Sonuna kadar da ne gerekiyorsa yapacağım, neye mal olursa olsun. Bunlar buradan gidecekler. Yatacaklar, kalkacaklar beni rüyalarında görecekler” ifadelerini kullandı. “İmzalar sahte ise noterlerimiz de sahte demektir” Başkan Sarıalioğlu, TFF’nin şu ana kadar toplanan geçerli 94 imza olduğunu açıklaması üzerine ise, “136 delege bizzat imza verdi. İmzalar sahte ise noterlerimiz de sahte demektir. Bu kadar basit. O çıkıyor bunun altından. Öyle bir şey olabilir mi? Adam kimliğiyle gidiyor, imza atıyor. Biz sadece geri çeken 1-2 kulübün adını duyduk. Aradım kendilerini, ‘İmzanızı geri mi çektiniz?’ dedim. ‘Benim haberim yok, genel sekreterime sorayım, ben herhangi bir evraka imza atmadım’ dedi. Diyelim ki 136 imzanın hepsi imzasını geri çekti. Ne fark eder, bunları ben mi yolladım? İnsanlara zorla bir şey mi yaptırdık, kafalarına silah mı dayadık?” diye konuştu.
Ankara TBMM’de Fransa’nın Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına yönelik tezkere kabul edildi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen tezkereyle Fransa Ulusal Meclisi’nin Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararı kınandı. TBMM Genel Kurulu’nda, Fransa Ulusal Meclisi’nin 29 Nisan 2024 tarihinde kabul ettiği Asuriler ve Keldanilerle ilgili kararına karşı Meclis Başkanlığı tezkeresi kabul edildi. TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasıyla verilen tezkerede şu ifadelere yer verildi: “Fransa Ulusal Meclisi tarafından 29 Nisan 2024 tarihinde kabul edilen, hukuki ve tarihi temelden yoksun, önyargılara dayanan Asuri ve Keldanilerle ilgili kararı esefle ve şiddetle kınıyoruz. Kendi sömürgeci ve kanlı geçmişleriyle gerçek anlamda yüzleşemeyenlerin ülkemize karşı hasmane bir tutumla gündeme getirdikleri mesnetsiz iddialarının bir karşılığı yoktur. Tarihin siyasi saiklerle tahrif edilmesini en güçlü şekilde reddediyoruz." Parlamentoların, tarihten düşmanlık çıkarmak yerine, ülkeler ve halklar arasında dostluk ve işbirliğini geliştirmesi, mevcut ve gelecek nesiller için daha barışçıl bir dünya oluşturmaya gayret etmesi gerektiği vurgulanan tezkerede, "Başka ülkelerin tarihi konusunda karar almak, başka ulusları yargılamaya kalkmak parlamentoların görevi değildir. Parlamentolar kendilerini tarihçilerin ve yargıçların yerine koyamaz. Bu gerçekleri bir kez daha hatırlatarak, art niyetli, haksız ve hukuksuz bu kararı en güçlü şekilde kınıyor, Fransa Ulusal Meclisi ve diğer mercileri, dostluk ve müttefiklik ruhu ile uluslararası hukuka uygun şekilde hareket etmeye davet ediyoruz” denildi.