SAĞLIK - 10 Nisan 2025 Perşembe 15:55

Muğla Büyükşehir’den vektörle mücadele

A
A
A
Muğla Büyükşehir’den vektörle mücadele

Muğla Büyükşehir Belediyesi, halk sağlığını korumaya yönelik çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yürütülen vektörle mücadele hizmetleri, bilimsel temelli ve çevre dostu yaklaşımlarla il genelinde kapsamlı bir şekilde devam ediyor.


Halk sağlığını tehdit eden vektör kaynaklı hastalıklarla mücadelede bilimsel yöntemleri esas alan, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir bir yaklaşım benimsen Muğla Büyükşehir Belediyesi, 13 ilçede yılın 12 ayı kesintisiz hizmet sunuyor; yaşam kalitesini artırmayı ve sağlıklı kentler hedefini kararlılıkla sürdürüyor.


6 hizmet birimiyle tüm il genelinde etkin mücadele


Bodrum, Fethiye, Marmaris, Menteşe, Milas ve Ortaca’da olmak üzere 6 hizmet birimiyle entegre vektör mücadelesi yürüten Büyükşehir Belediyesi, alanında uzman teknik kadrosu ve zararlı canlılarla mücadele konusunda yetkinlik belgesine sahip saha ekibiyle çalışmalarını dört ana başlıkta sürdürüyor: kültürel, fiziksel, biyolojik ve kimyasal mücadele.


Vatandaşlar bilgilendiriliyor, ortak mücadele güçleniyor


Büyükşehir Belediyesi, kültürel mücadele kapsamında; vatandaşların bilinçlendirilmesi ve mücadeleye aktif katılımı hedefliyor. Muhtarlıklar, AVM’ler, kahvehaneler, pazar yerleri ve ilkokullarda düzenlenen sunumlar ve dağıtılan bilgilendirme broşürleriyle, sivrisineklerin üreme alanları konusunda toplumsal farkındalık artırılıyor. Açıkta su birikintisi oluşabilecek kap, kova ve saksı altı tabaklarının kontrol edilmesi gibi basit önlemlerle, halk sağlığına katkı sağlanıyor.


Fiziksel ve biyolojik önlemlerle ekolojik denge gözetiliyor


Büyükşehir Belediyesi, fiziksel mücadele yöntemleriyle kimyasal madde kullanımını azaltarak çevresel etkileri en aza indirmeyi hedefliyor. Bu kapsamda, sivrisinek ve benzeri zararlıların üreme alanlarının ortadan kaldırılması amacıyla dere yatakları, sulama kanalları ve köprü altlarında temizlik ve ıslah çalışmaları yürütülüyor. Ayrıca bina altlarında biriken suların tahliyesi, çevrede biriken atık lastiklerin toplanması gibi uygulamalarla, vektör kaynaklı risklerin önüne geçilmesi amaçlanıyor.


Kimyasal müdahale son çare


Kimyasal mücadele, entegre yöntemlerin sonuç vermediği alanlarda ve zararlının kontrol altına alınamadığı durumlarda son seçenek olarak uygulanıyor. Belediyede görevli 7 mesul müdür sertifikalı teknik personel, 236 uygulayıcı personel, 61 yeni araç ve destek ekibiyle birlikte tüm il genelinde koordineli bir şekilde hizmet veriliyor.


Muğla Büyükşehir Belediyesi görevlisi Yüksek Kimyager Gönül Çelen Yanaral; "Vektörler, sivrisinek, karasinek, kene gibi hastalık taşıyan canlılardır. Sivrisinekler, kirli ve temiz durgun sularda üremektedir. Yıl boyunca vektöre mücadele ekiplerimiz, üreme kaynaklarını bularak, vatandaşlarımıza kaynağın ortadan kaldırılmasıyla ilgili bilgi vermektedir. Araç üstü soğuk sisleme uygulaması, yani ULEVE uygulaması, yaz sezonu boyunca, genellikle Mayıs ve Ekim ayları arasında, tüm araçlarımızla il genelinde yapılmaktadır. Diğer bir vektör grubu olan karasinekler, ağzı açık çöp, gübre, meyve çürükleri gibi organik atıklarda, bit, pire, kene ise dış parazit uygulaması yapılmamış, keçi, koyun, kedi, köpek gibi ev hayvanlarından kaynaklı üremektedir. Hayvanlarımızın kaplarını haftada bir kez temizleyelim, yenileyelim. Evlerimizin etraflarında ve mezarlıklarda, ağzı açık kap, kova ve testilerde su bulundurmayalım. Tabaklardan ve klimalardan kaynaklı biriken suları sık sık dökelim. Foseptik kapaklarımızı ve yağmur suyu biriktirdiğimiz su depo kapaklarımızı, sivrisinek giriş çıkışını engelleyecek şekilde düzeltelim. Çocuklarımızı ve sevdiklerimizi risklerden koruyabilmek için, hep birlikte sorumluluk almalıyız ve birlikte mücadele etmeliyiz" dedi.


Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, halk sağlığını korumak, çevreyi temiz tutmak ve doğayla uyumlu bir yaşam sürmek, Muğla Büyükşehir Belediyesi olarak en büyük önceliklerinden birisi olduğunu ve vektörle mücadele çalışmalarını bilimsel yöntemler ve çevre dostu yaklaşımlar doğrultusunda yürütmeye devam ettiklerini açıkladı.



Muğla Büyükşehir’den vektörle mücadele

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Çameli’nin titrek kavak ormanları bulutların arasında görsel şölen sunuyor Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarı, kızıl, turuncu ve yeşilin tonlarıyla oluşan renk cümbüşü havadan görüntülendi. Denizli’nin Çameli ilçesi, zengin florası ve yüksek endemik tür çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 750 ile 2 bin 300 metre rakımda yer alan ilçe; vadileri, meraları ve yüksek dağlarıyla çok sayıda bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Çameli florasında 200’a yakın endemik bitki türünün bulunması, bölgenin coğrafi yapısının sağladığı doğal zenginlikten kaynaklanıyor. İlçenin önemli doğal alanlarından biri olan titrek kavak ormanları ise özellikle sonbahar ve kış aylarında ziyaretçilerine görsel bir şölen sunuyor. Sarıdan kahverengiye uzanan tonların hâkim olduğu bölgede yüksek ağaçların oluşturduğu renk cümbüşü doğaseverler tarafından yoğun ilgi görüyor. Türkiye’de bu denli yoğunlukta görülen titrek kavak topluluklarına nadiren rastlandığını belirten uzmanlar, Çameli’nin bu açıdan önemli bir ekolojik değere sahip olduğuna dikkat çekiyor. Bölge hem biyolojik çeşitlilik hem de doğal güzellik açısından eşsiz bir zenginlik sunuyor. "Bu orman Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır" Titrek kavak ağaçlarının titizlikle korunduğunu ifade eden Endemik Bitkiler Araştırmacısı Rıfat Özdemir, "Bu gördüğünüz titrek kavak ormanları sonbahar ve kış aylarında renk cümbüşü oluşturuyor. Bütün renkleri hemen hemen görürsünüz. Türkiye’deki dağılımı oldukça seyrektir. Bu saha, Çameli orman sınırları içerisindedir ve titizlikle korunmaktadır. Çameli ilçemiz flora açısından çok zengindir" dedi. "Yapılan çalışmalar sonucunda 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildi" Çameli’de 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespit edildiğini ve çalışmaların devam edeceğini belirten Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan ise, "Çameli ilçemiz endemik türler bakımından en zengin bölgelerden bir tanesi. Özellikle Gargın Yaylası bölge dediğimiz rakamı 2 binin üzerinde olan bir bölgemiz var. Bu bölgemizde şu anda Hasan Hocamızla beraber yapmış olduğumuz çalışmalarla 200’ün üzerinde endemik tür bitki tespitini yaptık. İnşallah yakın bir zamanda da bunların kitap basımını açıklamasını yapmış olacağız. Şu anda özellikle Fethiye-Çameli arasında Akta bölgesi dediğimiz bölgede bir Akkavak orman bölgemiz var. Gerçekten doğanın bir harikası, güzel bir şekilde orada yetişmiş çoğalmış bu ormanımız özellikle sonbahar ve kış aylarında trekking yapmak isteyen yürüyüş yapmak isteyen gruplar için çok güzel bir görsel şölen sunuyor" ifadelerini kullandı. "Vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" Vatandaşları bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet eden Başkan Cengiz Arslan, "Orman İşletme ile beraber bu bölgenin korunması ile ilgili yerel yönetimler belirli olarak elimizden gelen çabayı sarf ediyoruz. İnşallah buranın doğa turizmine kazandırılması ile ilgili de güzel düşüncemiz projemiz var. Bu bölge bizim yürüyüş rotalarımız alanında en güzel rotalarımız bir tanesi. Bütün bizi izleyen vatandaşlarımızı bu güzel doğa harikasını görmeye Çameli’ye davet ediyoruz" dedi.
Düzce Fındıkta verim ve kalite artırılıyor DÜZCE(İHA) – Düzce’de Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından fındık budama eğitimleri, merkez ve ilçelerde devam ediyor. Düzce’de fındıkta verim ve kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalar aralıksız devam ediyor. Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülen Fındık Budama Eğitimleri, merkez ve 7 ilçede, 90 köy ve mahallede toplam bin 200 üreticiye ulaşması hedefleniyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Düzce İl Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun, fındığın Düzce için stratejik bir ürün olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: "İlimizde yaklaşık 75 bin hektar tarım arazisi bulunmakta olup, bunun yüzde 85’i, yani yaklaşık 63 bin hektarı fındık alanlarından oluşmaktadır. Fındık, Düzce’nin ana ürünüdür. Bu nedenle verim ve kaliteyi artırmaya yönelik eğitim çalışmalarımıza büyük önem veriyoruz. Merkez ve 7 ilçemizde yürüttüğümüz budama eğitimleriyle bir budama seferberliği başlattık ve bugüne kadar yaklaşık 1.000 üreticimize eğitim verdik. Amacımız, üreticilerimizin daha kaliteli ve daha yüksek verim elde etmesini sağlamak ve bu yolla gelirlerini artırmaktır." Fındığın dünya markası bir ürün olduğunu da belirten Uzun, Düzce’den yıllık yaklaşık 20 bin ton fındık ihracatı gerçekleştirildiğini ifade ederek, "Üreticilerimizin bol ve bereketli bir üretim sezonu geçirmesini istiyoruz. İl Müdürlüğü olarak teknik ekibimizle birlikte fındık verimini artırmaya yönelik çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi. Eğitim programları kapsamında üreticilere doğru budama teknikleri uygulamalı olarak anlatılarak, fındık bahçelerinde verim ve kalite artışının sağlanması hedefleniyor.