SAĞLIK - 02 Mart 2021 Salı 14:14

Dt. Eyüp Ak: “Dijital diş hekimliği tedavi sürecini kısalttı”

A
A
A
Dt. Eyüp Ak: “Dijital diş hekimliği tedavi sürecini kısalttı”

Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt.

Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Eyüp Ak, dijital diş hekimliği uygulamaları ile tedavi sürecinin kısaldığını belirterek, “Bu, tek seansta işlem yapılmasına imkan veren bir teknoloji. Bir diş için 1 ila 2 saat arası üretim süreci var ve çoğu vakada süreç bir günde bitebiliyor” dedi.


Diş hekimliğinde yeni dönem olarak kabul edilen dijital diş hekimliği, bilgisayar destekli dizayn ve üretim sistemi ile büyük kolaylık sağlıyor. Bu dijitalleşme süreci hastalara daha kısa sürede hızlı ve konforlu tedaviler sunma imkanı veriyor. Bilgisayar yardımı ile dişin tasarlanması ve üretilmesi anlamına gelen dijital diş hekimliği uygulamalarına ilişkin açıklama yapan VM Medical Park Mersin Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dt. Eyüp Ak, “Dijital diş, bilgisayar yardımı ile dişin tasarlanması ve üretilmesidir. Bu, tek seansta işlem yapılmasına imkan veren bir teknolojidir ve eskiden hamurla yapılan diş ölçüm sistemleri artık bilgisayar ortamına aktarılarak dijital bir şekilde yapılmaktadır. Ardından gerekli tekniker veya hekimin, dişi bilgisayar ortamında hazırlamasıyla ve hastanın da onayıyla üretim sürecine başlanmış olunuyor” diye konuştu.



Diş üretim süreci 2 saatte bitiyor


Bir diş için 1 ila 2 saat arası üretim süreci olduğunu ve çoğu vakada sürecin bir günde bitebildiğini belirten Dt. Ak, “Dijital süreçler ölçüyü hassas bir şekilde alır, üreten cihazlar ise mikro hassasiyetinde diş kaplamalarını ve köprülerini muazzam bir şekilde üretir” ifadelerini kullandı.


Diş kontrolüne de dikkat çeken Ak, 6 ayda ya da senede bir dişte restorasyon olsa da olmasa da kontrollerin yapılmasını önerdiklerini ve bu kontroller sayesinde geç kalınmadan tedavilerin daha ekonomik olduğunu söyledi. Bilgisayar üzerinden üç boyutlu tasarım programı ile incelenen bölgenin hem dış hem de iç yüzeyinin şekli hakkında bilgi sahibi olabildiklerini dile getiren Ak, “3 boyutlu ağız iç kameradan elde edilen görüntüler, bilgisayar tasarım programları ile hassas mikro freze makinesine gönderiliyor. Bu yöntemle zirkonyum, porselen bloklarda köprü, dolgu, kaplama diş ve sabit protez üretilmesini sağlıyor” şeklinde konuştu.



Cerrahiye de avantaj sağlıyor


Dijital tedavinin sadece kaplama ya da lamine olarak düşünülmemesi gerektiğine de işaret eden Ak, cerrahi bir operasyon yapılacaksa bunun dijital tedavide provası yapılıp bazı rehber aparatlarla hastanın ağzına planlanın aynısını uygulanmasının mümkün olduğunu açıkladı.



Enfeksiyon riski minimuma iniyor


Dijital diş hekimliğinin avantajlarını sıralayan Dt. Ak, şunları söyledi:


“Dijital diş hekimliğinde tedavi süreci kısalmıştır. Bu yöntem ölçü alımı sırasında mide bulantısı veya öğürme refleksi olan hastalar için avantaj sağlamıştır. Yüksek çözünürlüklü ve lazer destekli ağız içi mikro dijital kamera ölçü alım işini, mikron düzeyinde hassasiyetle yapabilmektedir. Ayrıca dijital ölçü alımı, geleneksel ölçü alımı ve uyumlama sırasındaki enfeksiyon riskini minimuma indirmektedir.”


Estetik ve biyolojik uyumluluğu yüksek materyallerin kullanım imkanının arttığını da vurgulayan Ak, metal içermeyen protez diş tedavilerinin uygulanmaya başlandığını da ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Özgür Özel’den milliyetçilik vurgusu Manisa’nın Kula ilçesinde halka seslenen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım. Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, memleketi Manisa’daki ziyaretlerinin üçüncü ve son durağı olan Kula ilçesinde vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılandı. Özel, partisinin Kula ilçe başkanlığını ve Kula Belediye Başkanı Hikmet Dönmez’i ziyaret ettikten sonra Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında otobüs üzerinden halka hitap etti. "Atatürk’ün iki emanetine gözümüz gibi bakacağız" Kula Yunus Emre ve Şehit Ömer Halisdemir Kent Meydanında halka seslenen Özel, “Cumhuriyet tarihinde ilk kez Manisa’da hem büyükşehiri hem merkez ilçeleri hem 15 ilçeyi kazanıp bugün sizin karşınıza büyükşehir belediye başkanlarımızla, ilçe belediye başkanlarımızla büyük bir onur ve gururla çıktık. Hepinize yürekten teşekkür ediyorum. Hiç şüphe yok bu başarı sadece CHP’ye ait değildir. Öyle yaparsak büyük bir haksızlık yapmış oluruz. Bu başarı Kula ittifakının başarısıdır. Herkesin katkısının farkındayız. Bundan sonra iş bu büyük birlikteliği bir arada tutmak. Hikmet Başkanımız belediyenin kapılarını ardına kadar açtı. Onun hedefi Kula’ya en iyi hizmeti yapmak. Biz de Kula’ya destek için ne gerekiyorsa Mansur Yavaş’sa Mansur Yavaş’tan, Ekrem İmamoğlu ise Ekrem İmamoğlu’ndan her türlü destek. Biz bu seçimlerde bir zafer kazanmadık. Biz bu seçimlerde bir görev aldık. CHP olarak bu büyük ittifakı büyütmenin, korumanın, önümüzdeki seçimlere taşımanın ve dolayısıyla cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde partimizi birinci parti yapmanın, Atatürk’ün partisini iktidar yapma görevi aldık. BU görev partizanca bir görev değildi. CHP herhangi bir parti değildir. BU parti Cumhuriyeti kim kurduysa, bu memleketi kimler kurtardıysa onların kurduğu bir partidir. BU parti baba ocağıdır. Hepimiz baba ocağına doğarız, orada büyürüz. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur ama herkes bilir ki baba ocağı oradadır, bacası tütmekte, çorbası kaynamaktadır. O bacayı tüttürenler CHP’lilerdir. BU baba ocağı sadece CHP’lilerin değildir. Burası hepimizin. Burası dedemizin, babamızın partisidir. Biliriz ki başımız sıkınca gideceğimiz yer baba evidir. Zorda kalırsak, başımız sıkışırsak gideceğimiz yer baba evidir. Kimse size şimdiye kadar neredeydiniz demez. Kim Atatürk’ü seviyor, kim bayrağını, ülkesini seviyorsa biz de onu seviyoruz. Kim ki İstiklal Marşı çalarken ağlayan filenin sultanlarıyla ağlıyor, kim ki milli takım gol attığında havalara sıçtırıyorsa onlarla birlikteyiz. Biz kibre, güç zehirlenmesine kapılmayacağız. Aksine sorumluluğumuzun farındayız. Bu ülkede yoksulluk, işsizlik var. Çifti, esnaf perişan, emekliler açlığa terk edildi. 10 bin lira ile. Kira versin aç kalırsın, karnını doyursan sokakta kalırsın. Böyle bir ülke oluşturdular. Onun için mücadele verip halkın iktidarı kurmak, tekrar Atatürk’ün cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir sözünü hatırlamak, uygulamak, işsizliği, yoksulluğu bitirmek, emeklinin yüzünü güldürmek, çiftçiyi milletin efendisi yapmak için hep birlikte çalışacağız. Birileri kavga etmemizi istiyor. Asla ve asla suni gündemlerin peşine takılmayacağız, kimlik siyaseti oyunlarına gelmeyeceğiz. Biz bu ülkenin gerçek sorunlarını konuşup onu dile getirip çözmek için mücadele edeceğiz. Diyorlar ki ‘Gel benimle kavga et’ ben kavga edeceksem, çiftçinin, emeklinin, yoksulun kavgasını edeceğiz. Millet bizden kavga istemiyor. Millet, oturun, çalışın ve derdime çare olun diyor. Yeniden seçimler olup iktidar olana kadar ana muhalefet partisiyiz. Bu ülkenin çıkarları için sonun kadar mücadele edeceğiz. Atatürk’ün iki emaneti olan hem Türkiye Cumhuriyeti’ne hem de partimize gözümüz gibi bakacağız" dedi. "Milliyetçilik oyununa gelmeyiz" "Ben yakamdaki parti rozetindeki 6 okun altısına da aşığım" şeklinde konuşmasına devam eden Özel, "Bu altı oktan milliyetçilik okunu hiç kimseye bırakamayız. Onun için birileri kendini milli kendinden olmayanları gayri milli, kendisini makbul geri kalanları hain ilan etmeye kalkıyordu. Bu oyuna gelmeyiz. Ne milliyetçiliği ne milli olmayı ne de vatan severliği asla ve asla size bırakmayız. Bunun üzerinden algı operasyonlarına teslim olmayız. Yaşasın cumhuriyet. Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi. Bu ülkeyi Atatürk’ün emanet ettiği gibi çiftçisine de, işsizine de sahip çıkana kadar, emekliler hakkını alana kadar önce muhalefet mücadele edeceğiz sonra iktidarda hepsinin yüzünü güldüreceğiz. Bize oy verenleri pişman etmeyeceğiz, oy vermeyenlerin de gönlünü kazanacağız. ‘Keşke ben de verseydim’ dedirteceğiz. İlk seçim gelsin oy atacağım dedirteceğiz. Bu partiyi nasıl yüzde onların altında Kula’da yüzde 50’nin üzerine getirdiysek, neredeyse Türkiye şampiyonu yaptıysak hep birlikte bu partiyi çok çalışarak iktidar yapacağız. Bunun için başta şunu ifade edeyim. Hikmet Başkan kazandı Kula kazandı, Ferdi Başkan kazandı Manisa Kazandı. Türkiye İttifakı kazandı, Türkiye kazandı. Ben partimizin genel başkanı olarak Hikmet Başkana şunu söylüyorum, sen çalış biz arkandayım. Örgütümüz bana emanet, örgütümüze Hikmet Başkanı emanet ediyorum, Hikmet Başkana Kula’yı emanet ediyorum sizleri de Allah’a emanet ediyorum" diyerek konuşmasını tamamladı.
Hakkari Engelli çift, inşaatını bitiremedikleri evleri için destek bekliyor Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, temelini geçen sene attıkları evlerini tamamlamak için yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Yüksekova’ya bağlı Çevreli Küme Evleri’nde yaşayan Çiğdem ve Orhan Dağdeviren çifti, 2022 yılında dünya evine girdi. Bedensel engelli olan ve tekerlekli sandalyeye mahkum bir hayat süren çift, kendilerine bir ev inşa etmek istedi. Geçen sene arsalarının üzerine temel atan çift, maddi imkansızlıklar yüzünden evlerini tamamlayamadı. En büyük hayallerinin evlerine yerleşmek olduğunu kaydeden Dağdeviren çifti, yetkililerden ve duyarlı vatandaşlardan destek bekliyor. Evlendikten sonra Yüksekova’da kaldıklarını kaydeden Çiğdem Dağdeviren, “Kaldığımız dairede hem kiramız arttı hem de giriş çıkışları bizim için sıkıntılıydı. Köye geldik, kaynımın evinde kalıyoruz. Onların evinin giriş çıkışı da bizim için rahatsız edici. Biz geldik bir temel attık. Malzemelerin bir kısmını borçla aldık, bir kısmı için de hayırseverler yardımcı oldu. Temeli attık ama geçen seneden beri bu temel böyle. İkimizin de engelli maaşı çok düşük. Valimiz olsun, vatandaşlar olsun, destek bekliyoruz kendilerinden. Biz de evimize girmek istiyoruz. Rahat etmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Attıkları temelin ikinci yıla gireceğini ve temelde kullandığı inşaat malzemelerinin büyük kısmını borçla aldığını söyleyen Orhan Dağdeviren ise, “Zor durumdayız, sıkıntıdayız. İmkanlarımız yok. Tek gelirimiz engelli maaşımız. Onunla da bir şey yapılmıyor. Geçen seneden beri abimin evindeyiz. İçeri girmek, dışarı çıkmak bizim için çok sıkıntılı. Gelip gidemiyoruz. Kendimize göre ev yapmak için temel attık ama tamamlayamadık. Milletimiz bize destek olursa çok seviniriz” şeklinde konuştu.