GENEL - 02 Haziran 2017 Cuma 13:39

Kumdan dev heykeller büyülüyor

A
A
A
Kumdan dev heykeller büyülüyor

Mersin’de bu yıl ilk kez düzenlenen "Kum Festivali"nde ortaya çıkan eserler görenleri büyülüyor.

Mersin’de bu yıl ilk kez düzenlenen "Kum Festivali"nde ortaya çıkan eserler görenleri büyülüyor. Kentin simgeleri ve Ramazan’a özgü figürler kumdan dev heykellere dönüşürken, görenler şaşkınlarını gizleyemiyor.


Forum Mersin Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirilen "Kum Festivali" kapsamında sanatın en doğal ve eğlenceli halini yansıtan, Mersin’in simgelerini ve Ramazan’a özel figürleri kumdan heykellere dönüştüren bir görsel şölen sunuluyor. Ramazan’a özel hazırlanan festival kapsamında 4 heykeltıraş, kumdan heykeller yapıyor. ’Kleopatra’, ’Adam Kayalar’, ’Ramazan Davulcusu’, ’Hacivat-Karagöz’, ’Hasrettin Hoca’, ’Kızkalesi’ ve ’Şahmeran’ gibi Mersin’e özgü ve Ramazan’a özel yapılan dev eserler, görenleri büyülüyor. 24 Mayıs’ta başlayan festival, bugün sona erecekken, ortaya çıkan eserler 31 Ağustos’a kadar sergilenecek.


Festivalle ilgili açıklama yapan Forum Mersin Alışveriş Merkezi Pazarlama Müdürü Laden Çelikcan, açıldıkları günden beri sanata her zaman önem verdiklerini belirterek, "Ramazan ayında çok farklı bir sergi yapmak istedik. Yaptığımız çalışmalar sonucunda kum heykellerini buruda yapabiliriz dedik. Türkiye’de çeşitli yerlerde ve AVM’lerde yapılıyor ama ülkemizde bir AVM’de ilk kez bu kadar büyük dev heykeller yapıldı. Burada Mersin’in ören yerlerini işledik ve Ramazan konseptinde mitolojik kahramanların heykellerini burada canlandırdık. Bugün heykellerin hepsinin yapımı bitecek ve yarından itibaren sergimiz açılacak. 31 Ağustos’a kadar devam edecek sergimize bütün Mersinlileri bekliyoruz" dedi.



"Heykelleri sadece kum ve su ile yapıyoruz"


10 yıldır bu işle uğraşan heykeltıraş Süleyman Can da Mersin’de kum heykelinin ilk defa yapıldığını söyledi. Kum heykeli için bir hazırlık süreci olduğunu kaydeden Can, "Kum heykeli için öncelikle kumu alana getirmek gerekiyor. Kumu buraya getirip, hazırlıyoruz daha sonra heykeltıraşlar olarak buraya gelip, şekillendiriyoruz. Tabi en çok sorulan soru içinde bunun ne var. Bunun içinde sadece kum ve su var, başka hiçbir şey yok. Şekillendirmemizi sadece kum ve su ile yapıyoruz. Tabi her kumdan aslında heykel yapılabilir ama daha detaylı işler çıkarmak istiyorsanız nehir kumu ile yapılmalıdır" diye konuştu.


Türkiye genelinde sanata büyük bir ilginin olduğunun altını çizen Can, "Mersin’de gerçekten düşündüğümün çok üstünde kum heykele insanların ilgisi oldu. İnsanlarımız gerçekten çok meraklılar. Burada sürekli insanlara sürekli bilgiler veriyoruz. Tabi kum heykelini herkes yapabilir. Zaten çocukluğumuzda hepimiz kumda oynamışızdır. Biz bunu biraz daha ilerlettik, çocukluğumuzu devam ettiriyoruz. Bu sanatı yapmaya herkese önerebiliriz. Kumdan her figürü çıkarmak mümkün. Aslında kum sizi yönlendirir. Bazı işleri kumla yapmak mümkün değildir. Mesela elini kaldırmış bir işi yapamayız. Bir heykeli 2 gün ile bir hafta arasında yapıyoruz. Bu heykeller eğer iyi korunursa 1 aydan fazla sürede kalabilir. Burada yaptığımız heykellerin tamamı eğer insan faktörü olmasa ve aşırı şiddetli yağmur olmasa yaklaşık 6-7 ay rahat kalabilir" ifadelerini kullandı.



"Bu büyüklükte kumdan heykeli gören insanlar çok şaşırıyor"


11 yıldır kum sanatıyla ilgilenen heykeltıraş Aslı İrhan ise Türkiye’de birçok AVM’de kum heykelinin yapıldığını ancak bu büyüklükte ve festival kapsamında ilk kez yaptıklarını söyledi. İlk günden beri güzel çalışmalar yaptıklarını dile getiren İrhan, "Burada ben de ’Şahmeran’ı çalıştım. Kum heykel çok keyifli, geçici bir çalışmadır. Biz bu heykelleri hızlıca uygularız, bir süre insanların seyrine sunarız ve daha sonra yıkarız. Bu birçok insan için üzücü ama bizim için aslında keyifli. Kum heykeli yapmak çok zor değil. Kadın ve erkeğin farklı olduğuna inanmıyorum. Vücudunu doğru kullanmayı başarabiliyorsan her türlü işi yapabilirsin. Tabi bu sanat çok bilinen ve uygulanan bir sanat değil. Fakat insanlar bu heykellerden çok etkileniyor. Çünkü çok enteresan bir iş. Çünkü hepimiz sahillerde kumlardan bir şey yapmaya çalışmışızdır. Ancak bu büyüklükte kumdan heykeli görmek insanlar çok şaşırtıyor. İnsanlar ’bu mümkün mü, içinde başka bir şey var, bu nasıl yıkılmadan durur’ gibi birçok soru soruyorlar. Biz bu yüzden bu sanatın gelişmesini daha fazla istiyoruz. Bu sanatın ülkemizin her yerinde yapılmasını istiyoruz. Bu konuda Mersinlilerin şanslı olduğunu düşünüyorum. Çünkü İstanbul ve Antalya’dan sonra 3. olarak Mersin’de kum heykeli sanatı ile karşılaşıyorum. Birçok kentin bu sanattan haberi yok, insanlar böyle bir sanatla hiç karşılaşmadılar. Bu yüzden yayılmasını çok istiyoruz" dedi.



"Tüm Türkiye’ye bu sanatı yaymak istiyoruz"


Organizatör Emrah Tok da Mersin’de kum sanatı organizasyonunu ilk kez yaptıklarını ifade etti. Bu sanatın Türkiye’nin çeşitli alışveriş merkezlerinde yapıldığını dile getiren Tok, "Ancak Türkiye’deki en büyük kum festivali burada yapıldı. Bu sanat sadece Antalya ve İstanbul’da bazı alışveriş merkezlerinde yapılıyordu. Antalya’da sahilde yapılıyor. Mersin’de biz şehrin ortasında bunu yaptık. Biz de sahillerde olmak istiyoruz ama bu zamanla oluşabilecek bir şey. Şu an biz Mersin’e kum sanatı tanıtıyoruz. İnsanların ilgisi büyük, meraklılar. Bu Mersin’de baya ilgi geçecek ve ilerleyecek bir iş gibi görünüyor. Tabi bu sanat her yerde yapılabilir. Kumun olduğu her yerde bu heykelleri yapabiliriz. Zaten bu sanatı Türkiye’ye yaymayı düşünüyoruz. Burada 4 heykeltıraşımız 2 asistanımız çalıştı. Burada 10 tane eser yaptık. 3 mimari, 4 figürümüz, 3 de rölyefimiz var" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uçağın düştüğü gören vatandaşlar, o anları anlattı Libya Genelkurmay Başkanı Al-Haddad’ı taşıyan uçağın düşmesin ardından vatandaşlar o anları anlattı. Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al-Haddad’ı taşıyan 9H-DFJ kuyruk numaralı Falcon 50 tipi uçağın Haymana ilçesi Kesikkavak köyü yakınlarında düşmesi sonrası köylüler gördüklerini anlattı. Evinde istirahat ettiği sırada bir patlama sesi geldiğini ifade eden vatandaş, "İkinci patlama sesi gelince herkes sokağa döküldü. Biri trafo patlamış dedi. Sonradan uçağın düştüğünü durduk. Zaten parçaları hep görünüyordu. Sonra Jandarma ekipleri gelince bizleri oradan çıkarttılar. Oradan sağ çıkma ihtimalleri yok, kötü bir patlama oldu. Herkese geçmiş olsun" dedi. Gazi Özgür’se saat 20.00-21.00 sıralarında yüksek bir patlama sesi duyduğunu ifade ederek, "Bir de yoğun bir sis ve hafif bir yağmur vardı. Patlamanın neticesini bilemediğimizden dolayı anlık haberler yayılmaya başladı. Haberler yayılmaya başlayınca arabaya bindim. Bölgede Jandarma ekipleri dronlarla arama yapıyorlardı. Deprem oluyor ve depremden önce gelen patlama sesi gibi bir ses geldi. Kalıntıları ilk gençler görünce Jandarmaya haber vermişler. Jandarma da olay yerine geldi ve herkesi uzaklaştırdı. Uçağın enkazı bulundu" diye konuştu. Olayı anlatan Gökhan Tekin ise, "Otelde teknik servis olarak çalışıyorum. Bir patlama sesi duydum. Otelde doğalgaz patlaması oldu diye bizim otelin ismini verdiler. Bizim otelde öyle bir patlama olmadı. Sonra uçak düştüğünü söylediler. Uçak parçaları vardı, ceset vardı jandarma sokmadı bizi oraya. Ses büyüktü, deprem oldu ya da bomba patladı sandık ama sonradan uçağın düştüğünü öğrendik" şeklinde konuştu.
Ankara İletişin Başkanı Duran’dan düşen uçakla ilgili açıklama İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Libya Genelkurmay Başkanını taşıyan uçağın düşmesi ile ilgili sosyal medya hesabından açıklama yaptı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, uçağın elektrik arızası nedeniyle acil durum bildirdiğini belirterek, "23 Aralık 2025 günü Libya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Muhammed Ali Ahmed Al Haddad ve maiyetindeki dört kişi ile üç mürettabatı taşıyan bir özel jet, 20:17’de Esenboğa havalimanından kalktıktan sonra 20:33’te hava kontrol merkezine elektrik arızasından kaynaklı acil durum bildirmiş ve acil iniş talebinde bulunmuştur. Uçak hava kontrol merkezi tarafından tekrar Esenboğa havalimanına yönlendirilmiş ve havalimanında gerekli önlemler alınmaya başlamıştır. Acil iniş için alçalmaya başlayan uçak 20:36’da radar ekranından kaybolmuş ve sonrasında irtibat kurulamamıştır" ifadelerine yer verdi. Olay yerinde gerekli çalışmaların devam ettiğini ve sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar edilmesi gerektiğini vurgulayan Duran, "İçişleri Bakanlığımıza bağlı ekiplerce başlatılan arama faaliyetleri sonucunda düştüğü anlaşılan uçağa ait enkaza ulaşılmış olup, ilgili tüm kurumlarımızca gerekli çalışmalar titizlikle sürdürülmektedir. Bu süreçte başta basın-yayın kuruluşlarımız olmak üzere kamuoyumuzun sadece resmi makamlar tarafından yapılan açıklamalara itibar etmesi; bunun haricinde sosyal medyadaki teyitsiz bilgi, spekülasyon ve komplo teorilerini dikkate almaması, dezenformasyon girişimlerine prim verilmemesi adına oldukça önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kars Masalsı yolculuğun son durağı: Turistik Doğu Ekspresi Kars’ta coşkuyla karşılandı Türkiye’nin en prestijli demiryolu rotalarından biri olan ve Ankara’dan yola çıkan Turistik Doğu Ekspresi, kış sezonunun en yoğun seferlerinden birini tamamlayarak son durağı olan Kars’a ulaştı. Yaklaşık bin 300 kilometrelik etkileyici bir parkuru geride bırakan tren, Kars Garı’nda büyük bir coşkuyla karşılandı. Yolcuları Kars Garı’nda karşılayan Vali Ziya Polat, yolculara hoş geldin dileklerini ileterek karanfil takdim etti. Kars’a Ankara’da geldiğini ifade eden İrem Büğrü, "Ankara’da Kars’a turistik tren ile geldik. Her şey çok güzeldi. Çok güzel karşılandık. Kars halkına teşekkür ediyorum" dedi. "Sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik" Turistik Doğu Ekspresi ile Kars’a gelen TCDD Taşımacılık Genel Müdür Yardımcısı Şems Çakıroğlu, "Biz Kars’a trenimizi dün Ankara’dan 13.55’de yola çıkardık. Yüzlerce kişiyle beraber inanılmaz keyifli, neşeli bir yolculukla buraya kadar geldik. Öncesinde Erzincan’a uğradık. Erzurum’a uğradık. Kars’a geldik, inanılmaz sevgi dolu sıcak bir karşılama ile bu ayazı hiç hissetmedik. Çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. Kars’ın marka şehir olduğunu dikkat çeken Vali Ziya Polat, "Kars’ın soğuk gecesinde sıcak bir karşılama ile Turistik Doğu Ekspresi Kars’a, Kars’ta Turistik Doğu Ekspresi’ne kavuştu. Tabi Kars’ın en önemli turizm markalarından biri olan Turistik Doğu Ekspresi buraya yolcu edenlere teşekkür ediyoruz. Gazi Kars’ımız Ani, Çıldır, Sarıkamış, Şehitler diyarı Baltık mimarisi ile bu bölgenin, ülkemizin en önemli turizm destinasyonlarından biri artık, bu turizm merkezi olma yolunda tabi ki Turistik Doğu Ekspresi başlangıç noktası, buraya çok büyük bir marka kattığını hepimiz biliyoruz. Kars’a gelen misafirlerimize hoş geldiniz diyoruz" şeklinde konuştu. Daha sonra gar binasına geçen yolcuları burada aşıklar türküleriyle karşıladı. Yolcular son olarak çıkıştı ateşle yakılan Kars yazısıyla otellerine uğurlandı. Öte yandan, Turistik Doğu Ekspresi’nin şehre gelişiyle birlikte Kars’taki otellerde doluluk oranları yüzde 100 seviyesine ulaştı. Geceyi Kars’ta geçirecek olan yolcular sabahın ışıklarıyla sırasıyla UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki tarihi şehir Ani Ören Yerini gezecek. Donmuş Çıldır Gölü üzerinde atlı kızak keyfi yapacak. Kars Mutfağının olmazsa olmazı Kaz eti ve gibi yöresel lezzetlerin tadına bakacak.