GENEL - 29 Ocak 2016 Cuma 14:26

Mersin Şehidini Binlerle Uğurladı

A
A
A
Mersin Şehidini Binlerle Uğurladı

Diyarbakır’ın Sur ilçesinde terör örgütü PKK’ya yönelik sürdürülen operasyonlarda önceki gün çıkan çatışmada şehit olan Piyade Yüzbaşı Yiğitcan Çiğa, Mersin’de binlerce kişinin katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı.
Şehit Yüzbaşı Yiğitcan Çiğa için bugün merkez Yenişehir ilçesindeki Muğdat Camii’nde cenaze töreni düzenlendi. Mersinliler, şehidini uğurlamak için erken saatlerden itibaren camiye akın etti. Şehit Çiğa’nın cenazesi, binlerce kişinin toplandığı camiye cuma namazı öncesinde getirildi. Cenaze aracından askerlerin omzunda camiye taşınan cenazeyi, binlerce kişi, ellerinde Türk bayrakları ve ‘Şehitler ölmez, vatan bölünmez’ sloganlarıyla karşıladı.
Cenaze törenine, başta şehidin annesi Ayla, babası Yaşar, kız kardeşi Anacan Çiğa ile kucağında 2 aylık kızı Ahsen ile eşi Nadiye Çiğa olmak üzere Mersin Valisi Özdemir Çakacak, Adana 6. Mekanize Piyade Tümeni Komutanı Tümgeneral Şükrü Erbaş, Akdeniz Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Özgür Sanal, milletvekilleri, protokol üyeleri, askeri erkan ve binlerce vatandaş katıldı.
Şehit Yiğitcan Çiğa’nın tabutunun yan tarafına oturtulan aileye, askeri ve sağlık görevlileri tarafından sürekli destek verilirken, Mersin Valisi Çakacak da baba Yaşar Çiğa’nın yanına giderek ailenin acısını paylaştı. Şehidin eşi Nadiye Çiğa, kucağında minik kızıyla eşinin Türk Bayrağı’na sarılı tabutuna bakarak sürekli gözyaşı dökerken, sağlık görevlileri de sık sık anne Ayla Çiğa’nın tansiyonunu ölçtü. Kız kardeşi Anacan Çiğa’nın zaman zaman acıya dayanamayarak feryat etmesi ise yürekleri dağladı.
Şehit için Cuma namazının ardından Mersin İl Müftüsü Ali Melek tarafından cenaze namazı kıldırıldı. Yüzbaşı Çiğa’nın cenazesi, daha sonra askerler tarafından omza alınarak top arabasına taşındı. Burada tabutun başına gelen anne Ayla Çiğa, oğlunu son yolculuğuna tabutunu öperek uğurladı. Askeri görevliler, kız kardeşini ise tabuttan güçlükle ayırdı. Kalabalığın bir süre tabutun arkasından yürüdüğü törende, Mersinliler de gözyaşlarıyla şehidini uğurladı. Şehit Yüzbaşı Çiğa’nın cenazesi daha sonra cenaze aracına konularak, toprağa verilmek üzere Mersin Şehir Mezarlığı içindeki şehitliğe götürüldü.
Bu sırada konuşan anne Çiğa, “Çok lafım var ama demeyeceğim. Sadece askere, polise sahip çıkın. Başka bir şey demeyeceğim. Allah yukarıda. Sadece tek isteğim, dileğim, devlet askerine, polisine sahip çıksın. Yine bir oğlum olsa bir daha asker yaparım. Ne mutlu bana. Türkiye’den, Mersin’den, herkesten Allah razı olsun, şu çocuğumu şu mertebeye taşıdı ama oğlum bunu hak etmedi. Sevindirmiyorum kimseyi. O benim ilk oğlumdu, o benim gözbebeğimdi. 20 günlük bebeğini bıraktı. Türkiye, askerine, polisine sahip çıksın. Herkes yataklarında rahat uyuyorsa, bunların sayesinde yatıyoruz yataklarımızda” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Burak Yazgı, bir kez daha Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi Performans antrenörü Burak Yazgı ’Turkish Get-Up’ hareketinde 116.8 kilo kaldırarak, bir kez daha Guinness Rekorlar Kitabı’na girdi. İzmirli performans antrenörü Burak Yazgı, ’Turkish Get-Up’ adı verilen ve ismini Ulubatlı Hasan’ın İstanbul’un fethi sırasında yaralanmasına rağmen Osmanlı sancağını başını üzerinde tutarak surlara dikmesinden alan hareketi, 116.8 kilo ile gerçekleştirerek ismini Guinness Rekorlar Kitabı’na yazdırdı. İzmirli rekortmen, İsveçli Hamdi El Hissy’ye ait olan 80.5 kiloluk rekoru önce 90.97 kilo ile kırarak Guinness’e girdi. Ancak kısa süre sonra ABD’li Michael Aidala, rekoru 115.6 kiloya taşıdı. Rekoru yine ele getirmek için aylarca çalışan Burak Yazgı, sonunda 116.8 kg. kaldırarak rekoru bir kez daha kırmayı başardı. Rekortmen Burak Yazgı, sporu yaşam biçimi olarak gördüğünü belirterek, "Ruhen ve fiziken karşılaşabileceğimiz her türlü olumsuzluğa karşı koyabilmemiz gerektiğine inanıyorum. Bu anlayışla, bugüne kadar birçok farklı branşta aktif olarak yarıştım; aynı zamanda farklı branşlardan sporculara antrenörlük yapmaya devam ediyorum. Bu çok yönlü sportif geçmişim sayesinde, Turkish Get-Up gibi son derece yüksek disiplin gerektiren bir harekette bir yıl içinde iki kez dünya rekoru kırabilecek seviyeye ulaştım. Birçok atletin hedeflediği bir rekorun bir Türk sporcuda olması gerektiğine inanıyordum ve başardım. Sağlığım el verdiği sürece bu mirası taşımaya ve Turkish Get-Up dünya rekorunun sahibi olmaya devam edeceğim" dedi.