ÇEVRE - 26 Kasım 2025 Çarşamba 17:40

Manisa’da atık piller fidana dönüşüyor

A
A
A
Manisa’da atık piller fidana dönüşüyor

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, Büyükşehir Belediyesi ve TAP (Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçıları Derneği) iş birliğiyle hayata geçirilen Atık Pil Toplama Kampanyası’nın tanıtımını gerçekleştirdi. Kampanya kapsamında, 1 kilogram atık pil getiren vatandaşlara zeytin fidanı hediye edildi.


Manisa Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen, atık pillerin doğaya zarar vermeden güvenli bir şekilde toplanması için başlatılan kampanyanın tanıtımı yapıldı. Fatih Sergi Salonu’nda Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu tarafından yapılan tanıtım programına Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Burak Deste, Yunusemre Belediye Başkanı Semih Balaban, Gölmarmara Belediye Başkanı Cem Aykan, Turgutlu Belediye Başkanı Çetin Akın, MASKİ Genel Müdürü Ali Kılıç, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) il ve ilçe yöneticileri katıldı.


Vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gösterilen kampanyaya çevre okullardan ve Büyükşehir Belediyesi Çocuk Kültür ve Sanat Merkezlerinde eğitim gören minik öğrenciler de katılım gösterdi. Çevreye karşı duyarlılığını göstererek 1 kilogram atık pil getiren vatandaşlara gelecek nesiller için zeytin fidanı hediye edildi. Kampanya kapsamında toplanan piller, TAP tarafından çevreye zarar vermeden geri dönüşüm sürecine kazandırılacak.


Program’da konuşan Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, atık pillerin çevreye verdiği zararın önemine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: "Bugün burada halkımızın çok büyük katılımı ile eski, atık pillerimizi topluyoruz. Atık piller hem toprağa hem de suya çok zarar veriyor. Manisa’mız, bu projeye önem veriyor. Halkımız, bu olayın ne kadar kritik olduğunun farkında. Manisa Büyükşehir Belediye olarak ilçe belediyelerimiz ile bu projeyi gerçekleştiriyoruz. Hem projeye destek veren ilçe belediyelerimize hem de daire başkanlığımıza ve emeği geçen arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum. Manisa’da örnek bir proje gerçekleştirdik. Hem toprağımızı hem de suyumuzu pillerimizi geri dönüşüme kazandırarak kurtaracağız" dedi.



"Çalışma arkadaşlarımızın topladığı 58 kilo pili teslim ettik"


Atık pilleri arkadaşları ile birlikte toplayan Recep Demirhan, "Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin başlattığı 1 kilo pile 1 fidan kampanyasını internetten gördük. Fabrikada çalışan arkadaşlarımızın topladıkları 58 kilo pili toplama noktasına getirdik ve 58 fidan aldık. Bu kampanyayı başlatan başkanımıza teşekkür ederiz" dedi.



"Atık piller değerlendirilecek, fidanlar da bahçemize ağaç olacak"


Kampanyaya katılım gösteren Hayal Vatan, "Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu başkanlığında atık pil toplama kampanyası başlatıldığını duyduk. Biz de topladığımız pilleri hem bahçemize ağaç olsun hem de atık piller değerlendirilsin diye kampanyaya katıldı. Bu tür kampanyaların devamını diliyorum" diye konuştu.


Ziraat Mühendisi Sultan Gemici ise, "Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu atık pil toplama kampanyasına katıldım. Ziraat Mühendisiyim. Pillerin değerlendirilmesi kapsamında pilleri vererek zeytin fidanları alacağım ve bahçeme dikeceğim. Başkanımıza böyle bir icraat yaptıkları için teşekkür ediyorum. Doğaya zarar vermemek adına yıllardır pilleri biriktirir ve toplama noktalarına teslim ederim. Herkesten doğayı, çevreyi korumalarını istiyorum, doğanın bizim için bir nimet olduğunu unutmamalarını istiyorum" diye konuştu.


Kampanyaya Soma’dan katılan Serkan Çevik, Büyükşehir Belediyesi’nin kampanyasından faydalanmak için geldiğini belirterek, "Çocuklarımın ilkokul çağından beri biriktirmiş olduğu piller 96 kilogram geldi. Çevreye zarar vermemek için elimizden gelen tüm tedbirleri alıyoruz. Bu fidanları bahçemize ekeceğiz ve gelecek nesillere aktaracağız" dedi.



Manisa’da atık piller fidana dönüşüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul L’oréal Türkiye genç bilim kadınlarını ödüllendirmeye devam ediyor Tekno-güzellik şirketi L’Oréal Türkiye’nin UNESCO Türkiye Milli Komisyonu iş birliğiyle yürüttüğü "Bilim Kadınları İçin" programı 23 yıldır devam ediyor. Program, bugüne kadar Türkiye’den 128 bilim kadınını destekledi. Bu yıl Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nden Doç. Dr. Banu İyisan, Üçlü Negatif Meme Kanseri için tamamen doğal biyomalzemelerle akıllı ve hedefli nanoilaç teknolojileri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle ödüllendirildi. Türkiye’nin önde gelen kurumsal sosyal sorumluluk programlarından biri olan "Bilim Kadınları İçin" programında, bu yıl ödül alan bilim kadınları L’Oréal Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen tören ile duyuruldu. Bu kapsamda Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Banu İyisan, tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri (ÜNMK) tedavisinde hedefli ve akıllı nanoilaç sistemleri geliştirmeyi amaçlayan projesiyle öne çıkıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanserinin agresif alt türlerinden Üçlü Negatif Meme Kanseri’ne yönelik bu çalışma, mevcut tedavilerin sınırlılıklarını aşmayı hedefleyen önemli bir yaklaşım sunuyor. Eğitim ve araştırma yolculuğu: Almanya’dan Türkiye’ye uzanan bilim kariyeri Programın uluslararası ayağı olan L’Oréal-UNESCO For Women in Science, 140’dan fazla ülkede 4 bin 700’den fazla bilim kadınını desteklemiş ve bu isimlerden 7’si daha sonra Nobel Ödülü’ne layık görülmüştü. Türkiye, bu programın en aktif yürütüldüğü ve en çok destek veren ilk beş ülkeden biri olarak öne çıkıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünde lisans ve yüksek lisansını tamamlayan Doç. Dr. Banu İyisan 2012 yılında doktora eğitimi için Almanya’ya taşındı. Leibniz Polimer Enstitüsü’nde biyomedikal nanomalzemeler, kontrollü ilaç salım sistemleri, sentetik biyoloji ve biyosensör uygulamaları üzerine çalıştı; 2016’da Dresden Teknik Üniversitesi’nden doktora derecesini aldı. Doktora sürecinde International Helmholtz Research School for Nanoelectronic Networks (IHRS NANONET) programında nanoteknoloji ve malzeme bilimi üzerine eğitim alan araştırmacı, 2017-2020 yılları arasında Max Planck Polimer Araştırma Enstitüsü’nde yürütülen bir AB projesinde, meme kanseri teşhisi için nanofotonik sistemler geliştirmeye yönelik doktora sonrası çalışmalar yaptı. 2023 yılında Max Planck Partner Grup Lideri seçilerek, MPIP ile uluslararası iş birliğini güçlendirdi. Üçlü negatif meme kanserine yönelik yenilikçi tedavi yaklaşımı Yürüttüğü akıllı hibrit nanoilaç teknolojisi projesiyle, meme kanserinin en agresif alt türlerinden biri olan Üçlü Negatif Meme Kanseri’nin hedefli tedavilere yanıt vermemesi ve mevcut kemoterapi ilaçlarının ciddi yan etkilere yol açması nedeniyle ortaya çıkan ihtiyaca çözüm sunmayı amaçlayan İyisan, proje kapsamında tamamen doğal biyomalzemeler kullanarak Üçlü Negatif Meme Kanseri hücrelerini seçici biçimde hedefleyebilen ve pH gibi çevresel uyarılara duyarlı çalışan akıllı hibrit nanoilaç taşıyıcılarının tasarlanmasını hedefliyor. Bu yaklaşım, tedavi etkinliğinin artırılmasına ve yan etkilerin önemli ölçüde azaltılmasına katkı sağlamayı amaçlarken, sürdürülebilir teknolojilerle geliştirilen sistemin gelecekte farklı agresif kanser türlerinde de uygulanabilir olması hedefleniyor. 2020 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde görev yapan Doç. Dr. Banu İyisan aldığı fonlarla Biyofonksiyonel Nanomalzeme Tasarım Laboratuvarı’nı kurarak araştırmalarını burada sürdürmeye devam ediyor.
Erzincan Erzincan’da 111 bin tuz çalısı toprakla buluşturuldu Erzincan’da 3 köyde 1000 dekarlık mera alanına dikilen tuz çalısı, erozyonla mücadele ve hayvancılıkta kaba yem ihtiyacına katkı sunacak. Erzincan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen proje kapsamında, kent genelinde mera kalitesini artırmak ve hayvancılıkta kaba yem açığını azaltmak amacıyla bir çalışma hayata geçirildi. Bu kapsamda Erzincan’da 3 köyde toplam 1000 dekarlık mera alanına 111 bin adet Atriplex Halimus (Tuz Çalısı) fidanı dikildi. Son yıllarda hem hayvan beslenmesinde hem de erozyonun önlenmesinde etkin şekilde kullanılan tuz çalısı bitkisi, özellikle kurak ve tuzlu topraklara uyum sağlamasıyla dikkat çekiyor. Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürlüğü de bu özelliklerinden dolayı tuz çalısını meraların ıslahında yaygınlaştırarak, hayvancılığın sürdürülebilirliğine katkı sağlamayı hedefliyor. Proje kapsamında Mollaköy Mahmutlu Mahallesi’nde 300 dekarlık alana 33 bin 300 adet, Pınarönü köyünde 450 dekarlık alana 49 bin 950 adet ve Aydoğdu köyünde ise 250 dekarlık alana 27 bin 750 adet tuz çalısı fidanı toprakla buluşturuldu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü tarafından finanse edilen projenin toplam maliyeti ise 2 milyon TL olarak açıklandı. Proje sahasında incelemelerde bulunan Erzincan Tarım ve Orman İl Müdürü Alper Koçaker, Erzincan’ın yüzölçümünün yaklaşık üçte birinin meralardan oluştuğunu belirterek, bu alanların verimliliğinin artırılmasının hayvancılık açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Hayvancılık sektörünün ihtiyaç duyduğu kaba yemin önemli bir bölümünün meralardan karşılandığını vurgulayan Koçaker, özellikle küçükbaş hayvancılığın meralara bağımlı olduğuna dikkat çekti. Erzincan’da her yıl ortalama 3 meranın ıslah ve amenajman projelerine dahil edildiğini belirten İl Müdürü Koçaker, tuz çalısı projelerinin de bu çalışmaların önemli bir parçası olduğunu söyledi. Tuz çalısının derin ve kazık kök yapısı sayesinde toprağı tutma kapasitesinin yüksek olduğunu ifade eden Koçaker, bu özelliğiyle erozyonla mücadelede etkili bir bitki olduğunu kaydetti. Koçaker açıklamasında, "Tuz çalısı kuraklığa dayanıklı, iklim değişikliği ve çölleşmeye karşı dirençli, sorunlu ve tuzlu topraklarda bile yetişebilen çok önemli bir bitkidir. Kış mevsiminde yaprağını dökmemesi ve yoncaya eş değer besin değerine sahip olması hayvancılık açısından büyük avantaj sağlamaktadır. Hayvanlar tarafından sevilerek tüketilen tuz çalısı, tuzlu yapısı sayesinde hayvanların tuz ihtiyacını da doğal yoldan karşılamaktadır. Mahmutlu, Pınarönü ve Aydoğdu köylerimizde 111 bin adet tuz çalısı fidanını toprakla buluşturduk" ifadelerini kullandı. Hayata geçirilen proje ile birlikte Erzincan’da meraların verimliliğinin artırılması, erozyonun azaltılması ve hayvancılıkta sürdürülebilir yem kaynaklarının güçlendirilmesi hedefleniyor.