SAĞLIK - 10 Ocak 2018 Çarşamba 13:41

Eski dekan açıklama yapmasına izin verilmemesini eleştirdi

A
A
A
Eski dekan açıklama yapmasına izin verilmemesini eleştirdi

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Polikliniğinde iki hastaya yapılacak göz nakli için Rize’ye gelen eski dekan Şaban Şimşek, ameliyatın ardından basın açıklaması yapmak istediği hastanede yönetimin kendisine izin vermemesini eleştirdi.

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göz Polikliniğinde iki hastaya yapılacak göz nakli için Rize’ye gelen eski dekan Şaban Şimşek, ameliyatın ardından basın açıklaması yapmak istediği hastanede yönetimin kendisine izin vermemesini eleştirdi.


Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nde görevden alınan Tıp Fakültesi eski Dekanı Şaban Şimşek, hastaneden ayrılarak İstanbul’da bir özel hastanede çalışmaya başladı. Şimşek, dekanlığı döneminde Samsun Göz Bankası ile temasa geçerek, göz nakli yapmak için kornea istedi. O dönemde kornea bulamayan Şimşek, bir süre sonra hastanedeki doktor arkadaşları tarafından aranarak, kornea bulunduğu söylendi. Ameliyata destek için çağrıldığı Rize’ye gelen Şimşek ameliyatı başaralı bir şekilde tamamladı. Ameliyatın ardından hastanede basın açıklaması düzenlemek isteyen Şimşek bu kararına izin vermeyen yönetime tepki gösterdi.


Rize Gazeteciler Cemiyeti’nde bir basın açıklaması düzenleyen Şaban Şimşek, "Bildiğiniz gibi Araştırma hastanesinde görevime son verilmişti, burada birlikte çalıştığım arkadaşlarım var. Beni arayarak iki hasta için kornea bulunduğunu ancak ameliyat için destek istediklerini söyledi. Rize’de bir ilke imza atılacaktı ve buradaki genç doktorların bu nakil için desteğe ihtiyacı vardı, ben de işimi bırakarak Rize’ye geldim ve göz nakli bekleyen 68 yaşındaki Fatma Yazıcı ile 70 yaşındaki Fikret Türüt isimli hastaların göz naklini gerçekleştirdik” dedi.


RTEÜ Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir ilke imza attığını belirten Şimşek, "Hiçbir ücret talep etmeden geldim, ameliyat başarılı sonuçlandı ve sosyal medyada yer alınca iki televizyoncu arkadaş haber yapmak için beni aradılar, bende uygun dedim. Hastaneye geldiler ancak hastane yönetimi tarafından güvenlik güçleri tarafından bu arkadaşlarımız dışarı çıkartıldı. Keşke bunlar yaşanmasa, ben Rizeliyim ve Rize’liye hizmet etmek istedim. Bu hastane Cumhurbaşkanımızın ismini taşıyor ve buradaki başarı hastanenin başarısı olacaktı. Bazı gizli güçler ve çekemeyen kişiler buna mani olmak istedi. Artık bu hastanede ve bu üniversitede bu yönetim olduğu sürece benim için Rize hizmeti bitmiştir” diye konuştu.


Şimşek, iki hastanın da durumunun iyi olduğunu ve Samsun’dan Sarp’a kadar bir ilke imza attıklarını belirterek, “Başarıyı çekemeyenler var” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Filistin Dayanışma Platformu, İsrail’in Refah’ta başlattığı saldırıyı Ankara’da protesto etti Ankara’da bulunan Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla İsrail’in başlattığı saldırıyı protesto etmek için Amerikan Büyükelçiliği önünde toplandı. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardından 1 buçuk milyona yakın Gazzeli, Refah kentine sığınmıştı. İsrail’in Refah kentine yönelik başlattığı hava saldırısının ardından Filistin Dayanışma Platformu, "Refah’ta Katliama Hayır" sloganıyla saldırıyı kınamak için Ankara’da bulunan Amerikan Büyükelçiliği önünde çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İsrail’i protesto etti. Elçilik binası önünde toplanan kalabalık, İsrail’i protesto etmek için "İnsanlık onuru siyonizmi yenecek" ve "Susma haykır soykırıma hayır" sloganları attı. Öte yandan kalabalık, İsrail askerleri tarafından Kudüs’te öldürülen Hasan Saklanan’ı ise rahmetle anmayı unutmadı. Grup adına basın açıklamasında bulunan Zeynel Abidin Özkan, İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıların ardından Refah sınır kapısına sığınan yaklaşık bir buçuk milyona yakın Gazzeli’nin 214 gündür açlıkla boğuştuğuna dikkati çekti. "Soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar" Refah’a başlatılan saldırılarla birlikte bölgede can güvenliği sorununun da başladığının altını çizen Özkan, “214 gündür dünyanın gözü önünde Filistin’de kardeşlerimiz İsrail soykırımına maruz bırakılıyor. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde devam eden yargılamalara; İsrail, lobi faaliyetleriyle tüm ülkelere müdahale ettirmeye ve İsrail yetkililerinin ceza almaması için bir çaba içerisine girdi. Hepimiz gördük ki aslında adalet İsrail için varmış ve tüm ülkeler de İsrail’in soykırımını desteklemek için çalışıyormuş. Bugün ortaya çıkan belgelerde görüldü ki Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde İsrail’in soykırımına ortak olan yöneticilerinin ceza almamasına yönelik baskı içeren mektuplar mahkemeyi köşeye sıkıştırmak adına kullanılıyor. Biz inanıyoruz ki hem mahkemede görülen davada hem de Güney Afrika’da devam eden davada soykırımın ortakları ahirete kalmadan dünyada da inşallah gereken cezayı bulacaklar” ifadelerini kullandı.