ASAYİŞ - 14 Şubat 2025 Cuma 20:40

Muğla’daki Şaban Ataş cinayetinde sanıklar hakim karşısına çıktı

A
A
A
Muğla’daki Şaban Ataş cinayetinde sanıklar hakim karşısına çıktı

Muğla’nın Seydikemer ilçesinde kaybolduktan 56 gün sonra cansız bedeni bulunan Şaban Ataş cinayetiyle ilgili dava, Fethiye 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Cinayetle suçlanan Şaban Ataş’ın eski eşi ve arkadaşı mahkemede olayın detaylarını anlattı.


Cinayete ilişkin hazırlanan iddianamede, tutuklu sanıklar öldürülen Şaban Ataş’ın (52) eski eşi Emine Karabulut (44), oğlu Mert Ataş (23) ve Burhanettin Öztürk (46) ile adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Emine Karabulut’un annesi Durkadın Karabulut (85) hakkında ’Tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildi.


Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanıklar Burhanettin Öztürk ve Mert Ataş, SEGBİS aracılığıyla katılırken, tutuklu sanık Emine Karabulut, adli kontrol şartı ile serbest kalan Durkadın Karabulut, Şaban Ataş’ın oğlu Mehmet Ataş, Fethiye 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hazır bulundu.



Cinayetin detayları mahkemede anlatıldı


Emine Karabulut, mahkemede verdiği ifadede 2010 yılında boşandığı Şaban Ataş ile aynı evde yaşamaya devam ettiğini ve Burhanettin Öztürk ile 2006 yılından bu yana ilişkisinin olduğunu söyledi. En küçük oğlunun Burhanettin Öztürk’ten olduğunu belirten Karabulut, "Olay günü ben, annem Durkadın, Mert vardı. Burhanettin 8 gibi geldi. Şaban’la bir yere gideceklerdi. Şaban’ı uyandır dedi. Evimiz dubleks, aşağıda mutfak üstte yatak odaları var. Kahvaltıya oturduk. Kahvaltıda annem, Burhanettin, Şaban vardı. Wifi konusunda tartışma yaşandı. Ben kablo aramaya gittim. O arada Burhanettin’in sesini duydum. Aşağı indiğimde Şaban’a bir şey vurulmuş. Diz üstünde duruyordu. Kan yoktu. Burhan, yukarıda yatan oğlum Mert’i çağırmamı istedi. Mert’i çağırmaya gittim uyanmadı. Yeniden aşağı indiğimde Burhanettin Şaban’ın boynuna ip dolamış sıkıyordu. Burhanettin’i ittirdim, ne yapıyorsun dedim. O da beni ittirdi. Tekrar yukarı çıkıp Mert’i çağırdım. Aşağıya indik. Mert, Burhanettin’in üstüne yürüdü. Onu da ittirdi. Burhanettin, Şaban’ın ceplerini boşaltmamı istedi. Sigara, telefon, para, anahtarları aldım. Cesedi halı örtüsüne sardık. Ben, Mert ve Burhanettin depoya indirdik. Mert taşımak istemedi ona baskı uyguladı" ifadelerini kullandı.


Şaban’ın telefonu aracılığı ile onun hesabından kendisine 36 bin TL gönderdiğini de itiraf eden Karabulut, cesedi atma konusunda ise, "Seki’ye eşya götürecektik. Cesedi Mert, ben ve Burhanettin koyduk. Daha sonra Mert ve annem araca binmek istemedi. Baskı uygulayarak araca bindirdi. Seki’ye giderken Burhanettin’in belirlediği yere cesedi bıraktık. Üstünü örtmedi. Seki’ye gittik. Diğer eşyaları bıraktık. Gece 04.30’da cesedin yanına gittik ve Burhanettin çapa ile cesedin üzerini örttü" dedi.


Karabulut daha sonra 2 oğlu ile birlikte giderek kayıp ihbarında bulunduklarını söyleyip, korktukları için ise olayı polise anlatamadıklarını belirtti.



"Korktuğum için sessiz kaldım"


Sanık Mert Ataş ise ifadesinde, cinayetin işlendiği gün aşağı indiğinde, "Babamın elleri arkadan bağlıydı, boğazında ip vardı. Hareketsizdi. Evden çıkarılırken yardım etmek zorunda kaldım. Emniyete gidip her şeyi anlatmak istedim ama Burhanettin’ten annem ve kardeşlerime zarar gelir diye korktum" dedi.



"Korkudan müdahale edemedim"


Sanıklardan Durkadın Karabulut ise, "Ben cinayeti gördüm. Burhanettin önce Şaban’a sopayla vurdu, sonra cebinden çıkardığı iple boğarak öldürdü. Bağırsaydım beni de öldürürdü diye korktum, bir şey yapamadım" şeklinde konuştu.



Burhanettin Öztürk suçlamaları reddetti


Sanık Burhanettin Öztürk ise cinayetle bir ilgisi olmadığını savunarak, "Emine ile 2006 yılından beri ilişkimiz var. Olay günü onlar kahvaltı yaparken evde 2 bardak çay içtim. Sonra ben evden ayrıldım" dedi. Emine ile olan ilişkileri hakkında detaylar da anlatan Öztürk, "Bana en küçük oğlan H.A’nın benden olduğunu söylüyordu. Ben DNA falan yaptırmadım. O yüzden sürekli yardımcı oluyordum. Sürekli gelip gidiyordum" ifadelerini kullandı.


Seki’ye gidilmesi konusunda da bilgiler veren Öztürk, "Seki’ye eşya götürülecekti, Seki’ye eşya taşıdık. Yolda bir kez market için durduk başka durmadık. Ceset görmedim. Cinayet ile hiçbir alakam yok. Bana iftira atılıyor" dedi.


Mahkeme, Emine Karabulut, Mert Ataş, Burhanettin Öztürk’ün tutukluluk hallerinin, Durkadın Karabulut’un adli kontrol şartının devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.



Muğla’daki Şaban Ataş cinayetinde sanıklar hakim karşısına çıktı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Olur ilçesinde kurtuluş coşkusu Erzurum’un Olur ilçesinin düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıldönümü coşkuyla kutlandı. Olur ilçesinin 101 yıl önce düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümünü ilçede büyük bir coşku ve sevinç içinde kutladı. Etkinlikler, sabah saatlerinde Olur caddelerini inleten davul ve zurna sesleriyle başladı. Vatandaşlar, cadde boyunca halay çekerek büyük bir coşku içinde kurtuluş gününü kutladılar. Kutlamalar, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Mehter Takımı’nın Olur Kaymakamlık binasından başlayarak, Olur Belediye Binası önüne kadar mehter marşlarıyla gerçekleştirdiği yürüyüşle devam etti. Vatandaşlar ve öğrenciler, mehter takımına eşlik ederek coşkuya ortak oldular. Program, Olur Belediye Binası toplantı salonunda saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Günün anlam ve önemine ilişkin konuşmalar, Olur Kaymakamı Mehmet Kaan Kini, Olur Belediye Başkanı Vedat Ergün ve gazi Cihat Şahin tarafından yapıldı. Konuşmalarda, ilçenin kurtuluşunun tarihi önemi vurgulandı. Programın ilerleyen kısmında, öğrenciler şiirler okudu ve bir oratoryo gösterimi gerçekleştirildi. Olur Anadolu Lisesi öğrencilerinden oluşan koro, Karamanlık türküleriyle etkinliğe renk kattı. Etkinlikler, yeni yapılan Olur Belediyesi Seyir Terası ve Düğün Salonu binasının açılış töreniyle devam etti. Açılışın ardından, vatandaşlarla birlikte iftar programı düzenlendi. Akşam saatlerinde ise Belediye Konferans Salonu’nda müzik dinletisi ve orta oyunları ile kutlamalar sona erdi. Olur halkı, 101 yıl önceki kahramanlık ruhunu bir kez daha yaşatarak, vatanın bağımsızlığı için verilen mücadeleyi unutmadıklarını ve geleceğe umutla bakmaya devam ettiklerini gösterdiler.
Mersin Pusu kurup iş adamını öldüren sanıkların yargılanmasına devam edildi Mersin’de ithalat-ihracat işiyle uğraşan Hakan Turan’ın öldürülmesiyle ilgili davanın duruşmasına devam edildi. Mahkeme heyeti, iki sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi. Mezitli ilçesi 75. Yıl Mahallesi’nde 29 Ocak 2024 tarihinde meydana gelen olayda, oturduğu siteden çıkıp aracına doğru ilerlediği sırada bir kişinin silahlı saldırısına uğrayan Hakan Turan (34) hayatını kaybetmişti. Cinayetin ardından çalışma başlatan polis ekipleri, kiralık araçla olay yerinden kaçan Hasan K. ve Berkant Ö.’yü Şanlıurfa’da yakalamıştı. Şüphelilerin üzerinden çıkan cep telefonunda, cinayet anını kaydettikleri ortaya çıktı. Hasan K.’nin çektiği anlaşılan görüntülerde, Hakan Turan’ın siteden çıkıp otomobiline doğru ilerlerken Berkant Ö.’nün tabanca ile ateş ettiği anlar yer aldı. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada cinayeti azmettirenin, Hasan K’nın teyzesinin oğlu O.Ç. aracı kiralayanın ise B.A. (22) olduğu tespit edildi. B.A. gözaltına alınıp, ifadesinin ardından sevk edildiği adliyede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılırken, O.Ç.’ye ulaşılamadı. Hazırlanan iddianamede tutuklu sanıkların ’Tasarlayarak öldürme’ ve ’6136 sayılı kanuna muhalefet’ suçlarından, tutuksuz sanık B.A.’nın ’Tasarlayarak öldürmeye yardım etme’, firari sanık O.Ç’nin de ’Tasarlayarak öldürmeye azmettirme’ suçundan cezalandırılması talep edildi. "Ben ayaklarına doğru ateş ettim" Mersin 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davanın üçüncü duruşmasına, tutuklu sanıklar Berkant Ö. ve Hasan K. ile taraf avukatları katıldı. Duruşmada adli kontrol şartı ile serbest kalan sanıklardan B.A. ile olayla ilgili H.B. ve E.A.A., azmetirici olduğu iddiasıyla hakkında kırmızı bülten çıkarılan O.Ç.’nin isteği üzerine sanıklara banka hesabı aracılığı ile 25 bin TL gönderen C.A. ile 20 bin TL gönderen T.Ç. de İstanbul’dan SEGBİS ile ifade verdi. Dosya kapsamında tetiği çeken sanık Berkant Ö. hakkında doktor raporu ile ulusal kriminal büro raporu mahkemeye sunuldu. Daha önceki önceki savunmalarında uzağı göremediği iddia edilen ve ellerinde titreme olduğu yönünde beyanda bulunan sanıklardan Berkant Ö’nün gelen rapora göre; gözlerinde bir kusur olmadığı, ellerinde titreme ile ilgili sorunun olmadığı belirlendi. Yine ulusal kriminal büro raporuna göre, Berkant Ö.’nün Turan’a 2 metre mesafeden karın bölgesine hedef alarak ateş ettiği ve ellerinde herhangi bir titreme olmadığı tespit edildi. Söz verilen sanık Benkant Ö, "Ben ayaklarına doğru ateş ettim. Silah sektiği için karnına geldi. Ellerimde titreme hastalığı var" dedi. Bunun üzerine kürsüden inerek, sanığın yanına gelen hakim, sanığa dokunarak tokalaştı. "Senin bir şeyin yok" diyen hakim daha sonra yerine oturdu. "Film sahnesi gibi kurgulanmış ve tasarlanmış" Savunma yapan müşteki avukatı Kerim Bahadır Şeker, sanık Berkan Ö.’nün, Hakan Turan’ın karın bölgesine yaklaşık 2 metre mesafeden ateş ettiğini ifade ederek, olay anına ilişkin kaydedilen görüntüyü "Film sahnesi gibi kurgulanmış ve tasarlanmış" dedi. Sanıkların olayı fikir ve eylem birliği içerisinde gerçekleştirip, ’Tasarlayarak kasten öldürme’ suçunu işlediklerini dolayısıyla ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını talep eden Şeker, olayda azmettirici olarak aranan firari O.Ç.’nin de gıyabında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmasını istedi. "Görüntüyü defalarca izledim" Sanıklardan silahı kullanan Berkant Ö. ise beynimde tümör olduğunu ve ellerinin de titrediğini belirterek, söz konusu durumun olaydan 2 yıl önce hastane kayıtlarında çıktığını kaydetti. Hakan Turan’ın ayağına ateş ettiğini savunan Berkant Ö., "Kurşun gövdeye gitmiyor, ayağa gidiyor. Görüntüyü defalarca izledim" diyerek, tahliyesini talep etti. Görüntüyü çeken Hasan K. ise takdiri mahkemeye bıraktı. Savunmaları dinleyen mahkeme heyeti, Berkant Ö. ile Hasan K.’nın tutukluluk halinin devamına karar verip, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi. Olay hakkında Bu arada cinayetle ilgili yapılan araştırmada ve şüphelilerin verdiği ifadelerde; olayın alacak-verecek meselesinden kaynaklandığı ve şüphelilerin para karşılığı tetikçilik yaptıkları öne sürüldü. İddiaya göre, öldürülen Hakan Turan’ın, Rusya’da meyve-sebze ticareti yapan O.Ç.’ye borcu bulunduğu, borcunu ödememesi üzerine bu kişinin İstanbul’da yaşayan ve tutuklanan 2 zanlıdan biri olan teyzesinin oğlu Hasan K. aracılığı ile Berkant Ö.’yü para karşılığı tetikçi olarak tuttuğu ileri sürüldü. Ancak O.Ç.’nin, tetikçiye öldürme değil Hakan Turan’ı bacaklarından yaralaması talimatı verdiği iddia edildi.
Kırıkkale 43 ilin geçiş güzergahında trafik yoğunluğu zirve yaptı: Bayram trafiği havadan görüntülendi 9 günlük Ramazan Bayramı tatili dolayısıyla yollara akın eden sürücüler, 43 ilin geçiş güzergahı "kilit kavşak" Kırıkkale’de trafik yoğunluğuna neden oldu. Karayolunda artan araç trafiği dronla görüntülendi. Ulaşımda 43 ilin geçiş güzergahında bulunan ve "kilit kavşak" olarak adlandırılan Kırıkkale’de, 9 günlük Ramazan Bayramı tatili nedeniyle trafik yoğunluğu yaşanıyor. Milyonlarca vatandaşın memleketlerine ve tatil bölgelerine gitmek üzere yollara çıkmasıyla kentte trafik akışı zaman zaman durma noktasına geldi. Kırıkkale İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığına bağlı ekipler, şehir genelindeki uygulama noktalarında trafik denetimlerini sürdürüyor. Yoğunluk nedeniyle Ankara-Samsun D200 kara yolundaki bazı kavşaklar, araç akışının sağlıklı ilerleyebilmesi için geçici olarak trafiğe kapatıldı. Özellikle akşam saatlerinde artan araç trafiği, dronla görüntülendi. Trafik yoğunluğunun arefe günü daha da artmasını bekleniyor. Öte yandan, trafik yoğunluğuna bağlı olarak zaman zaman maddi hasarlı kazalar da meydana geldi. Kırıkkale-Ankara kara yolu üzerindeki Organize Sanayi Bölgesi yakınlarında M.A. (76) idaresindeki 06 TYL 60 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıkarak yol kenarındaki su kanalına devrildi. Kazada yaralanan olmazken, araçta büyük çapta maddi hasar oluştu.