EĞİTİM - 22 Kasım 2019 Cuma 13:20

NEVÜ İlahiyat Fakültesi “Hz. Peygamber ve Aile” konulu panel düzenledi

A
A
A
NEVÜ İlahiyat Fakültesi “Hz. Peygamber ve Aile” konulu panel düzenledi

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından “Hz.

Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi (NEVÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından “Hz. Peygamber ve Aile” konulu panel düzenlendi.


NEVÜ Kültür ve Kongre Merkezi Karavezir Salonunda, üniversitenin akademik ve idari personeli ile öğrencilerinin katılımıyla düzenlenen panel, NEVÜ İlahiyat Fakültesi öğrencilerinden ve Şifa Camii İmam-Hatibi Mehmet Ali Aydemir ve ekibinin seslendirdiği ilahi dinletisi ile başladı.


İlahi dinletisinin akabinde saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması, Kur’an-ı Kerim Tilaveti ile devam eden panelin açılış konuşmasını İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş yaptı. Panelin oturum başkanlığını da yapan Durmuş, “Aile kurumu Kur’an-ı Kerim’de, Allah’u Teâlâ’nın bizzat kurulmasını emrettiği, tavsiye ettiği bir müessesedir. İlk insan Hz. Adem ve eşi Hz. Havva’yı cennette yaratıldıktan sonra Allah’ı Teâlâ onlara, “Ey Adem eşin ile birlikte cennete yerleşin, burada imar iskanını tamamlayın” dedi. Dolayısıyla ailenin oluşması tamamen ilahi bir istektir. Onun için aile kurumu mukaddestir, ulvidir, Allah katında çok mübarektir. Bu mukaddes ve ulvi yuvanın asla zedelenmemesi gerekir. Fakat Şeytan azapta gerek, hem Şeytan’ın dürtüleri, hem de Şeytanlaşmış insanların, özellikle Batıdan gelen fikri düşüncelerin etkisiyle aile kurumumuz maalesef çatırdamaya başladı. O bakımdan biz Müslümanların tekrar aile kurumumuza sahip çıkarak, bu müessesemizin hiçbir şekilde zedelenmesine müsaade etmememiz gerekir. Aksi takdirde toplumsal olarak, sosyolojik olarak altından kalkamayacağımız keşmekeşlik ve kaos halini yaşarız. Nitekim bugün Müslüman ailelerin pek çoğu sancılı bir durumda. Aile müessesinizi şunun için Kur’an-ı Kerim önemsiyor: Aile kişinin huzur bulanacağı bir ortamdır, sükûnete ereceği bir ortamdım. İkinci olarak neslin devamı için bir vesiledir ve üçüncü olarak da dinimizce her türlü günah sayılan konulardan alıkoyan bir vasıtadır aile” diye konuştu.


Panele konuşmacı olarak katılan NEVÜ İlahiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Emine Demil, ‘Hadisi Şeriflerde Aile’ konusu üzerinden Kur’an-ı Kerim ve Hz. Muhammed (s.a.v)’in ailenin kutsiyetine verdiği öneme değindi. Demil, “Aile, bir zırh gibi insanı maddi ve manevi bakamından dış dünyadan gelebilecek olumsuzlara karşı korumasından dolayı bu ismi almıştır. Ortak bir geçmişi, şimdiki zamanı ve gelecekten beklentileri paylaşan insanların karşılıklı ilişkilerinin var olduğu ve yaşadığı bir sistemdir aile. Aileleri mutlu ve güçlü kılan husus ise, hiç kuskusuz her şeyi bölüşmeleridir. Bir yaşam boyu güç, enerji, iyi olma hali mevcut olan sevgiyi ve paylaşmayı en kalıcı şekilde ailede öğreniriz. Müminler dünya hayatında yolcu misalidir. Müminin bu uzun yolculuğundaki en önemli sığınağıdır aile. Maddi ihtiyaçlarının yanı sıra manevi ihtiyaçlarının da karşılandığı kutlu bir müessesedir. Bu çerçevede Kur’an-ı Kerim’de Müminlere yapılan tavsiyelerden birisi de, evlenip bir yuva kurmalarıdır.


Evlilikler, iki farklı insanın bir ömrü iyi ve kötü anlarda birlikte olmak, birbirine destek olmak amacıyla başladıkları bir hayat yoludur. Mesut bir yuva kurulurken amaç, uzun yıllar boyunca omuz omuza, sırt sırta vererek zorlukları aşmak, sıkıntıların birlikte üstesinden gelmektir. Allah’u Teâlâ aile birliğinin korunması hususunda eşlere öğütler verir. Peygamberimiz (S.A.V.) Efendimizin de aile ve ailenin önemine dair hadisleri vardır. Peygamber Efendimiz “Bir kişi, sevabını Allah’tan umarak ailesine harcama yaptığında bu harcama onun için sadaka olur” demiştir. Peygamberimiz ailede eşler arasında ilişkileri düzenlerken “Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır" diye buyurmuştur” diye konuştu.


“Modern Dünyada Savrulan Aile” başlığı adı altına konuşan NEVÜ İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. İbrahim Yılmaz , “Sizler gözünüzü kapattığınız zaman güneş yok olmuyor. Bizler başka aileleri görüp bilmeyince her şeyi günlük güneşlik gibi geliyor. Aile kavramı üzerinde günümüz dünyasında olumsuz durumlar var. Bizim ailelerimiz, bizim ülkemiz ve bizim İslam coğrafyasında sıkıntılar mevcut. Dolayısıyla modern aile, modern hayat dediğimiz bu yeni hayat tarzının aile yapımıza bir takım olumsuz etkileri var. İnanç dünyamızda, ekonomik dünyamızda, değerlerimizde savrulup gitmişiz. Bu savrulan yapı içerisinde insanların zihniyetleri, inançları, davranışları, insan ilişkileri ve her şey savrulurken, aile yerinde durmamıştır. Aile durumu ve kavramı da savrulmuştur. Bizler İslam coğrafyası ve Müslüman aileler olarak, aile kavramı bize çok sıcak, çok güzel geliyor. Anne, baba ve çocuk gibi yapıdan bahsediyoruz ama birileri aileyi bu şekilde tanımlamıyor. Modern hayat, modern zihniyet, materyalizm ve niceleri aileyi bir yerlere savurmuştur. Ailede, bir kadın ve bir erkek olur. Dinin, ahlakın, hukukun onayladığı ve uygun şekilde kıyılan nikah ile evlilik ve birliktelik olur. Böylelikle aile olur ve çoğalır. Bizim inancımız, tarihimiz, kültürümüz ve geleneğimiz aileyi bu şekilde tanımlar ve bu şekilde yaşanır. Ama modern hayata baktığımız aile bu şekilde değil, aile başka şekillerde tanımlıyorlar. Erkek-erkeğe aile, kadın-kadına eşcinsel bir aile gibi. Bunları da hukuki olarak yasallaştırıyorlar ve bunu da bir hak, özgürlük gibi gösteriyorlar. Bizim dinimizde fıkhi aile varken, bunun dışında bir de bize aile olarak kabul ettirilmeye çalışılan sapkın aile modelleri türetildi. Bugün Avrupa ülkelerinin bazılarına baktığımızda eşcinsel birliktelik ve evlilikler meşru olarak tanımlanıyor. Hatta bu hukuki olarak da kabul ediliyor. Bu şekilde birlikteliği ve evliliği kabul ederseniz, insanlık ve aile diye bir kavram kalmaz.


Son olarak şunu belirtmek isterim ki, biz elhamdülillah Müslümanız ve Kur’an-ın bize göstermiş olduğu istikamette aile yapımızı, kendimizi, insanlığımızı düzelteceğiz ve bu şekilde bir aile yapısı kurmaya çalışmalıyız. Ben insanlığın var olduğu sürece, insanlığın insanlık fıtratı yapısını koruduğu ve başka bir varlığa dönüşmediği sürece aile kurumun kıyamete kadar var olacağını düşünüyorum” dedi.


Sosyolojik yönleriyle aileyi ele alan NEVÜ Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hasan Yavuzer ise “Tüm dünya genelinde dünyanın neresine giderseniz, tarihin hangi dönemini ele alırsanız alın değişmeyen, evrensel, önemli ve zorunlu temel kurumlar vardır. Bunlar aile, ekonomi, eğitim, din ve siyaset gibi temel kurumlardır. Bunlardan biri olan aile, evlilik yoluyla kurulur ve evlilik Allah’ın emri Peygamberin sünneti ve insanların da bir ihtiyacıdır. Evlilik, nikâh yoluyla gerçekleşir ve nikah iki karşı cins arasındaki gayri meşruluğu ortadan kaldırarak meşru hale getiren bir işlemdir, bir sözleşmedir. Evlilikte çiftlere karşılıklı hak, görev ve sorumluluklar verilmiş ve bu görev ile sorumlulukların yerine getirilmesi beklenir. Bir zamanlar aile büyüklerinin görüşleri ve onların istekleri doğrulusunda evlilikler gerçekleşirken, görücü usulü var iken, günümüzde ise bu anlaşarak ve kaçarak-kaçırılarak evlenme usulleri ortaya çıkmıştır.


Evlenmekte maksat mutlu olmak ve huzurlu bir aile hayatı kurmakken, bazen mutlu olunamamakta ailede geçimsizlikler yaşanmakta. Bu geçimsizlik zamanla şiddete dönüşebilmekte veya bu evlilik boşanma ile sonuçlanmakta. Günümüzde kadına yönelik şiddet ve boşanma artarken, boşanmalar ise evliliklerin ilk altı ayı ve ilk beş yılında yaşanıyor. Yaşadığımız şehir Nevşehir de nüfus oranına göre boşanmaların en yaygın olduğu iller arasında. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’in verilerine göre Nevşehir’de 2018 yılında evlenen çiftlerin sayısı 2 bin 61 iken, 2018 yılında farklı tarihlerde evlenen çiftlerden boşanan sayısı ise 544. Bu ülkemizin bir çok yerinde aynı şekilde olup, bu gidişat ülkemiz, toplum ve aliler için iyi bir gidişat değil.


Günümüzün yaşanan gelişmelerine bağlı olarak evlenme yaşı yükselirken, çocuk sayısı azaldı ve evlenmeyip bekar kalan sayısı da çoğaldı. Diğer taraftan evlenmeden beraber yaşamalar gündeme gelirken, günümüzde belirttiğim gibi boşanmalarda arttı. Avrupa’da tek ebeveynli ailelerin, gey ve lezbiyen birlikteliklerin sayısı çoğalırken en vahimi ise ne yazık ki ülkemizde de bu tür eylemler görülmeye ve duyulmaya başlandı” dedi.


Panel, yapılan konuşmaların ardından panel başkanı Prof. Dr. Zülfikar Durmuş’un değerlendirme ve teşekkür konuşmalarıyla son buldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli’de ABİDE 2024 uygulaması 161 bin öğrenci ile başlayacak 3 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Denizli’de ABİDE 2024 uygulaması 7 ilçede, 32 okulda ve 161 bin 429 öğrenci ile 29 Nisan 2024 ile 3 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Denizli İl Milli Eğitim Müdürlüğü yayınladığı açıklamada, “ABİDE izleme çalışması ilk olarak 2016 yılında 8. sınıf düzeyinde Türkçe, matematik, fen bilimleri ve sosyal bilimler alanlarında yapılmıştır. 2018 yılında aynı alanlarda 4. ve 8. sınıflar düzeyinde yapılmıştır. Pandemi dolayısıyla 2020’de yapılması planlanan döngü 2022 yılına ertelenmiştir. ABİDE 2022 döngüsü, 4, 8 ve 10. sınıflar düzeyinde Türkçe, matematik ve fen bilimleri alanlarında yapılmıştır. ABİDE’de, çoktan seçmeli, çoklu seçim ve açık uçlu soru türleri kullanılmaktadır. ABİDE araştırmasına katılacak olan okul ve şubelerin seçim işlemi, Genel Müdürlüğümüz tarafından tabakalı seçkisiz (rastgele) örnekleme yöntemiyle yapılmaktadır. Başarı testleri, kâğıt-kalemle; anketler ise elektronik ortamda uygulanmaktadır. Öğrenci anketi uygulamaya katılan öğrencilere; öğretmen anketi uygulamaya katılan şubenin branş öğretmenlerine ve okul anketi uygulamaya katılan okulun yöneticilerine uygulanmaktadır. ABİDE araştırmasından elde edilen sonuçlar ulusal bir rapor halinde düzenlenmektedir. Bu sonuçlar, eğitim-öğretim programlarının geliştirilmesinde karşılaşılan eksiklerin giderilmesinde ve eğitim alanında yapılan araştırmalara kaynak olarak kullanılmaktadır” dedi.
Aksaray Aksaray’da emekliler ücretsiz tıraş ediliyor Aksaray’da belediye tarafından oluşturulan kuaför salonunda emekliler ücretsiz olarak tıraş ediliyor. Hizmetin çok verimli olduğunu belirten Aksaray Belediye Başkanı Evren Dinçer, “Sosyal belediyecilik modelini en başarılı uygulayan belediyeyiz” dedi. Aksaray Belediyesine ait kuaför salonu, emekli dinlenme evi bahçesinde hizmet vermeye başladı. Emeklilerin ücretsiz kuaför hizmetinden faydalanacağı berber salonunda hijyenik ortamda saç kesimi ve bakımı yapılıyor. Aksaray Belediyesi Berber Salonu, hafta içi her gün sabah saat 08.00’dan itibaren hizmet vermeye başlayacak. Talepler doğrultusunda kuaför salonu cumartesi günü de hizmet verebilecek. Belediye Başkanı Evren Dinçer, Aksaray Belediyesi olarak şehirde yaşayan 7’den 70’e herkese hizmet verdiklerini söyledi. Aksaray Belediyesi’nin daha öncesinde devam eden mobil kuaför hizmetinin yine devam edeceğini hatırlatan Başkan Dinçer, “Belediye olarak mobil kuaför hizmetimiz devam ediyor. Özellikle rahatsızlık nedeniyle evinden çıkamayan yaşlı, hasta, engelli bireylerimize evde kuaför hizmetimiz sürüyor” şeklinde konuştu. “Sosyal ihtiyaçların karşılanması noktasında bize talepte bulunan hemen hemen her ailemize ulaştık” diyen Başkan Dinçer, Aksaray Belediyesi’nin sosyal hizmetleri en etkin yürüten belediyeler arasında gösterildiğini, şehir genelinde yardıma ihtiyaç duyan her ailenin yanında yer aldıklarını söyledi. Aksaray Belediyesi olarak örnek teşkil eden yeni bir projeyi daha başlattıklarını dile getiren Başkan Dinçer, “Emeklilerimizin ve yaşlı büyüklerimizin kişisel ihtiyaçlarını karşılamak için böyle bir hizmeti başlattık. Belediyemize ait Berber Salonumuz, Emekliler Dinlenme Evi bahçesinde hijyenik ve steril bir ortamda hizmet vermeye başladı. Emeklilerimiz ücretsiz bir şekilde berber hizmeti alabilecekler. Büyüklerimizin hayır duasını almanın en büyük kazanç olduğunu biliyoruz. Bu yüzden toplumumuzda herkesin, bize ihtiyaç duyduğu her an yanlarında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bursa Tarımsal üretimin gücü Bursa Ticaret Borsası ile ortaya çıkıyor Bursa Ticaret Borsası’nın, 2024 yılının ilk çeyreğinde tescil işlem hacminin yüzde 63 artışla 9 milyar 834 milyon lira olduğunu açıklayan Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, “100 yıldır olduğu gibi gelecekte de aynı kararlılık ve heyecanla çalışarak hem bölge ekonomisine hem de ülke ticaretine katkı sağlamaya devam edeceğiz” dedi. Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, 2024 yılının ilk çeyrek tescil işlem hacmi rakamlarını değerlendirdi.2023 yılını 32 milyar lira gibi yüksek bir tescil işlem hacmiyle kapattıklarını dile getiren Başkan Matlı, 2024 yılının ilk çeyreğinde de aynı başarıyı sürdürdüklerini söyledi. Ocak-Mart dönemini kapsayan yılın ilk çeyreğinde tescil işlem hacmini bir önceki yıla göre yüzde 63 oranında arttırarak, 6 milyar 40 milyon liradan 9 milyar 834 milyon liraya yükselttiklerini dile getiren Başkan Özer Matlı, aynı dönemde Borsa kotasyonuna tabi ürünler arasında en çok işlem gören 5 ürünün sırasıyla 3 milyar 689 milyon lira ile zeytin, 1 milyar 77 milyon lira ile yaş sebze-meyve, 1 milyar 39 milyon lira ile et, 745 milyon lira ile canlı hayvan ve 674 milyon lira ile mısır olduğunu açıkladı. Bursa TB, TÜRİB ELÜS’te büyümeye devam ediyor Bursa TB Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı, yetkili acentesi ve A Grubu büyük hissedarları arasında yer aldıkları Türkiye Ürün İhtisas Borsası (TÜRİB) Elektronik Ürün Senetleri (ELÜS) Piyasası’ndaki tescil işlem hacmi rakamlarını da açıkladı. TÜRİB ELÜS Piyasası’nda 2024 yılının ilk 3 ayında Bursa TB acente kaydında, alım-satım olmak üzere 29 milyon 515 bin kilogram ürünün el değiştirdiğini kaydeden Başkan Özer Matlı, “Ülkemizin dört bir yanındaki alıcı ve satıcıları tek bir merkezi platformda toplayan TÜRİB ELÜS Piyasası’nda Borsamız, 2023 yılının aynı dönemine göre işlem hacmini yüzde 49 artışla 196 milyon 385 bin liraya yükseltirken, en çok işlem gerçekleştirilen ürünler ise mısır, buğday ve arpa olmuştur” diye konuştu. Yenilik ve yatırım odaklı başarı Tescil işlem hacmi rakamlarının, Bursa’nın tarımsal üretim ve ticaret potansiyelinin ne kadar yüksek olduğunu ortaya koyduğunu dile getiren Başkan Özer Matlı, “2024 yılının ilk çeyreğinde elde ettiğimiz başarılı sonuçlar, Bursa Ticaret Borsası’nın güçlü ve istikrarlı büyüme trendini sürdürdüğünü gösterirken; TÜRİB ELÜS Piyasası’ndaki performansımızın da ilk günden bu yana artan bir ivme ile devam etmesi oldukça memnuniyet verici. Bu başarıların arkasında kuşkusuz, Bursa TB olarak sürekli olarak yeniliklere ve yatırımlara odaklanmamızın yanı sıra, tüm paydaşlarımızın katkısı büyük. 100 yıldır olduğu gibi gelecekte de aynı kararlılık ve heyecanlaçalışarak hem bölge ekonomisine hem de ülke ticaretine katkı sağlamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Bursa Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Sergisi Nilüfer’de 39. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Sergisi, Nilüfer Belediyesi katkılarıyla Konak Kültürevi’nde seyirciye sunuldu. 64 ülkeden sanatçının çalışmaları arasından seçilen eserler, 8 Mayıs’a kadar Nilüfer’de Bursalılarla buluşacak. 39. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması Sergisi Bursa’da da sanatseverlerle buluştu. Bugüne kadar dünyanın dört bir yanından 9 bini aşkın sanatçının eserlerinin yer aldığı yarışmada, bu yıl ödül alan ve sergilenmeye değer görülen eserler, Nilüfer Belediyesi’nin katkılarıyla Konak Kültürevi’nde seyirciye sunuldu. Aydın Doğan Vakfı tarafından düzenlenen, otoritelerce “Dünyanın bir numaralı karikatür yarışması” olarak nitelendirilen Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması, farklı düşünce ve inançları karikatüre döken sanatçıları bir araya getirdi. Bu yıl 64 ülkeden, 570 karikatüristin toplam bin 365 eserle katıldığı yarışmada ilk üç ödülün sahibi olan Polonya’dan sanatçı Pawel Kuczynski, Kolombiya’dan Elena Ospina, Türkiye’den sanatçı Halit Kurtulmuş Aytoslu olurken, ‘Güçlü Kızlar Güçlü Yarınlar Özel Ödülü’nün sahibi Oğuzhan Çiftçi’ye değer görüldü. Yarışmada başarı ödüllerinin sahipleri ise Çin Halk Cumhuriyeti’nden Xiaoqiang Hou, Polonya’dan Zygmunt Zaradkiewicz ve Türkiye’den Muhammet Şengöz’ün eserleri oldu. Dereceye giren ve sergilenmeye değer görülen eserler, 25 Nisan - 8 Mayıs tarihleri arasında Konak Kültürevi’nde sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.
Kastamonu Matematik öğretmeni adaylarının, dijital içerik tasarlama becerileri geliştirilecek Kastamonu Üniversitesinde eğitim gören matematik öğretmeni adayları, dijital içerik tasarlama becerileri hayata geçirilen proje ile geliştirilecek. Ulusal ve ulusalararası başarılarına bir yenisini daha ekleyen Kastamonu Üniversitesi, matematik öğretiminde yeni yöntemler hakkında yapacağı proje ile adını bir kez daha duyurdu. Türkiye Cumhuriyetinin tarihi, kültürel, siyasal, toplumsal ve ekonomik dinamiklerini anlamayı ve gelecek vizyonuna yeni perspektifler sunmayı amaçlayan araştırma projelerini desteklemek üzere Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) tarafından yürütülen 1001-Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı çerçevesinde açılan “Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı”na sunulan projeler arasından Dr. Öğretim Üyesi Fadime Ulusoy’un yürütücü olduğu “Matematik Öğretmeni Adaylarının Video Temelli Mesleki Gelişim Ortamında Dijital İçerik Tasarlama ve Uygulama Becerilerinin Geliştirilmesi” başlıklı proje, kabul edilerek, 2 yıl süreyle 751 bin TL destek almaya hak kazandı. Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Matematik ve Fen Bilimleri Eğitimi Bölümü öğretim üyelerinden Dr. Öğretim Üyesi Fadime Ulusoy’un yürütücü olduğu projede Trakya Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Dilek Girit Yıldız araştırmacı olarak yer alacak. Ayrıca Kastamonu Üniversitesi ve Trakya Üniversitesi İlköğretim Matematik Öğretmenliği Ana Bilim Dalından birer yüksek lisans öğrencisi projede kursiyer olarak görev alacak. Desteklenen proje çerçevesinde, matematik öğretmeni adaylarının video temelli mesleki gelişim ortamında dijital içerikleri tasarlama ve uygulama becerilerinin geliştirilmesini amaçlanıyor. Proje ile öğretmen adaylarının dinamik geometri yazılımı içerikli etkinliklerin niteliğini sağlamada teknolojik, matematiksel ve pedagojik bileşenleri bütüncül şekilde düşünmeyi öğrenmesi bekleniyor. Ayrıca projede izlenecek üç aşamalı yöntemsel yaklaşımın tüm disiplinlerdeki öğretmen eğitimcilerine öğretmenlik uygulaması dersi tasarımları için ilham vermesi amaçlanıyor. Çalışmada fark etme ve etkinlik kalitesi ile ilgili iki teori arasında kurulan teori ağı alan yazına önemli ve yenilikçi kuramsal katkılar sunması hedefleniyor. Proje çerçevesinde, öğretmen adaylarının tasarlayacağı dijital etkinlikler ve bunların öğretim videoları bir web sitesinde sunulması ile hazırlanan içeriklerin teknoloji ve öğretmen eğitimi ile ilgilenen tüm araştırmacılara araştırma yapma ve proje tasarlama imkanı sunacak. Ayrıca proje çerçevesinde dijital etkinlikler temel alınarak etkileşimli bir bilimsel kitap hazırlanarak eğitimcilere, kitap yazarlarına ve program geliştiricilerine nitelikli dijital etkinlik tasarlama ve uygulama süreçlerinde yol göstermesi hedefleniyor. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, eğitim yöntemleri alanında dijital araçların kullanımı ile çağı yakalayan ve eğitim kalitesini arttırmaya yönelik hazırlanan bu projeden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, çalışmada yer alan akademisyenleri ve öğrencileri tebrik etti. Destekleri için Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’a ve YÖK üyelerine şükranlarını sunan Rektör Topal, proje çalışmalarında kurumlarını teşvik eden yaklaşımlarından dolayı TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’a da teşekkür etti.