KÜLTÜR SANAT - 18 Ekim 2020 Pazar 10:35

Arya Sposa Gelinlik CEO’su Derya Demir; “Gelinlik tercihi vücut tipine göre olmalı”

A
A
A
Arya Sposa Gelinlik CEO’su Derya Demir; “Gelinlik tercihi vücut tipine göre olmalı”

Adanalı ünlü tasarımcı Arya Sposa Gelinlik CEO’su Derya Demir, gelinlik tercihin vücut tipini dikkate alınarak yapılması gerektiğini söyledi.

Adanalı ünlü tasarımcı Arya Sposa Gelinlik CEO’su Derya Demir, gelinlik tercihin vücut tipini dikkate alınarak yapılması gerektiğini söyledi.


Gelinlik seçiminin kadınlar için oldukça önemli bir ayrıntı olduğunu belirten Derya Demir, gelin adaylarının binlerce farklı model arasından doğru tercihi yapmak durumunda olduğuna dikkat çekti. Gelinlerin hayatlarındaki en önemli gününde seçimlerini stressiz yapmaları gerektiğinin altını çizen demir, “Her kadın, kendine en yakışacak gelinliği bilir. Bu nokdada gelinlerimize en önemli önerim araştırma yapmalarıdır. Ne kadar çok gelinlik modeli görürlerse, kendilerine en uygun gelinliği bulma ihtimalleri o kadar artacaktır” dedi. “Müşterilerin kendilerine geldiğinde her zaman akıllarında bir model olduğunu anlatan Demir, “Bizimle birlikte yaptıkları çalışmalar sonucunda ise bu modeller çoğu zaman bambaşka bir hal alıyor. Biz, ekip arkadaşlarımızla beraber gelinlerimizin vücut tipine en uygun gelinlik önerilerini onlara sunuyoruz. Birbirinden farklı modeller arasında haliyle kafaları karışıyor. Bu noktada bir profesyonelden destek almalarını öneriyorum. Açık fikirli olsunlar. Biz gelin adaylarımıza en yakışacak gelinlik modellerini öneriyoruz” ifadelerini kullandı.


“Gelinlik alışverişini kısıtlı bir zamana sıkıştırmayın” uyarısında bulunan Demir, “Müşterilerimiz bazen bize geldikleri zaman inanılmaz az vakitleri kalmış oluyor. Haliyle bu durumda daha çok stres oluyorlar. Kendilerine en yakışacak modeli bulmak bizim için de zorlaşıyor. Her gelin özel. Her kadının kendine göre bir tarzı, vücut ölçüleri ve hayalinde olan bir gelinlik modeli var. Bu noktada onların beklentilerini en iyi düzeyde sağlayabilmemiz için alışverişe zaman ayırmalarını istiyoruz. Düğüne günler kala yapılan alışverişler sonucunda kadınlar ya çok stres oluyor ya da günün sonunda mutsuz oluyorlar” diye konuştu.



“En önemlisi gelinlerin kendini güzel hissetmesi”


Gelinliğin birçok önemli unsurunun giyecek kişi tarafından belirlenmesi gerektiğini ifade eden Demir, “Öncelikle müşterilerimizden hayallerindeki silüeti bize göstermelerini istiyoruz. Biz de bu doğrultuda onlara önerilerde bulunuyoruz. O özel günde, kadınların, giydikleri gelinlik içinde rahat hareket edebilmeleri çok önemli. Gelinlik tabi ki günlük kıyafet kadar rahat olmayacak ancak, rahat yürüyebilmeleri, rahat dans edebilmeleri ve en önemlisi o gelinliğin içinde kendilerini iyi hissetmeleri gerekiyor” ifadelerini kullandı.


Gelinliğin kumaşının da bu noktada oldukça önemli olduğunu açıklayan Demir, ”Gelinliğin kusursuz görünmesini sağlayan en önemli unsur aslında doğru kumaş kullanımı. Modele en uygun kumaş tercih edilmezse, mükemmel bir model bile kendini göstermez. İpek, tafta, güpür dantelli ya da saten tasarımlar daha ağır modellerde tercih ettiğimiz kumaşlar arasında yer alıyor. Ancak bu kumaşlar bedeni tamamen kavradığı için, vücut hatlarının ortaya çıkmasını isteyen gelinlerimize öneriyoruz. Büyük beden gelinlik alacak müşterilerimize ise daha sade, hatlarını belli etmeyen kumaşlardan gelinlikler hazırlıyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Avrupa’nın elektrikli otomobilde en hızlı büyüyen pazarı Türkiye oldu Avrupa elektrikli otomobil pazarına ilişkin güncel veriler, Türkiye’nin 2025 yılı Ocak-Kasım döneminde tam elektrikli otomobil satışlarında en hızlı büyüyen pazar olduğunu ortaya koydu. Türkiye, 11 ayda 164 bin 665 adet satış rakamı ile Avrupa’da 32 ülke içerisinde 4. sıradaki yerini sağlamlaştırdı. EBS Danışmanlık tarafından Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verileri esas alınarak hazırlanan rapora göre Türkiye, yıllık satış artış hızında da Avrupa’nın en hızlı büyüyen pazarı oldu. Verilere göre Avrupa genelinde (Türkiye dahil) elektrikli otomobil satışları söz konusu dönemde yüzde 30,87 oranında artarken, Türkiye’de bu artış oranı yüzde 111,40 seviyesine fırladı. Türkiye böylece, kendi yerli markası Togg’un da başarılı üretim planlaması ile büyüme hızında tüm Avrupa ülkelerini geride bıraktı. Kasım ayı satışlarında ise Türkiye, 17 bin 892 adet elektrikli otomobil satışı ile Avrupa 5. sırada yer aldı. Kasım ayındaki yıllık artış oranı yüzde 37,95 olarak kaydedildi. Elektrikli otomobillerin toplam otomobil satışları içindeki payına bakıldığında Türkiye’de Ocak-Kasım döneminde pazar payı yüzde 17,55 olarak tespit edildi. Bu oranla Türkiye, Avrupa’daki 32 ülke arasında 17. sırada konumlandı. Avrupa ortalaması ise yüzde 18,81 seviyesinde gerçekleşti. Türkiye’de 2026 yılında elektrikli araç tercihinin yüzde 20’lerin üzerine çıkması bekleniyor. Raporda Almanya, Birleşik Krallık ve Fransa toplam satışlarda ilk üç sırayı alırken, Türkiye’nin toplam adet bazında bu ülkeleri takip ettiği belirtildi. Pazar payında ise Norveç, Danimarka ve İzlanda gibi ülkeler yüksek penetrasyon oranlarıyla listenin üst sıralarında yer aldı. Uzmanlar, Türkiye’de elektrikli otomobil satışlarının güçlü artışında, yerli üretim etkisi, genişleyen model çeşitliliği, teşvik yapısı ve kullanıcı ilgisinin yükselmesinin etkili olduğuna dikkat çekti.
Samsun OMÜ’de hizmet içi eğitim programı düzenlendi Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı’nca kalite yönetimi çalışmaları kapsamında planlanan hizmet içi eğitim programı düzenlendi. OMÜ Merkez Kütüphane’de gerçekleştirilen ve kullanıcı geri bildirimleri doğrultusunda düzenlenen eğitimlerle, kütüphane hizmetlerinin daha etkin, sürdürülebilir ve kullanıcı odaklı yürütülmesi hedeflendi. Eğitim programının açılış konuşmasını yapan OMÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanı Uğur Donbay, hizmetlerin etkinlik ve verimlilik esasına göre yürütülmesinin, birim içi iş akışlarının iyileştirilmesinin ve hizmet kalitesinin artırılmasının önemine vurgu yaptı. Programın ilk oturumunda ’Kullanıcı Hizmetleri Süreci’ eğitimi, Kullanıcı Hizmetleri Birim Sorumlusu Kütüphaneci Yeliz Yılmaz Akal tarafından verildi. Eğitimde, kütüphanede sunulan kullanıcı hizmetleri ve bu hizmetlere ilişkin süreçler bütüncül bir yaklaşımla ele alındı. Ardından düzenlenen ’Otomasyon Sistemi ve Kişisel Verilerin Korunması’ eğitimi, Teknik Hizmetler Akademik Danışmanı Öğr. Gör. Şengül Hayırcı tarafından sunuldu. Oturumda, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında kütüphane otomasyon sistemleri, bilgi ve iletişim teknolojileri ile veri yönetimi süreçleri hakkında bilgilendirme yapıldı. Programın devamında, ’Akademisyen ve Öğrenciyle İletişim’ eğitimi, Kullanıcı Hizmetleri Akademik Danışmanı Öğr. Gör. İbrahim Ethem Olukcuoğlu tarafından gerçekleştirildi. Bu bölümde, akademisyen ve öğrenci profilleri, iletişim biçimleri ve kullanıcı karakter analizleri üzerinden kütüphane hizmetlerinin daha etkili sunulmasına yönelik yaklaşımlar paylaşıldı. Eğitimlerin son bölümünde ise ’Protokol ve Nezaket Kuralları’ eğitimi, Daire Başkanı Uğur Donbay tarafından verildi. Oturumda, kurumsal temsil, hizmet sunumunda iletişim dili ve davranış standartları üzerinde duruldu. Eğitim programının sonunda yapılan değerlendirmede, personelin farkındalığının artırılması, hizmet süreçlerinin geliştirilmesi ve kalite yönetimi anlayışının kurumsal düzeyde güçlendirilmesinin amaçlandığı ifade edildi.