EĞİTİM - 16 Mart 2020 Pazartesi 16:52

Ordu Üniversitesi 14 Yaşında

A
A
A
Ordu Üniversitesi 14 Yaşında

Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile 17 Mart 2006 tarihinde kurulan Ordu Üniversitesi (ODÜ) 14’üncü yaşını kutluyor.

Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile 17 Mart 2006 tarihinde kurulan Ordu Üniversitesi (ODÜ) 14’üncü yaşını kutluyor.


Eğitim yolculuğuna 17 Mart 2006 yılında 4 bin 400 öğrenci ile başlayan Ordu Üniversitesi 3 enstitü, 12 fakülte, 2 yüksekokul ve 10 meslek yüksekokulunda 737 akademik ve 337 idari personeli, 317 sürekli işçisi, 12 sözleşmeli personeli; lisansüstü, lisans ve ön lisansta 20 bine yaklaşan öğrencisi ile nitelikli büyümesini sürdürüyor. Geleceğin üniversitesi olma yolunda hızı bir şekilde ilerleyen Ordu Üniversitesi, ulusal ve uluslararası değerlendirme kuruluşlarının yapmış olduğu araştırma sonuçlarına göre gerek öğrenci memnuniyeti gerekse bilimsel alandaki başarı grafiğini her geçen dönem daha üst seviyelere taşıyor.


Bu bağlamda üniversitelerin kendi akademik performanslarını diğer üniversitelerle karşılaştırabilmesine ve üniversitelerin belirlenen kriterlere göre gelişmeye açık yanlarını fark etmelerine yardımcı olan URAP 2019 sıralamasında Üniversitemiz 109 devlet üniversitesi arasında 72’nci, 2000 yılından sonra kurulan 95 üniversite içerisinde ise 26’ıncı sırada yerini aldı.


Akademik teşvik performanslarının değerlendirildiği 2020 Devlet Üniversiteleri sıralaması (DÜS) raporuna göre ODÜ, 123 devlet üniversitesi arasında geçen yıl 69’uncu sırada olan yerini 12 basamak yükselterek bu yıl 57’nci sıraya taşıdı. Türkiye’deki devlet üniversiteleri ve bu üniversitelere bağlı fakültelerin akademik teşvik performanslarına göre sıralandığı bu raporda 2006’dan sonra kurulan 70 üniversite arasında geçen yıl 25’inci sırada olan yerini bu yıl 20’nci sıraya yükseltti.


Öğrenci memnuniyetinde de yükselişini sürdüren ODÜ, Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması (TÜMA) 2019 raporunun sonuçlarına göre lisans öğrencilerinin Devlet Üniversitelerinin Genel Memnuniyet Sıralaması’nda 123 devlet üniversitesi arasında 38’inci sırada yer aldı.


Bugün 8 araştırma merkezi ve 152 laboratuvarı ile bilimsel araştırma faaliyetlerini aralıksız devam ettiren ODÜ, 2012 yılından bu zamana 2 bin dolayında araştırma, tez, alt yapı, bilimsel etkinlik projeleri gerçekleştirildi.


ODÜ ayrıca bünyesinde bulunan Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) biriminde gerçekleştirilen araştırma faaliyetlerinin yanı sıra dışarıdan destekli araştırma projeleri kapsamında TÜBİTAK, SAN-TEZ, DOKAP, AB fonları, KEİK ve özel anlaşmalarla üniversite-sanayi iş birliğini güçlendirmeye yönelik projeler üretmeye devam ediyor.



Hedef: Şehriyle Bütünleşen Üniversite


ODÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Akdoğan, ODÜ’nün bölgesinde, ülkesinde ve dünyada marka bir üniversite olabilmesi için girişimci, yenilikçi ve araştırmacı ruhla yeni ve özgün fikirler ortaya koyarak şehir ve üniversitenin ortak yararına projeler ve işbirlikleri oluşturma gayreti içerisinde olduklarını söyledi. Akdoğan, “Bu bağlamda yerel değerlerle bütünleşmiş bir eğitim kurumu modelini benimseyerek ‘Şehriyle Bütünleşen Üniversite’ hedefimizden hiçbir zaman ayrılmadan ürettiğimiz bilgiyi toplum yararına sunmayı hedeflemekteyiz. Bu hedefler doğrultusunda göreve geldiğimiz günden itibaren şehirle ortak proje ve iş birliklerine imza attık” dedi.


Akdoğan, şöyle konuştu:


“Hızlı bir gelişim ve değişim sürecinin yaşandığı günümüzde kurumsal hedeflerinin bilgiye dayalı sistemlerle donatılmış bir toplum oluşturmanın mücadelesini vererek hem bilimsel çalışmalarımızın niteliğini ve çeşitliğini artırmak hem de eğitim öğretim faaliyetlerimizin kalitesini her dönem yükselterek gençlerimizi bilimin ışığında geleceğe hazırlamak, bu bağlamda ülke kalkınmasına katkı sağlamayı sürdürmektir. Bu duygu ve düşüncelerle kuruluşundan günümüze kadar Üniversitemizin gelişmesine katkıda bulunan bütün yöneticilerimize, bürokratlarımıza, akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimize teşekkürlerimi sunuyor, Üniversitemizin 14’üncü kuruluş yıl dönümünü kutluyorum.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.