SAĞLIK - 11 Temmuz 2023 Salı 10:36

Sağlık Müdürü Karaca’dan sıcak hava uyarısı

A
A
A
Sağlık Müdürü Karaca’dan sıcak hava uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğünün mevsim normallerinin üzerinde seyredecek olan hava sıcaklıkları açıklamasının ardından Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, hava sıcaklığının yükselmesinden doğacak sağlık problemlerine yönelik önlem alınması için uyarılarda bulundu. 1998-2017 yılları arasında 166 bin insanın sıcak havaların etkisiyle yaşamanı kaybettiğini hatırlatan Karaca, önümüzdeki yıllarda bu oranların daha da artmasının beklendiğini söyledi.


Türkiye’nin birçok bölgesi günlerdir yağışlı havanın etkisi altında. Yağışlı havanın hafta içinde ülkeyi terk etmesi ve hava sıcaklıklarının hissedilir derecede artması ve mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi bekleniyor. Dünya’da 1998-2017 yılları arasında 166 bin kişinin hava sıcaklığı artışları yüzünden öldüğünü vurgulayan Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca, önümüzdeki yıllarda bu sayının daha da fazla yükseleceğinin ön görüldüğünü söyledi. Karaca, Dünya Sağlık Örgütü tarafından verilen bir istatistiği paylaşarak, sıcak havalarla mücadele etme konusunda şuurlanmasının önemine dikkat çekti.


Uzm. Dr. Erol Karaca, “Aşırı sıcağa maruz kalmanın tüm insanlar için geniş çaplı fizyolojik etkileri vardır. Genellikle mevcut hastalıkların etkisini artırabilir. Süreç erken ölüm veya sakatlıkla sonuçlanabilir. Özellikle küçük çocuklar, yaşlılar, gebeler, engelliler, kronik hastalığı olanlar ve aşırı kilolu olanlar gibi riskli gruplar, sıcak havanın zararlı etkilerinden korunmak için bazı basit fakat etkili kurallara uymalıdır. Vücut ter yoluyla sürekli sıvı kaybeder; bu yüzden susamayı beklemeden günde en az 2-2,5 litre su tüketilmelidir. Yoğun spor ya da dışarıda bedensel etkinlik yaparken her saat başı 2-4 dört su bardağı su içilmesi önerilir. Bu tüketim ihtiyaca göre artırılmalıdır. Risk grubundaki kişiler, sıcakla ilişkili hastalıkların belirtileri yönünden gün içinde kontrol edilmelidir. Vücut sıcaklığını kontrol altında tutmak için sık sık duş alınmalı, imkan yoksa ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı ya da silinmelidir. Isıyı biriktirmeyen nevresimler kullanılmalı ve mümkünse soğutulan veya serin odalarda uyunmalıdır. Gerekmedikçe dışarı çıkılmamalı, özellikle sağlık sorunu olanlar günün daha sıcak ve güneşin zararlı etkilerinin daha yoğun olduğu özellikle 10.00-16.00 saatleri arasında dışarı çıkmaktan kaçınmalıdır. Dışarı çıkılması gerekiyorsa mümkün olduğunca gölge ve klimalı alanlarda bulunulmalı, yoğun efor gerektiren uğraşlardan kaçınılmalı, sık sık dinlenilmelidir. Ayrıca, güneşin zararlı etkilerinden korunmak için açık renkli ve bol giysiler tercih edilmeli, şapka, güneş gözlüğü ve güneşten koruyucu cilt ürünleri kullanılmalıdır. Park halindeki araçlar içinde beklenilmemeli, çocuklar araç içinde asla bırakılmamalıdır. Egzersizler ihmal edilmemeli lakin hava sıcaklığının daha düşük olduğu sabah ve akşam saatleri tercih edilmelidir. Güneş ışınları cilde ve gözlere de zararlıdır. Güneş ışınlarının kuvvetli olduğu saatlerde UV koruması olan bir güneş gözlüğü tercih edilmesi, hassas cilt problemi olan kişilerin güneşin olumsuz etkilerinden koruyucu kremler kullanması bizlere gereken korumayı sağlayacaktır” dedi.


“Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, et, yumurta, süt, balık çabuk bozulma riski olan besinler açıkta bekletilmemeli. Güneşe veya sıcağa uzun süre maruz kaldıktan sonra geçmeyen sürekli bir baş ağrısı, çift görme, sık kusma ve bulantı gibi belirtiler görülürse, derhal bir hekime başvurulmalıdır.” diye konuşan Karaca, yaz aylarında acil servislere başvuran hastaların önemli bir bölümünü tedbir almayan vatandaşların oluşturduğunu söyleyerek vatandaşlara uyarılarda bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul THY, Küba uçuşlarında yüzde 86 doluluk oranı yakaladı Dünyanın en çok ülkesine uçan hava yolu şirketi olan Türk Hava Yolları’nın (THY) Küba uçuşlarındaki doluluk oranları yüzleri güldürdü. THY, Küba’ya 2024 yılında 110 bin yolcu taşırken, yüzde 86 doluluk oranını yakaladı. Şirket olarak 2017 yılında Havana’ya sefer başlattıklarını söyleyen THY Havana Müdürü Erkan İnce, 2024 yılı kış tarifesinde haftada 5 frekans olarak İstanbul-Havana seferlerinin düzenlendiğini açıkladı. Yolcularının yüzde 75’inin transit yolcu olduğunu ifade eden İnce, “5 frekans seferlerimiz İstanbul-Havana, Havana Karakas-İstanbul olarak operasyonlarımızı yürütmekteyiz. 2024 yılında 110 bin yolcu taşıdık ve doluluk oranımız yüzde 86 olarak gerçekleşti. Bunların yüzde 75’i transit yolcu olarak İstanbul üzerinden Havana’ya devam etti. Yüzde 25’i ise İstanbul’dan Havana’ya lokal olarak yolcu taşımaktayız. Buradaki gayemiz Küba’ya varışlı olarak yolcu taşıyoruz. Transit yolcularımız genellikle Belgrad, Atina, Romanya’da Bükreş, Sofya ve Kuzey Avrupa ülkeleri oluşturmakta. Seferlerimizin artmasıyla birlikte doluluk oranımızda ona orantılı olarak artıyor. Özellikle kış tarifesinde yolcu sayılarımız Kuzey Yarımküre’nin kış olmasından dolayı buraya daha fazla yolcu taşıyoruz. Umarım bu seferlerimiz önümüzdeki yıllarda frekans sayısı artarak devam edecektir” dedi. “Yolcuların bizi seçmesinin bir nedeni de ikram” Küba’ya sefer yapan başka hava yolu şirketleri olmasına rağmen Türk Hava Yolları’nın (THY) yolcular tarafından tercih edildiğini ifade eden Erkan İnce konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bizi, Küba’ya uçan diğer hava yolu şirketlerinden ayıran en önemli özelliğimiz network. Dünyanın en çok ülkesine uçan hava yolu şirketiyiz. Bu bizim için en büyük artı konumunda. Dünyada 130 ülkeye uçuyoruz en son Şili seferiyle birlikte Guinness Rekorlar Kitabı’na girdik. İkram ve geniş uçuş ağımız yolcularımızın bizi tercih etmesinde önemli rol oynuyor.”
İstanbul Esenyurt’ta atık ilaçlar çöpe değil, imhaya gidiyor Doğayı ve insan sağlığını korumak için “Sıfır Atık” sloganı ile çalışmalar yürüten Esenyurt Belediyesi, bu kapsamda yeni bir adım daha attı. İlçe genelindeki eczanelere atık kutuları yerleştiren ekipler, kullanılmayan ya da son kullanma tarihi geçmiş ilaçları toplayarak imha etmeye başladı. “Sıfır Atık” projesi kapsamında tekstil ürünü, elektronik eşya, plastik, kâğıt, bitkisel yağ ve cam atıklarını geri dönüşüme kazandıran Esenyurt Belediyesi, atık ilaçları da toplamaya başladı. İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü, İstanbul Eczacılar Odası ile birlikte başlattığı proje kapsamında ilçe genelindeki eczanelere atık kutuları yerleştirdi. Vatandaşlar evlerinde kullanmadıkları ya da tarihi geçmiş ilaçları bu kutulara bırakıyor. Belediye ekipleri tarafından toplanan atıklar, doğaya zarar vermeyecek şekilde ayrıştırılarak imha ediliyor. Doğayı ve insan sağlığını koruyorlar Atık ilaçların kimyasal içerikleri nedeniyle özel yöntemlerle bertaraf edilmesi gerektiğini söyleyen Çevre Mühendisi Gülşah Erbaysal, “Bilinçsizce çöpe ya da lavaboya dökülen atık ilaçlar, içerdikleri kimyasal maddelerin suya ve toprağa karışmasına neden olmakta ve bu durum çevre ile insan sağlığı açısından ciddi olumsuz etkiler oluşturmaktadır. Bu kapsamda, bölgemizdeki gönüllü eczaneler aracılığıyla atık ilaçları topluyoruz. Vatandaşlarımız hem temiz bir çevre hem de sağlıklı bir gelecek için evlerinde biriktirdikleri atık ilaçları, Atık Getirme Merkezimize ya da gönüllü eczanelere bırakabilirler” dedi.
İstanbul Esenyurt’ta atık ilaçlar çöpe değil, imhaya gidiyor Doğayı ve insan sağlığını korumak için “Sıfır Atık” sloganı ile çalışmalar yürüten Esenyurt Belediyesi, bu kapsamda yeni bir adım daha attı. İlçe genelindeki eczanelere atık kutuları yerleştiren ekipler, kullanılmayan ya da son kullanma tarihi geçmiş ilaçları toplayarak imha etmeye başladı. “Sıfır Atık” projesi kapsamında tekstil ürünü, elektronik eşya, plastik, kâğıt, bitkisel yağ ve cam atıklarını geri dönüşüme kazandıran Esenyurt Belediyesi, atık ilaçları da toplamaya başladı. İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü, İstanbul Eczacılar Odası ile birlikte başlattığı proje kapsamında ilçe genelindeki eczanelere atık kutuları yerleştirdi. Vatandaşlar evlerinde kullanmadıkları ya da tarihi geçmiş ilaçları bu kutulara bırakıyor. Belediye ekipleri tarafından toplanan atıklar, doğaya zarar vermeyecek şekilde ayrıştırılarak imha ediliyor. Doğayı ve insan sağlığını koruyorlar! Atık ilaçların kimyasal içerikleri nedeniyle özel yöntemlerle bertaraf edilmesi gerektiğini söyleyen Çevre Mühendisi Gülşah Erbaysal, “Bilinçsizce çöpe ya da lavaboya dökülen atık ilaçlar, içerdikleri kimyasal maddelerin suya ve toprağa karışmasına neden olmakta ve bu durum çevre ile insan sağlığı açısından ciddi olumsuz etkiler yaratmaktadır. Bu kapsamda, bölgemizdeki gönüllü eczaneler aracılığıyla atık ilaçları topluyoruz. Vatandaşlarımız hem temiz bir çevre hem de sağlıklı bir gelecek için evlerinde biriktirdikleri atık ilaçları, Atık Getirme Merkezimize ya da gönüllü eczanelere bırakabilirler” dedi.