GENEL - 25 Mart 2021 Perşembe 13:54

Boğulma tehlikesi geçiren yavru köpekler kurtarıldı

A
A
A
Boğulma tehlikesi geçiren yavru köpekler kurtarıldı

Muş’ta etkili olan sağanakta boğulma tehlikesi geçiren köpek yavruları, duyarlı vatandaşların dikkati sayesinde kurtarıldı.

Muş’ta etkili olan sağanakta boğulma tehlikesi geçiren köpek yavruları, duyarlı vatandaşların dikkati sayesinde kurtarıldı.


Merkeze bağlı Dere Mahallesi’ndeki şehir mezarlığı civarında bir köpeğin tedirgin hareketleri iki arkadaşın dikkatini çekti. Köpeğe yaklaşan vatandaşlardan Ufuk Bayrak ve Savaş Göçmen, bir çukur içerisinde yeni doğmuş 7 köpek yavrusunun su içerisinde kaldığını gördü. Anne köpeğin kendilerine saldırması ve yağışa rağmen yavruları bulunduğu yerden çıkaran Ufuk Bayrak, onları şehir merkezinden getirdiği çöp kutusuna yerleştirdi. Yavruları güvenli bir noktaya alan Ufuk Bayrak ve Savaş Göçmen, bir süre sonra oradan ayrıldı.


Akşam saatlerinde arkadaşıyla birlikte gezintiye çıktıklarını ifade eden vatandaşlardan Ufuk Bayrak, aşırı bir yağışın olduğunu ve dönüş yolunda şehir mezarlığı civarında bir köpeğin tedirgin hareketlerinin gözlerine çarptığını söyledi. Köpeğin kendilerinden bir şeyler ister gibi hareketler sergilediğini ifade eden Bayrak, “Arkadaşım aracın camını indirince gerçeğin, köpek yavrularının zor durumda olduğunu anladık. Köpek yavruları orada bir çukurun içerisinde çok kötü bir durumda inliyorlardı. Hemen hiç düşünmeden araçtan inerek yanlarına gittik. Anne köpek koruma içgüdüsüyle bize saldırmaya çalıştı. Sonrasında biz yavrularla ilgilenince anne köpek biraz sakinleşti. Güven sağlamış olduk. Biz o saatte orada olmasaydık, durup ilgilenmeseydik, belki o köpek yavruları orada telef olabilirdi. Biz arkadaşımla beraber insanlık görevimizi yerine getirdik” dedi.



“Çöp kovasını yuva olarak kullandık”


Köpek yavrularının içerisinde bulunduğu çukurun suyla dolduğunu anlatan Bayrak, “Biz olmasaydık köpek yavruları boğulma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklardı. Köpekleri hemen farklı bir yere taşıdık ve şehir merkezine gelerek bir çöp kovası bulduk ve o kovayı onlara yuva olarak kullandık. O sırada aşırı bir yağış vardı, gök gürlemesi, şimşek ve yıldırım düşmesine karşı tehlike söz konusuydu ama Allah’a şükür iyi ki yolumuz oraya düştü, denk geldik diye şükrettik” diye konuştu.


Anne köpeğin yeni doğum yaptığını ve yavru köpeklerin gözünün kapalı olduğunu belirten Savaş Göçmen ise “Yavrular muhtemelen bir iki günlüktü. Bizim orada olmamız mutluluk verici oldu, onları kurtarmış olduk, onun için ne kadar şükretsek azdır. Bu tür hava ve mevsimlerde dışarıda yaşayan hayvanlar içinde gerçekten duyarlı olmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İçinde gliserol bulunan ‘slushie’ içecekler, 10 yaş altı çocuklar için tehlikeli Rengârenk görüntüleriyle çocukların ilgisini çeken ‘slushie’ içecekleri hakkında aileleri uyaran Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Hatice Polat Menekşe, 10 yaş altındaki çocukların bu tür içeceklerden uzak tutulması gerektiğini belirtti. Dışarıda yapılan slushie içeceklere eklenen ve donmuş etkisini veren Gliserol hakkında bilgilendiren Uzm. Dr. Menekşe, “Bu madde çocuklarda; baş ağrısı, kusma, karın ağrısı, kan şekeri düşüklüğü, bilinç kaybına yol açıyor” dedi. Yaz aylarının gelmesiyle buzlu içecek tüketim oranları da artacak. Popüler olan slushie içecekler hem rengârenk görüntüsü hem de tadıyla çocuklar tarafından da ilgi görüyor. Ancak sulu kar etkisini verebilmek için bu tür içeceklere E422 koduyla yer alan ‘Gliserol’ ekleniyor. Çamlıca Erdem Hastanesi’nde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı, Uzm. Dr. Hatice Polat Menekşe ise bu madde hakkında çeşitli uyarılarda bulundu. 10 yaş altındaki çocukların bu tür içeceklerden uzak tutulması gerektiğini belirterek “Üreticilere çok az miktarda gliserol kullanılması uyarısı var. Ancak bunun ne kadar uygulanabildiğini bilmiyoruz. Kaldı ki çok az haliyle bile 10 yaş altı çocuklar için tehlike arz ediyor” açıklaması yaptı. “Aileler genellikle bu semptomların neden kaynaklandığını anlayamayabiliyor” Uzm. Dr. Menekşe, “Bu tür içecekler geleneksel olarak şekerle hazırlanırken son dönemlerde hazır gıda olarak bulunması için gliserol kullanılarak yapılıyor. Küçük çocuklarda tüketildiğinde baş ağrısı, kusma, karın ağrısı, kan şekeri düşüklüğü, bilinç kaybına yol açabiliyor. Aileler ise bu semptomların neden kaynaklandığını anlayamayabiliyor. Dikkatli davranmak bu nedenle önemli” dedi. Uzun dönem etkileri çocukta kalabilir: Böyle vakalar tespit edilmiş Gliserol tüketiminin 4 yaş altındaki çocuklarda çok tehlikeli olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Menekşe, “4-10 yaşındaki çocuklara ise çok az miktarda, verilmelidir. Bu içecekleri fazla tüketen 4 yaş altındaki çocuklar için ise ciddi sonuçlar doğurabilir. Maalesef müdahalesi geciken kan şekeri düşüklüğü ve bilinç kaybı gibi bir durumda uzun dönem etkileri çocukta kalabilir. 4 yaş altında bildirilmiş böyle vakalar var ” uyarısında bulundu. Gliserol hazır gıda ürünlerine genellikle tatlandırıcı veya koruyucu olarak kullanılır ama çoğunda zarar veremeyecek derecede eser miktarlardadır. Slushie içeceklerde ise miktar olarak fazlalığı endişe kaynağını oluşturur. Ailelere önerilerde bulunan Uzm. Dr. Menekşe, “Çocuklarınıza hazır ürünleri tükettirmeyin. Örneğin meyve suyunu siz hazırlayın. Kutulu ürünleri ise ancak güvenli aralıklarla tüketebilirler” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Osmaniye Dedesini çizmesiyle yeteneği ortaya çıkan otizmli Okan’ın resimleri hayran bırakıyor Osmaniye’de yaşayan otizmli ressam Okan Mert Gönül, hayata resim yaparak tutunuyor. Okan’ın yeteneğini ortaya çıkaransa 9 yaşındayken boş kağıda çizdiği dedesinin resmi oldu. Osmaniye’de yaşayan 14 yaşındaki otizmli Okan Mert Gönül’ün resim çizmeye olan ilgisi 9 yaşında fark edildi. Ailesi tarafından resim yapması için verilen kağıtlara dedesinin resmini çizen Okan’ın yeteneğini gören ailesi onu resim yapmaya yönlendirdi. Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde açılan resim kurslarında aldığı eğitimlerle yeteneğini geliştiren Okan, yaptığı resimlerle kendine hayran bırakıyor. Bugüne kadar birçok kişisel resim sergisi açan çocuğun en büyük hayali üniversite okuyup ressam veya resim öğretmeni olmak. Oğlunun küçüklüğünden beri resme merakının olduğunu ama yeteneğini dedesinin resmini çizdiğinde fark ettiklerini söyleyen anne Zübeyde Gönül, "9 yaşındayken dedesi misafirliğe gelmişti, sıkıldığında resim yapmak için eline kağıt kalem aldı. O zaman dedesini çizdi ve çok güzel çizmişti. Ondan dolayı biz bu yeteneğini fark edip kurslara gönderdik. Şu an gayet iyi durumda hayal gücü genişliyor daha çok resimle ilgilendikçe sosyalleşmesi de ilerliyor. Önceden çok içine kapanık, utangaç bir çocuktu ama şimdi gayet sosyal, herkesle konuşuyor utanması kalmadı, çekingenliği gitti. İnşallah ilerleyen zamanlarda ressam, resim öğretmeni olmasını isterim. Kendini tek başına idame edecek bir yere gelsin, biz olmadan da yaşayabileceği duruma gelsin" diye konuştu. Küçük yaştan beri ressam olmak istediğini ifade eden Okan Mert Gönül ise, "Ben resmi ilk defa 4 yaşındayken gördüm. Ben kendim ressam olmaya çalıştım, mümkün değildi. Her şey kalabalıktı ama şimdi büyüdüm resim kursuna gittim. Resim kursunda ayıcıkları çizdim milyonları çizmiştim. Daha sonra Gençlik Merkezi’nin kursuna gittim gölgeleri de yapabiliyorum, çiçeği yaptım, babamın resmini, dedemi, komşunun arabasını, ailemi çizdim" dedi. Gençlik merkezinde görevli Görsel Sanatlar Öğretmeni Sultan Öztürk, Okan’la çalışmalarının ilk aşamasına göre çok fazla yol kat ettiklerini belirterek, "Bu çalışmasındaki kat ettiği yol bizim için çok önemliydi. Bu yüzden ailesini de kutluyorum. Otizmin gerilemesinde veya duraklamasında yeteneği keşfedilen çocukların bu tür kurslarda çok etkisi olduğunu gözlemledik. Bu yüzden Okan’ın herkese örnek teşkil etmesini istiyoruz. Onu güzel sanatlar lisesine ve üniversiteye, fakülteye de hazırlayacağız kısmet olursa. Bu konuda gelişimini devam ettirecek ailesini bu çabalarından dolayı kutluyorum" dedi.