POLİTİKA - 17 Mart 2019 Pazar 18:51

Hilmi Güler’den 552 proje

A
A
A
Hilmi Güler’den 552 proje

AK Parti Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr.

AK Parti Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Hilmi Güler, projelerini açıkladı. Ordu’yu 19 ilçesiyle ele alan ve toplam 552 adet projenin tanıtıldığı lansman, binlerce kişinin katılımıyla yapıldı.


Durugöl Başpehlivan Recep Kara Spor Salonu’nda gerçekleştirilen proje tanıtım lansmanında büyüklü-küçüklü 552 adet proje açıklayan Güler, çoğunlukla ekonomik ve sosyal gelişimi ele alan, turizm, ulaşım, kültür, sanat ve insana yönelik projeleri tanıttı.


“Hilmi Güler Ordu için ideal bir belediye başkanıdır”


Proje tanıtım lansmanında bir konuşma yapan AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, Orduluları Hilmi Güler’i desteklemeye çağırdı. Kurtulmuş, yaptığı konuşmada şu görüşleri dile getirdi:


“Bizim insanlarımızın öz sözü birdir. Riyakarlara, sahtekarlara bu çatının altında yer yoktu ve olmayacaktır. Bizim insanlarımızın hepsi arı gibi olmak ve bal yapmak durumundadır. Bu da siyasetin ahlak kısmıdır. İddiamız, irademiz var, ahlakımız da olursa, inşallah bu milletin önünde duracak hiçbir güç yoktur. Hilmi Güler de bu özellikleri kendi şahsında birleştirmiş olgun bir siyasetçidir. Yani belediyeciliği de bilir. Bakan olarak çalışmış ve hizmetler yapmıştır. Orduluları sever ve Ordu için ideal bir Belediye Başkanıdır. Onun için bütün gücünüzle desteklemeniz gerekmektedir. Yeni dönemde Ordu’da yeni bir sayfa açıyoruz. Sevgi ve saygıyı bu şehirde hakim kılarak çok güçlü bir şehir inşa edeceğiz. İnşallah güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz“



Güler: “İki günümüz birbirine eşit olmayacak, çok çalışacağız”


AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş’un konuşmasının ardından coşkulu sevgi gösterileri altında kürsüye çıkan AK Parti Ordu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Dr. Mehmet Hilmi Güler, binlerce kişiye yaptığı konuşmada, “Ordu’nun geleceğini inşallah birlikte yazacağız” mesajı verdi. 19 Belediye Başkan Adayı ile birlikte Ordu’yu marka şehir yapacaklarını ve parmakla gösterilecek bir şehir inşa edeceklerini belirten Güler, “Ben bir gölgenin gölgesiyim. Bu gölgenin gölgesi olarak çalışmalar yapacağız. Ve sizlerle çok yoğun bir çalışma içinde 24 saatimize çok şeyler dolduracağız. Çünkü Allah 24 saati herkese eşit vermiş. Bu saatleri eşit olarak da geçirebiliriz ama o zaman ilahi emre uymamış oluruz, iki günümüzün birbirine eşit olmaması lazım. Hele Ordu’da ve Türkiye’de hiç olmaması lazım. Dolayısıyla 31 Mart sadece bir seçim değil, bir takvim günü değildir. Bu seçimin sonucu 2 milyar ezilmiş mazlum insanlara bir haykırış ve mesaj olacak” dedi.


Bir proje adamı olduğunu ifade eden Güler, projelerin her zaman hazırlandığını ancak en önemli olan unsurun gönüllere girmek olduğuna vurgu yaptı. Bu seçim döneminin sloganının ‘gönül belediyeciliği’ olduğuna dikkat çeken Güler, “Projeler nasıl olsa yapılır ben proje adamıyım. Onlar kolay, biz gönül belediyeciliğini oluşturuyoruz. Gönle girmek çok bir iş, biz gönül belediyeciliği oluşturuyoruz. Asfalt yapılır, yollar kaldırımlar yapılır ama gönül çok önemli. Kırık gönülleri tamir etmek çok önemli. Kırık gönülleri tamir etmek, gönüller yapmak için buradayım” ifadelerini kullandı.



“Yeni bir ordu inşa edeceğiz”


Yeni dönemin çok çalışan, çok üreten ve adeta yarışan bir belediyecilik anlayışı hakim olacağına işaret eden Güler, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:


“Yeni bir Ordu inşa etmeye çalışıyoruz. Çok aktif ve aynı zamanda düşünen, üreten ve yarışan bir Ordu ortaya çıkarmak için çalışacağız. Burada kabiliyetler yarışacak. Burada vasatlığa yer yok. Dünya çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Ben daha evvelki görevlerimde Güney Kore’nin, Japonya’nın bilim politikalarını inceledim. Şimdi de Çin ile yakından çalışıyorum. Şunu görüyorum ki; 2030 yılında dünyanın dört büyük ekonomisinin 3’ü Asya’da olacak. Bunlardan bir numara Çin, iki numara Hindistan ve üç numara Amerika Birleşik Devletleri ve dördüncü Japonya olacak. Bunların 3’ü Asya’da bulunuyor. Biz de ağırlıklı olarak Asya’dayız. Onun için Ordu burada Türkiye olarak çok önemli bir rol yüklenecek. Bu olay sadece fındık ve kivi meselesi değil. Bunları düşünmemiz lazım. Demokratik bir ortamda, nasıl gelişilebileceğini, sevgiyle nasıl büyütülebileceğimizi size söylemek istiyorum. Yoksa biz bunları yapmazsak çok gurbet türküleri söyleriz. Bunları yapmazsak çok gencimiz asgari ücretle çalışmak için Orduyu terk edip gidebilir. Bakanlıklardan sonraki en şerefli görev olarak gördüğüm Büyükşehir Başkanlığını sizinle birlikte yapacağım. Bütün birikim ve tecrübelerim ile sizlere hizmet için buradayız. Keyif ve fiyaka yapmaya değil, burada terlemeye, burada iş yapmaya geliyoruz. Bunun için de bilim ve teknolojiyi esasa alıyorum. Türk siyasetinde bilime dayalı siyaset yok. Biz bilime dayalı siyaseti burada oluşturacağız ve bunu gelecek haline getireceğiz. Sonuç olarak, coğrafya bir kaderdir. Ordu’nun coğrafyasının kaderi neyi ileriye götürmek gerekiyorsa birlikte hareketimizi o şekilde oluşturacağız”



Ordu deniziyle barışıyor


Güler, konuşmasının ardından projelerin tanıtımı yaptı. 19 ilçeyi ekonomik, sosyal, turizm, çevre, ulaşım, kültür ve sanat yönünden gelişme ve kalkınma sürecine yönlendirecek, insan unsurunun ön planda tutulduğu projelerini tek tek tanıtan Güler’in ilk tanıttığı proje, Ordu’nun deniziyle barışma projesi oldu. Ordu’yu Karadeniz etrafındaki İstanbul, Bükreş, Odessa, Moskova, Tiflis gibi büyük kentlere ulaşımı sağlayacak bir hinterlanda deniz yoluyla ticaret ve turizm alanında ulaşımı sağlayacak projeyi tanıtan Güler, “Akdeniz-Karadeniz yolunun açılmasıyla denizi kullanmayan Ordu; denizi kullanacak, ekonomide yeni sahalar açarak kentin kalkınması sağlanacak ve aynı zamanda turizm hattında önemli bir nokta olacaktır” dedi.



Altınordu’nun otopark sorunu çözülüyor


Tanıtımı yapılan projeler içerisinde Altınordu’nun en önemli 3 meydanının altında yeraltı otoparkı ve üstünde halka açık alanlar oluşturulacak. Buna göre 19 Eylül Stadyumu, Cumhuriyet Meydanı, Millet Düzü projelerini kapsayan alanların altı 1200 araçlık otopark, dolmuşların kalkış noktaları yer alacak. Bu meydanların üstü ise halka açık yeşil alan olacak. 19 Eylül stadı, ‘Millet Bahçesi’ tarzında ’19 Eylül Bahçesi’ olacak. Mevcut kapalı çarşı arasta niteliğinde halka açık alışveriş alanı olacak.



Monoray geliyor


Ayrıca Melet ırmağının denize döküldüğü noktada yeni bir köprü inşa edilerek Durugöl’de biten yol Cumhuriyet Mahallesine kadar uzatılacak. Yine Rıhtımdan Üniversiteye kadar havadan şehri turlayacak nitelikte Monoray hattı inşa edilecek. Kumbaşı Limanı ise büyütülecek.


Altınordu için en önemli projelerden biri de Kumbaşı Limanı’ndan başlayacak ve Boztepe’nin altından geçecek tünel ve viyadüklerle sahil yolunda ileride oluşabilecek trafik yükünü hafifletecek yeni bir yol inşa edilecek.



Ünye Port, Marina ve yeni sahil projeleri geliyor


Geçen dönem altyapısı hazırlanan Ünye Port Limanı bu dönem inşa edilecek. Ünye’de ayrıca sahil daha fonksiyonel hale getirilecek. Huzurevi’nin yapılacağı Ünye’de, eski Devlet Hastanesi önünde bat-çık şeklinde yol ve kavşak yapılacak. Ünye Büyük Camii çevre daha da genişletilecek. İlçe de kültür ve turizm unsurlarına yönelik projeler uygulanacak.


‘Sakin Şehir’ olarak tescil edilen Perşembe ilçesinde sahil yeniden düzenlenecek ve yat limanı inşa edilecek.


Akkuş Fasuylesi tüm Türkiye’ye tanıtılarak ihracat yapılacak noktaya getirilecek niteliğe getirilecek. Akkuş’ta ayrıca Kaz Yetiştiriciliği Merkezi kurulacak. Fatsa ilçesinin sahili yeniden düzenlenecek ve yeni otogar ve Su parkı yapılacak.


Güler’in 19 ilçede küçüklü-büyüklü 552 projesinin yer aldığı lansmana https://hilmigulerproje.com/ adresinden ulaşılabiliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.