ÇEVRE - 06 Haziran 2024 Perşembe 17:03

Başkan Özyiğit: "Bilime, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımların, Yenişehir’in yaşam kalitesini artıracağına inanıyorum"

A
A
A
Başkan Özyiğit: "Bilime, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımların, Yenişehir’in yaşam kalitesini artıracağına inanıyorum"

Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, "Bilime, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımların, Yenişehir’in yaşam kalitesini artıracağına, çevresel etkileri minimize edeceğine ve ekonomik kalkınmayı destekleyeceğine yürekten inanıyorum" dedi.


Bilişim sektörünün öncüleri, kamu kurumları, özel sektör ve akademik dünyayı bir araya getirerek bilgi ve deneyim paylaşımını teşvik etmek amacıyla Mersin Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen Anadolu Bilişim Buluşmaları’nın açılışına katılan Özyiğit, Yenişehir Belediyesinin teknoloji ve dijitalleşme süreçlerinden nasıl yararlandığını ve bu kapsamda hayata geçirdiği çalışmaları katılımcılarla paylaştı. Günümüzde dijital dönüşümün etkisinin her geçen gün daha fazla hissedildiğini ifade eden Özyiğit, bu dönüşüm sürecinde yerel yönetimlerin de teknolojiye ayak uydurması ve bu yenilikleri halkın hizmetine sunmasının önemine dikkat çekerek, "Yenişehir Belediyesi olarak biz de bu dönüşümün bir parçası olmak için yoğun bir çaba sarf ediyoruz" diye konuştu.


"Bilgi ve teknolojiden en yüksek seviyede yararlanmalıyız"


Hem uzun vadede sürdürülebilirliği, hem de vatandaşların günlük yaşamlarını kolaylaştıracak projeler geliştirdiklererek hayata geçirdiklerini belirten Özyiğit, 21. yüzyılda şehirlerin, hızla artan nüfus ve buna bağlı olarak ortaya çıkan sorunlarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Bu zorluklarla etkili bir şekilde başa çıkmak için şehirlerin akıllı hale getirmesi gerektiğini vurgulayan Özyiğit, "Bilgi ve teknolojiden en yüksek seviyede yararlanmalıyız. Akıllı şehirleşme, bilgi ve teknolojilerin şehirlerin hizmet ve altyapılarını iyileştirmek için kullanılması olarak ifade edilebilir. Bu, enerji verimliliğini artırmak, ulaşım sistemlerini optimize etmek, su ve atık yönetimini daha etkili hale getirmek ve vatandaşların yaşam kalitesini artırmak için teknolojiden yararlanmak demektir. Hem uzun vadede sürdürülebilirliği, hem de vatandaşlarımızın günlük yaşamlarını kolaylaştıracak projeler geliştiriyor ve hayata geçiriyoruz" dedi.


“Kentimizin üç boyutlu sanal modelini oluşturduk"


Özyiğit, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan Akıllı Şehir Olgunluk Değerlendirme Modeli’ne katılan Türkiye’deki ilk ilçe belediyesi olduklarını ifade etti. Bakanlığın yayınladığı Ulusal Akıllı Şehirler Stratejisi ve Eylem Planı’nı göz önünde bulundurarak, ‘Mersin Yenişehir Belediyesi Akıllı Şehirler Stratejik Plan 2030’u hazırlamaya başladıklarını belirten Özyiğit, şöyle devam etti: "Hava kalitesi ölçümleri, ısı haritaları, akıllı otopark sistemleri, bina enerji yönetimi gibi alanlarda ekolojik çalışmalar gerçekleştireceğiz. Hayata geçirdiğimiz Dijital İkiz projesi ile kentimizin üç boyutlu sanal modelini oluşturduk. Bu model ile simülasyonlar gerçekleştirerek projeler ile ilçemizin gerçek işleyişi, altyapısı ve kaynakları dijital ortamda canlandırıyoruz. Yani Yenişehir’in kentsel ısı adası, rüzgar akış, taşkın, görünebilirlik ve güneşlenme süresi gibi analizlerini yapabileceğiz. Veri analizi, yapay zeka ve diğer dijital teknolojiler kullanarak, Yenişehir ile ilgili veriler topluyor ve simüle ediyoruz. Bu şekilde kaynakların daha verimli kullanılması, olumsuz çevresel etkilerin azaltılması ve şehrin yaşam kalitesinin arttırılmasını sağlıyoruz."


"Mobil aplikasyonlar geliştiriyoruz"


Hizmetler için mobil aplikasyonlar geliştirdiklerini belirten Özyiğit, “Bu yatırımlar, sadece bugünün sorunlarını çözmekle kalmaz, aynı zamanda gelecekte karşılaşabileceğimiz sorunları da önceden öngörmemize ve çözüm üretmemize yardımcı olur" dedi. Bu bilinçle hareket etiklerini ve geleceğin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak çalıştıklarını dile getiren Özyiğit, "Dijital dönüşümün önemli bir parçası olan mobil aplikasyonlar geliştiriyor, projeleri bu uygulamalar sayesinde daha efektif ve erişilebilir kılıyoruz. Öğrenci’Ye ve Yenişehir Çevreci Halk Kart uygulamamızı örnek olarak gösterebiliriz. Bu iki projemiz tamamen bu uygulamalar üzerinden koordine ediliyor" diye konuştu.


Enerji verimliliğini artırmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanmanın, akıllı şehir projelerinin önemli bir parçasını oluşturduğuna dikkat çeken Özyiğit, güneş enerjisi ve rüzgar enerjisi gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yaparak, çevre dostu enerji çözümleri ürettiklerini kaydetti. Gelişime ve geleceğe ayak uydurmaları gerektiğine işaret eden Özyiğit, "Yenişehir’i, Türkiye’nin en ileri teknolojilere sahip, en yaşanabilir şehirlerinden biri haline getirmek için var gücümüzle çalışacağız. Bilime, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımların, Yenişehir’in yaşam kalitesini artıracağına, çevresel etkileri minimize edeceğine ve ekonomik kalkınmayı destekleyeceğine yürekten inanıyorum. Atatürk’ün de işaret ettiği gibi, bilimi rehber edinerek, her zaman daha ileriye, daha güzele ulaşmayı hedefliyoruz" dedi.



Başkan Özyiğit: "Bilime, teknolojiye ve inovasyona yaptığımız yatırımların, Yenişehir’in yaşam kalitesini artıracağına inanıyorum"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2026 Merkezi Yönetim ve 2024 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin iyileştirilmeye, geliştirilmeye her zaman açık bir sistem olduğunu söyleyerek, "İhtiyaçtan yeni ihtiyaçlar ortaya çıktıkça yeni değerlendirmeler yapıldıkça, dinamik bir şekilde kendini geliştiren bir yapı olduğunu ifade etmek isterim" ifadelerini kullandı. Demokratik sistemlerde farklı yönetim biçimlerinin olduğunu belirten Yılmaz, "Bunların hepsi demokratiktir ama yönetim sistemi olarak farklılık arz ederler. Başkanlık sistemi de vardır, parlamenter sistem de vardır, yarı başkanlık sistemi de vardır. Üçü de demokratik dünyada görülen sistemlerdir. Her birinin de farklı alt versiyonları olduğunu biliyoruz. Örneğin İngiltere’deki parlamenter sistemle kıta Avrupa’sındaki parlamenter sistem arasında da belli farklılıklar olduğunu biliyoruz. Nitekim bizim de önceki sistemimizin farklı bir parlamenter sistem olduğunu hep birlikte biliyoruz. Çok çeşitli zaafiyetler içeren bir sistem olduğunu biliyoruz. Halkımızın referandumda onayıyla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dediğimiz Türkiye’nin özel koşullarına uygun, kültürüne uygun bir yapılanmayı gerçekleştirmiş durumdayız. Bu sistem yeni sistem birçok testten başarıyla geçti. Kim ne derse desin. Son beş altı yıl özellikle bir taraftan dünyada belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Risklerin belirsizliklerin yükseldiği bir dönem oldu. Bölgemizde jeopolitik gelişmelerin, savaşların, çatışmaların yoğunlaştığı bir dönem oldu. Pandemi gibi tüm dünyayı sarsan bir hadisenin yaşandığı bir dönem oldu. İçeride yine asıl afeti dediğimiz tarihimizin en büyük afetini yaşadık. Ekonomik şartlarla ilgili yine çeşitli süreçler yaşandı. Bütün bu süreçlerde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin avantajını gördüğümüzü, yaşadığımızı rahatlıkla ifade edebilirim. Hızlı karar alan, uygulayan, etkin bir sistem olarak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi kendisini ispat etmiştir. Ama hep altını çiziyorum. Bugün de ifade edeceğim. Bu daha iyileştirilemeyeceği anlamına da gelmiyor. Daha da iyiye, daha gelişmiş bir yapıya doğru dönüşmeyeceği anlamına da gelmiyor. Tam aksine tecrübelerle yaşadığımız süreçlerle birlikte sistem iyileştirilmeye de her zaman açık bir sistem" şeklinde konuştu. Yılmaz, şöyle konuştu: "İyi ki bu küresel ve bölgesel fırtınalı dönemde Cumhur İttifakı gibi güçlü bir ittifakımız var. İyi ki Recep Tayyip Erdoğan gibi güçlü, dirayetli, tecrübeli bir liderimiz var. Liderlik her zaman önemlidir. Ama fırtınalı zamanlarda zor zamanlarda bir kat daha önemlidir. Bugün Türkiye siyasi istikrarıyla dünyadan birçok alanda pozitif ayrışan bir ülkedir. Sorunlarımız da elbette var ama bu sorunları aşma kapasitemiz de var. Bunu da birçok vesileyle ortaya koymuş durumdayız. Cumhurbaşkanlığı’yla ilgili saray ifadesini kullanıyor değerli arkadaşlarımız muhalefetten. Tabii ki saray değil orası. Milletin evi. Biz milletin evi olarak görüyoruz ve orası bir gelip bir gün görürsünüz belki. Ziyaret ederseniz nasıl bir, kurgu var zihninizde bilmiyorum ben, ama orası bir çalışma mekanı. Orada bürokratlarımız var. Çalışanlarımız var. Kamu görevlileri var. Gece gündüz bir mesai harcanıyor. Birçok durumda mesai kavramına bakılmadan bu ülkenin ihtiyaç duyduğu çalışmalar, faaliyetler yürütülüyor. Orası hiçbir partiye ait değil. Hiçbir kişiye de ait değil. Milletin evidir. Milletin gönlüne giren külliyenin kapısından da girer. Milletin gönlüne giremeyen oranın bir saray olarak hayalini kurar." Yılmaz, "Bugünkü Cumhurbaşkanlığımız geçmişteki Cumhurbaşkanlığı değil, bazen karıştırılıyor. Sanki o eski sistemimizdeki Cumhurbaşkanlığı makamıymış gibi değerlendiriliyor. Öyle değil. Bugün yönetimimizin merkezi Cumhurbaşkanlığı. Yasamada milli iradenin tecelli Türkiye Büyük Millet Meclisi’miz, gazi Meclisimiz. Yürütmede de milli iradenin tecelli ettiği makam Cumhurbaşkanlığı makamı. Eskiden doğrudan seçilmiyordu biliyorsunuz. Artık doğrudan halkımızın sandığa gidip seçtiği bir Cumhurbaşkanımız var. Milli iradenin doğrudan yansıdığı bir makam var. Ve burada yürütme makamı olarak Cumhurbaşkanlığı eski sistemdeki Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığının birleşmiş hali. Eskiden iki tane ayrı makam vardı biliyorsunuz. Dolayısıyla ayrı maliyetler, masraflar vardı. Aslında yeni sistem bunları sadeleştirmiş durumda. Yıllar itibariyle fark etmekle birlikte geçmişte Başbakanlıkla Cumhurbaşkanlığı bütçelerini birleştirirseniz toplam bütçenin binde üçüne dördüne denk gelirdi geçmişteki masrafla. Bugün binde biri seviyesinde. Binde bir, binde bir nokta bir, binde bin nokta iki seviyesinde. Geçmişe göre çok daha düşük maliyetle çalışan bir merkezden bir karargahtan bahsediyoruz. Yönetim sistemimizin kalbinden bahsediyoruz. Son derece makul düzeylerde bir maliyetle bu stratejik görevin yerine getirdiğini ifade etmek isterim" diye konuştu. Anayasa konusunda Yılmaz, "Burada bizim yaklaşımımız açıktır. Yeni sivil bir anayasayı savunuyoruz. Seçim beyannamemizde de var. Parti programımızda da var. Aslında bütün partilerin seçim beyannamelerinde bu var. Yani millete böyle daha iyi bir anayasa vaadi hemen hemen tüm partilerin seçim beyan namelerinde, politika belgelerinde var. Biz de bu yönde bir çalışmayı, mutfak çalışmasını sürdürüyoruz. Bütün partilere de çağrı yapıyoruz" dedi. Anayasada vesayetçi zihniyetin etkileri büyük oranda giderildiğini söyleyen Yılmaz, "Hala bazı kalıntıları olduğunu görüyoruz. Ancak çok sayıda değişiklikle iç tutarlılığı bir ölçüde zayıfladığını iç yapısında yeni daha tutarlı bir yaklaşımın faydalı olacağını düşünüyoruz. Bunlardan da belki daha önemlisi gelecek odaklı bir anayasaya ihtiyacımız var. Gençler için, gelecek için yeni teknolojiler, dünyanın yeni şartlarını dikkate alan yeni perspektifleri dikkate alan bir anayasaya ihtiyaç duyduğumuza inanıyoruz. Bu anayasa hem devletin kurumlarını daha etkin çalıştıran daha uyumlu çalıştıran bir anayasa olmalı, hem de birey devlet ilişkilerini daha özgürlükçü, daha hak, hukuk temelli tanımlayan bir anayasa olmalı diye inanıyoruz. Ama bu bizim tek başına yapabileceğimiz veya Cumhur İttifakı olarak yapabileceğimiz bir konu değil. Diğer partilerle birlikte en geniş mutabakatı sağlayarak yapmamız gereken bir alan hem sistem eleştirileri yapıp hem de anayasa çalışmalarına girmeyiz diyenlerin çok tutarlı olduğunu ifade edemem doğrusu. Yani eğer gerçekten burada daha iyi bir anayasa, daha iyi bir sistem istiyorsanız buyurun çağrı yapıyoruz; gelin birlikte çalışalım, ortak akılla çalışalım" ifadelerini kullandı.