Avcı “eğitimde Despot Yönetime Yer Yok”

Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı, eğitimde despot bir yönetim anlayışına yer olmadığını ve başarının büyük bir bölümünün sağlıklı bir iletişimden geçtiğini söyledi.
Fatsa’da ilk ve orta dereceli okullarda 21 bin 643 öğrenci ve 1419 öğretmen olduğunu hatırlatan Avcı, ilk yarıyılın kazasız-belasız atlatıldığını ifade etti. Her yıl ortalama iki okul yapılması halinde, beş yıl sonra Fatsa’da normal eğitime geçilebileceğine dikkat çeken Avcı, “Artık SBS yerine TEOG sınavları yapılmaktadır. Bu sınavların sonuçları ilk yarı notu olarak karneye geçti. Soruların tamamını cevaplayan öğrencilerimiz de vardı. Bu anlamda üstün bir başarı yakaladık. Bu sınav ikinci dönemde de olacak. İnşallah kazasız belasız atlatırız. Sınav öncesinde çocuklarımızın heyecanını gidermek için deneme sınavları yapacağız” dedi.
“BEN BİLE ORADA OKUMAK İSTİYORUM”
261 projeyle Ordu’nun en çok proje üreten ilçesi olduklarını dile getiren Ahmet Gürsel Avcı, “Ordu, Türkiye genelinde 8. oldu. Bu noktada Fatsa’nın çok büyük bir payı olduğunu düşünüyorum. Bu kapsamda her ay öğretmenlerimize ve öğrencilerimize bir kitap okumayı zorunlu tutuyoruz. Her ayın bir teması var. O temaya göre de çalışmalarımız devam ediyor. Tabi alt ve üst kurul toplantılarımız da sürüyor. Bana göre kütüphaneleri cazibe merkezi haline getirmek lazım. Bu anlamda Fatsa’da hayırsever vatandaşlarımız sayesinde iki okulumuzda zenginleştirilmiş kütüphane kurduk. Buraya okul öncesi eğitim alan bir çocuk bile gidebiliyor. Minderlerimiz var. Bilgisayar masaları var. Bu ortam, çocuğu kütüphaneye çekiyor. Böylece çocuklar kitap okumak istiyor. Ben bile orada okumak istiyorum. Bütün bunları yaparak mevcut proje kapsamında farkındalığı artırmaya çalışıyoruz. Zaten her yaptığımız toplantıda değişik fikirler ortaya atılıyor. Her fırsatta bunun üzerinde çalışıyoruz” diye konuştu.
“FATSA’YA HER YIL İKİ OKUL GEREKİYOR”
Başarının daha da artması için normal eğitime geçilmesinin şart olduğunu belirten Avcı, “Biliyorsunuz Ordu Büyükşehir oldu. Yatırımlarımız belediyeye gelecek. Bununla hem mevcut okullarımızı yenileyeceğiz, hem de yeni okullar yapmak için gayret göstereceğiz. Her yıl iki okul yapılması halinde beş yıl içinde normal eğitime geçebiliriz. Fatsa’nın arkasında yedi ilçe var. Devasa bir şekilde büyüyor ve gelişiyor. Her yıl bin öğrenci ilave oluyor. Bu durumda çözüm için yeni okullar yapmak lazım” şeklinde konuştu.
“BAŞARININ YÜZDE 88’İ İLETİŞİMDEN GEÇİYOR”
Asıl hasadın ikinci dönem sonunda alınacağına dikkat çeken Ahmet Gürsel Avcı, sınavlar ve yerleştirmeler konusunda belli bir hedeflerinin olduğunu belirtti. “Geçen sene 5 puan artırmayı hedeflediğimiz sınavları 9 puan artırmayı başardık” diyen Avcı sözlerine şöyle devam etti: “Bu başarı canla başla çalışan arkadaşlarımız sayesinde gelmiştir. Bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Milli Eğitim olarak yönetim anlayışımızda şu var: Despot yöneticiliği sevmiyorum. Benim öğretmenim gelip rahatlıkla derdini anlatabilmeli, paylaşabilmeli. Bizim asıl başarıyı yakalayabilmemiz için öğretmenlerimizi motive etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde despot bir yöneticilik anlayışı ilçeyi başarısızlığa götürür. Onun için de ekip ruhu ve ‘biz’ anlayışıyla çalışıyoruz. Başarının yüzde 88’i iletişimden geçiyor. Yüzde 12’si de çalışmaktan. O nedenle özellikle iletişime çok önem veriyorum. İkinci dönemde de hem öğretmenlerimiz, hem de öğrencilerimiz için motivasyon seminerleri ve konferansları düzenleyeceğiz.”
“ÇOCUKLARINIZI BAŞKALARIYLA KIYASLAMAYIN”
15 günlük ara tatilin nasıl değerlendirilmesi gerektiği konusuna da değinen Fatsa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Gürsel Avcı açıklamasını şöyle tamamladı: “Elbette öğrencilerimiz eğlenecek ve dinlenecektir. Ama hiç olmazsa günde yarım saat kitap okumalarını tavsiye ediyorum. Bu arada konu tekrarı yapsınlar. Ama yapmasalar da olur. Çünkü adı üzerinde tatil, Oynayacaklar, eğlenecekler. Daha doğrusu kafaları dinlenecek. Velilerden şunu özellikle istiyorum: Ne olur çocuklarınızı başkalarıyla kıyaslamayın. Birinci dönem 4 olur, ikinci dönem 5 olur. Not çok da önemli değildir. Ya da her şeyin sonu değildir. Biz her şeyden önce iyi insan yetiştireceğiz. Asıl amaç bu. Önemli olan eğitim. Öğretim zaten kendiliğinden geliyor. İyi bireyler yetiştireceğiz. Vatanını, milletini, bayrağını seven insanlar yetiştireceğiz. Asli görevimiz budur. Öyle olmasaydı ‘Milli Eğitim’ yerine ‘Milli Öğretim’ olması gerekirdi.”