- 15 Aralık 2020 Salı 12:46

Klasik otomobil düşkünü tamirci

A
A
A
Klasik otomobil düşkünü tamirci

Klasik otomobil tutkunu Burak Abidin Aksoy, hurdaya ayrılmış ya da uzun yıllar kullanılmamış klasik otomobilleri, aylar hatta 1 yılı bulan tamir çalışmasının ardından neredeyse fabrikadan ilk çıktığı hale getiriyor.

Klasik otomobil tutkunu Burak Abidin Aksoy, hurdaya ayrılmış ya da uzun yıllar kullanılmamış klasik otomobilleri, aylar hatta 1 yılı bulan tamir çalışmasının ardından neredeyse fabrikadan ilk çıktığı hale getiriyor.


Niğde’de güvenlik sistemleri işi yapan 31 yaşındaki Burak Abidin Aksoy’un 8 yıl önce aldığı klasik otomobili ayağa kaldırmak için verdiği uğraşı zamanla hobisi oldu. Atölyesinde eski araçlara yeniden hayat veren Aksoy, 8 yıl içinde hurdaya ayrılan 10 klasik aracı eski haline getirdi.


Kimi uzun yıllar hiç kullanılmamış birçok parçası kaybolmuş klasik arabaların ihtiyaç duyulan orijinal parçalarını bulan Aksoy, bulamadığı parçaları ise yurt dışından temin ediyor.


Kaportasından boyasına, elektrik aksamından kapı kilitlerine, döşemelerinden motor parçalarına kadar otomobilleri tamamen yenileyen Aksoy, her bir otomobile aracın durumuna göre 5 ay ile 1 yıl arasında emek veriyor.


Yaptığı araçların 4’ünü koleksiyonuna ekleyen Aksoy’un hedefi ise garajını klasik araçlar müzesi haline getirebilmek. Burak Abidin Aksoy, "Bundan 8 yıl önce iş yerimden ayrıldım birikmiş paramla da klasik bir araç aldım 1975 model. Aslında alırken tereddüt ederek aldık epey çünkü masraflarının altından kalkıp kalkamayacağımızı bilmiyorduk. Arabayı aldıktan sonra kaporta, elektrik, motor aksanlarını komple restorasyon çalışması yaptık. Aslında hiç tecrübem yoktu. Videolarını izleyerek yurt dışındaki kaynakları araştırarak Türkiye’deki emsallerini araştırarak buna yönelin bir şey yapmaya çalıştım. Toplamda bu zamana kadar 10 araç yaptım bu araçlardan en eskisi 1970 model bir araçtı. Daha sonra farklı modellerde araçlar yaptım. Araçları genelde kendi koleksiyonum için restore etmeye başladım bir süre sonra hobimiz koleksiyonumuz haline geldi. Kendi araçlarımı toplamaya başladım" dedi.


Araçların tadilat sürelerinin 4 ay ile 1 yıl arasında değiştiğini söyleyen Aksoy, değiştirdiği parçaları da orijinaline sadık kalarak değiştirmeye özen gösteriyor. Aksoy, "Araç bize geldiğinde genelde hurda veya kullanılmayan araçlar oluyor. 20, 25 yıl yatan araçlar var. Tabi bu araçları alıp yapması kolay bir süreç değil biz bunu komple restorasyona soktuğumuzda kaporta işiyle başlıyoruz, soyma ve kumlama, boyasının kazınması oluyor daha sonra çürüklerinin temizlenmesi aşaması oluyor. Astar, boya işlerini yaptıktan sonra elektrik ve motor aksamını elden geçiriyoruz. Bu araçların iç döşemelerini yapıyoruz iç döşemede o dönemin birebir ilk çıktığında neyse ona yönelik, orijinaline sadık kalarak biz bu araçları restore ediyoruz. Ortalama 5 ayla 1 yıl arasında aracın durumuna göre değişiyor. Bu araçları ilk aldığımda normalde iyi gözle bakmıyorlar aslında çürüğü çok fazla ve hurda araçlar olduğu için bu hurdalarla ne yapacaksın git yenisini al diyorlar ama biz eskinin sevdalısıyız. Bitince zaten hurdalarla uğraşma diyen bizi gezdirsene diyor bu insanın hoşuna gidiyor çünkü hiç olmayacak bir şeyden yeniden bir şeyler yapıp inşa ediyorsunuz bu mutluluk veriyor. Eski araçlara da emek verildiğinde sevgiyle yaklaşıldığında güzel sonuçlar elde edebildiğiniz görüyorlar. Hızlı tüketim toplumu olduğumuz için genelde insanlar emek vermekten ziyade arabayı alalım kullanalım değişelim mantığıyla ilerliyorlar. Biz genelde emek verdiğimiz araçlarla dolaşmayı tercih ediyoruz" diye konuştu.


Aksoy’un hedefi ise ilerleyen dönemde garajını İç Anadolu Bölgesi’nde küçük bir araç müzesi haline getirmek.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Ersoy, Yunan mevkidaşı ile "Romeo ve Juliet" oyununu izledi Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni, William Shakespeare’in unutulmaz eseri "Romeo ve Juliet" oyununun Atatürk Kültür Merkezi’ndeki (AKM) gösteriminde bir araya geldi. Oyun, Türkiye’den Devlet Tiyatroları ve Yunanistan’dan Atina Konser Salonu Megaron ve Yorgos Lykiardopoulos kültürel organizasyonu Lykofos ortak projesiyle Ege’nin her iki yakasında tiyatro severlerle buluşuyor. Yunanistan ve Türkiye’den sanat kurumları ile sanatçıları bir araya getiren proje, iki ulus arasında köprü kurmayı hedefliyor. Dün İstanbul’da ilk gösterimi yapılan ve 28 Nisan’a kadar sahnelenmeye devam edecek esere ilişkin AKM’de gerçekleştirilen basın toplantısında Bakan Mehmet Ersoy, Bakan Lina Mendoni ile verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ve değerlendirmelerde bulunduklarını söyledi. Basın toplantısında konuşan Bakan Ersoy, "Bugün değerli mevkidaşım, Yunanistan Kültür Bakanı Sayın Lina Mendoni ve beraberindeki heyeti misafir ettik. Verimli bir görüşme gerçekleştirdik; değerlendirmelerde bulunduk. Şimdi ise çok güzel bir sanat birlikteliği vesilesiyle buradayız. Devlet Tiyatrolarımız ile Pire Belediye Tiyatrosunun ortak bir proje çerçevesinde sahneye koyduğu Romeo ve Juliet oyununun İstanbul galasını izleyeceğiz” dedi. "Sanatın evrenselliği insanlık için daima ortak bir çatı olmuş; en güzel, en anlamlı birlikteliklere ev sahipliği yapmıştır" diyen Ersoy, sözlerine şöyle devam etti: “Bizler de buna sahip çıkmanın, katkı ve değer sunmanın gayretindeyiz. İnanıyorum ki bu proje sadece bir başlangıç olacak, önümüzdeki dönemlerde sanatın diğer alanlarına da yayılacaktır. Romeo ve Juliet, Shakespeare’in eşsiz kaleminden çıkmış ölümsüz bir klasik. Bizler ise bu eseri, sanatçılarımızın kendi kültürel ve tarihsel geçmişlerinden ilham alarak yeniden yorumladıkları bir temsille sahneye taşıyoruz. Oyundaki aileler kendi aralarında anadillerinde konuşurken bir araya geldiklerinde, bildikleri tek ortak dil olan İngilizce ile iletişim kuracaklar. Bu yaklaşım, farklı dillerin ve kültürlerin etkileşimiyle insan doğasının derinliklerine inerek evrensel duyguları keşfetmeyi amaçlamaktadır. Esere günümüz dünyasından açılan bu çağdaş bakış açısı ve yeni yorum vesilesiyle Türkiye ve Yunanistan’ın köklü kültürel mirasını da bir araya getirmiş ve iki ülke arasında derinleşen kültürel diyaloğu sembolize etmiş olacağız. Provalar 18 Şubat’ta, Yunanistan’da başlamıştı. Yönetmen Lefteris Giovanidis’in rejisiyle sahneye taşınan eser, Türkiye’de sanatseverlerle buluşmasının ardından Mayıs ayında, Atina’da perdelerini açacak ve iki ülkede toplamda 13 temsil gerçekleştirilecek. Ayrıca 17-27 Mayıs 2024 tarihleri arasında, Antalya’da düzenlenecek olan 14’üncü ‘Devlet Tiyatroları Antalya Uluslararası Tiyatro Festivali’nde yer almasını da planlıyoruz. Yine yaz aylarında ve önümüzdeki tiyatro sezonunda Türkiye’nin ve Yunanistan’ın farklı şehirlerinde sahnelenmesi, Avrupa’daki prestijli tiyatro festivallerine katılımı söz konusu olacak. Türkiye ve Yunanistan arasındaki kültürel ilişkilerin geliştirilerek daha ileri boyuta taşınması adına bundan sonra da Yunanistan’ın ilgili kurum ve kuruluşlarıyla eşgüdüm ve iş birliği içerisinde çalışmaktan memnuniyet duyacağımızı ifade etmek isterim. Sayın Bakan’a, Pire Belediye Tiyatrosunun ve Devlet Tiyatrolarımızın çok değerli sanatçılarına ve Sayın Lefteris Giovanidisi’in şahsında, sahne arkasında bu esere emek veren bütün ekibe teşekkür ediyorum. Sanatseverleri bu özgün ve özel temsili izlemeye davet ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” dedi. Yunanistan Kültür Bakanı Lina Mendoni ise eserin sahneye konulma sürecinden bahsederek, Türk- Yunan ilişkileri bakımından oyunun İstanbul’da izleyicilerle buluşmasından dolayı mutluluk duyduklarını ifade etti. Romeo ve Juliet’in en güzel aşk hikayesi, aynı zamanda da bir drama olduğunu belirten Mendoni, "Bu oyun bir başlangıç olabilir. İki toplumun kültürel bağlarımızı daha da yüksek hale getirebiliriz. Sadece devlet düzeyinde değil, özel kuruluşlar arasında da ortak projelerin ve ikili işbirliklerinin olduğunu öğrenmekten mutluluk duyuyoruz. Yakın zamanda sizleri Atina’ya 16 Mayıs’ta sahnelenecek oyuna da bekliyorum. Eminim oyun, Atina’da da çok iyi karşılanacak" diye konuştu. Bakan Ersoy ve Mendoni, ortak basın toplantısının ardından AKM Tiyatro Salonu’nda sahne alan "Romeo ve Juliet" oyununu birlikte takip etti.