EKONOMİ - 21 Temmuz 2019 Pazar 15:28

DİKA destekledi, şehit kaymakamın hayali ödüle layık görüldü

A
A
A
DİKA destekledi, şehit kaymakamın hayali ödüle layık görüldü

Mardin’in Derik ilçesinde PKK’lı teröristlerin bombalı saldırısında şehit olan Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’ün ‘zeytinin ana vatanı’ olarak nitelendirdiği Derik zeytini, İngiltere’deki “London Olive Oil” yarışmasında altın madalya aldı.

Mardin’in Derik ilçesinde PKK’lı teröristlerin bombalı saldırısında şehit olan Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’ün ‘zeytinin ana vatanı’ olarak nitelendirdiği Derik zeytini, İngiltere’deki “London Olive Oil” yarışmasında altın madalya aldı.


2016 yılında PKK’lı teröristlerin saldırısı sonucu şehit olan Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’ün dünyaya tanıtılması hayalini kurduğu Derik zeytinyağı, Dicle Kalkınma Ajansı (DİKA) desteği, Derik Kaymakamı Hakan Kafkas’ın çabalarıyla İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen ve dünyanın birçok ülkesinden 430 markanın katıldığı “London Olive Oil” uluslararası zeytinyağı kalite yarışmasında altın madalya alarak Mardin’in gururu oldu.


DİKA Genel Sekreteri Yılmaz Altındağ, Derik ilçesinde yetişen zeytinyağının İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen ve dünyanın birçok ülkesinden 430 markanın katıldığı “London Olive Oil” uluslararası zeytinyağı kalite yarışmasında altın madalya kazandığını söyledi. Tarihi geçmişi bin yıla kadar dayanan Derik ilçesinde yetişen zeytinyağının artık bir dünya markası haline geldiğini belirten Altındağ, "Çok güzel idealler var. Bölgemiz fırsatlar bölgesi. Kimine göre burası dezavantajlı bir bölge ama burası avantajlar bölgesi. Yeter ki fırsatı kazanca dönüştürelim. Tabi ki bu bölge çok genç nüfusa sahip bir bölge, göç veren bir bölge. Çok şükür devletimizin huzur iklimiyle beraber yatırımlar ardı ardına gelmeye başladı. Birde artık vatandaşlarımıza da potansiyellerinin farkında olmalarının hissi uyandırmaya çalışıyoruz. Artık dünya gittikçe yerel üretimde ve organik tarımda ciddi anlamda mesafede kat etti. Ve biz bunların tam merkezindeyiz. İşte Derik zeytini dediğimiz kıymetli ürün yüz yıllardır belki bin yıllardır hiçbir zaman esprisini kayıp etmemiş. Hem yemekte hem salamura da her zaman bizim olmazsa olmazımız ve Türkiye’de baktığınız zaman TRC-3 bölgesinde büyük oranda yüzde 90’larda Mardin’de üretilen bir potansiyel vardır" dedi.



Derik zeytinyağı dünya markası oldu


Kooperatifçilik ve köyde bütünlükle beraber nelerin kazandırabileceğini anlatan bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Altındağ şöyle konuştu:


"Şimdiki kaymakamımıza teşekkür ediyoruz. Onların destekleriyle zeytin işleme tesisini kurduk. Bu bölgeden, Mezopotamya’dan dünyaya giden zeytinin vatanında şahlandırmaya yani havzasını tekrar kazandırmaya çalışıyoruz. Destek verilen ve bir gurur kaynağı olan Derik zeytinyağının altın madalya ile ödül kazandı. 430’ya yakın marka değeri İngiltere’de zeytinyağı üretimi ve kalite noktasında yarıştı. Ve bizim gurur kaynağımız altın ödül ile ödüllendirildi. Bu tabi bizim çok gurur verici. İleriye daha çok güvenle bakmamızı sağlıyor. En büyük kalkınma hareketi yerel başlar. İşte bu bizim için önemli bir veri. Bu sonra yeni pazar bulabilme; bu pazarı bulurken modern tarım uygulamalarını beraber anlatacağız. Ajansımızın hedefi kurumsal hafızayı gerçekleştirebilmek, beşeri sermayeyi artırabilmek bu arada potansiyeli de iyi bir şekilde sürekli alanda olmaya devam edecektir. Bölgemiz fırsatlar bölgesi. Burada coğrafik işaretler ile uğraştığımız 4 ilimizin çok kıymetli ürünleri var.”



"Kentten kırsala dönüşler başladı"


Kalkınmanın temeli tarımsal ürünler olduğunu dile getiren Altındağ, şöyle devam etti:


"Tarım bölgesiyiz. Fırsatı kazanca dönüştürmek için çalışmayız. Yakın zamanda Agro dediğimiz bir turizm destinasyonu da var. Daha çok doğal yaşantıyı ön plan alan yeni bir furya başladı. Bölgemiz zaten böyle yaşıyor, doğal yaşıyor. TRC-3 bölgesinde kırsal kalkınmayı hedeflediğimiz zaman hem göçü önlemiş olacağız hem istihdam ön plana çıkmış olacak. İnsanların geleceği güvence altındaysa bir yere gitmez. Son dönemde ters dönüş başladı. Artık batıdaki konfor ile buradaki konfor arasında fark yok. Güvenlikle beraber insanlar buraya gelip tarlasını işliyor. Yatırımını yapıyor. Bizim istediğimiz, arzuladığımız bu. İzmir, İzmir’de güzeldir. Mardin, Mardin’de güzeldir. Siirt, Siirt’te güzeldir ve her yer bizim için çok önemli ama bunların değerlerine sahip çıkalım. Geleneksel yapıyı muhafaza edip yeniliğe açık pozisyonda olmalıyız. İnşallah yerel ürünlerin bol olduğu bir bölgeyi en yakın zamanda hem bölgemize hem ülkemize hem uluslararası arenaya taşıyacağız.”


DİKA ile GAP Bölge Kalkınma İdaresi iş birliğiyle gerçekleştirilen “GAP Organik Tarım Değer Zinciri Pilot Uygulamaları Mali Destek Programı” kapsamında Derik Kalkınma Derneği tarafından ajansa sunulan Zeytin Ana Vatanında Şahlanıyor Projesi ile Derik zeytini desteklendi. Toplam bütçesi 400 bin lira olan proje, ajans tarafından yüzde 75 oranında desteklenerek 300 bin lira hibe desteği sağlandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.