GENEL - 24 Kasım 2017 Cuma 11:51

Er: “Kadına yönelik şiddeti durdurabiliriz”

A
A
A
Er: “Kadına yönelik şiddeti durdurabiliriz”

Mersin Barosu Başkanı Ali Er, dini inançlar, örf, gelenek, görenek ve adetlerin şiddetin gerekçesi olamayacağının altını çizerek, “Kadına şiddet artık son busun” dedi.

Mersin Barosu Başkanı Ali Er, dini inançlar, örf, gelenek, görenek ve adetlerin şiddetin gerekçesi olamayacağının altını çizerek, “Kadına şiddet artık son busun” dedi.


Baro Başkanı Er, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla mesaj yayınladı. Kadınların şiddete karşı mücadelesinin, sadece 25 Kasım’larda değil, her gün sürdüğünü belirten Er, “Bu nedenle her kurum ve sivil toplum örgütü, üzerine düşen görevi yerine getirirse, bu konuda ciddi anlamda iş birliği yapılırsa, kadına yönelik şiddeti durdurabiliriz. Kadınlarımıza yönelik şiddet ve kadın cinayetleri artık son bulsun” ifadelerini kullandı.


Dünyada kadına yönelik fiziksel ve psikolojik şiddet ile Türkiye’deki töre cinayetlerinin her geçen gün arttığına dikkat çeken Er, şöyle devam etti: “6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Yasa’ya göre şiddetin tanımı; kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfi engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranıştır. Dini inançlar, örf, gelenek, görenek ve adetler şiddet gerekçesi olamaz.”


Er, Mersin Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin kadın haklarını korumak ve savunmak, kadına yönelik şiddet konusunun gündeme gelmesi, tartışılması ve toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlediğini de dile getirdi. Mersin Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ile yaptıkları protokol kapsamında, bu yönde önemli çalışmalar yaptıklarını belirten Er, “Düzenlediğimiz seminerlerle kadınlarımızı bilinçlendiriyoruz. Kadın Hakları Merkezimiz her zaman kadınlarımızın yanındadır. Kadınlarımıza yapılan her türlü şiddeti kınıyor, kadınlarımızın sağlıklı, mutlu ve şiddette maruz kalmadığı bir yaşam diliyorum. Mersin Barosu Başkanlığı olarak, şiddete hayır demeye ve şiddetin karşısında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Ölümle sonuçlanabilen kuduzla ilgili veterinerden aşı uyarısı HATAY (İHA) – Hatay’ın Defne ilçesinde görülen ve bölge halkında tedirginliğe neden olan kuduz hastalığının ölümcül ve tedavisinin olmadığını dile getiren veteriner Şerif Güneş, hastalığın direkt temas yoluyla bulaştığını söyledi. Defne’nin Meydancık Mahallesi’nde geçtiğimiz günlerde bir köpekte kuduz vakası tespit edilmişti. Kuduz vakasının görüldüğü Meydancık ve Güneysöğüt mahallelerinde hayvan giriş çıkışının yasaklanması bölge halkında tedirginliğe neden oldu. Defne Belediyesi ekipleri tarafından köpeklerin tedbir amaçlı toplanarak gözetim altına alması vatandaşları bir nebze de olsa rahatlattı. Defne Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Şerif Güneş, ‘kuduz hastalığı’ konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Kuduz hastalığının ölümcül ve tedavisinin olmadığını dile getiren veteriner Güneş, hastalığın direkt temasla bulaştığını belirterek, hastalıktan korunmanın en önemli yolunun panik olmadan aşı yaptırmak olduğunu belirtti. “Kuduz hastalığı, bulaştıktan itibaren en fazla 10-15 gün içerisinde ölüm gerçekleşiyor” Kuduz hastalığının ölümcül bir hastalık olduğunu ifade eden Güneş, hastalığın direkt temasla bulaştığını belirterek, “Kuduz hastalığı, hayvana veya insana bulaştıktan itibaren en fazla 10-15 gün içerisinde ölüm gerçekleşiyor. Tedavi şansı da çok düşük olan bir hastalıktır. İnsanlar ve hayvanlar için tek korunma yöntemi aşılamadır. Kuduz olan hayvan direkt temas etmezse hiçbir şekilde size bulaşma durumu kolay kolay görülmez. Onun için paniklemeye gerek yok” dedi. “Bu evrede hayvan gördüğü bütün çevredeki canlılara saldırganlık eğilimi gösterebilir” Kuduz hastalığının görüldüğü hayvanlarda aşırı saldırganlaşmanın görüldüğünü dile getiren veteriner Güneş, “Yarasa diğer hayvanlara bulaştırabiliyor. Mikrop, özellikle kuduz olan hayvanın tükürük bezlerinde yerleşiyor. Virüs şeklinde olan bir mikroptur. Bu mikrop hayvan kuduz hastalığına yakalandığı anda belli evreleri var. Bunun üç evre şeklinde görülüyor. Özellikle saldırganlık evresi var. Tam kuduz belirtilerinin görüldüğü bir evredir. Bu evrede hayvan gördüğü bütün çevredeki canlılara saldırganlık eğilimi gösterebilir. Bir sonraki evrede, özellikle hayvan hiç yapmadığı hareketleri yapabiliyor. Mesela sakin olan bir hayvan aniden saldırganlaşabiliyor. Üçüncü ve son evrede artık felç evresi, hayvan tamamen felçler geçirir ve hareketsiz kalır. Bu felç özellikle solunum felciyle sonuçlanıp ölüme sebep olabiliyor” ifadelerini kullandı.