- 17 Mayıs 2021 Pazartesi 09:26

Ordu’da Ramazan Bayramı’nda 398 şehit ve 591 gazi ailesi ziyaret edildi

A
A
A
Ordu’da Ramazan Bayramı’nda 398 şehit ve 591 gazi ailesi ziyaret edildi

Her fırsatta şehit ve gazi aileleri bir araya gelen Ordu Valisi Tuncay Sonel, Ramazan Bayramı’nda da şehit ve gazi ailelerini yalnız bırakmadı.

Her fırsatta şehit ve gazi aileleri bir araya gelen Ordu Valisi Tuncay Sonel, Ramazan Bayramı’nda da şehit ve gazi ailelerini yalnız bırakmadı.


Vali Tuncay Sonel öncülüğünde, Büyükşehir Belediye Başkanı, Vali Yardımcıları, Kaymakamlar, İlçe Belediye Başkanları, Emniyet, Jandarma, Sahil Güvenlik, Askerlik Şubesi, Müftülük, Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışa Vakfı çalışanları tarafından il genelindeki 398 şehit ailesi ve 591 gazinin evlerine gidilerek, bayramları kutlandı ve şehitler için dualar edildi.


Şehit aileleri ve gazileri ziyaret programına arife günü başlayan Vali Tuncay Sonel, Altınordu ilçesinde Şehit J. Astsb. Kd. Üçvş. Ogün Medin, Şehit Polis Memuru Yakup Arslan, Şehit Muh. Astsb. Bşçvş. Bayram Gümüş, Şehit P. Uzm. Çvş. Oral Marangoz’un ailesi ile gazilerimiz Ali Temel Sayan, Hüseyin Öztürk, Olgun Gülmez, Volkan Karacan’ı evlerinde ziyaret ederek, hem bayramlarını kutladı, hem de hallerini ve hatırlarını sordu.


Ramazan Bayramı süresince de şehit ailelerini ve gazilerine ziyaretlerini sürdüren Vali Sonel, Ramazan Bayramının birinci günü Perşembe ilçesinde Şehit P. Uzm. Çvş. Ceyhun Arslantürk, Altınordu ilçesinde Şehit P. Er Ümit Doğan, Şehit Polis Memuru Ercan Göktepe, Şehit Komiser Yardımcısı Tarkan Biber’in ailesini ziyaret ederek, bayramlarını kutladı. Kısa süreli sohbetlerle şehit ve gazi ailelerinin gönüllerini aldı. İstek ve taleplerini dinledi ve anında yerine getirdi.


Vali Tuncay Sonel, bayramın ikinci ve üçüncü gününde de şehit ve gazi ailelerine yaptığı ziyaretlerine devam etti. Ramazan Bayramı’nın ikinci günü Altınordu ilçesinde 2 şehit ve 2 gazi ailesini ziyaret eden Vali Sonel, şehit ve gazi ailelerinin bayramını kutladı.


20 Mart 1994 tarihinde İstanbul’da bombalı bir saldırıda şehit olan Sivil Şehit Ertan Ersöz’ün Kirazlimanı Mahallesi’nde yaşayan ailesini, 22 Nisan 1996 tarihinde Bingöl’ün Genç ilçesinde bölücü terör örgütü mensuplarıyla girilen çatışmada şehit olan Polis Memuru Erkut Tufan’ın Durugöl Mahallesi’nde yaşayan ailesini, 19.09.2017 tarihinde Siirt’in Baykan ilçesinde yürütülen operasyon esnasında yaralanarak gazi olan J. Astsb. Kd. Çvş. Emrah Kılıç’ın Terzili Mahallesi’nde yaşayan ailesini, 10 Nisan 1996 tarihinde Irak’ın kuzeyinde yürütülen operasyonda yaralanarak gazi olan Recep Evli’nin Şirinevler Mahallesi’nde yaşayan ailesini evlerinde ziyaret eden Vali Sonel, şehit ve gazi ailelerinin bayramını kutladı. Şehitlerimizi dua ederek yad etti.


Şehit ve gazi ailelerine yaptığı ziyaretleri, Ramazan Bayramı’nın üçüncü günü de sürdüren Vali Tuncay Sonel, Ünye ve Fatsa ilçelerinde 4 şehit ve 1 gazi ailesini ziyaret etti.


Ünye ilçesinde, 30 Ekim 2014 tarihinde Diyarbakır’da hamile olan eşi ile birlikte pazar alışverişi yaparken silahlı saldırı sonucu şehit olan Hava Astsubay Nejdet Aydoğdu’nun Ünye’nin Hamidiye Mahallesi’nde yaşayan ailesini, 11 Ekim 2001 tarihinde görev yaptığı Kıbrıs’ta geçirdiği trafik kazası sonucu şehit olan Tank. Asb. Çvş. Fatih Coşkan’ın Ünye’nin Sofutepesi Mahallesi’nde yaşayan ailesi ile Kore Gazisi ve Türkiye Muharip Gaziler Derneği Ünye Şube Başkanı Yalçın Taşçıoğlu’nu evlerinde ziyaret eden Vali Sonel, şehit ve gazi ailelerinin bayramını kutladı.


Ünye ilçesinde şehit ve gazi ailelerine yaptığı ziyaretlerin ardından Fatsa ilçesine geçen Vali Sonel, burada da 17 Ocak 2018 tarihinde Isparta’nın Yalvaç ilçesinde meydana gelen uçak kazasında şehit olan Hava Pilot Binbaşı Ümit Karamustafa’nın Bolaman Mahallesi’nde yaşayan ailesi ile 16 Mart 2012 tarihinde Afganistan’ın Kabil şehrinde helikopter kazası sonucu şehit olan Hava Binbaşı Şükür Bağdatlı’nın Bolaman Mahallesi’nde yaşayan ailesini evlerinde ziyaret etti.


Ziyaret ettiği şehit ve gazi ailelerinin halini ve hatırını soran Vali Sonel, şehit ve gazi ailelerinden bir istekleri olup olmadığını da sordu. Şehit ve gazi ailelerinin baş tacı olduğunu ifade eden Vali Sonel, şöyle konuştu:


“Bu güzel vatan toprağında hür ve bağımsız bir şekilde yaşıyorsak, nefes alıp veriyorsak, bunu aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize borçluyuz. Onların geride bıraktığı emaneti olan kıymetli aileleri, bizim baş tacımızdır. Onları mutlu etmek, yüzlerindeki bir tebessümün sebebi olabilmek, bizleri de mutlu eder, sevindirir. Devletimizin tüm imkan ve kabiliyetleriyle şehit ve gazi ailelerimizin yanındayız. Onlar için ne yapsak azdır. Yaptığımız ziyaretlerle, gönüllerini hoş edip, dualarını almaya çalışıyoruz. Ramazan Bayramı süresince benimle birlikte Büyükşehir Belediye Başkanımız, Vali Yardımcılarımız, Kaymakamlarımız, İlçe Belediye Başkanlarımız, Emniyetimiz, Jandarmamız, Sahil Güvenliğimiz, Askerlik Şubemiz, Müftülüğümüz, Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışa Vakfı çalışanlarımız, ilimiz genelindeki 398 aziz şehidimizin ailesini ve 591 kahraman gazimize giderek, bayramlarını kutladık. Şehitlerimizi dualarla yad ettik. Şehit ailelerimizin ve gazilerimizin gönüllerini aldık. Onları mutlu etmeye çalıştık. Şehitlerimizin ruhu şad, mekanları cennet olsun. Kahraman gazilerimize de sağlık ve afiyetler diliyorum."


Yapılan ziyaretten dolayı çok mutlu olduklarını dile getiren şehit ve gazi aileleri de, “Sayın Valimizin Ramazan Bayramı vesilesiyle bizleri ziyaret edip, bayramımızı kutlaması, bizleri çok mutlu etti. Samimi bir şekilde halimizi, hatırımızı, bir ihtiyacımız olup olmadığını sorması, bizleri duygulandırdı. Allah razı olsun. Ayaklarına sağlık" diyerek, duygularını dile getirdiler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Vali Çiftçi’den 1 Mayıs mesajı Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, 1 Mayıs Emek Ve Dayanışma Günü vesilesiyle bir mesaj yayınladı. Vali Çiftçi, mesajında emeğiyle varlık bulan, maddi ve manevi değer üreten, alın teri döken ve helal kazanç peşinde koşan tüm çalışanların "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü"nü kutladığını ifade ederek, “Hayatın dengesi olarak sayabileceğimiz emek; alın teri döken, helal kazanç ile hem kendi geçimini sağlayan hem de milletimizin kalkınması ve refahı için çalışan emekçi kardeşlerimizin temel hayat prensibini oluşturmaktadır. Çünkü bizim inancımızda ve medeniyetimizde çalışmak; bir işe emek vermek, müstesna bir yere sahiptir. Zahmet çekmenin rahmete işaret olduğuna inanılarak, "Emek olmadan yemek olmaz." anlayışıyla hareket edilir. Nitekim Peygamber Efendimiz (S.A.S.) "Hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir kazanç yememiştir." buyurmaktadır. Bu anlayışla bizler de çalışanlarımızın mutluluğunu, ülkemizin müreffeh geleceğini aydınlatan bir meşale olarak görüyoruz. Devlet olarak çalışanlarımızın ve işçi kardeşlerimizin emeklerinin karşılığını tam almaları, çalışma şartlarının daha da iyileştirilmesi, hak ettikleri yaşam standardına kavuşmaları, iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için var gücümüzle çalışıyoruz. Üreten elleri ve çalışkan yürekleriyle milletimiz ve devletimiz için çok büyük bir değere sahip olan emekçi kardeşlerimiz, dayanışmanın ve birlikte çalışmanın timsalidir. Çalışanlarımızın fedakârlıklarıyla maden ocaklarından atölyelere, tarlalardan fabrikalara, kooperatiflere kadar icra edilen her faaliyette el emeği, göz nuru, alın teri ile hizmet ederek Türkiye’mizin ekonomik alanda büyümesine katkı sağlamaktadır. Daha müreffeh bir ülke olma yolunda işçinin alın teri kurumadan hakkını veren, işçi kardeşlerimizin özverili çalışmalarını takdir eden, çalışanlarının sorunlarını dile getirmesini sağlayan ve bu sorunların çözümüne ışık tutarak İşçi-işveren kaynaşmasına vesile olan işverenlere de ihtiyacımız olduğunun bilincindeyiz. Hakkaniyetli bir çalışma ortamı sunarak çalışanlarının emeğini karşılıksız bırakmayan işverenlerimizin artması temennisiyle devletimiz, helal kazanç politikasıyla sermayesini yöneten işverenlerimizi de göz ardı etmemekte, çeşitli desteklerle onlara kol kanat germektedir. "Ekmeği, öğrendim, sonra ekmeğin bolca üretilmesi gerektiğini, sonra da ekmeği hakça bölüşmenin, bolca üretmek kadar önemli olduğunu öğrendim." diyen Hz. Mevlana’nın anlayışıyla bir araya gelerek iş bölümüne bağlı olarak çalışıp, refah ve bolluğumuzun artmasına vesile olan tüm emekçi kardeşlerimiz, üretimin en önemli unsurudur. Tüm dünyada işçi ve emekçiler tarafından kutlanan 1 Mayıs’ın birlik ve beraberliğimizi pekiştirmesini, hakkaniyetli bir çalışma ortamına vesile olmasını ve kardeşçe uzak bir bayram havasında geçmesini temenni ediyorum. Bu vesileyle tüm emekçi kardeşlerimize aileleriyle birlikte sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yaşam diliyor, çalışma hayatlarında başarılar niyaz ediyorum.” dedi.
Van Van’da 1 ton 800 kilo kaçak avlanılan inci kefali ele geçirildi Van’ın Muradiye ilçesinde jandarma ekiplerinin çalışması sonucu 1 ton 800 kilo inci kefali ele geçirildi. Van Gölü’nde yaşayan endemik tür olan ve üreme dönemine girmesi nedeniyle avlanması yasak olan inci kefali balığını korumak için çalışmalar devam ediyor. Kontrol çalışmaları çerçevesinde Muradiye İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, dün gece ilçenin Yalındüz bölgesinde yapılan çalışmalar sonucunda 1 tonu canlı, olmak üzere 10 çuval içine konulmuş yaklaşık 800 kilo ölü inci kefali balığı ele geçirildi. Canlı balıklar tekrar dereye bırakırken, el konulan ölü balıklar imha edilmek üzere Muradiye İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi. Olayla ilgili 1 kişiye 67 bin 558 TL para cezası uygulanırken, kaçakçılıkta kullanılan kamyonet ise 15 gün trafikten men edildi. "İnci kefallerinin tarihte olmadığı kadar bizim yardımımıza ihtiyacı var" Konuyla ilgili açıklamaya yapan Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "İnci kefali Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı sularından üremek için tatlı sulara göç ediyor. Nu göç sırasında inci kefalleri, martılarla, yılanlarla ve bir çok canlıya mücadele ediyor. Akıntıyı yeniyor fakat, inci kefalleri yenemediği tek canlı oda insanoğlu. Üremek için derelere giren balıklar, maalesef kaçak avcıların hedefi oluyor. Bu sebepten dolayı Van İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, 7/24 dere kenarında üreme döneminde nöbet tutuyor. Jandarma ekipleri, bu akşam da yine kaçak avcılığı önlemiş oldu. Yaklaşık 1 ton canlı balığı kurtarıp tekrar suya bırakırken, kaçak avlanmış balıklar da el koydu. Bu aslında bize şunu gösteriyor. Koruma çalışmaları varsa balığın geleceği var. Şayet koruma çalışmaları sekteye uğrarsa maalesef inci kefalinin geleceğinden bahsetmemiz mümkün değil. Ümit ediyoruz ki bu koruma çalışmaları önümüzdeki günlerde de hız kesmeden devam eder. Çünkü inci kefallerinin tarihte olmadığı kadar bizim yardımımıza ihtiyacı var. Bu sebepten dolayı Muradiye İlçe Jandarma Komutanlığı ile Muradiye İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerine teşekkür ediyoruz" dedi.
Muğla Kuraklık il kriz merkezi toplandı Küresel iklim değişikliği ile birlikte kuraklık ihtimaline karşı durum değerlendirmesi yapılarak gerekli tedbirlerin alınması ve eylem planı oluşturulması amacıyla Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan başkanlığında, tarımsal kuraklık il kriz merkezi toplantısı yapıldı. Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde gerçekleştirilen toplantıya il komitesini oluşturan kurum temsilcilerinin yanı sıra İlçe ve şube müdürleri katılım sağladı. Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Meteoroloji ve DSİ’den uzmanların sunum yaptığı toplantıda, Muğla il genelindeki su kaynaklarının durumu, kuraklığa yönelik çalışmalar ve öneriler ile meteorolojik veriler ele alındı. Toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak, sürdürülebilir tarımsal su kullanımının planlanması ile ilgili proje ve çalışmalar hakkında bilgi verdi. ‘Kırsal Kalkınma Ekonomik Yatırımlarının Desteklenmesi’ Projesi kapsamında Bakanlık tarafından üreticilere modern sulama, bireysel sulama ve yağmur hasadı için yüzde 50 hibe desteği sağlandığını hatırlatan Saylak, su konusunda herkesin duyarlı olması gerektiğini vurguladı. Tarımsal üretim planlamasını suyu merkeze alarak yapmak gerektiğini ve bunun milli bir duruş olduğunu kaydeden Barış Saylak, “Bu, hepimiz için tarihi bir sorumluluktur. Bugün en büyük zenginliğimiz olan yeşili ve maviyi çocuklarımıza ulaştırmak zorundayız. Biz üretim aşamasında bitkilerin su ihtiyacı durumunu değerlendirerek, üreticilerimize bu konuda bilgi veriyoruz. Tarımda su merkezli üretim planlamasının önemini anlatıyoruz” dedi. Muğla Vali Yardımcısı İsmail Soykan da konuşmasında bir damla suyun ve bir karış toprağın bile önemli olduğuna vurgu yaparak, su kaynaklarının doğru ve etkin yönetimi konusunda herkesin üstüne düşen görevi yapmasının bugüne ve geleceğe hizmet olduğunu söyledi. Soykan, toplantının Muğla’ya ve ülkemize hayırlı olmasını diledi.