SAĞLIK - 20 Mart 2020 Cuma 09:18

Arı ürünlerine ilgi arttı

A
A
A
Arı ürünlerine ilgi arttı

-Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilimsel olarak da ortaya konulan arı ürünlerine yönelik Korona virüs vakasının ortaya çıkmasının ardından büyük talep geldiğini açıkladı.

-Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilimsel olarak da ortaya konulan arı ürünlerine yönelik Korona virüs vakasının ortaya çıkmasının ardından büyük talep geldiğini açıkladı.


Tüm dünyayı etkisi altına alan Korona virüs, vatandaşların vücudun bağışıklık sistemini güçlendiren gıda maddelerine yönelmesine sebep olurken, bu gıdalar arasında arı ürünleri (bal, polen, propolis, arı sütü, apilarnil) de yer alıyor.


Türkiye Arıcılar Birliği (TAB) Başkanı Ziya Şahin, arı ürünlerinin Sağlık Bakanlığı tarafından da Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği’nin 2014 yılında Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdiğini açıkladı.


TAB Başkanı Şahin yaptığı açıklamada, “Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edilmesine neden olan Korona virüsün, tüm dünyayı etkisi altına aldığı görülmektedir. Baktığımız zaman Antartika kıtası hariç tüm kıtalara yayıldığı görülen Korona virüs , yaklaşık 200 binden fazla kişiyi etkilerken, dünya çapında 8 bin civarında ölüm vakası ile her geçen gün etkisini arttırdığı görülmektedir. Buna bağlı olarak son günlerde arı ürünlerinin (bal, polen, propolis, arı sütü, apilarnil) bağışıklık sistemi üzerine olumlu etkilerinin olduğu konularında yazılı ve sosyal medya organları ile beyanatların giderek arttığı görülmektedir. Bu konuda akademik çalışmalara bakıldığında bilim camiasının da konuyu desteklediği, arı ürünlerinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği, vücut direncini arttırdığı görülmektedir. Arı ürünlerinin sağlık ve beslenme amacıyla kullanılmasının tarihi sürecine bakıldığında, eski Mısırlılara ve Sümerlere kadar dayandığı ayrıca tüm kutsal kitaplarda da arı ve arı ürünlerinin övüldüğünü de görmek mümkündür. Günümüzde gerek ulusal, gerekse uluslararası düzeyde, arı ürünleri konusunda çok daha fazla bilimsel çalışmaların yapıldığı da görülmektedir. Arı ürünlerinin beslenme ve tıbbi aktivitelerinin bilim camiasının da ilgisini çeken bir ürün grubu olduğunu söyleyebiliriz. Sağlık Bakanlığımız tarafından da Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği 2014 yılında Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu Yönetmelik içerisinde Apiterapi de geçmektedir. Apiterapi; arı ve arı ürünlerinin bazı hastalıkların tedavisinde tamamlayıcı veya destekleyici olarak kullanılması anlamına gelmektedir” dedi.


Arı ürünlerinin vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmede son derece etkili olduğunu açıklayan Şahin, “Tüketicilerimizin son günlerde arı ürünlerine çok ciddi bir eğilim gösterdiğini ve konuyla ilgili çok fazla bilgi ihtiyaçlarının olduğunu biz Arıcılar Birlikleri olarak birebir yaşamaktayız. Arı Yetiştirici Birliklerimiz tüm Türkiye’de örgütlenmesini tamamlamış kurumsal bir yapıyla, üreticilerimize hizmet verdiği gibi, sorumluluk anlayışının bir gereği olarak da, tüketicilerimize kaliteli ürün sunma ve konu uzmanları aracılığıyla da danışmanlık hizmetlerini vermeye devam etmektedirler. Tüketicilerimize şunu belirtmek isteriz ki; arı ürünleri, güvenilir üretici, kurum ve kuruluşlardan tedarik edildiği ve düzenli ve doğru tüketildiği takdirde sağlıklı beslenme ve bağışıklık sistemini güçlendirme konusunda son derece etkilidir” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, tekrar YESİDEF yönetiminde BUYSAD Başkanı Coşkun Dönmez, YESİDEF yönetimine yeniden seçildi. Dönmez, endüstriyel yemek sektörünün üst kuruluşu olan YESİDEF’in sektörün gelişmesi için çok önemli çalışmalar yaptığını söyledi. Yemek Sanayicileri Federasyonunun (YESİDEF) olağan genel kurulu kısa süre önce İstanbul’da yapıldı. Federasyon Başkanı Hüseyin Bozdağ’ın güven tazelediği kongrede Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez de bir kez daha Yönetim Kurulu üyesi seçildi. Stratejik öneme sahip olan endüstriyel yemek sektörünün ciddi büyüklüğe ulaştığını söyleyen Coşkun Dönmez, ülke genelinde 6 bin dolayında firmada yaklaşık 400 bin kişiye istihdam sağladıklarına dikkat çekti. Günümüzde gıdaya ulaşmanın zorlaştığını ve bu nedenle gıda güvenliğinin daha da önemli hale geldiğini ifade eden Dönmez, “Her sektörde olduğu gibi endüstriyel yemek sektörünün de kendine has zorluları ve sorunları var. Sektörün gelişimini, öncelikle sorunlarımızı çözerek başlamamız doğru olur. Tıpkı yerelde BUYSAD ile yaptığımız gibi, YESİDEF çatısı altında da sorunlarımızı temelden ortadan kaldıracak çözümler üretmek istiyoruz” dedi. Coşkun Dönmez yapmak istedikleri çalışmalar hakkında da bilgi verdi. Sektörde çoğu işletmenin geleneksel yöntemlerle yemek pişirmeye devam ettiğini fakat enerji verimliliği açısından tüm işletmeleri buharlı pişirme sistemlerine geçmesi gerektiğini söyleyen Dönmez, “Çünkü başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere enerji maliyetleri gerçekten can yakıyor. Yemekleri maksimum gıda güvenliği, sıfır tolerans, sıfır risk anlayışı ile tercihen pastörize ederek son tüketim noktalara ulaştırmamak gerekiyor. Temel ihtiyaç olan gıda sektöründeki firmalara yatırım teşvikleri verilmeli. Kaldı ki bizim sektörümüzde her şeyi yerli teknoloji ile yapabiliyoruz. Yani hazır yemek sektörüne verilecek katkı aynı zamanda yerli üreticinin desteklenmesi anlamına geliyor” diye konuştu. Başkan Dönmez, şehirlerin sanayi bölgelerine yakın konumdaki yerlerinde gıda ihtisas alanları oluşturulması, bu alanlar teşvik çerçevesine alınıp gıdaların daha sağlıklı ortamlarda üretilmesinin yolunu açmak gerektiğini de söyledi. Bu alanlarda devletin denetim faaliyetlerinin de daha kontrollü olacağını kaydeden Dönmez, “Her ne kadar işini layıkıyla yapan işletmelerimizde kendilerine ait arıtma sistemleri olsa da, kapsamlı arıtma sistemleri de yapılarak altyapı sorunlarımız giderilebilir” diye konuştu.
Ankara Ankara’da işletmelere yönelik vergi denetimi yapıldı Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, 2 bine yakın işletmeye yönelik Katma Değer Vergisi (KDV) denetimi yaptı. Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, restoran, pastane, fırın, kafe ve eczane gibi işletmelerde KDV denetimi gerçekleştirdi. Denetimler 250’ye gelir uzmanı ile yapıldı. Denetimlerde; KDV oranlarına ilişkin tespitler, ödeme kaydedici cihazlar ve pos cihazı kontrolünün yanı sıra, iş yerinin kira olup olmadığı, iş yeri kiralarının bankalar vasıtasıyla ödenip ödenmediği, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı kontrol edildi. Denetimlere Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman da katıldı. Duman, yaptığı konuşmada, denetimlerin kesintisiz devam edeceğini belirterek, şu konuların kontrol edileceğini aktardı: "Ankara genelinde 250 gelir uzmanımız ile kafe, restoran, pastane, fırın ve eczane işletmeleri nezdinde denetim faaliyetlerini gerçekleştireceğiz. Bu vergi denetimi kapsamında; kayıt dışı faaliyet gösteren işletmelerin bulunup bulunmadığı, yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanılıp kullanılmadığı, bir başka ifade ile yeni nesil ÖKC ile bağlantısı olmayan pos cihazların bulunup bulunmadığı." İşletmeye ait olmayan pos cihazının kullanılıp kullanılmadığının da kontrol edileceğini vurgulayan Duman, şöyle konuştu: "Banka hesapları (IBAN) aracılığıyla yapılan tahsilatlara karşılık fatura düzenlenip düzenlenmediği ile başkasına ait banka hesapları üzerinden tahsilat yapılıp yapılmadığı, İşletmede hesap takibinde kullanılan entegrasyon (ROP) sistemi ile ödeme kaydedici cihaz arasında bağlantının kurulup kurulmadığı, işletmede belge düzenine uyulup uyulmadığı, belge düzenlenirken doğru KDV oranının uygulanıp uygulanmadığı, kayıt dışı işçi çalıştırılıp çalıştırılmadığı, iş yeri kiralık ise kira bedelinin banka kanlıyla ödenip ödenmediği konularında çalışmalar yürütülecektir." Kayıt dışı ekonomi ile mücadele kapsamında yapılan çalışmalar artarak devam edeceğine dikkati çeken Duman, "Vergi Dairesi Başkanlığımızca yapılan çalışmaların yanında vatandaşlarımızdan ricamız, satın aldıkları ürün veya hizmete ait ödeme kaydedici cihaz fişi veya faturaları talep etmeleri ve verilen bu belgeler üzerinde KDV oranlarının doğru olup olmadığını kontrol etmeleridir" ifadesini kullandı. Ankara Vergi Dairesi Başkanı Yüksel Duman, belge düzenlemeyen veya yanlış düzenleyen firmalar için vatandaşların doğrudan başkanlıklarına ya da CİMER üzerinden şikayet oluşturarak ulaşılabileceğini de kaydetti. Duman bu konuda hassasiyet ile çalışacaklarını da aktardı.
Antalya Antalya’da korkunç cinayet: Müşterilerine çilek satarken silahlı saldırıya uğradı Antalya’da bir kişi, daha önceden aralarında husumet bulunduğu ileri sürülen çilek satıcısını müşterilerine satış yaptığı sırada tabancayla kurşun yağdırdı. Şüpheli şahıs kaçarken, çilek satıcısı olay yerinde hayatını kaybetti. 12 adet boş kovanın bulunduğu yerde ölen şahıstan geriye sattığı çilek kasaları ve kamyoneti kaldı. Olay, Aksu ilçesi Kundu Mahallesi 33001 sokak üzerinde 11.30 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, toptan çilek satışıyla uğraşan 4 çocuk babası Ahmet Özdakak (46), sabah saatlerinde 07 DBH 74 plakalı kamyonetiyle müşterilerine çilek getirdi. Bu sırada aralarında yıllar öncesine dayanan husumet olduğu öğrenilen T. E. (27), olay yerinde tabancasıyla 12 el ateş edip yaya olarak kaçtı. Olayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ekipleri ve çok sayıda polis sevk edildi. Belirtilen adrese gelen sağlık ekipleri Özdakak’ın olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Ölüm haberini duyan Özdakak’ın yakınları olay yerinde sinir krizi geçirdi. Sağlık ekipleri fenalaşan kişilere müdahalede bulundu. Özdakak’tan geriye ise sattığı çilekler ile kamyoneti kaldı. Ahmet Özdakak’ın cansız bedeni, olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu Morguna kaldırıldı. Öte yandan, 2016 yılında Şanlıurfa Viranşehir’de kardeşi S. E.’nin öldürülmesi olayıyla ilgili aralarında husumet olduğu öğrenilen T. E’nin yakalanması için Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri çalışması başlattı.