ÇEVRE - 09 Haziran 2021 Çarşamba 11:03

Akkuyu NGS çalışanları sahil temizliği etkinliğine katıldı

A
A
A
Akkuyu NGS çalışanları sahil temizliği etkinliğine katıldı

Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı süren Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesinde görev yapan yaklaşık 50 personel, Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında, deniz kaplumbağalarının üreme alanlarının bulunduğu sahil kesiminde temizlik çalışması yaptı.

Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı süren Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesinde görev yapan yaklaşık 50 personel, Dünya Çevre Günü etkinlikleri kapsamında, deniz kaplumbağalarının üreme alanlarının bulunduğu sahil kesiminde temizlik çalışması yaptı.


Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünün desteğiyle, Göksu Deltası Özel Çevre Koruma Bölgesi Deniz Kaplumbağalarını İzleme ve Koruma Projesi yürütücüleri, proje uzmanları ve gönüllüler tarafından organize edilen etkinlik, Akkuyu NGS projesinde görev yapan Rus uzmanların da yaşadığı Taşucu Mahallesi yakınındaki plajda gerçekleştirildi.


Etkinlik kapsamında plajdaki çöpler toplanarak deniz kaplumbağalarının üreme alanlarının korunması amaçlandı. Korona virüs önlemleri çerçevesinde gerçekleşen etkinliğin katılımcıları, tıbbi maske, eldiven ve dezenfektan gibi kişisel koruyucu donanımları kullandı. Etkinliğe Akkuyu Nükleer A.Ş., Akkuyu NGS inşaatının ana yüklenicisi olan Titan2 İc İctaş İnşaat A.Ş. ortak girişimi ve bağımsız yapı denetim kuruluşu Assystem NCIO’nun çalışanlarının yanı sıra, çeşitli üniversite temsilcilerinden oluşan proje ekibi ve gönüllüler katıldı.


Katılımcılar plajda çöp topladı ve gün batımından sonra deniz kaplumbağalarını izleme çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi elde etmek için arazi çalışmalarına katıldı. Araştırmacılar ve gönüllüler, etkinliğin katılımcılarına kaplumbağa yuvaları ve yuvalara yönelik olası tehditler hakkında detaylı bilgi verdi. Araştırmacılar daha sonra etkinliğe katılanların da desteğiyle deniz kaplumbağalarını korumaya yönelik rutin çalışmalarını yerine getirdi.


Akkuyu Nükleer A.Ş. Kamu Kurumları ile İlişkiler ve Uluslararası İşbirliği Yönetici Direktörü Aleksei Frolov, “Dünya Çevre Günü, toplumun dikkatini çevresel sorunlara çekmek ve bu tür sorunları için herkesin erişebileceği yöntemleri anlatmak için güzel bir fırsat. Çöplerin temizlenmesi, sadece yaşadığımız yerle ilgilenmek anlamına gelmez, aynı zamanda herkesin çevre bilincini ortaya koyması için uygun bir yöntem. Bu tür etkinliklere katılım, Akkuyu Nükleer çevre politikasının ayrılmaz bir parçası. Çalışanlarımızın mesai saatleri dışında bu tür etkinliklere gönüllü olarak katıldıklarını ve çevrenin korunması konusunda örnek olduklarını görmek memnuniyet verici” dedi.


Deniz kaplumbağalarının yaşam alanlarını koruma etkinliği, deniz kaplumbağalarının karşılaştığı sorunlar hakkında yerel halk, turistler ve Akkuyu NGS sahasında çalışmak üzere Rusya’dan bölgeye gelen uzmanlar arasında farkındalık oluşturma amacı ile gerçekleştirildi. Türkiye’nin Akdeniz kıyılarındaki kumul plajlar, iribaş deniz kaplumbağası (Caretta caretta) ve yeşil deniz kaplumbağası (Cheloniamydas) için önemli yuvalama yerleri olarak öne çıkıyor. İribaş deniz kaplumbağası, Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği’nin (IUCN) kırmızı listesine ’savunmasız tür’, yeşil deniz kaplumbağası ise ’nesli tükenmekte olan tür’ olarak girdi. Her iki tür de Türkiye Cumhuriyeti mevzuatlarıyla koruma altına alınmış durumda.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Dünya pazarında Türk Kuruyemişi ve kuru meyve tercihi yükseliyor 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde, tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı olurken, kuruyemişte ise Antep fıstığı öne çıkıyor. Açılış konuşmasını Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in yaptığı Uludağ Ekonomi Zirvesi Sapanca’da devam ediyor. Bu yıl 13’üncü kez düzenlenen zirve, Türkiye ve dünya genelinden birçok iş dünyası lideri ve akademisyeni ağırlıyor. Dün açılış konuşmaları ve ilk gün oturumlarının olduğu zirve, bugün ise çeşitli paneller ile devam ediyor. İş insanları sektörleri ile alakalı konuları zirvede değerlendirirken, kuru yemiş ve kuru meyve ihracatındaki artış dikkat çekti. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş ve organik ürünler ihraç ediliyor. Kuru meyve kategorisinde tüketicilerin ilk tercihi genellikle kayısı, kuruyemişte ise Antep fıstığı olduğu ifade edildi. Türk ürünlerini diğerlerinden ayrılan en büyük özelliği ise organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretilmeleri oluyor. Organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilen Türk organik kuru meyve ve kuruyemişi global pazarda daha fazla tercih edilmeye başlandı. 3 kıtada yer alan 30 farklı ülkeye Türkiye’den kuruyemiş, kuru meyve ve bakliyat ihraç ettiklerini belirten Orgibite CFO’su Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç ettikleri ürünlerin genel profili hakkında bilgi vererek, tüketicilerin kuru meyve kategorisinde kayısı ve kuruyemişte Antep fıstığını tercih ettiğini dile getirdi. Ayrıca, Türk ürünlerinin diğerlerinden ayıran en önemli özelliğin organik tarım yöntemlerine dayalı olarak üretildiğinin altını çizdi. “En büyük fark organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmeleri” Panel sonrası açıklamalarda bulunan Gökçen Şeker, Türkiye’den ihraç edilen kuru meyve ve kuruyemişlere en yoğun talebin Amerika Birleşik Devletleri’nden geldiğini belirtirken, Avrupa Birliği ülkeleri, Orta Doğu ve Asya pazarlarındaki ülkelerin de Türk ürünlerine ilgi gösterdiğini vurguladı. Türkiye’nin tarımsal potansiyeli ve ürün kalitesinin global pazarda rekabet avantajı sağladığını ifade eden Şeker, Türkiye’den 30 farklı ülkeye kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat gönderdiklerinin altını çizdi. Şeker, ayrıca ürün portföyleri içinde en çok tercih edilenin kuru meyve kategorisinde kayısı, kuruyemiş kategorisinde ise Antep fıstığı olduğunu belirtti. Türk organik ürünlerinin diğerlerinden farkının, organik tarım yöntemlerine dayalı olarak yetiştirilmesi olduğunun önemini anlatan Şeker, "Sağlık bilincine sahip tüketicilerin tercih sebebi haline geldi. 2023 yılında hem organik hem de konvansiyonel ürün ihracatında önemli bir artış yaşandı. Bu artışın devam edeceğine inanıyoruz. 2024’ün ikinci yarısı ve 2025 yıllarında organik kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyat ihracatını artırarak global pazardaki varlığımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz" dedi. “Dijital dönüşüm ile dünyada rekabet gücümüzü artırdık” Dijital dönüşümün, hem iç pazarda hem de dış pazarda rekabet gücünü artırdığını vurgulayan Şeker, "Dijital platformlara yapılan yatırımlarımızla, online satış kanalları ve dijital pazarlama stratejileri sayesinde organik ürünlerimizin geniş kitlelere ulaşmasını sağladık. Bu durum, hem müşteri memnuniyetini hem de operasyonel verimliliği artırmamıza imkan tanıdı. Dijitalleşme, tüketicilere daha hızlı ve etkili bir şekilde ulaşmamızı ve onların ihtiyaçlarını daha iyi anlamamızı sağlıyor. Ayrıca, Türk kuru meyve, kuruyemiş ve bakliyatlarının dünya genelinde tanınırlığını ve talebini artırmaya yönelik pazarlama stratejilerimizde de dijitalleşme önemli bir rol oynamaktadır" diye konuştu. “Organik ürünlerin sertifikalandırılması” Gökçen Şeker, pazarlama ve markalaşmanın önemine vurgu yaparak, "Türk organik ürünlerinin tanınırlığını artırdık. İhracat rakamlarını artırmak için, kalite standartlarının yükseltilmesi ve pazar çeşitliliğinin önemli olduğunu biliyoruz. Markalaşma çalışmalarını önemseyerek lojistik süreçlerde de verimliliği arttırdık. Ar-Ge yatırımları ve yeni pazarlara açılım da ihracatı artırmak için etkili stratejilerdir. Bununla birlikte, organik ürün ihracatını artırmak için, sektör olarak organik tarımın teşvik edilmesi ve organik ürünlerin sertifikalandırılması önemli. Pazarlama ve markalaşma çalışmalarıyla organik ürünlerin bilinirliğinin artırılması ve yeni pazarlara açılım sağlanması gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Çanakkale Deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi tarafından “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri gerçekleştirildi. Konsere gelenler, deprem bölgesindeki köy çocukları için verilen konsere, bilet yerine ayakkabıyla girdiler. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi, İletişim Fakültesi, Kurumsal İletişim Direktörlüğü ve Sosyal Sorumluluk Projeleri Koordinatörlüğü tarafından ortaklaşa organize edilen “Müzikle Umuda Yolculuk” konseri düzenlendi. Konsere, seyirciler, bilet yerine 28-42 numara yeni spor ayakkabı ile giriş sağladı. Bu ayakkabılar köy okullarındaki çocuklara ulaştırılacak. Bu konserle birlikte, ihtiyaç sahibi çocuklara yardım edilmesi amaçlanıyor. Konseri Çanakkale Belediye Başkanı Av. Muharrem Erkek, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. R. Cüneyt Erenoğlu, Çanakkale İl Emniyet Müdürü Selim Arıcı, Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda öğrenci izledi. Sosyal Sorumluk Koordinatörü Doç. Dr. Hicran Özlem Ilgın, “Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi toplumsal faaliyetlerinden bir yenisini daha gerçekleştiriyor. Şahane bir konser verilecek. Konserde temel amacımız köy okullarındaki öğrenciler için izleyici, dinleyicilerden birer spor ayakkabı getirmesini istedik. Bugün gelen misafirlerimiz bilet yerine spor ayakkabı getirdiler. Bu ayakkabılar bayramdan önce köy okullarındaki minik öğrenciler ile buluşturulacak. Konserde müzik ve sahne sanatları fakültesi orkestrası ile barış koromuz sahne alacak” dedi. Projeye spor ayakkabı ile destek vererek, konseri izlemeye gelen Osman Acar, “İhtiyacı olan çocuklar için bu birlikteliğin sağlanmış olması çok önemli. Bizde çorbada ki tuz misali bu katkıyı yapabildiğimiz için kendimizi çok mutlu hissediyoruz” diye konuştu.