GENEL - 17 Ekim 2016 Pazartesi 10:32

Prof. İnan: “Projede öngörülmeyen eklemeler veya eksiltmeler riski yükseltir”

A
A
A
Prof. İnan: “Projede öngörülmeyen eklemeler veya eksiltmeler riski yükseltir”

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim İnan, olası bir depremde kayıp ve zararları azaltmaya yönelik hazırlıklar ne kadar iyi yapılırsa afet zararlarının o kadar azaltılabileceğini belirterek, “Binaya projede öngörülmeyen eklemeler ya da eksiltmeler yapılması riski yükseltir. Ülkemizdeki yapısal risklerin çok önemli bölümü, yapım sırasında inşaatın ilgili standart ve yönetmelik şartlarına uyulmamasından kaynaklanıyor" dedi.
MEÜ Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İnan, Dünya Afet Zararlarını Azaltma Günü çerçevesinde Çiftlikköy Yerleşkesi Prof. Dr. Uğur Oral Kültür Merkezi’nde "Afet Bölgelerinde Yapısal Hasarların Azaltılmasında Bina Yapımı ve Zemin Koşullarının Önemi" başlıklı bir konferans verdi. Konferansta, afet zararlarının azaltılmasına ilişkin yapısal riskler ve bu riskleri ortadan kaldırmanın yollarını anlatan İnan, Kocaeli, Marmara ve Van depremlerinden fotoğraflarla binalarda yapılan hataları aktardı.
Türkiye nüfusunun yüzde 70’inin birinci ve ikinci derece deprem bölgelerinde yaşadığına dikkat çeken İnan, bu kapsamda gerek zemin etüdü gerekse bina yapımında deprem hasarlarının azaltılması için gerekli önlemlerin alınmasının önemine vurgu yaptı. Kayıp ve zararları azaltmaya yönelik hazırlıklar ne kadar iyi yapılırsa afet zararlarının o kadar azaltılabileceğini söyleyen Prof. İnan, “Binaya projede öngörülmeyen eklemeler ya da eksiltmeler yapılmışsa, zemin özellikleri dikkate alınmamışsa, malzeme özellikleri ve miktarında standartlara uyulmamışsa, yatay ya da düşey düzlemde düzensizlikler varsa yapısal riskler yüksektir” ifadelerini kullandı.
Binalardaki en büyük hataları ise kat döşemelerinin aynı hizada olmaması, komşu yapılarda kolon kırılmaları, zayıf kolon-güçlü kiriş, gereksiz ağır kütleler, ağır cephe askıları, panel ve kaplamalar olarak sıralayan İnan, ayrıca malzeme hataları, kalitesiz beton ve donatı hatalarının da olası bir depremde hasara neden olduğunu belirtti. İnan, hasarların ortadan kaldırılması için onarım ve güçlendirme yapılaması, zeminin jeolojik özelliklerinin göz önüne alınması, mikro bölgeleme çalışması yapılması ve imar çalışmasının da buna göre yapılması gerektiğinin altını çizdi.
İnşaat yapımı sırasında denetim mekanizmasının uygulamadaki eksikliğine de işaret eden İnan, “Ülkemizdeki yapısal risklerin çok önemli bölümü, yapım sırasında inşaatın ilgili standart ve yönetmelik şartlarına uyulmamasından kaynaklanıyor” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Evinde ölü bulunan Pakistanlı kadının oğlu tutuklandı Antalya’da evinde ölü bulunan Pakistanlı kadının cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan oğlu, sevk edildiği mahkemece ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı. Olay, dün saat 23.00 sıralarında Kepez ilçesi Ahatlı Mahallesi 3188 Sokak üzerindeki 4 katlı apartmanın giriş katında meydana geldi. Alınan bilgiye göre, İngilizce öğretmenliği yaptığı öğrenilen Pakistan asıllı Ahsan Ali Qureshi (30), eve geldiğinde birlikte yaşadığı annesi Ashfaq Ahmad Qureshi’nin (59) mutfakta kanlar içerisinde olduğunu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin hayatını kaybettiğini belirledi. Oğlu gözaltına alındı Mutfakta kanlar içerisindeki cesedi inceleyen olay yeri inceleme ekipleri, Ashfaq Ahmad Qureshi’nin boynunda ve kol kısmında bıçak kesilerinin olduğunu tespit etti. Ekiplerin, evin mutfağında ve balkon kapısından parmak izleri örnekleri aldığı gözlendi. Olayla ilgili Cinayet Büro Amirliği’ne bağlı ekipler geniş çaplı araştırma başlatırken, sözlü ifadesi alınan kadının oğlu gözaltına alınarak polis merkezine götürüldü. 8 Nisan’da yaşadıkları eve yeni taşındıkları öğrenilen kadının cenazesi savcı incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. “Ben öldürmedim” Olayla ilgili soruşturma sürerken, cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınan Ashfaq Ahmad Qureshi’nin oğlu Ahsan Ali Qureshi, ifadesinin ardından Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından sağlık kontrolüne getirildi. Qureshi, adliyeye sevk edileceği sırada gazetecilerin ‘Anneni neden öldürdün?’ sorusuna, "Annemi ben öldürmedim" cevabını verdi. Tutuklandı Adliyeye sevk edilen Ahsan Ali Qureshi, çıkarıldığı mahkemece ‘kasten öldürme’ suçundan tutuklandı.
İstanbul Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde MÜSİAD Yönetim Kurulu’nu kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Büyük ve güçlü Türkiye davasının ekonomideki bayraktarlığını yapan MÜSİAD, asrın felaketini yaşadığımız 6 Şubat depremlerinden sonra milletimiz için seferber olmuştur. Bu felakette sadece 53 binden fazla insanımızı kaybetmekle kalmadık, toplam tutarı 104 milyarı aşan devasa faturayla da karşılaştık. 850 bin bağımsız bölüm ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi” dedi. “Tek gayemiz Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamak” Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “MÜSİAD ailesini 7 Ekim’den beri Gazze halkına yaptığı yardımlar dolayısıyla tebrik ediyorum. Türkiye Gazze’ye gönderdiği 50 bin tona yaklaşan insani yardım malzemesiyle dünyada ilk sıradadır. İsrail’i ateşkese ve geçişine izin verdiği insani yardım miktarını arttırmaya zorlamak amacıyla ticari olarak bazı tedbirler aldık. İlk etapta 54 ürün grubuna ihracat kısıtlaması getirdik, dünden itibaren de tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk. Bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçlarını iş dünyamızla istişare içinde yöneteceğiz. Biz bölgemizdeki hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz. Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı görmek istemiyoruz. Tüm inançlar olarak hep birlikte refah içinde yaşamak istiyoruz. Aldığımız bu kararla Batı’nın üzerimize nasıl saldıracağını biliyoruz. Tek bir gayemiz vardır, o da Batı’nın koşulsuz askeri ve diplomatik desteği ile kontrolden çıkan Netanyahu yönetimini ateşkese zorlamaktır. Ateşkes ilan edildiği, Gazze’ye yeterli insani yardım girişine müsaade edildiği durumda amaç hasıl olacaktır” ifadelerini kullandı. “Enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz” “Deprem ve bölgesel çatışmalar yanında son 1 yılda ülkemiz ekonomisini etkileyen üst üste üç seçim yaşadık" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Seçim maratonu milletimizi, ekonomimizi ve iş dünyamızı yormuştur. Türkiye’nin önünde 4 yıllık hazine değerinde seçimsiz bir süre var. 4 yıllık sürede inşallah ekonomideki sıkıntılarımızın çözümü başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanabileceğiz. Orta Vadeli Programı ve 12. Kalkınma Planı’nı geçen sene paylaşmıştık. Üretim, istihdam, ihracat, kaliteli ve sürdürülebilir büyüme hedefimize sıkı sıkıya bağlıyız. Yol haritamızdan taviz vermeden önceliğimiz olan enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz. Bugün açıklanan Nisan ayı enflasyon ve dış ticaret verileri Orta Vadeli Program beklentilerimizle uyumludur. Enflasyonda yılın ikinci yarısından itibaren inşallah daha umut verici rakamları göreceğiz. Hayat pahalılığı meselesini popülist politikalar ile sorunu bir süre daha ötelemek yerine, enflasyonu düşürüp kalıcı refah artışı sağlayarak çözüme kavuşturacağız. Bu konudaki samimiyetimizi geride bıraktığımız seçim döneminde açıkça ortaya koyduk. Bizler her zorlukla beraber bir kolaylık olduğuna inanan insanlarız. Pek çok olumsuzluğun üst üste geldiği bu sancılı dönemi atlatacağız. 34 yıldır yol yürüdüğümüz MÜSİAD’ın ekonomi programımızı sahiplenerek bizlere destek vermesini sürdürmesini bekliyorum” şeklinde konuştu.