GENEL - 27 Ağustos 2019 Salı 09:32

Vali Yaman’dan iddialara yanıt

A
A
A
Vali Yaman’dan iddialara yanıt

Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Yaman, görevlendirme yapılmasının ardından HDP’li Ahmet Türk’ün Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı ve kendisi hakkındaki iddialarına sert yanıt vererek, "Hiçbir devlet büyüğümüze, hiçbir özel hediye verilmemiştir.

Mardin Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Yaman, görevlendirme yapılmasının ardından HDP’li Ahmet Türk’ün Cumhurbaşkanı, İçişleri Bakanı ve kendisi hakkındaki iddialarına sert yanıt vererek, "Hiçbir devlet büyüğümüze, hiçbir özel hediye verilmemiştir. Başta Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanımız olmak üzere hiçbir devlet büyüğümüze özel verilen bir hediye yoktur ve böyle bir fatura da yoktur" dedi.


Mardin valiliği makamında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Yaman, 2018‘de Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanlığının bölgede gerçekleştirdiği terör operasyonları sonrası huzurun sağlanmasıyla bu yıl 5,5 milyon turist hedefi için yatırım çalışmalarının sürdüğünü kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanlığının bölge halkı ve güvenlik güçlerinin destekleriyle Mardin’de sağlanan huzurun turizme büyük katkı sunduğunu kaydeden Yaman, "Buna ilaveten şehirde kültür sanat ve spor faaliyetleri devam ediyor. Cumhurbaşkanımızın teveccühü ve İçişleri Bakanımızın onayı ile teröre müzahir olan soruşturma geçiren bazı belediye başkanlarının açığa alınması ve yerlerine vali görevlendirmesiyle, görevlendirilen belediye başkan vekilleri, bu huzurun sürmesinde vatandaşlarla beraber güzel çalışmalar yapıyorlar. 1 Eylül’den itibaren de kendi misafirlerimize bile yer bulamayacak hale geliyoruz” diye konuştu.



“Tamamen iftiradır”


Son birkaç gündür bazı yayın organlarında görevden açığa alınan belediye başkanının ağzıyla iftiraya dönük bazı haberlerin yayıldığını kaydeden Yaman, Mardin Büyükşehir Belediyesi ve Başkanı olarak kendilerinin döneminde hiçbir kişiye özel yüksek meblağlı bir hediye verilmediğini söyledi. Yaman, "Bu ne bizim devlet geleneğimizde var, ne de büyüklerimizin böyle bir şeye ihtiyaçları vardır. Onlar da zaten böyle bir şeyi kabul etmezler. Bu tamamen iftiradır” dedi.



“Terör adına itibar suikastına müsaade etmeyeceğiz”


Bunların teröre moral ve destek verilmek adına yapılan açıklamalar olduğunu kaydeden Yaman, “Şehre gelen heyetlere zaman zaman bu şehirde üretilen ürünler telkari gibi ürünler rozetler sembolik olarak veriliyor. Bunlar da çok yüksek meblağlar değildir. Bundaki amaç terörle olan mücadeleyi sekteye uğratmak. Teröre destek veren unsurlara destek vermek. Bir şekilde terör adına itibar suikastı yapmak. Buna müsaade etmeyeceğiz. Bunu kamuoyu böle bilmeli. Söylenen her şey yalan ve yanlış. Oradaki faturaların hepsi heyetlere verilen hediyelerin hepsini sembolik hediyeleri ihtiva eden faturalardır. Ekinde teklif mektupları onaylar var. Bunların hepsi de hem Sayıştay tarafından hem de mülkiye başmüfettişliği tarafından incelendi. Türkiye’de en az ödeneği kullanan büyükşehir belediye başkan vekiliyim. Bu da teftiş raporunda var. Devlet büyüklerimize hiçbir özel hediye verilmemiştir. Zaten görülecektir. Bir algı yapılıyor. Bu algıda dosya tamamen verilse ortaya çıkacak” diye konuştu.



“Devlet büyüklerine özel hiçbir özel hediye yoktur”


Bu 5 aylık dönem içerisinde 31 Mart’ta görevden alınana kadar bu dosyaların ellerinde olduğunu belirten Vali Yaman, görev başındayken bunların neden açıklanmadığını merak ettiğini söyledi. Vali Yaman, "O dönemde bunlar söylenmedi. O dosyalar incelendiğinde hiçbir devlet büyüğümüze ve başta Cumhurbaşkanımız, İçişleri Bakanlığımız ve diğer bakanlarımız olmak üzere hiçbir özel hediye yoktur” diye konuştu.



“Esnaf ziyareti fotoğrafları kamuoyuna yanlış aksettiriliyor”


Esnaf ziyaretlerinde çekilen fotoğrafların kamuoyunda yanlış aksettirildiğini belirten Vali Yaman, "Burada yapılan şudur bölgede turizme olan ilgiyi bu destinasyona olan ilgi bizim yaptığımız çalışmalarla arttı. Cumhurbaşkanımızın ve bakanlarımızın bölgeye olan ilgisi ile 1.4 eski para ile katrilyon yatırım yapıldı. Bölgede huzur hakim. Bu bazılarını rahatsız etti. Birkaç gündür kamuoyunda bir algı yürütülmeye çalışıyor. Şimdi şunu söylemek lazım bölgeye gelen devlet büyüklerini sivil toplum kuruluşlarını, esnafı, kanaat önderlerini evlerinde iş yerlerinde ziyaret ediyor. Bu ziyaretlerde çekilen fotoğraflar kamuoyuna yanlış aksettiriliyor” dedi.



“Bütün özelliği görevden alınan belediye başkanın soyadını taşımak olan onlarca kişiyi görevden aldık”


HDP’li belediye döneminde terörist cenazeleri ve evlerinin ziyaret edildiğini kaydeden Yaman, şunları kaydetti:


“Biz şunu biliyoruz malum örgüte müzahir olan siyasiler buraya geldiklerinde terörist cenazelerini, teröre destek vererek kurum ve aileleri geziyorlar. Hiç bundan kendileri bahsetmiyorlar. Cumhurbaşkanımız teveccüh gösterdiler bakanımızda onayladı, 19 Ağustos itibari ile Mardin Büyükşehir Belediye Başkan Vekili olarak göreve başladım. Görevden alınan ve akrabası olan 8 kişi ve kendi onlarca kişiyi işe almıştı. Bunları işten çıkardım. Gariban işçileri şehit ailelerini ve yakınlarını işten çıkarmıştı. Bunları dün itibari ile işe başlattık. Hiç ihtiyacı olmayan tek özelliği belediye başkanın soyadını taşıyan ve akrabası onlarca kişiyi de görevden aldık. Yine belediyenin şirketine 22 buçuk yılla yargılanmış cezaevinden çıkmış şahsı getirmiş onu da görevden aldık. Artık Mardin Büyükşehir Belediyesinde teröre destek veren hiçbir unsuru belediyede barındırmayacağız. Halkın vergilerinden sağlanan bütçe halka harcanacak diye söyledik.”



“Amaç terörle olan mücadeleyi sekteye uğratmak, örgüt büyük kalesini kaybetti”


Yapılanlardan amacın terörle olan mücadeleyi sekteye uğratmak olduğunu belirten Vali Yaman, açıklamalarını şöyle sürdürdü:


"Teröre destek veren unsurlara destek ve cesaret vermek istiyorlar. Bir şekilde bu insanlara işe alacaksın. Bu şehre dikili bir ağacı bile yok. 3 yıldır buradayım sadece konuşuyor. Şehrin hiçbir ortak organizasyonunda bulunmuyor. Şehrin ne milli ne dini bayramlarında var. Bu 5 aydır bu evraklar elindeydi, madem sıkıntı vardı neden söylemedin? Görevden alındın. Çünkü örgüt büyük bir kalesini kaybetti. Sen Mardin Büyükşehir Belediyesinde çalışan işçinin mesaisine göz dikeceksin, Nusaybin ve ilçelerde kendi araçlarına talimat verecek çukurlar açacaksın, alt yapıyı darmadağın edeceksin. Dağda akrabası olanları belediyede işe alacaksın. Bir algı yürütülüyor. Ne algıya müsaade edeceğiz, ne de söyledikleri doğru. Mardin Büyükşehir Belediyesi olarak teröre müzahir unsurlar artık barındırılmayacak. Bu vatandaşın belediyesinde onlarla birlikte güzel çalışmalar yapacağız.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Naci Görür’den deprem molozları için uyarı: “Belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” Yer Bilimci ve Deprem Uzmanı Prof. Dr. Naci Görür, “Deprem molozları ya geri kazanılmalı. Veyahut da uluslararası yöntemlerle bertaraf edilmeli. Havayla, suyla ilişkileri kesilmeli. Bunu belediyeler şimdiden düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç” dedi. Birinci derece deprem kuşağı üzerinde bulunan Amasya’nın Merzifon ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldiği programda deprem molozlarının içerisinde asbest, demir, çimento, kağıt, kimyevi madde, parlayıcı madde, toksik maddelerin bulunduğuna işaret eden Prof. Dr. Naci Görür, “Eğer herkesin yaptığı gibi. İstanbul’da onu yaptılar. Arabalara doldurup götürüp denize, etrafa dökerseniz kendinizi yok edersiniz. Uzun dönemde depremin öldüremediği insanları da siz çevreyi kirleterek ölümüne neden olursunuz” diye konuştu. Belediyelerin sorumluluk alanlarında yapıları depreme karşı dayanıklı olmaya hazırlarken muhtemel bir depremde yıkılan binaların molozlarının bertaraf edilip geri kazanımının sağlanmasını da planlaması gerektiğinin altını çizen Naci Görür, “Bunu belediye şimdide düşünmeli. Deprem olduğu zaman çok geç. O kargaşa, gürültüde ne yapacaklarını şaşırabilirler” şeklinde konuştu. Programa evsahipliği yapan Merzifon Belediye Başkanı Alp Kargı da, depreme karşı dirençli Merzifon’u inşa etme çabası içerisinde olduklarını vurguladı.
Bursa Eski Bulgaristan Başbakanı Denkov: “Vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız” Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, Bursa’daki Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni (BAL-GÖÇ) ziyaret etti. İki ülke arasındaki ilişkilerin ele alındığı toplantıda vatandaşlık başvuru süreci ve geçmişte yaşanan asimilasyon politikaları sorunu konuşuldu. Eski Bulgaristan başbakanları Nikolay Denkov ve Kiril Petkov, bir dizi ziyaret için Bursa’ya geldi. Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği yönetimini ziyaret eden Denkov ve Petkov, yapılan görüşmede iki ülke arasındaki ilişkileri ele aldı. BAL-GÖÇ Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan, Bulgaristan göçmeni Türklerin sıkıntılarını dile getirirken en çok şikayetlerden birinin Bulgaristan vatandaşlığı başvurusunda yaşanılan zorlu süreç olduğunu söyledi. Bu konu hakkında çalışma yapılmasını dilediklerini belirten Balkan, geçmişte Türklere asimilasyon uygulayanların yıllardır ceza almadığını da ifade etti. "Başvuru sürecinin zorluğu dijitalleşmemekten kaynaklanıyor" Bulgaristan vatandaşlığındaki başvuru sürecinin sadece Türklere yönelik bir sorun olmadığını, tüm dünyadan benzer şikayetler aldıklarını aktaran eski Bulgaristan Başbakanı Nikolay Denkov, “İnsanların yapmış olduğu vatandaşlık başvurularının bir an önce değerlendirilmesi hususunda çalışmaya hazırız. Fakat bunun sadece Türkiye’ye yönelik bir durum olduğunu düşünmeyin. Biz aslında Bulgaristan’ın bütün dünyadaki konsolosluklarında benzer şikâyetleri alıyoruz. Bütün dünyadaki Bulgar vatandaşları, özellikle vatandaşlık şikayetlerini bizlere iletmekteler. Bu problemin dijitalleşme sıkıntısından kaynaklı olduğunu düşünüyoruz ve bu hizmetleri gerçekleştirme sürecinin gereksiz bazı konularla uzatıldığı gibi bir inanış oluşuyor. Bu konuda çalışıp bir an evvel dijitalleşme ve süreçlerle ilgili belirli bir süre içerisine alınarak halledilmesi gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “Benim ailem de bu sıkıntıları yaşadı” 80’lerde Türklerin yaşadığı sıkıntıları kendi ailesinin de yaşadığını belirten Kiril Petkov ise, “Yaşanan olaylardan sonra neden hala ceza alan yok diye sordunuz. Bu insanlar benim aileme de bu sıkıntıları yaşattığı için beni de kişisel olarak incitmekte ve hala ben de bunu sorguluyorum. Bu süreçte aslında yapmak istediğimiz şey insanların belirli bir siyasi oluşum tarafından kullanılmasını engellemek. Çünkü onlar siyasi faaliyetlerini insanlara yardım için kullanmaktan ziyade kendi çıkarları için kullanıyorlar. Biz buradaki kurumlarla beraber, siyasi oluşumlarla beraber yolsuzluk zincirinin sona erdirilmesi için mücadele ediyoruz. Bunun değiştirilmesini istiyoruz. Bu şekilde kapsamlı bir demokratikleşme süreci sağlayabiliriz. Bunlar geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilebilecek bir şey değil. Biz bunları yenilikçi bir yolla yapmak istiyoruz” dedi.