EKONOMİ - 26 Kasım 2025 Çarşamba 13:19

Ordu 16 bin 750 ton ile Türkiye’nin en fazla bal üretimini yapan il

A
A
A
Ordu 16 bin 750 ton ile Türkiye’nin en fazla bal üretimini yapan il

Ordu’da arıcılara yönelik ‘Sağlıklı Arı, Sağlıklı Yaşam-Arı Ürünlerinin Çeşitlendirilmesi, Arı Sağlığı ve Koloni Yönetimi’ adlı eğitim programı düzenlendi. İl Tarım ve Orman Müdürü Bayram Ay, Türkiye’de en fazla bal üretiminin yapıldığı Ordu’da kovan başı bal veriminin 26 kilogram olduğunu, toplamda ise 16 bin 750 ton üretim yapıldığını söyledi.


Ordu İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği iş birliğiyle arı ürünlerinin çeşitlendirilmesi, arı sağlığı ve koloni yönetimi, ana arı yetiştiriciliği, genetik etkileşimlerin arı kalitesine etkileri konularında arıcıların teknik kapasitesinin artırılması hedefiyle arıcılara yönelik ‘Sağlıklı Arı, Sağlıklı Yaşam’ temalı eğitim programı düzenlendi. İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde düzenlenen programda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Bayram Ay, 2025 yılı verilerine göre Ordu’da 645 bin adet arılı kovan olduğunu söyledi. 16 bin 750 ton bal üretimi ile Ordu’nun Türkiye’de en fazla bal üretimi yapılan il olduğunu ifade eden Ay, "İlimiz arı kovanlarının kışı geçirmeleri için oldukça uygun bir iklime sahip olmasına rağmen flora yapısının özelliklerinden olan çiçeklenme döneminin kısıtlı bir süreyi kapsaması sebebiyle arıcılarımızın büyük bir kısmı gezginci arıcılık yapmaktadır. Arıcılık Kayıt Sistemi’nden alınan verilere göre ilimiz, 2025 yılında 645 bin adet arılı kovana sahip olup, 2025 yılı kovan başı bal verimi 26 kilogram olarak tespit edilmiştir. İlimiz, toplamda 16 bin 750 ton bal üretimi ile birlikte Türkiye’de 1. sırada yer almaktadır. 2024 yılı verilerine göre il genelinde 2 bin 635 arıcıya ait 563 bin 521 koloni için 84 milyon 580 bin 86 TL arılı kovan destekleme ödemesi yapılmıştır. 2025 yılı arılı kovan desteklemesi kapsamında birlik üyesi yetiştiricilere kovan başı 140-266 TL, birlik üyesi olmayan yetiştiricilere kovan başı 100-170 TL arası destekleme ödemesi yapılacak olup, destekleme çalışmaları hâlihazırda devam etmektedir" dedi.


Arıcılara yönelik denetimlerin kesintisiz bir şekilde devam ettiğine dikkat çeken Ay, Ordu’dan çeşitli ülkelere 2023 yılında 723 ton 335 kilo, 2024 yılında 598 ton 825 kilo, 2025 yılında ise 371 ton 171 kilo bal ihracatı yapıldığını ve son olarak İngiltere’ye 8 ton bal ihraç edildiğini söyledi.


Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Akın Çiftçi ise, Türkiye’de en fazla bal üretiminin yapıldığı Ordu’da arıcıların büyük bir kısmının gezgin olduğunu, birlik olarak her zaman arıcıların yanında olduklarını, desteklerinin ve eğitimlerinin devam edeceğini kaydetti.


Konuşmaların ardından Doç. Dr. Ayşe Ebru Borum tarafından arıcılara yönelik ‘Arı Ürünlerinin Çeşitlendirilmesi, Arı Sağlığı ve Koloni Yönetimi’, Dr. Samet Okuyan tarafından ise ‘Bal Arılarında Yetiştirme ve Genetik Etkileşimlerin Ana Arı Kalitesi Üzerine Etkileri’ konularında eğitim verildi. Programda arıcılık sektörüne sunduğu desteklerden dolayı Ordu Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Akın Çiftçi tarafından Ordu Valisi Muammer Erol’a plaket takdim edildi. Vali Erol ise, İl Tarım ve Orman Müdürü Bayram Ay’a, Arıcılık Araştırma Enstitüsü Müdürü Şeref Cınbırtoğlu’na, Gıda Kontrol Laboratuvar Müdürü Nizamettin Açıkbaş’a, TARSİM Bölge Müdür Yardımcısı Burhan Kılıç’a, Doç. Dr. Ayşe Ebru Borum’a, Dr. Samet Okuyan’a katkılarından dolayı plaket verdi.



Ordu 16 bin 750 ton ile Türkiye’nin en fazla bal üretimini yapan il

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AFAD’dan gönüllülerine sertifika ve kimlik teslim töreni Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından Akreditasyon Sertifika ve Destek AFAD Gönüllüleri Kimlik Töreni düzenlendi. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü kapsamında akreditasyon sürecini başarıyla tamamlayan ekiplerin ve 81 ilden gelen Destek AFAD Gönüllülerinin katılımıyla AFAD Başkanlığında ‘Akreditasyon Sertifika ve Destek AFAD Gönüllüleri Kimlik Teslim Töreni’ düzenlendi. Programa, İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Sevim Sayım Madak, AFAD Başkanı Ali Hamza Pehlivan ve gönüllüler katıldı. "Gönüllülük kavramıyla çerçeve daha da genişlemiştir" Akreditasyon Sertifika ve Destek AFAD Gönüllüleri kimlik kartlarını takdim etmek üzere bir araya geldiklerini belirten AFAD Başkanı Ali Hamza Pehlivan, "4 kavramdan bahsetmek isterim. Aslında belki de bu süreci özetleyen temel kelimeler, temel kavramlar arasında yer alan bu kavramlardan birisi; imece, diğeri gönül kelimesi gönül kavramı ve bu kavramlardan doğmuş olan gönüllü kavramı ve en nihayet akreditasyon kavramı. İmece; bizim kadim kültürümüzde, geleneğimizde yeri olan, insanlarımızın hiçbir karşılık beklemeden birbirlerinin yardımına koştuğu süreçleri ifade eder. Bir insanın, bir ailenin ihtiyacı olduğunda diğer komşuları o mahallede köyde yaşayanlar hiçbir teklif beklemeden bazen haberli bazen habersiz bu vatandaşlarımızın yardımına koşarlar ve belki de günlerce sürecek bir iş, 1 gün içerisinde bitirilir. Bunun hep birlikte mutluluğu yaşanır. Gönül kavramı; diğer insanlarda tek bir kelimeyle karşılığı olmayan, birçok anlamı içinde barındıran bir kelimedir. Kalp, ruh, duygu, arzu, istek gibi birçok anlamlı kelimeyi bünyesinde barındırır. Bu da aslında bizim sahip olduğumuz kültür ve medeniyet değerlerinin doğurduğu bir kelimedir, kavramdır. Bir işe gerçekten içtenlikle ve arzu, istekle ve kalben, ruhen katılım sağlamak, isteklilik göstermek anlamına gelir. Bu kelimeden doğmuş olan gönüllük kavramı hem imeceyle hem gönül kavramıyla bir bütünlük arz edecek şekilde hiçbir karşılık beklemeden insanların birbirinin yardımlarına kavuşmasıdır. Hatta gönüllülük kavramıyla çerçeve daha da genişlemiştir" diye konuştu. "Salondaki bütün gönüllere, bütün gönüllülere ihtiyacımız var" 5 Aralık Dünya Gönüllüler günü vesilesiyle tüm gönüllüleri tebrik eden İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, şöyle konuştu: "AFAD bir koordinasyon kurumu. AFAD, afet yönetimiyle ilgili bir işi kendisi yapacak diye bir şey yok. Dünyaya baktığımızda afet yönetiminin büyük çoğunlukla gönüllüler üzerinden yürüdüğünü de görüyoruz zaten. Şu ana kadar akredite ettiğimiz ekip sayısı 16 bini geçti. Benim resmi olarak şu anda AFAD’daki arama kurtarma eleman sayım kaç? Sadece 3 bin 500. Bin 200 daha alacağız. İşte 4 bin 500, 5 bine yaklaşacağız 5 bin bile olmayacağız. Bu bize yeter mi arkadaşlar? Yetmediğini 6 Şubat depreminde Rabbim hepimize öğretti. Bu sayıların yetmediğini, yetmeyeceğini sadece bu hizmeti kamu eliyle, kamu görevlisi eliyle yapamayacağımızı en büyük delili, ispatı 6 Şubat depremleriydi. Az önce sayı verildi. Dendi ki 6 Şubat depremlerinde 32 bin 500 arama kurtarma görevlisi sahada çalıştı. Doğru mu? Doğru. AFAD’ın elinde resmi çalışan kaç tane arama kurtarma elemanı vardı? 2 bin 200-2 bin 500. Gerisi, bir kısmı diğer kamu kuruluşlarından, emniyetin PAK’ı, Milli Eğitim’in arama kurtarma, cezaevlerinin arama kurtarma ekipleri. Diğeri de 14 bini de dünyanın çeşitli ülkelerinden bizim yardımımıza koşan dost ve kardeş ülkelerin gönüllüleri ve sivil toplum kuruluşları. Bizim bir hesabımız var. 6 Şubat depreminde 30 bin bina enkaz oldu. 25 kişidir bizim ekipler. Ekipler 25 kişi 8 saat çalıştı biz dinlenelim sonra 16 saat sonra gelip mesaiye devam ederiz diye bir kavram yok. Orada kesintisiz bir hizmete ihtiyaç var. Yani aynı enkazın başında 3 ayrı ekibe ihtiyacınız var. 75 kişi enkaz başına 30 binle çarparsanız 1 milyon 900 bin küsur arama kurtarmacıya aynı anda bütün enkazlara ulaşıp çalışma yapabilmeniz için ihtiyacınız var. Bu kadar insanı resmi olarak istihdam etme şansınız var mı? Yok. İşte o zaman salondaki bütün gönüllere, bütün gönüllülere ihtiyacımız var." Konuşmaların ardından AFAD gönüllülerine kimlikleri ve sertifikaları teslim edildi.
İstanbul Fenerbahçe’den açıklama Fenerbahçe Kulübü, Galatasaray-Samsunspor maçının son dakikalarında yaşanan penaltı pozisyonuyla ilgili bir açıklama yayımladı. Sarı-lacivertli kulüp konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı: "Bugün oynanan Galatasaray-Samsunspor karşılaşmasının son dakikalarında yaşanan ve tüm kamuoyunun açık biçimde gördüğü penaltı pozisyonunun, hem sahadaki hakem hem de VAR tarafından değerlendirilmemiş olması, Türk futbolu adına ciddi bir soru işaretidir. Göreve geldiğimiz günden bugüne kadar hakem tartışmalarının içine girmemeyi, odağımızı sahaya ve oyuna vermeyi özellikle tercih ettik. Ancak bu tercihimiz, açık hataların görmezden gelinmesini kabullendiğimiz anlamına gelmez. Hakemlerin ve VAR’ın standardının, ligin kaderini doğrudan etkileyen bu denli belirleyici anlarda dahi sağlanamaması; sadece bir kulübün değil, Türk futbolunun tamamının problemidir. Bizim tek beklentimiz, herkes için adil, şeffaf ve eşit uygulanan bir yönetim anlayışıdır. Fenerbahçe, hiç kimsenin lehine ayrıcalık istemez; ama kimsenin de aleyhine oluşabilecek bir düzenin parçası olmayı kabul etmez. Türkiye Futbol Federasyonu’nun ve ilgili kurullarının bu konuda acil bir açıklama yapması, yaşanan pozisyonun gerekçesini kamuoyuna şeffaf biçimde sunması Türk futbolu adına zorunluluktur. Fenerbahçe Spor Kulübü, rekabetin saha içinde kazanıldığı bir lig için gereken her adımın takipçisi olacaktır."
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta okulda koku paniği: Yaklaşık 17 öğrenci hastaneye sevk edildi Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde bulunan bir ilkokulda yayılan ve kaynağı belirlenemeyen koku nedeniyle yaklaşık 17 öğrenci zehirlenme şüphesiyle hastanelere sevk edildi. Gazi Paşa Atatürk İlkokulu’nda teneffüs sırasında kokuyu fark eden öğrencilerin rahatsızlanması üzerine okul yönetimi durumu ekiplere bildirdi. Kısa sürede bölgeye AFAD, itfaiye, sağlık ekipleri, polis ve uzman ekipler sevk edildi. Öğrenciler hızla okulun toplanma alanına yönlendirilerek bina tamamen tahliye edildi. Rahatsızlanan öğrenciler olay yerinde yapılan ilk müdahalelerin ardından ambulanslarla kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Yetkililer, öğrencilerin genel sağlık durumlarının iyi olduğunu ve tedbir amaçlı müşahede altında tutulduklarını belirtti. Ekiplerin okul binasında yaptığı ilk incelemelerde kokunun kaynağına ilişkin kesin bulguya ulaşılamadı. Olayla ilgili adli ve idari soruşturmanın sürdüğü bildirildi İl Milli Eğitim Müdürlüğünden yapılan açıklamada, "Saat 12.00 sıralarında, Dulkadiroğlu ilçemizde bulunan Gazipaşa Atatürk İlkokulu binasında, Kahramanmaraş Ortaokulu öğrencileri teneffüste iken, kaynağı henüz belirlenemeyen bir koku hissedilmiştir. Bunun üzerine tedbir amacıyla tüm öğrenciler hızlıca toplanma alanına yönlendirilmiş ve bina tahliye edilmiştir. Olayın ardından sağlık ekipleri, emniyet, AFAD, itfaiye ve ilgili kurumlar kısa sürede okulda gerekli incelemeleri gerçekleştirmiş, binada herhangi bir zehirlenmeye neden olabilecek bulguya rastlanmamıştır. Etkilenme şüphesi bulunan öğrenciler, UMKE ekipleri tarafından yapılan ilk değerlendirmenin ardından sağlık kuruluşlarına sevk edilmiştir. Hastanelerde yapılan tetkiklerde herhangi bir olumsuz bulguya rastlanmamış olup öğrenciler müşahede amaçlı gözlem altında tutulmaktadır. Süreç tüm birimlerimiz tarafından yakından ve titizlikle takip edilmektedir" denildi. Öğrencilerden Rabia Nur Yıldız’ın babası Mustafa Yıldız, "Okulun ana giriş kapısında bir sıkıntı olduğunu ve yaklaşık 15 öğrencinin etkilendiğini öğrendik. Hastaneye acile geldik. Okula yetkililer gelmiş araştırmaya başlamışlardı. Doğalgaz zehirlenmesi yok deniliyor. Çocuklarımıza buhar verilip oksijen veriliyor. Bunlardan kim sorumluysa gerekli araştırmaların yapılmasını bekliyoruz" dedi.