GENEL - 22 Haziran 2018 Cuma 09:25

Fethiye’de hayvan severlerden tepki

A
A
A
Fethiye’de hayvan severlerden tepki

Muğla’nın Fethiye ilçesinde, Sakarya’nın Sapanca ilçesinde ormanlık alanda patileri kesilmiş halde bulunan ve tedavi altına alındıktan sonra ölen köpek yavrusuyla ilgili protesto gösterisi düzenledi.

Muğla’nın Fethiye ilçesinde, Sakarya’nın Sapanca ilçesinde ormanlık alanda patileri kesilmiş halde bulunan ve tedavi altına alındıktan sonra ölen köpek yavrusuyla ilgili protesto gösterisi düzenledi.


Muğla’da hayvanlarla ilgili birçok etkinliklere imza atan, aralarında yerleşik yabancılarında yer aldığı Muğla Barosu Doğal Yaşamı Koruma ve Hayvan Hakları Komisyonu ile Hayvan Destek ve Eğitim Derneği (HAYDED) tarafından Fethiye Adliyesi önünde protesto gösterisi yapıldı. Bir grup yerleşik yabancılar eyleme, kedi ve köpek figürü bulunan tişörtlerle katılırken, alkışlarla protesto ettiler.


Grup adına açıklama yapan Avukat Bora Sarıca, yaşanan olayın toplumun her kesiminde infial uyandırdığını söyledi. Ayakları kesilen yavru köpeğin hesabını adalet önünde sormak üzere suç duyurusunda bulunacaklarını belirten Sarıca, “Bakışlarını, yaşama tutunmak için verdiği mücadeleyi unutmayacağız. Olayın, gerçek katilleri bulununcaya kadar takipçisi olacağız. Ağzı süt kokan bu yavruya uzanan eller ilk fırsatta insana da uzanacaktır. Aramızda serbestçe dolaşan bu katillerle aynı ortamda nefes almak istemiyoruz” dedi.


Sarıca, hayvan hakları alanında acilen doğru, yeterli, uygulanabilir yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini vurguladı. Dernek üyeleri alkışlı protestonun ardından dağıldılar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Kemik erimesi, çocuklukta ortaya çıkıyor Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, Türkiye’de 50 yaş üzerindeki her 4 kişiden birinde görülen kemik erimesinin, çocuklukta ortaya çıktığını ve önlenebileceğini ifade etti. Prof. Dr. Cantürk, “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz” dedi. Kemik kütlesi, 30 yaşına kadar artabilir 45. Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Kongresi’nde konuşan Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (TEMD) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zeynep Cantürk, “Osteoporoz (Kemik Erimesi) Risk Faktörleri” başlıklı sunum yaptı. Prof. Dr. Cantürk, yapılan yeni araştırmalar üzerine kemik yapımın 30 yaşına kadar sürdüğünü açıklayarak, şöyle konuştu: “Kemik yapımı aslında vücutta doğumdan itibaren ergenliğe kadar sürekli artış göstermektedir. Eskiden ergenliğe kadar diye bilirdik, artık günümüzde yapılan araştırmalarda 30 yaşına kadar kemik yapımının, kemik kütlesinin arttığı tespit edilmiş durumda. 30 yaşına kadar eğer yeterli, dengeli, kalsiyumdan zengin beslenme sağlanır, kanda D vitamini düzeyi normal aralıklarda tutulur, egzersiz yapılırsa o zaman kemik kazanımı giderek daha güçlü olur. Kemik kütlesinin asıl olarak belirleyicisi genetiktir ama yaklaşık yüzde 25 oranında sağlıklı beslenip, elimizden geldiğince artırabiliriz. Biz buna doruk kemik kitlesi deriz, bu kazanım 30 yaşına kadar ne kadar iyi olursa; zaman içinde menopozun devreye girmesi yani adetten kesilmeyle artan kemik erimesine karşı ya da yaşlanmayla ortaya çıkan kemik erimesine karşı kemik daha güçlü olur ve kemik erimesi görülme oranı azalır”. Prof. Dr. Zeynep Cantürk, kemik erimesinin önlenebilen ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Çocuk yaşta yapılabilecek kemik taramasıyla önlem alınabileceğini kaydeden Cantürk, şöyle konuştu: “Günümüzde artık kemik erimesinin çocuklukta ortaya çıkan çocuk hastalığı olduğu ancak erişkin yaşta kendini belli ettiği, erişkin yaşta klinik olarak görüldüğü anlaşılmış durumda. Biz bu hastalığı önleyebiliriz, 50’li yaşlardan itibaren önce kamburlaşma giderek küçülme sonra tekerlekli sandalyeye maruz kalma gibi durumlar aslında önlenebilir. Bunun için de riskli kişilerin, çocukluktan itibaren sağlıklı beslenmeyi benimsemesi, uygun kontrollerle kemik erimesinin taranması, sonra uygun zamanda zaman geçirmeden tedavi edilmesiyle bu kötü gidiş önlenebilir.”