EKONOMİ - 13 Nisan 2019 Cumartesi 09:15

’Ulusal Fındık Çalıştayı’ sonuç bildirgesi

A
A
A
’Ulusal Fındık Çalıştayı’ sonuç bildirgesi

Ordu’da Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) organizasyonunda, 11-12 Nisan 2019 tarihlerinde gerçekleştirilen ‘Ulusal Fındık Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı.

Ordu’da Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) organizasyonunda, 11-12 Nisan 2019 tarihlerinde gerçekleştirilen ‘Ulusal Fındık Çalıştayı’nın sonuç bildirgesi açıklandı.


Fındığın bütün yönleriyle ele alındığı ve yol haritasının belirlendiği ve Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’nin de katıldığı ‘Ulusal Fındık Çalıştayı’ sonuç bildirgesinde önemli kararlara dikkat çekildi. Bildirgede, fındık bahçelerinin yaşlandığı ve yenilenmeleri gerektiği, birçok bahçe sahibinin üretim bölgesi dışında yaşadığı için bahçe bakımlarının yapılmadığı ve bunun verim ve kaliteyi olumsuz etkilediği vurgulandı.


Bildirgede ayrıca 10 yıldır uygulanan alan bazlı destekleme sisteminin fındıkta verimliliği arttırmadığı belirtildi. Bunun yerine yenisini alternatif destekleme sistemi getirilmesi gerektiği kaydedilen bildirgede, lisanslı depoculuk için sanayici ve tüccarın desteklenmesi ele alındı. Bildirgede miras yoluyla bölünün bahçeler için arazi bankacılığı sistemi kurulması, sözleşmeli üretim ve arazi kiralaması uygulamasının yaygınlaştırılması gerektiğine dikkat çekildi.



“Fındık bahçeleri yaşlandı”


’Ulusal Fındık Çalıştayı’ sonuç bildirgesi şöyle:


“- Özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde yer alan bahçelerde yaşlılık söz konusudur. Yenileme ve gençleştirme faaliyetlerine önem verilmeli, ekonomik ömrünü yitirmiş bahçeler belirli bir plan dâhilinde yeniden dikilmelidir. Bahçe yenilemeleri tespit ve planlaması, üniversiteler, araştırma enstitüleri tarım ve orman il müdürlükleri koordinasyonunda yapılmalıdır.”



“Bahçe bakımları yetersiz”


“- Mevcut fındık bahçelerinde üreticilerin önemli bir kısmının üretim bölgesi dışında yaşamasından dolayı bahçe bakım hizmetleri yeterince yerine getirilmemektedir. Fındıkta bakım, verimi etkileyen en önemli unsurlardan biridir. Bu nedenle bakım hizmetlerinin profesyonel bahçe bakım şirketleri tarafından yerine getirilmesi için BÜGEM, TRGM tarafından gerekli çalışmaların en kısa sürede yapılması gerekmektedir.


- Fındıkta verim ve kaliteyi artırmak için budama, gübreleme, yabancı ot, hastalık ve zararlılarla mücadele, hasat ve hasat sonrası işlemlerle ilgili Tarım ve Orman İl ve İlçe Müdürlükleri, Ziraat Odaları ve Üniversiteler gerekli eğitimleri vermelidir. Tarım ve Orman Bakanlığı ve üniversiteler koordinasyonunda izlenebilirlik ve sürekli eğitim merkezleri oluşturulmalıdır.”



“Alan bazlı destek sistemi değiştirilmelidir”


"-Alan bazlı destekleme sistemi fındıkta verimliliği arttırmamıştır. Alternatif destekleme sistemleri uygulanabilir. Eğer alan bazlı destekleme devam edecekse bu sistemden kesilecek cüzi bir fon (yüzde 10), verim ve kalitenin arttırılmasına yönelik olarak demostrasyon amaçlı model bahçelerin oluşturulmasında kullanılmadır.”



“Depolama sağlıklı yapılmalıdır”


"- TMO koordinesinde en kısa sürede fındıkta mevcut depo kapasitesi ile il bazında depolama tesis ihtiyacının tespitinin yapılması gerekmektedir.


- Ürün kayıplarını en aza indirmek için depo standartları (sıcaklık, nem, oksijen düzeyi) belirlenmeli ve bu asgari standartlar fiili alım yapan herkes için zorunlu hale getirilmelidir.


- Fındıkta mevcut depoların yanında “stratejik depolama” tesislerinin kurulması, böylelikle ülke içerisinde ve uluslararası piyasalarda bir arz talep istikrarının sağlanması gerekmektedir.


- Lisanslı depoculuk destekleri sanayici ve tüccar lehine de genişletilmelidir. Ayrıca üreticinin ELÜS kapsamında krediye kolay ulaşımı sağlanmalıdır.


- Depolarda bulunan fındıklarda kayıpları önlemek için iyi tarım uygulamalarının devreye sokulması pazarlama açısından avantaj sağlayacaktır.


- Fındıkta adi depolama yapılan depolarda ortaya çıkan ürün kayıplarının önlenmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda TMO, üniversiteler, ve sivil toplum örgütleriyle birlikte bir proje yürütülmelidir”



“Devletin fındık politikası uzun vadeli olmalıdır”


"- Türkiye’nin izin verilen ve izin verilmeyen alanlardaki toplam fındık üretimiyle ancak iç tüketim ve ihracat karşılanabildiğinden, fındık üretimine izin verilmeyen mevzuatın (2001/3267 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı) değiştirilerek halen fındık dikili alanların tamamında fındık üretimine izin verilmelidir.


- Devlet, fındık politikasını uzun dönemli olarak belirlemeli ve Mayıs sonu-Haziran başında müdahale alım fiyatını kamuoyuna duyurmalıdır. Fındık üretim maliyeti bölgeye göre, müdahale fiyatı ise kaliteye göre belirlenmelidir. Devletin fındık piyasasına müdahale etmemesi (fındık fiyatlarının piyasada oluşması), eğer müdahale edecekse de müdahale alım fiyatları piyasa koşullarını akamete uğratmayacak şekilde belirlenmelidir.


- Alan bazlı verilen desteklerin yerine ‘fındık bahçelerinin gençleştirilmesi, standart bahçelerin tesisi, verim ve kalitenin artırılması, toprak ve çevrenin korunması, çiftçinin örgütlenmesi, fındığın örgütler vasıtasıyla pazarlanması vb şartları yerine getirecek gerçek üreticilere tatminkâr bir yeni destekleme sistemine’ geçilmelidir.


- Fındığın rekabet koşullarında alınıp-satılacağı fındık ihtisas borsasının uygun bölge veya bölgelerde kurulması ve ürünlerin uygun koşullarda depolanıp piyasa istikrarına katkı sağlanmalıdır.


- İhracatta yaşanan en önemli sorunlardan biri olan Aflatoksinin önlenebilmesi için erken hasadın önüne geçilmesi, kurutma tesislerinin yaygınlaştırılması ve fındığın bu tesislerde kurutulması sağlanmalıdır.”



“Üretim toplulaştırılmalı, arazi bankacılığı kurulmalıdır”


“-Üretim toplulaştırması için gerekli adımların atılması, ekonomik işletme büyüklüğünün oluşturulması gerekmektedir. Bu nedenle arazi bankacılığı sistemi kurulmalı, sözleşmemi üretim ve arazi kiralaması uygulaması yaygınlaştırılmalı, üretici örgütleri aktif hale getirilmelidir.


- Fındık AR-GE projelerinin yaygınlaştırılması ve etkinleştirilmesi için finansal ve mevzuat açısından


kamu desteğinin ve kamu-özel iş birliğinin artırılması gerekmektedir.


- Lisanslı depoculuk kapasitesinin artırılması, yaygınlaştırılması ve ürün ihtisas borsasının aktif hale getirilmesi zorunludur.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Trafikte tartıştığı kişiyi eşi ve kızının gözü önünde bıçaklayarak öldüren zanlı adliyeye sevk edildi Antalya’da trafikte tartışma yaşadığı servis şoförü tarafından eşi ve kızının gözü önünde bıçaklanan Önder Çakır hayatını kaybetti. Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan katil zanlısı, sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. Katil zanlısının gazetecilerin, "Neden öldürdünüz" sorusunca cevap vermemesi dikkatlerden kaçmadı. Diğer taraftan olayın sonrasına yaşananlar ise cep telefonu kamerası tarafından kaydedildi. Olay, gece saat 02.00 sıralarında Kepez ilçesi Kuzeyyaka Mahallesi Yeşilırmak Caddesi üzerinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre; Önder Çakır ile Neşet G. trafik ışıklarında tartıştı. Tartışmanın sürdürdüğü esnada Neşet G. aracından inerek yanında taşıdığı bıçakla Önder Çakır’ın sol göğüs altından 1 kez bıçakladı ve otobüsüyle olay yerinden kaçtı. Önder Çakır’ı kanlar içerisinde yerde gören eşi Meryem Çakır ile 8 yaşındaki kızı Zeynep Çakır durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbarla olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibi ağır yaralı olan Önder Çakır’ı ambulansla özel bir hastaneye kaldırdı. Ameliyata alınan Çakır, yapılan tüm müdahalelere rağmen sabah saatlerinde hayatını kaybetti. Cinayet büro ekipleri yakaladı Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olay yerinden 07 YSL 38 otobüsüyle kaçan servis şoförü Neşet G.’yi yakalamak için çalışma başlattı. Ekipler, gözaltına alınan Güçlü’nün, ifadesini almak üzere karakola götürdü. Cinayet zanlısı Güçlü, ifadesinin ardından adliyeye sevk edilecek. Hayatını kaybeden Çakır’ın cansız bedeni otopsi yapılmak üzere Antalya Adli Tıp Kurumu Morgu’na kaldırıldı. Çakır’ın eşi Meryem ile kardeşi Öner Çakır ve yakınları morgda işlemleri tamamlanan Önder Çakır’ın cenazesini Burdur’da defnetmek için teslim aldı. "Sonrasında iniyor ve olduğu gibi bıçağı saplıyor" Cenazenin alınmasının ardından morg çıkışında konuşan Önder Çakır’ın kardeşi Öner Çakır, "Kardeşim akşam eşi ve çocuğuyla evine giden adam. Kırmızı ışıkta duruyor, yeşil yanar yanmaz arkasından duran araç kornaya basarak, selektör yapmış. Kardeşim de elini kaldırmış el işareti yapmış, karşı taraf ne dedi Allah bilir. Sonrasında iniyor ve olduğu gibi bıçağı saplıyor. Ne vurma var, ne bir şey var. Gidiyor bıçağı saplıyor ya, dövüşürsün kavga edersin, dersin ki bu adam gitti direkt olarak bıçağı sapladı. Bıçağı göğsünün olduğu yere kalbine saplamış" dedi. Cinayet Büro Amirliği ekipleri tarafından gözaltına alınan katil zanlısı, sağlık kontrolünün ardından adliyeye sevk edildi. Katil zanlısının gazetecilerin, "Neden öldürdünüz" sorusunca cevap vermemesi dikkatlerden kaçmadı. Diğer taraftan olayın sonrasına yaşananlar ise cep telefonu kamerası tarafından kaydedildi.
İstanbul Eyüpsultan’da otomobillere rastgele silahla ateş açan şüpheli 6 aracı kurşunladı Eyüpsultan’da kimliği belirsiz bir şahıs, sokak üzerinde park halinde bulunan otomobillere rastgele silahla ateş açtı. 6 otomobile kurşunun denk geldiği olayla ilgili polis ekipleri çalışma başlattı. Olay, dün akşam saatlerinde Eyüpsultan Akşemsettin Mahallesi Güneş Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, kimliği belirsiz bir şahıs, sokak üzerinde park halinde bulunan otomobillere rastgele silahla ateş açtı. Otomobilleri kurşunlayan şüpheli, olay yerinden kaçarak uzaklaşırken, araçlarda maddi hasar oluştu. Mahalle sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Olay yeri inceleme ekipleri tarafından sokak üzerinde çalışma gerçekleştirilirken, ayrıca ekipler şüpheliyi yakalamak için inceleme başlattı. “Gözdağı vermek için yapılmış” Olay ile ilgili gözdağı olabileceği yönünde söylentilerin olduğunu belirten Aziz Karadeniz, “Dün akşam dışardaydık. Eve geldiğimiz sırada bir tane şahıs yürüyerek gelip buradaki araçlara ateş ediyor. Yaklaşık 4-5 el ateş ettiğini söylüyorlar. Sanırım gözdağı vermek için yapılmış. Böyle bir söylenti var, ne kadar doğru bilmiyoruz. 15 dakika önce gelseydik burada bize de bir şey olabilirdi. Bizim komşunun yakıt deposunun oraya sıkmışlar. 3-4 milim daha yakın gelseydi arabada yangın çıkabilirdi. Tek kişiymiş. Olay yerine yürüyerek gelmiş” ifadelerini kullandı. “Yaklaşık 4-5 el ateş etti” Gerçekleşen olayda kendi aracının da hasar aldığını belirten Selçuk Uzun ise, “Dün akşam 22.40 sıralarında bir silahlı saldırı oldu. Bir kişi arkaya doğru yaklaşık 4-5 el ateş ederek hızla buradan uzaklaşmış. 6 tane araca hasar vermiş. Bir tanesi de benim aracım. Burada çocuklarda olabilirdi. Hepimiz aileyiz burada. Neyse ki kimsenin canına zarar gelmedi. Sadece böyle malımıza zarar gelerek atlatmış olduk” şeklinde konuştu.
Çanakkale İçişleri Bakan Yardımcısı Turan: Biz hala Türkiye’yi yöneten partiyiz Gelibolu Belediye Başkanı Dr. Ali Kamil Souyak’ı ziyaret eden İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, “Seçimler bitti. Önümüze bakacağız. Biz hala Türkiye’nin en büyük partisiyiz. Biz hala Türkiye’yi yöneten partiyiz” dedi. İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde AK Parti’den Gelibolu Belediye Başkanı seçilen Dr. Ali Kamil Souyak’ı ziyaret etti. Gelibolu Belediye Başkanı Dr. Ali Kamil Soyuak ile makamında bir araya gelen Bakan Yardımcısı Turan, Başkan Soyuak’a görevinde başarılar diledi. Gündeme dair açıklamalarda bulunan Bakan Yardımcısı Bülent Turan, “Halkımız irfanıyla, izanıyla herkese alması gereken cevabı adeta aktardı. Seçimler bitti. Önümüze bakacağız. Biz hala Türkiye’nin en büyük partisiyiz. Biz hala Türkiye’yi yöneten partiyiz. 4 yıl boyunca bu ülkede seçim olmadan beri insanlarız. Başkanımız belli, ekip belli. O yüzden büyük bir istikrarla, motivasyonla yolu devam edeceğiz. Bazen yol kazası olur. Oylar düşer, artar. Ama herkesin bundan ders alıp yola devam etmesi lazım. O yüzden AK Parti değişik yıllarda da, oyları bazen düşse de onu arttırmayı bilen, süreci okuyan büyük bir liderliğe sahip. Hata yapan kim varsa, sorumsuz davranan kim varsa, kendi makamının hakkını vermeyen kim varsa gereği yapılarak yola devam etmek durumundayız. Dolayısıyla ben 4 yıldaki yeni dönemden, hizmet döneminden çok umutluyum. Seçimleri bitirdik, önümüze bakıyoruz. Bugün çok uzun yıllardan beri Özellikle CHP’li arkadaşların yönettiği bir belediyeyi büyük bir başarı ile devralan doktorumuzun yanındayız. Doktorumuz Gelibolu’muzu AK Parti ile buluşturdu. Bir hizmet dönemini başlattı. Herkesin emeği var tabi ki, eski başkanların emekleri var tabi ki. Hepsine teşekkür borcumuz var. Ama şimdi çok büyük bir motivasyonla, farkla adeta hizmete aç kalan bu bölgeyi ayağa kaldırma dönemi. Biz Ankara’dan omuz vereceğiz. Başkan buradan çok büyük bir heyecanla çalışmasını yapacak. Tüm kurumlarımızla, ekiplerimizle beraber inşallah bu hizmete aç dönemi, 5 yıllık dönemi beraberce motive edeceğiz, paylaşacağız. Burası tarihin emaneti bizlere. Gelibolu özel bir memleket. Atatürk’ün, Gazi Süleyman Paşa’nın hatırası, çok farklı tasavvuf ehlinin buradaki hatırası, tümüne bakıldığında tarihimize bir emanet. Bu emanete layık olmak için gece gündüz çalışacağız. Beş sene çabuk geçer. Hakkını vereceğiz” diye konuştu.