CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan, Milas’ın Gölyaka ve Kapıkırı mahalleleri arasında bulunan ve 10. yüzyıldan kalan Yediler Manastırı ile Hz. İsa’nın figürünün bulunduğu fresklerdeki tahribatı yerinde inceledi. Özcan, tarihi Yediler Manastırı’nda güvenlik sorununun ve dağcılık kulüplerinin ihtiyaçlarının tespit edildiğini belirterek sorunu meclise taşıyacağını açıkladı.
CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan, Milas’ta bulunan Yediler Manastırı’nı ziyaret ederek yıllardır bakımsızlıktan yok olmaya yüz tutan freskleri yerinde inceledi. Beşparmak Dağları’nda bulunan ve her geçen gün daha da harap olan Hz. İsa ve 12 havarisinin fresklerinin de bulunduğu Yediler Manastırı’nı ziyaret eden Milletvekili Özcan, geçtiğimiz günlerde yeniden gündeme gelen tahribatı incelemek için 3 kilometrelik yürüyüş yolu bulunan tarihi ören yerine çıktı.
Bölgenin tanıtımı başta olmak üzere yapıların korunması ve karşılama alanlarında eksiklikleri bulunduğunu belirten Özcan, dağcılık ve yürüyüş kulüplerinin minimum ihtiyaçlarını belirlediklerini ifade etti. Özcan, bu tespitlerin yetkili kurumlarla paylaşılacağının altını çizerek, “Aktif olarak ilçemize ve çevre mahallelere patika ve yürüyüş yollarıyla hem doğa turizmine hem de konum ve içerik açısından tarih turizmine önemli derecede kazandırabileceğimize rağmen bu ören alanında güvenlik, tanıtım, ağırlama, yapıların korunması, alanda etkinlik düzenleyen dağcılık ve yürüyüş kulüplerinin minimum ihtiyaçları konusunda bir hayli eksiklerimiz olduğunu tespit ettim. Yetkili kurumlarımızla bilgi ve durum değerlendirmeleri sonrası olması gereken çalışmaları meclisimize taşıyacağım.” dedi.
Yediler Manastırı can çekişiyor
Pek çok kez bölgeye doğa yürüyüşü düzenleyerek açıklamalarda bulunan Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD), 2009 yılında yapmış oldukları incelemeler sonunda, manastır duvarlarının çökebileceğini bildirmiş, yetkililerden mutlaka önlem alınmasını istemişti. Uyarılar sonucunda herhangi bir girişimde bulunulmaması nedeniyle, tarihi manastırın kulelerinde ve farklı noktalarında çökmeler yaşanmıştı. O dönemde yaşanan hasar sonucu Milas Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü de Beşparmak Dağları’nda yaşanan kültürel kayba dikkat çekmek amacıyla, manastıra doğa yürüyüşü düzenledi. Basın açıklamasında bulunarak tarihi manastırın günden güne kaybedildiğine dikkat çeken MİDOSK Başkanı Baki Çetinkaya; “Yediler Manastırı ve bölgedeki duvar resimleri kültürel birer değerdir ve korunması gereklidir. Ziyarete açık olan bu tarihi alan, bu haliyle ziyaretçiler için de tehlike oluşturuyor. 10. yüzyıldan kaldığı düşünülen Yediler Manastırı, önem alınmazsa kısa süre içerisinde yok olup gidecek. Yetkili kurumların sorumluluk alarak restore çalışmalarına başlaması gerekiyor.” demişti.
Çevreciler yol çalışması istemiyor
Manastıra kolay ulaşım için 2010 yılında İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü ve Milas Müze Müdürlüğü tarafından yol çalışması başlatıldığı açıklandı. Ancak çalışma başlatılmadı. Buna rağmen dağcılar ve doğaseverler, Yediler Manastırı ve fresklere herhangi bir yol çalışması yapılmasını istemiyor. Konu ile ilgili konuşan Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği(EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, “İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü’nün projesinde düşünülen, manastıra yapılacak yol çalışmasının kesinlikle yapılmaması gerekir. Burada yapılacak bir yol çalışması, bölgenin doğal dokusunu bozacak, manastır bölgesini piknik alanı haline getirecek ve tarihi yapıların daha da bozulmasını sağlayacaktır. Yediler Manastırı’nda sadece ekoturizm faaliyetleri kapsamında koruma-kullanma dengesi gözeterek etkinlikler yapılmalı, yöre insanlarına bu etkinliklerle sosyal ve ekonomik olarak katkı sağlanmalıdır.
Freskler yok olmak üzere
Öte yandan Beşparmak Dağları’nda bulunan tarihi Yediler Manastırı, bakımsızlığı ve terk edilmişliği ile her geçen gün kaybolmaya yüz tutuyor. Manastırın yanı başında bulunan kaya resimlerinin çoğu bakımsızlık nedeniyle silinmiş durumda. Bölgede arkeolojik çalışmalar yapan Berlin Alman Arkeoloji Enstitüsü üyesi Dr. Anneliese Peschlow-Bindokat tarafından 1994 yılında bulunan kaya resimleri, artan tahribat nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor. Beşparmak dağlarının özellikle batı kesimlerine yayılmış olan kaya resimleri etrafından hiçbir koruma yer almaması, eserlerin tahribatını arttırıyor. Kırmızı aşı boyasıyla kaya oyuklarına resmedilen o dönemin günlük yaşantısı ve bazı hayvan figürleri, ‘biricik’ olma özelliği ile de büyük önem taşıyor.
