SAĞLIK - 20 Mart 2020 Cuma 13:35

MEÜ Tıp Fakültesi’nde maske üretimi başladı

A
A
A
MEÜ Tıp Fakültesi’nde maske üretimi başladı

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi, kendi bünyesinde oluşturduğu bir birimle maske üretmeye başladı.

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi, kendi bünyesinde oluşturduğu bir birimle maske üretmeye başladı. İlerleyen dönemde hem kendilerine hemde başka bir yere ihtiyaç olduğunda günde 500 adet maske üreten hastane, koronavirüs kapsamında da hastaneyi hazırladı. Başhekim Meltem Nass Duce, "Şu anda ihtiyacımız yok ama önümüzdeki günlerde lazım olabilir diye maske üretmeye başladık. Hastane olarak da hazırız. Şu ana kadar yaptığımız bütün testlerin sonucu negatif geldi" dedi.


Dünyayı etkisi altına alan koronavirüsü (Kovid-19) dolayısıyla tüm ülkelerde tedbirler en üst seviyeye çıkarılırken, Mersin’de hem sağlık birimleri hemde diğer kurumlar üst düzey önlemler alıyor. MEÜ Tıp Fakültesi Hastanesi’de virüse karşı 2 bölüm oluştururken, şüpheli hastaların kontrollerini ve tedavilerini bu bölgelerde yürütüyor. Hastane ayrıca ilerleyen günlerde ihtiyaç olabilir düşüncesiyle maske üretimine de başladı. 3 gün önce başlatılan çalışmalarda 3 terzi, uzman doktorların tavsiyeleri doğrultusunda günde 500 maske üretimi yapıyor.



"Şu anda ihtiyacımız yok ama biz tedbir amaçlı üretime başladık"


Konuyla ilgili İHA muhabirine konuşan Hastane Başhekimi Prof. Dr. Meltem Nass Duce, hastanelerin artık maske konusunda kendi üretimlerine başladığını söyledi. 3 gün önce maske üretmeye başladıklarını kaydeden Duce, "Üretiyoruz ama şu anda ihtiyacımız olduğu için değil. Elimizde hem maske hemde eldiven var ama önümüzdeki günlerde vaka artar yada başka bir yerden ihtiyaç olursa onlar için üretim yapıyoruz. Bizim ürettiğimiz maskeler koruma anlamında da iyi. Çünkü enfeksiyon bölümündeki hocaların tavsiyeleriyle bunları yapıyoruz. Şu anda dışarıdan aldıklarımızdan daha güvenli maskeler üretiyoruz. Günlük ortalama 500 maske üretiyoruz. Bunu bu süreç devam ettiği sürece devam ettireceğiz" diye konuştu.



"Bütün testler negatif geldi"


Virüs ilk çıktığı günden itibaren hastanede tedbirler almaya başladıklarının altını çizen Duce, "Şuanda hastanemize hastalar yoğunluk oluşturacak şekilde gelmiyor. Buda bizi iyi yönde etkiliyor. Bizde yatan hastalarımızın çoğunu taburcu ettik, bir tane kaldı. Şüpheli olarak geliyorlar, testleri yapılıyor, ikinci testleri yapılması gerekenlerin ikinci testleri yapılıyor. Zaten şu ana kadar yaptığımız bütün testler negatif geldi. Zaten bu hastalıkla ilgili değil sadece genel durumu iyi olanlara önerimiz evlerinde dinlenmeleridir. Biz hastanemizde bu virüse karşı 2 bölüm oluşturduk. Çünkü eğer bu hastalık çıkarsa o hastalarımızı kesinlikle hastanede dolaştırmak, diğer kişilerle temasa geçmesini istemiyoruz. Oluşturduğumuz bölümlerin ayrı girişleri var. Orada bir çocuk, bir yetişkin için yerler var. Her gün 5 farklı bilim dalından hekim görevlendiriyoruz. Gelen hastalarımızı doktorlarımız muayene ediyor, yatması gerekmeyen hastaları evlerine yolluyoruz, yatması gerekenleri de yatırıyoruz. Çok ağır gelen olursa da yoğun bakımda oluşturduğumuz izole alanlarına alıyoruz. Gelen olursa biz hazırlıklıyız ve bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.