SAĞLIK - 11 Ocak 2024 Perşembe 12:17

Uzm. Dr. Karaca: "Verem önlenebilir bir hastalıktır"

A
A
A
Uzm. Dr. Karaca: "Verem önlenebilir bir hastalıktır"

Veremin önlenebilir bir hastalık olduğunu kaydeden Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftasına özel yaptığı açıklamada, halk arasında verem olarak bilinen Tüberküloz hakkında çeşitli bilgiler verdi.


Manisa İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Erol Karaca Verem Eğitimi ve Farkındalık Haftasına özel açıklamalarda bulundu. Manisa’da Akhisar, Salihli ve Şehzadeler ilçelerinde toplam 3 Verem Savaş Dispanseri bulunduğunu kaydeden Karaca, "Dispanserlerimizde 2023 yılında toplam 163 vaka takip edilmiştir. Vakalarımızın 155’i yeni vaka olup 8’i nüks vakadır. Bu durum il genelinde her yüz bin nüfus başına 10 yeni vaka beklendiğine işaret etmektedir. Hastalarımızın 105’inde Akciğer Tüberkülozu, 52’sinde Akciğer Dışı Tüberküloz olup 6’sında hem Akciğer hem de Akciğer dışı Tüberküloz tespit edilmiştir. Bu hastaların 53’ü yıl içerisinde tedavisini tamamlarken, 73’ü halen tedavi almaya devam etmektedir. Ayrıca Aralık 2023 itibariyle bütün hastalarımıza Doğrudan Gözetimli Tedavi uygulanmıştır." dedi.



Kalabalık ortamlara dikkat


"Kalabalık ve az havalanan ortamlarda yaşayanlar, tüberküloz hastalarının temaslıları, cezaevlerinde kalanlar ve sağlık çalışanları toplumun diğer bireylerine göre daha fazla risk altındadırlar." diyen Karaca, "Ayrıca huzurevleri ve maden ocaklarında uzun süre kalanlar, göçmenler, kaçak işçiler, sığınmacılar, evsizler, HIV pozitif bireyler ile tütün, alkol ve ilaç bağımlıları da riskli grupta ele alınmaktadır. Tüberküloz tedavi edilebilir ve önlenebilir bir hastalıktır. Tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabilir." diye konuştu.


Tüberküloz hastalığı gelişen kişiler ilaçlara duyarlı iseler 6-9 aylık ilaç rejimi ile başarılı bir şekilde tedavi edilebileceğini vurgulayan Karaca, "Tedavide ilaçların düzenli ve yeterli süre kullanılması çok önemli. Bütün hastaların tercihen bir sağlık personelinin gözetiminde ilaçlarını alması şeklinde uygulanan ’doğrudan gözetimli tedavi (DGT)’ düzenli ilaç kullanılması için en uygun yoldur. Aksi halde ilaç direnci, tedavi başarısızlığı veya nüks meydana gelebilir. İlaç direnci mevcut ise tedavi süresi 18-24 ay arasında değişebilir. Hedefimiz 2030 yılına kadar tüberküloz hastalığını sona erdirmek olup bebeklere BCG aşısının zamanında yaptırılması, bireysel ve toplumsal hijyen kurallarına uyulması, yaşanılan ortamların temiz hava alacak şekilde havalandırılması, öksürük hapşırık sırasında ağzın kol veya temiz bir mendille kapatılması, uzun süreli öksürük ya da tüberküloz hastası ile temas edilmesi durumunda, vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edilmesi; tüberküloz hastası ve temaslılarının, ilaçlarını, sağlık personelinin gözetiminde ve düzenli bir şekilde kullanmaları oldukça önemlidir. Hedefimiz veremsiz bir Türkiye!" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Bursa, suyunu konuştu Bursa Kent Konseyi’nin ‘Bursa Suyunu Konuşuyor’ temasıyla düzenlenen 92. Olağan Genel Kurulu’nda, kentin geleceğini doğrudan etkileyen su kaynakları ve iklim değişikliği konuları tüm yönleriyle ele alındı. Bursa’da katılımcı demokrasinin yaygınlaşması adına önemli görevler üstlenen Bursa Kent Konseyi’nin 92. Olağan Genel Kurulu, ‘Bursa Suyunu Konuşuyor’ başlığıyla Atatürk Kültür Merkezi Merinos Yerleşkesi’nde gerçekleştirildi. Programa, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Elvan Atay Özkan, BUSKİ Genel Müdürü Mehmet Ercihan Subaşıoğlu, Bursa Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyeleri, meclislerin ve çalışma gruplarının temsilcileri ile çok sayıda gönüllü katıldı. Kent konseylerinin önemine vurgu Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, kent konseylerinin vatandaşlar ile resmi kurumlar arasında köprü vazifesi gördüğünü söyledi. Kent konseylerinin halkın sorunlarına duyarlılık gösterdiğini, takibini yaptığını ve sonuçlarını paylaştığını anlatan Başkan Mustafa Bozbey, halkın çıkarları doğrultusunda çalışmaların sürdürüldüğünü ifade etti. "Su kaynakları azaldı" Dünyanın ciddi bir iklim kriziyle karşı karşıya kaldığını belirten Başkan Mustafa Bozbey, tüm bunlara rağmen Bursa’da gerekli önlemlerin alınmadığını vurguladı. Suyun bir yaşam kaynağı olduğunu hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, "Geldiğimiz noktada çevremizi ve suyumuzu kirlettik. İklim krizinden dolayı da su kaynakları azaldı. Bu süreçte Bursa Ovası’nda suyu fazla tüketen işletmelere de izin verildi. Bu, geleceği iyi okumamanın sonuçlarıdır" dedi. "Bursa ovasında su seviyesi 250 metrenin altına indi" Su kesintileri yapmak zorunda kaldıkları dönemde bazı tepkiler aldıklarını belirten Başkan Mustafa Bozbey, "Ama bu sayede farkındalığı başardık. Şu anda Bursalılar suyu tasarruflu kullanıyor. Kesinti yapmadan önce 510 bin metreküp civarında kullanım vardı, kesintilerin ardından 430 binlere düştü. Kesintileri kaldırdık ve hala bu seviyelerde izliyor. Bizim halkı doğru bilgilerle bilgilendirme sorumluluğumuz var. Bursa artık su şehri değil. Bursa Ovası’nda su seviyesi 250 metrenin altına indi. Bilim insanları, Bursa Ovası’nın her sene 6 santim çöktüğünü açıkladı. Bunun sebepleri araştırılmalıdır. Aralık ayının 20’si oldu ve Uludağ’da hala doğru düzgün kar yok. Gerekli tedbirleri almaya devam etmeliyiz" diye konuştu. "Günlük 500 bin metreküp suya ihtiyacımız var" Çınarcık Barajı’ndaki arıtma tesisi için çalışmaların yoğun biçimde devam ettiğini dile getiren Başkan Mustafa Bozbey, "Göreve gelir gelmez çalışmaları başlattık. Bu yaz bu sıkıntının çekileceğini biliyorduk. Baypass hattı yaparak 100 bin metreküp suyu aktardık. Bunu yapmasaydık daha önceden su kesintileri yapmak zorunda kalabilirdik. Ama bizim günlük 500 bin metreküp suya ihtiyacımız var. Yaz aylarında daha da artacaktır. Artık bahçelerin işlenmiş suyla sulanmaması lazım. Tarımda yeni çözümler üretmeliyiz. Daha az suya ihtiyaç duyan ürünlere yönelmeleri lazım. Yanlış politikalar, Bursa’nın daha vahim su sıkıntısı yaşamasına sebep olabilir" dedi. Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, suyun sadece çevresel başlık olmadığını, sosyal, ekonomik ve hayati bir mesele olduğunu ifade etti. İklim krizinin etkilerinin yerel ölçekte daha görünür hale geldiğini belirten Aksoy, su politikalarının katılımcı ve bilimsel temelde yeniden ele alması gerektiğini vurguladı. Genel kurulda su kriziyle ilgili çözüm önerilerinin geliştirilmesini amaçladıklarını anlatan Aksoy, yerel yönetimlerin, üniversitelerin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların birlikte hareket etmesinin önemine değindi. Tüm paydaşlarla birlikte kent için önemli çalışmalar yürüttüklerini belirten Aksoy, her alanda kendilerine destek veren Başkan Mustafa Bozbey’e teşekkür etti. Açılış konuşmalarının ardından oturum bölümüne geçildi. Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hayrettin Kuşçu ‘Tarımsal kuraklık, su verimliliği ve etkin sulama yöntemi’, Bursa Uludağ Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aslıhan Katip ‘İklim değişikliği ve sürdürülebilirlik çerçevesinde su kaynakları’, BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı Ali Alper Makam ‘İklim değişikliğinin Bursa ve su kaynakları üzerindeki etkisi’, Bursa Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi Murat Demir ‘İklim krizi ve su hakkı’ konularında sunumlar yaparak önemli bilgiler paylaştı.
İstanbul Arnavutköy Belediyesi Yeni Medya Akademisi ilk mezunlarını verdi Arnavutköy Belediyesi tarafından gençleri dijital çağın iletişim ve içerik üretim alanlarında yetkin bireyler olarak yetiştirmek amacıyla kurulan Yeni Medya Akademi ilk mezunlarını verdi. Arnavutköy Belediyesi’ne ait Nuri Pakdil Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende öğrenciler sertifikalarını aldı. Arnavutköy’de bulunan Yeni Medya Akademi’nin ilk mezunları bugün düzenlenen törenle sertifikalarını aldı. Programa Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, Arnavutköy Kaymakamı Mahmut Hersanlıoğlu ve çok sayıda eğitmen ile öğrenci katıldı. Törende konuşan Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, medyanın bilinçli ve etik şekilde kullanılmasının önemine vurgu yaptı. "Değişimin tetiklenmesinde büyük bir güç" Başkan Candaroğlu konuşmasında, "Bu tören bizler için çok anlamlı. Günümüzde bilgi, insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar hızlı yayılıyor. Bir yazıyla, bir fotoğrafla, bir paylaşım ile milyonlara ulaşabiliyoruz. Bu da medyanın ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gösteriyor. Medya artık sadece bilgi alma aracı değil; toplumların şekillenmesinde, algıların yönetilmesinde ve değişimin tetiklenmesinde büyük bir güç. Etik ve doğru kullanıldığında birleştirici, yanlış ellerde ise toplumları karanlığa sürükleyebilecek bir silah haline geliyor. Bu nedenle özellikle gençlerimizin medya bilincine sahip olmaları çok önemli" dedi. Belediye Başkanı Candaroğlu, dijital çağda doğru bilgiye ulaşmanın ve bu bilgiyi faydalı bir biçimde topluma sunmanın her zamankinden daha önemli hale geldiğini belirterek, akademinin bu amaçla gençlere güçlü bir altyapı sunduğunu ifade etti. Sertifika töreninde öğrenciler, eğitim sürecinde öğrendiklerini paylaştı. Mezun olan gençler, medya ve dijital içerik üretimi alanında çalışmalarına devam edeceklerini belirtti.