GENEL - 12 Şubat 2019 Salı 12:59

Akdeniz Belediyesi, Yunanistan Delta Belediyesi ile iyi örnekleri paylaşacak

A
A
A
Akdeniz Belediyesi, Yunanistan Delta Belediyesi ile iyi örnekleri paylaşacak

MERSİN (İHA) – Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, “Türkiye ile AB Üye Ülkeleri Arasında Şehir Eşleştirme Eylemi Hibe Programı” kapsamında, Yunanistan’ın Selanik kentine bağlı Delta Belediyesi ile protokol imzaladı.

MERSİN (İHA) – Mersin’in merkez ilçe Akdeniz Belediyesi, “Türkiye ile AB Üye Ülkeleri Arasında Şehir Eşleştirme Eylemi Hibe Programı” kapsamında, Yunanistan’ın Selanik kentine bağlı Delta Belediyesi ile protokol imzaladı. AB tarafından kabul edilen proje çerçevesinde, Akdeniz Belediyesi ile Delta Belediyesi, özellikle kentsel yeşil alanlar ve kentsel ormancılık hakkında uzmanlık kazanmak için işbirliği yapacak ve iyi örnekleri paylaşacak.


Akdeniz Belediyesi, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerdeki yerel yönetimler arasında sürdürülebilir yapılar oluşturmayı ve kalıcı ilişkiler geliştirmeyi hedefleyen AB Şehir Eşleştirme Hibe Programına kabul edildi. Mersin Üniversitesi’nin (MEÜ) desteğiyle hazırlanan projenin kabul edilmesinin ardından Yunanistan’ın Selanik kentine bağlı Delta Belediyesi ile protokol imzalayan Akdeniz Belediyesi, projenin tanıtımını Yunan konuklarıyla birlikte gerçekleştir. Bir otelde gerçekleştirilen tanıtım toplantısına Akdeniz Belediye Başkanı Muhittin Pamuk ev sahipliği yaparken, toplantıya Delta Belediye Başkanı Efthymios Fotopoulos, Parga Belediye Başkanı Antonios Nastas, MEÜ Rektör Yardımcısı Erol Yaşar, Proje Koordinatörü Doç. Dr. Esma Kadızade, Yunan iş insanları ve ilgililer katıldı.



“İyi örnekleri paylaşacağız, bilgi ve deneyimlerimizi birbirimize aktaracağız”


Toplantıda konuşan Akdeniz Belediye Başkanı Pamuk, Türkiye ile AB üyesi ülkelerdeki yerel yönetimler arasında sürdürülebilir yapılar oluşturmayı ve kalıcı ilişkiler geliştirmeyi hedefleyen AB Şehir Eşleştirme Hibe Programına ilişkin teklif çağrısının, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Merkezi Finans İhale Birimi’nce geçen yıl içinde ilan edildiğini söyledi. Akdeniz Belediyesi olarak programa başvuru yaptıklarını belirten Pamuk, “Belediyemiz tarafından ‘Şehir Eşleştirme Programı’ kapsamında hazırladığımız AB projemiz kabul edildi. Projemizin ortağı olan Yunanistan’ın Selanik kentinde bulunan Delta Belediyesi ile aramızdaki protokolü de birkaç ay önce Ankara’da imza altına aldık. Program; Türkiye’deki yerel idarelerin, AB standartları ve politikalarının, AB üye ülkelerinde ne şekilde uygulandığını incelemeleri ve iyi örnekleri transfer ederek uygulamaya geçirmeleri noktasında büyük önem taşıyor” dedi.


Proje kapsamında imzalanan protokolü bugün hayata geçirdiklerini ifade eden Pamuk, “Şehir Eşleştirme Programı kapsamında özellikle kentsel yeşil alanlar ve kentsel ormancılık hakkında uzmanlık kazanmak için Mersin Üniversitemizin de desteği ve katkısıyla Delta Belediyesi ile işbirliği yapacağız. Yerel yönetimlerin kapasitesinin arttırılması noktasında, Delta ile iyi örnekleri karşılıklı göreceğiz, bilgi ve deneyim paylaşımında bulunacağız. Akdeniz ile Delta sınırlarında yaşayan vatandaşlar arasında karşılıklı dostluğu ve anlayışı güçlendirmek de projenin hedefleri arasında yer alıyor. Program kapsamında ayrıca, belediyemiz ve Mersin Üniversitesi desteğiyle ulusal ve sektörler arası bir çalıştay organize edilmesi de planlanıyor. Amacımız, dünyadaki iyi örnekleri görerek, belediyemizin kurgusal potansiyelini arttırmak ve bu güzel örnekleri Akdeniz’e yansıtabilmek” diye konuştu.



“Ortak değerlerimizi paylaşabiliriz, iyi uygulamaları değiştirebiliriz”


Yunanistan’ın Delta Belediye Başkanı Efthymios Fotopoulos da kentin ismini Delta Nehri’nden aldığını ve Selanik’e 15 kilometre uzaklıkta olduğunu dile getirdi. Kentin, Yunanistan’daki ikinci en büyük sanayi ve inşaat bölgesi olduğuna dikkat çeken Fotopoulus, “Aynı zamanda Yunanistan’daki en büyük uluslararası üniversite de bizim bölgemizde bulunuyor. Tarım ile ilgili çok önemli bir kentiz. Yunanistan’daki pirincin yüzde 70’i bizim bölgemizde üretiliyor ve bu ürünün yüzde 90’ı yurtdışına satılıyor. Yunanistan’daki midyenin yüzde 80’i de yine bizim bölgemizde üretiliyor. Aynı zamanda Selanik limanı da belediyemiz ait. Mersin’e çok benziyor, Mersin ile çok ortak noktalarımız var; liman, tarım ve turizm gibi. Bu ortak değerlerimizi paylaşabiliriz, iyi uygulamaları değiştirebiliriz. Zaten bunun için buradayız” ifadelerini kullandı.


Vatandaşlarını yeşil alanlara çekme ve oralarda yapılacak aktiviteler konusunda araştırmalar yaptıklarını kaydeden Fotopoulos, bu çerçevede yeni projeleri hayata geçirmeyi planladıklarını da söyledi.



“İyi uygulamalar bulacak ve adapte edeceğiz”


Parga Belediye Başkanı Antonios Nastas ise Türk ve Yunan halklarının yıllarca birlikte yaşadıklarını, gelecekte de birlikte yaşayacaklarını vurguladı. Bundan dolayı belediye başkanları olarak işbirliği yapmaları, iki ülke vatandaşlarının barış ve güvenlik içerisinde yaşamalarını sağlamaları gerektiğinin altını çizen Nastas, “Biz Yunanistan olarak Türkiye’nin AB’ye üye olmasını istiyoruz. Çünkü bunun her iki ülke için daha faydalı olacağına inanıyoruz. Bunu başarmak için kanunlarda bir uyum sağlamamız gerekiyor. Biz de bu kapsamda işbirliği yapmak istiyoruz. Bu projenin amacı zaten bu. Proje çerçevesinde 3 gün boyunca buradayız ve toplantılara katılıyoruz. Projenin amacı; turizm ile ilgili yeni bir model oluşturmak. Sadece denize bakmak istemiyoruz, diğer değerlerimizi de ortaya çıkartarak alternatif turizm olanakları oluşturmak istiyoruz. Hem Yunanistan’da hem de Türkiye’de seminerler düzenleyerek, iyi uygulamalar bulacak ve adapte edeceğiz. İşbirliğimizi daha da güçlendirmek için beraberimde iş insanlarını getirdim. Sizden öğrenecek de çok şey var. Tarih, kültür ve doğal zenginlikleri ortaya çıkarmak hepimiz için faydalı olacak. Daha çok ziyaretçinin bölgemize gelmesi için yeni uygulamalar ortaya çıkartmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.



“12 ay sürecek projenin bütçesi 120 bin 736 Euro”


Toplantıda, projeyle ilgili bilgi veren Proje Koordinatörü Doç. Dr. Kadızade, projenin uygulama yerlerinin Türkiye ve Yunanistan olduğunu söyledi. Karar alma sürecinde vatandaşların aktif katılımını sağlamak ve iletişim faaliyetleri aracılığıyla kamuoyunun yeşil alanlar ile ilgili farkındalığın arttırılmasının hedeflendiği projenin 12 ay süreceğini, toplam bütçesinin ise 120 bin 736 Euro olduğunu bildiren Kadızade, iki belediye arasında kentsel yeşil alanlar konusunda iyi uygulamalar kapsamında çalıştaylar düzenleneceğini kaydetti. Akdeniz ve Delta belediyelerince seçilen kamusal yeşil alanlarda pilot sosyal inovasyon yeşil alanlar gerçekleştirileceğini aktaran Kadızade, “Kentsel yeşil alanlar ve orman alanları temaları çerçevesinde karşılıklı çalışma ziyaretler düzenlenecek ve bu alanlara yönelik iyi uygulamalar paylaşılacak. Projenin iletişim boyutu kapsamında halka açık yeşil alanların, kentsel yaşamdaki rolü, halkın bilgilendirilmesi sağlanacak. Ayrıca proje ile ilgili güncel bilgilerin paylaşılacağı güzel bir web sitesi kurulacak” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstiklal Caddesi bombacısı Ahlam Albashir’e 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile bin 794 yıl hapis cezası İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı terör saldırısına ilişkin aralarında bombayı bırakan Ahlam Albashir’in de bulunduğu 36 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, sanık Albashir’in 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile bin 794 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde 13 Kasım 2022 Pazar günü bombalı bir terör saldırısı gerçekleşmiş, olayda 6 kişi yaşamını yitirirken, 99 kişi de yaralanmıştı. Olaya ilişkin davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 13.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada aralarında Ahlam Albashir’ın da bulunduğu 5 tutuklu sanık ile sanık avukatları hazır bulundu. Bazı tutuklu sanıklar ise mahkemeye Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Mahkeme başkanı, bazı sanıklara ek savunma hakkı tanıdı. Ek savunmalarını yapan sanıklardan daha sonra duruşmanın biteceği belirtilerek son sözlerini söylemeleri istendi. "Vefat edenlerden dolayı bana vereceğiniz herhangi bir hükmü, cezayı kabul ediyorum" Duruşmada son sözü sorulan sanık Ahlam Albashir, "Kendimi savunmayacağım, gerçekleşen patlama ve vefat edenlerden dolayı bana vereceğiniz herhangi bir hükmü, cezayı kabul ediyorum. Ammar’ın hiçbir şeyden haberi yoktur, Ahmet’in de telefonu kırdığında hiçbir şeyden haberi yoktu. Atölyede bayan olduğum için kalmama razı olmadılar, beni misafir ettiler. Bu insanların olayla hiçbir alakası yok. Sayın Başkan ile baş başa konuşmak istiyorum" dedi. Diğer sanıklar ise son sözlerinde suçsuz olduklarını, tahliyeleri ile beraatlarını talep ederken bazı sanıklar olayı gerçekleştiren kim varsa beddua etti. 7 kez ağırlaştırılmış müebbet ile bin 794 yıl hapis cezası Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Ahlam Albashir’in ’devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ suçundan 1 kez, ’tasarlayarak, bombalama suretiyle kasten öldürme’ suçundan 6 kez olmak üzere toplamda 7 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Heyet, sanığı ‘tasarlayarak, bombalama suretiyle kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan 99 kez 18 yıl hapis, ‘tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi’ suçundan 12 yıl hapis olmak üzere toplamda bin 794 yıl hapis cezasıyla cezalandırdı. Sanık ayrıca, ‘tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması veya el değiştirilmesi’ suçundan 22 bin lira adli para cezasına da çarptırılırken, ’silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan ise hüküm kurulmasına yer olmadığına hükmedildi.
Batman ’Zuzubak’ Otunun fiyatını duyan dönüp bir daha bakıyor: Kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor Batman’ın Sason ilçesinde yüksek dağlarda yetişen ve birçok hastalığa iyi geldiği düşünülen "zuzubak" otunun kilosu 5 bin liradan alıcı buluyor. Yemeklerde baharat olarak tüketilen, şifalı bir bitki olarak düşünülen zuzubak otu, ilçenin Mereto ve Zoveser dağlarının eteklerinde yetişiyor. Ot, köylerde yaşayan vatandaşlar için önemli bir geçim kaynağı oluşturuyor. Otun bölgede azalması nedeniyle bu yıl kilogramı 5 bin liradan alıcı buluyor. Yüksek kayalıklardan topladıkları zuzubak otunu tahtadan yapılan huninin içinde kaya tuzu ile birlikte taşla ezerek hazır hale getirdikten sonra kilosunu 2 bin 500 ile 5 bin lira arasında sattıklarını belirten Muharrem Algan, “Biz bunu toplayabilmek için saatlerce yol yürümek zorunda kalıyoruz. Çok yüksek kayalıklarda yetişiyor. Toplanması çok zordur. Toplarken düşme tehlikesi yaşıyoruz. Bu bölgede Mereto Dağı etraflarında yetişiyor. Topladığımız zuzubak otunu ufak ufak keserek ayıkladıktan sonra kaya tuzu ile birlikte huninin içinde ezerek toz haline getiriyoruz. Biz bunu yemeklerde baharat olarak kullanıyoruz. Bir çok hastalığa iyi geldiğini biliyoruz. Çok tercih edilen bir baharat otudur. Ben İstanbul’a ve buralarda talep edenlere gönderiyorum. Ayrana yoğurta, salatalık, domates ve benzeri bir çok yemeğin içine katarak tüketiyoruz. Bizim de tek gelirimiz budur” dedi. Zuzubak otunun çok şifalı olduğunu öne süren Sait Boğuş, otun kilosu şu anda 4 ile 5 bin lira arasında sattıklarını söyledi. Adet olarak da 100 liradan sattıklarını aktaran Boğuş, "Bu otu biz tuzla öğüterek baharat olarak kullanıyoruz. Özelikle kalp ve damar hastalıklarına iyi geliyor. Her kese şifalı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu. Hacı Aktaş ise, zuzubak otunun çok şifalı olduğu için fiyatının da yüksek olduğunu dile getirdi.
Kahramanmaraş Toz taşınımı Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı Kahramanmaraş’ta Kuzey Afrika’dan gelen toz taşınımı etkili oldu. Görüş mesafesinin düştüğü kentte, hava kalitesi de alarm verici seviyelere ulaştı. Afrika üzerinden gelen çöl tozu, Kahramanmaraş’ı etkisi altına aldı. Kentte toz taşınımı nedeniyle görüş mesafesinde düşme ve hava kalitesinde azalmaya neden oldu. Meteoroloji’nin uyarasının ardından kentin kuşbakışı görüldüğü alanlarda şehrin üzerinde toz bulutlarının etkili olduğu görüldü. Toz taşınımından etkilenen Kahramanmaraşlı esnaflar, görüş mesafesinin düşmesi ve hava kirliliği nedeniyle zor anlar yaşıyor. Galerici esnaflarından Mustafa Başkonuş, “Kahramanmaraş’ta son 2 gündür özellikle Kuzey Afrika’dan gelen toz bulutları etkili olmakta. Gördüğünüz gibi bizim araçlarımızın üstü tozdan geçilmiyor. Şu an yıkasam yarım saat sonra yine aynısı oluyor” dedi. Gıda işletmecisi Kemal Alagöz ise, “Gıdacı olarak bizleri çok etkiliyor, kapımızı açamıyoruz. Önlemimizi almak için kapımızı kapatıyoruz, ürünlerimizin üstünü kapatıyoruz. Her 15-20 dakikada bir elimizle sürekli temizliyoruz. Mesela benim çocuğun alerjisi var, okula bile gönderemiyoruz” diye konuştu. Bir diğer esnaf Kadir Gülcü, “Kapımızı kapatıyoruz, içeride klimamız çalışıyor ama yine kapı açılıp kapandıkça içeri toz oluyor” ifadelerini kullandı.