YEREL HABERLER - 11 Nisan 2016 Pazartesi 16:13

Niğde Esnaf Ve Sanatkarlar Odası (NESOB) Başkanı Erdoğan Aykin:

A
A
A
Niğde Esnaf Ve Sanatkarlar Odası (NESOB) Başkanı Erdoğan Aykin:

Niğde Esnaf ve Sanatkarlar Odası (NESOB) Başkanı Erdoğan Aykin, ülkede yaşanan terör olaylarının ekonomiyi olumsuz etkilediğini söyledi. Aykin, Niğde çiftçisinin ürünleri bu yıl para etmediğinden dolayı da Niğde esnafının bundan olumsuz etkilendiğini belirtti.
Niğde’nin ekonomisinin tarıma bağlı olduğunu belirten Aykin, "Bu yıl Niğde çiftçisinin tarım ürünlerinin patates, elma ve süt ürünlerinin para etmemesi Niğde’deki esnaflarımızı da etkiledi. Bu yıl çiftçiler para kazanmadığı için çarşıya pazara çıkıp alış veriş yapamıyor ve esnafımızda ürün satamadığı için esnafımız kan ağlıyor. Kimse halinden memnun değil. Şuanda ilimizdeki esnaflarımız kardan çok günü kurtarmaya çalışıyor. Niğde’ deki esnafların hali içler acısı. Aşırı derecede bir sıkıntı var. Niğde tamamen tarım ilçesi çiftçi para kazanırsa esnaflara yansıyor, para kazanamazsa olumsuz bir şekilde esnafa yansıyor. Çiftçilerimizin ürettiği ürünlerin para etmemesi, esnaflarımızda olumsuz yönde etkiliyor. Bu yüzden en ufak esnafımızın bile 2 ya da 3 yerden kredisi var. Kredi batağı içinde yüzüyor esnafımız. Çiftçimiz para kazanmadığı için alış veriş yapamıyor ve bu durum esnafımıza kötü yansıyor, senedini çekini ödeyemeyip icralık duruma düşüyor.” diye konuştu.
İnsanların yarı dair bir güveni olmadığını söyleyen Aykin, "Ülkemizin güney doğu illerindeki terör saldırıları da ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Parası olan vatandaş yatırım yapmıyor. Yatırım yapacak olan büyük iş adamları da gelecekten bir umutları kalmayınca yatırım yapmıyorlar. Hükümetimizin bu gidişe dur demek için bir çaba içerisinde." dedi.
Küçük esnafın kazandığı para direk devlete gittiğini belirten Aykin, "Askeri ücretin yükselmesi, vergilerin ve stopajların yükselmesinden dolayı küçük esnafın kazandığı para direk devlete gidiyor. Asgari ücretin 1.300 TL’ye çıkmasıyla sadece çalışanın değil esnafın kendi primi de arttı. Devletin sigorta primlerine verdiği desteği zor durumdaki esnaf için de istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.