ASAYİŞ - 09 Haziran 2021 Çarşamba 13:09

Muşlu anneler evlat nöbetine devam ediyor

A
A
A
Muşlu anneler evlat nöbetine devam ediyor

Muş’ta çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan gözü yaşlı ailelerin parti binası önündeki eylemleri 8.

Muş’ta çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan gözü yaşlı ailelerin parti binası önündeki eylemleri 8. haftada da devam ediyor.


HDP Muş İl Başkanlığı önüne gelen aileler, çocuklarına kavuşma ümidiyle bekleyişlerini sürdürüyor. Parti önünde çocuklarının kaçırılmasını protesto eden aileler, "Halk düşmanı parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP ha PKK", "Türk Kürt kardeştir, HDP kalleştir" ve "Halkı dolandıran parti" dövizleri açarak tepki gösterdi. Dağa kaçırılan çocuklarının fotoğrafları ile HDP önünde eylemini sürdüren aileler, çocukları gelene kadar eylemlerine devam edeceklerini ifade etti.


Ailelere destek vermek amacıyla parti binası önüne gelen Cihannüma Muş İl Temsilcisi Cahit Bulu, Muş Kardeşlik Platformu adına yaptığı açıklamada, çocukların doğduktan sonra büyük emeklerle büyütülmeye çalışıldığını ve insanların gecesini gündüzüne katıp evlatlarını büyütüp vatanına, milletine, devletine, dinine, diyanetine faydalı bir evlat yetiştirmeye çalıştığını söyledi. 10-15 sene boyunca emek verilerek büyütülen çocukların bir örgüt tarafından dağa götürüldüğünü belirten Bulu, “Anne babalarımız büyük emeklerle yetiştirmiş oldukları çocuklarını kendi olurları olmadan, kendi izinleri alınmadan böyle kaçak göçek bir şekilde alınıp da dağa götürülmelerinde kimin emeği varsa biz buradan Allah kahretsin diyoruz. Kendi çocuklarına gelince en iyi okullarda, en iyi yerlerde, yurtdışında okuturlarken, en iyi nimetlerden faydalandırırlarken bu gariban vatandaşın evladını niye dağa çıkartıp eziyet ediyorsunuz. Bizler Kürt olduğumuz için hiçbir zaman ihanet etmedik, etmeyeceğiz. Bu ihaneti yapanlarda elbette bunun hesabını vereceklerdir. Dağlara götürdükleri bu insanlara ne inancımıza, ne ahlakımıza, ne örfümüze uymayan bir hayat yaşatıyorlar. Böyle bir hayat yok” dedi.


“Dilse, özgür bir dil artık kullanıyoruz. Yasak olan Kürtçe konuşmaktan bugün üniversitelerde enstitü kurulan okullara geldik, yasak olan radyolardan bugün açık olan Kürtçe televizyonlara geldik” diyen Bulu, konuşmasını şöyle tamamladı:


“Daha ne istiyorsunuz? Dertleri demek ki kesinlikle Kürtçe değil, bütün bunların derdi ideolojik düşünmek, insanların beynini yıkamak ve Kürt halkını ortadan silmek.”


Oğlu 2016’da dağa kaçırılan Şemsettin Özcan da, HDP’den çocuğunu istediğini vurgulayarak, “HDP çocuğumu nereye götürmüşse geri getirsin. Çocuğum gelmeyene kadar HDP’nin önünden gitmeyeceğim. Gece gündüz buradayım. Burada olmasam Diyarbakır’dayım. Çocuğumu istiyorum. Çocuğumu büyüttüm bu yaşa getirdim. Allah kabul etmesin. Bizim tek bir bayrağımız var o da Türk bayrağı. Türk bayrağından başka bir bayrak istemiyoruz. PKK ve HDP bizden ne istiyor? HDP bizden rahatsız olduğunu söyledi. Eğer bizden rahatsız oluyorsanız çocuklarımızı verin. Sen çocuğunu okutuyorsun, benim çocuğumu dağa götürüyorsun. Allah belanızı versin” diye konuştu.


Kızı 2015 yılında dağa kaçırılan Süheyla Yenilmez ise çocuğu gelmeyene kadar parti önünden kalkmayacağını anlatarak, “Çocuğumu versinler. Kızımı 2015 yılında kaçırdılar. Bitlis’te üniversite okurken okuldan kandırıp kaçırdılar. 6 yıldır kızımı arıyorum. Ne hakla benim çocuğumu götürdüler. Hiçbir şekilde kızımla görüşemedim” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Adalet Bakanı Tunç, çocuklarla birlikte tezahürat yaptı Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da AK Partili belediye başkanlarını ziyaretti. Bakan Tunç, kendisini karşılayan sporcu çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaptı. Bakan Tunç’a futbolcu olmak istediklerini söyleyen çocuklardan bazıları Kerem Aktürkoğlu, bazısı da irfan Can gibi futbolcu olmak istediklerini söyledi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ulus ilçesini ziyaretinin ardından önce Abdipaşa beldesine ardından Kumluca beldesine geçti. Tunç, Abdipaşa Belediye Başkanı Belediye Başkanı Yaşar Dönmez ve Kumluca Belediye Başkanı Mustafa Bozkurt’u makamında ziyaret etti. Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini tebrik eden Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlarla da tek tek tokalaşarak, destekleri nedeniyle teşekkür etti. Daha sonra ise Kozcağız beldesine geçen Yılmaz Tunç, burada meşalelerle karşılandı. Tunç, kendisini karşılamaya gelen Kozcağız Belediyespor Futbol Okulu oyuncuları ile de bir süre sohbet etti. Çocuklarla sohbet eden Tunç, sporculara taleplerini sordu. Bakan Tunç’un, "Neye ihtiyacınız var" sorusuna ise bir çocuk ise "Her şeye" cevabını verdi. Bu cevap Bakan Tunç’u, beraberindekileri güldürdü. Bakan Tunç, çocuklara yapmak istedikleri meslekleri de sordu. Bakan’ın, "Futbolcu olmak isteyen var mı" sorusuna ise tüm çocuklar el kaldırdı. Bir çocuk, "Kerem Aktürkoğlu gibi olacağım", başka bir çocuk da ’’Ben de İrfan Can" dedi. Zonguldakspor’un lisanslı futbolcusu olan bir çocuğu örnek gösteren Bakan Tunç, "Olmaz, öncelikle okulunuzu bitirmelisiniz. Okulu bitirip meslek sahibi olmak lazım, ayrıca sporcu da olursunuz" şeklinde konuştu. Tunç, çocuklarla birlikte "Şampiyon Kozcağızspor" tezahüratı yaparak, onlara hem derslerini çalışmaları hem de spor yapmaları konusunda tavsiyelerde bulundu. Bakan Tunç, kendisini karşılamaya gelen vatandaşlara yönelik yaptığı konuşmada destekler için teşekkür ederek, Kozcağız Beldesi’ne ilçe belediyelerinden daha fazla hizmet gelmesi için çalışacaklarını ifade etti. Bakan Tunç, seçilen tüm belediye başkanları, meclis üyeleri ve muhtarlara görevinde başarılar dileyerek, "Zorlu bir seçim süreci, büyük bir rekabet içerisinde Kozcağız’da bu Ak Partili belediyecilik anlayışı devam etsin dediniz. Buradaki ışık hiç sönmesin dediniz. Biz de sizin o güven layık olabilmek için gece gündüz çalışacağız inşallah" diye konuştu
Ankara TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" dedi. Türkiye Kreatif Ekonomi Zirvesi, Ankara’da gerçekleştirildi. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen zirveye Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Zekeriya Coştu, Ticaret Bakanı Yardımcısı Ö. Volkan Ağar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, TOBB Başkanı Mehmet Rifat Hisarcıklıoğlu, TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Başkanı Ali Ata Kavame ve Meclis Başkan Yardımcısı Berat Kuzu katıldı. Zirvede konuşan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’deki dizi sektörü potansiyelinin ekonomiye katkısı için harekete geçilmesi gerektiğini kaydetti. Konuşmasında, "Kreatif endüstriler sadece dizi ve film sektöründen ibaret değil. Diğer 15 alt sektörü de aynı önemle dikkate almalı ve desteklemeliyiz" diyen Hisarcıklıoğlu, küratörler, sanatçılar ve içerik üreticiler gibi alanlarda da Türkiye’nin önemli bir potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşmenin iş yapma şekillerini tamamen değiştirdiğini aktaran Hisarcıklıoğlu, yenilikçi endüstrilerin bu dönüşümün merkezinde yer aldığını söyledi. Yenilikçi endüstrilerin ihracatının 30 milyar dolar seviyesine taşınması gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, hedefin oyun ve yazılım sektörüyle birlikte kreatif endüstrilerin ihracatını 30 milyar dolar seviyesine taşımak olmasını gerektiğini vurguladı. "Eğitim ve destek programları ön planda" Yenilikçi endüstrilerin gelişmesi için eğitim ve destek programlarının ön plana çıkarılması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi: "Bu potansiyeli daha da yukarı taşımak için eğitim ve destek programlarını ön plana çıkarmalıyız. Özellikle dijital iletişim kanallarıyla, dünya geneline yayılan içerik ekonomisinin lideri olmak için, eğitim ve destek programlarına odaklanmalıyız." "Türkiye’de üretilen diziler, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" Devletin öncülük ettiği ve desteklediği dizi ve sinema sektörlerindeki projelerin başarılı olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de üretilen diziler, Yeni Zelanda’dan Brezilya’ya kadar 150 ülkede, 500 milyona yakın bir nüfus tarafından izleniyor" diye konuştu. Dizi ve filmlerin, dünyanın en büyük platformlarında rahatlıkla kendine yer bulduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu, "Hızla gelişen teknoloji ve yapay zeka, kreatif endüstrilerin değer zincirini önemli ölçüde farklılaştırdı. Diğer bir ifadeyle, yeni ürün ve iş modeli geliştirme, yeni dağıtım kanalı, pazar fırsatları keşfetme ve daha düşük maliyetle üretim için kullanılan dijital teknolojiler, kreatif endüstriler sektörümüze çok önemli fırsatlar sunmaya başladı. Dünyanın her yerinde Türk küratörler, sanatçılar, içerik üreticiler görüyoruz. Kreatif endüstrilerin alt sektörlerin tamamına devlet desteklerini yönlendirerek, sektörün ürettiği katma değeri artırmalıyız. Zira bu sektörler, soyut varlıklardan elde edilen katkıyla ekonomimizi çeşitlendiriyor" dedi. Küresel ekonomide çevreyi kirletmeyen ve katma değerli ürünler üretmeyi sağlayan, fikri mülkiyet, telif, patent gibi unsurların öneminin her geçen gün arttığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Bakın dünya genelinde sektörün toplam büyüklüğü 2 trilyon doları geçiyor. Türkiye kreatif endüstriler sektörü ise büyüklük olarak gelişmekte olan ülkeler arasında 8. Sırada yer alıyor. Yani bizim dünya pazarından aldığımız pay, okyanusta bir damla. Bir diğer önemli husus da şu. Pandemiyle birlikte hızlanan dijitalleşme, iş yapma şekillerimizi tamamen değiştirdi. Ne yapıyorsak yapalım, işimizi mutlaka dijitale taşımak zorundayız. Bütün şirketler artık dijitalde var olmak zorunda" ifadelerini kullandı. Bu zirvenin her girişim gibi bir hayalle başladığını söyleyen TOBB Türkiye Kreatif Endüstriler Meclisi Başkanı Ali Ata Kavame, "Biz inandığımız bir hikaye anlatmaya karar verdik. Hikaye anlatıcılığı ne kadar güzel şey. ’Hikaye anlatma bana’ diye başlayan cümleler duyarsınız hayatınızda. Bu kürsü bugün hikayeni anlat diyenlerin. Bu salon bu hayatta bir hikayesi olanların. En ön sıradan son koltukta oturana kadar sorsak neler anlatır. Bizim hikayemiz bu ülkenin geleceği ile ilgili. Bu kadar kreatif zekanın buraya toplanmasının sebebi bu. Türkiye’nin iş dünyasının kalbinde bize burayı açmalarının sebebi bu, devletin en önemli kurumlarının zamanlarını ayırıp bize kıymet vermelerinin sebebi bu. Tek bir hikayeyi beraber örmek için birlikteyiz" dedi.