YEREL HABERLER - 25 Şubat 2012 Cumartesi 16:15

CEZAEVİNDEKİ MAHKUM BİR HAFTADA KUR`AN-I KERİM ÖĞRENDİ

A
A
A
CEZAEVİNDEKİ MAHKUM BİR HAFTADA KUR`AN-I KERİM ÖĞRENDİ

Osmaniye’nin Toprakkale ilçesindeki Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda Kur’an-ı Kerim Kursu düzenlendi. Düzenlenen kursta kısa sürede Kur’an-ı Kerim okumayı öğrenen Hükümlü Hasan Sarı’ya bir adet Kur’an-ı Kerim törenle verildi.
Kurum mescidinde yapılan programda konuşan Din Görevlisi Şerif Işık; “Yaklaşık bir yıldır bu kurumda Din Eğitimi, Ahlaki Gelişim ve Manevi Rehberlik Hizmetleri’ni yürütmekteyim. Bugüne kadar 20’nin üzerinde hükümlümüze Kur’an-ı Kerim öğrettik. Şu anda Kur’an-ı Kerim Kursu’na devam eden 12 hükümlümüz bulunmaktadır. Hükümlülere haftada bir gün din dersi, iki gün Kur’an-ı Kerim dersi, ayda bir dini konularda konferanslar veriyorum. 58 yaşında olan Hükümlü Hasan Sarı’nın 40 gün gibi kısa bir sürede Kur’an-ı Kerim’i öğrenmesi beni çok mutlu etti. İnsanın yaşı ne olursa olsun, isterse Kur’an-ı Kerim’i kısa bir sürede öğrenebileceğini Hasan bey bize gösterdi. Bu durum okumanın yaşının olmadığına da güzel bir örnektir. Temennimiz bütün hükümlü kardeşlerimizin Hasan Sarı gibi gayret göstermeleri. Buradan donanımlı olarak ayrılmalarıdır” dedi.
Hükümlü Hasan Sarı ise gözleri yaşlarla dolarak yaptığı konuşmasında şunları söyledi;
“46 gün önce küçük bir cezadan dolayı Toprakkale Açık Ceza İnfaz Kurumu’na hükümlü olarak geldim. Hayatta en çok istediğim Kur’an-ı Kerim’i öğrenmekti. Fakat bugüne kadar bir türlü kısmet olmamıştı. Ben buraya geldiğimde bu ceza süresini fırsat bilerek Kur’an-ı Kerim öğrenmek istedim. Görevliler bana yardımcı oldu. Kurumda din derslerini yürüten Şerif Işık hocamdan dersler aldım. Geldiğimden 3 gün sonra Kur’an-ı Kerim derslerine başladım ve geldiğimin 10. günü ‘elif be cüzü’nü bitirerek, Kur’an-ı Kerim okumaya başladım. Bu güne kadar 4 cüz Kur’an-ı Kerim okudum. Şu an 5. cüzü okumaya devam ediyorum. Çok mutluyum, sevincimi kelimelerle ifade edemiyorum. Allah bana burada böyle bir cezayı mükafata çevirdi. Benim Kur’an-ı Kerim öğrenmemde emeği geçen başta Şerif Işık hocama, bu ortamı hazırlayan Kurum Müdürüme, Kurum Öğretmenime ve diğer görevlilere teşekkür ediyorum.”
Kurum Müdürü Mustafa Ertekin ise “Hükümlümüzün Kur’an-ı Kerim öğrenmesi hem kendisi hem de bizim için mutluluk oldu. Dışarıda böyle bir işi başaramayıp, görev yaptığımız kurumda kısa bir sürede başarması ise bizim için daha büyük bir mutluluktur. Hükümlümüzü bir kez daha tebrik ediyorum. Ceza İnfaz Kurumları’nın asıl işlevi olan topluma faydalı bireyler yetiştirebilme konusunda üzerimizdeki sorumluluğun bilinciyle hareket etmeye gayret ediyoruz. Kurumumuzda din derslerini yürüten, hükümlülerin dini problemlerine çözümler üreten, dini materyalleri temin ederek hükümlülere ulaştıran Şerif Işık hocama ve Toprakkale İlçe Müftülüğü’ne de çok teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyorum” diye konuştu.
Törene Kurum Müdürü Mustafa Ertekin, Kurum 2. Müdürü G.Yusuf Fidanoğlu, Toprakkale İlçe Müftülüğü Din Görevlisi Şerif Işık, Kurum Öğretmeni Adem Çimen ile Kurum personelleri katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AK Parti Milletvekili Ensarioğlu: "Söz konusu açıklamalarım, Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu, "Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi" dedi. Ensarioğlu, bir yabancı yayın kuruluşuna verdiği röportajla ilgili yazılı açıklama yaptı. Ensarioğlu şunları kaydetti: "Yabancı bir yayın kuruluşuna Terörsüz Türkiye süreci ve Meclis Komisyon çalışmalarıyla alakalı verdiğim bir mülakatta, sürece dair yaptığım değerlendirme sonunda, sunucunun ısrarlı Suriye politikası konusunda, sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanı sayın Hakan Fidan’ın politikalarında çelişkiler olduğuna dair verdiğim cevapta, böyle bir şeyin olmayacağını söyledim. Sözlerimin sonunda partimizin ve hükümetimizin politikalarını belirleyen iradenin sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi olduğunu, buna karşı bir irade ortaya koyanın ya görevi bırakması gerekir, ya da görevden alınır şeklindeki ifademin amacı ve maksadı gayet net olduğu halde üç gündür, bağlamı ve maksadı dışında, bazı art niyetli çevrelerin çeşitli sosyal medya mecralarında çarpıtarak yorumladıklarını üzüntüyle müşahede ettim. Benim düşünce ve açıklamalarım açık ve nettir. Söz konusu açıklamalarım, parti politikalarımızda sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi dışında, kimsenin çelişkili irade ortaya koyamayacağı ve AK Parti’de böyle bir şeyin mümkün olmayacağını kesin cümlelerle hatırlatmak adınaydı. Sayın Dışişleri Bakanının özelde şahsına yönelik değildi."