GENEL - 16 Ekim 2016 Pazar 13:15

Sakaryalılar Adil Öksüz’ün yakalandıktan sonra idam edilmesini istiyor

A
A
A
Sakaryalılar Adil Öksüz’ün yakalandıktan sonra idam edilmesini istiyor

Sakaryalı vatandaşlar, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) hava kuvvetleri imamı olduğu iddia edilen Adil Öksüz’ün yakalandıktan sonra idam edilmesini istiyor.
FETÖ’nün 15 Temmuz darbe teşebbüsünde Akıncı Hava Üssünde yakalanan Sakarya Üniversitesi (SAÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Adil Öksüz, çıkarıldığı mahkemece serbest bırakılmasının ardından sırra kadem bastı. Uzun süredir aranan Öksüz’ün bir an önce yakalanmasını isteyen vatandaşlar, sorgulandıktan sonra da idam edilmesini istedi.
"Bulununca asılmasını istiyoruz"
Darbenin kara kutusu olarak bilinen Adil Öksüz’ün bir an önce bulunup asılmasını istediğini belirten Mehmet Atmaca isimli vatandaş, "Adil Öksüz vatan haininin tekidir. Bulununca asılmasını istiyoruz. Sadece Adil Öksüz değil, bütün vatan hainlerinin asılmasından yanayız. Hiç umurumuzda değildir. Vatana ihanet ediyorsan hiçbir şekilde bu ülkede yaşama hakkın yok. Ekmeğini yediğin, suyunu içtiğin vatana ihanet edemezsin" dedi.
Asım Atmaca isimli vatandaş ise "At izi it izine karışmış. Ama devletimiz büyük bir devlet. Devletimiz sonuna kadar gider bu hain kişileri bulur ve adalete teslim eder. Temennimiz böyle olayların bir daha olmamasıdır" diye konuştu.
"Paralel örgüte mensup herkes idam edilsin"
Sadece Adil Öksüz’ün değil bu yapıya mensup herkesin idam edilmesini isteyen Ali Çolak, "Adil Öksüz gerçek bir vatan hainidir. Yakalandıktan sonra konuşturulmasını, ardından direkt idam edilmesi gereken insanların başında gelenlerdendir. Adil Öksüz ile birlikte paralel örgüte mensup darbecilerin hepsinin idam edilmesinden yanayım ve destekliyorum. Tek anlamadığım bu adam yakalandıktan sonra nasıl serbest bırakılıyor" ifadelerini kaydetti.
Vatana ihanet eden herkesin cezasını çekmesi gerektiğini belirten Yunus Kara, "Darbeye teşebbüs eden Adil Öksüz’ün bir an önce yakalanmasını ve cezasını çekmesini istiyoruz. Söylenecek söz bulunmuyor bunun için. Bir insan vatanına ihanet eden, Rabbine, dinine ihanet etmiştir. Onun için cezasını çekmesini talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Zonguldak Enkazdan sağ çıkan Hediye hayırseverlerin desteğiyle dünyaevine girdi Hatay’da yaşanan depremde enkazdan beş gün sonra sağ kurtulan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı ile ertelediği düğününü hayırseverlerin de desteğiyle Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesinde gerçekleştirdi. Hatay’da yaşayan 21 yaşındaki Hediye Demirkol, nişanlısı Muhammet Yıldız ile birlikte düğün hazırlıkları yaparken 6 Şubat 2023’te yaşanan depremlerde annesi ve kardeşi ile enkaz altında kaldı. Deprem sonrası enkazın arasında nişanlısını arayan Muhammet Yıldız, günlerce umudunu kaybetmeden molozların arasında Hediye Demirkol’dan bir iz aradı. Ekiplerin çalışmaları sonucu beş gün sonra enkazdan sağ kurtulan Hediye Demirkol’un kolu ampute edildi. Enkazda annesini kaybeden ve kardeşinin de iki ayağı ampute edilen Hediye Demirkol, sevk edildiği Adana’da tedavisinin tamamlanmasının ardından kardeşiyle birlikte Zonguldak’ın Karadeniz Ereğli ilçesine taşındı. Türk Kızılay Şubesi ve hayırseverlerin de desteğiyle bir eve yerleştirilen Hediye Demirkol, Şube Başkanı Kürşat Yağız’a deprem nedeniyle ertelenen düğün planından bahsetti. Çiftin hayalini gerçekleştirmek isteyen Kızılay, düğün için hazırlık başlattı. Davul zurna eşliğinde gelin alma adetinin yerine getirilmesiyle birlikte çeyizler de eve taşındı. Yapılan duaların ardından konvoy halinde Gülüç Belediyesi Düğün Salonu’na gelen çift, burada dünyaevine girdi. “Evlilik sürecimiz depremden sonra çok farklı boyuta geldi” Hayırseverler ve sevenleri genç çifti düğünde yalnız bırakmadı. Dört senelik nişanlılık süreci sonrası düğün hazırlığı yaptıkları sırada depremin olduğunu anlatan Hediye Demirkol, “Birbirimizi görüp tanıştık. Uzun bir hikayemiz var. Zamanla konuşa konuşa ileriye dönük sürecimiz başladı. Söz takıp nişanlandık. Yaklaşık dört senedir birlikteyiz. Deprem bizim dönüm noktamız oldu. Önceleri evlilik sürecini düşünüyorduk ama depremden sonra çok farklı boyuta geldi. Birbirimizden kopamadığımızı o zaman anladık. Düğünü erteledik. Deprem olmasaydı geçen yaz düğün olacaktı. Tedavi süreçleri oldu" dedi. Karadeniz Ereğli’ye geldiklerinde nikah yaparak dünyaevine girmeyi planladıklarını ve Kızılay’ın desteğiyle düğün yaptıklarını anlatan Demirkol, “Bu şekilde bize güzel bir düğün organize ettiler. Hatay’dan Karadeniz Ereğli’ye geldik. Orada hiçbir şeyimiz kalmadı. Buradaki güzel insanlarla tanışma sürecimiz oldu. Birçok insanla tanıştık. Sağ olsunlar hiçbir zaman desteklerini ayırmadılar” diye konuştu. “Küs öleceğimizi bilmek beni kahretti” Depremin kendileri için dönüm noktası olduğunu söyleyen Muhammet Yıldız ise, “İnsan sevdiğinden asla kopamaz. Depremin olduğu gün kendisiyle küstük. Öleceğine değil de küs öleceğimize çok üzüldüm. Sürekli bunu düşünüyordum, kahroldum. Neden kavga ettiğimizi düşündüm. Demek ki iki günlük dünyaymış, kavga etmeye hiç gerek yokmuş” dedi. İlk depremin yaşanmasında bir saat sonra nişanlısının evinin enkazının başına geldiğini anlatan Yıldız, “Enkazdan araçlar geçemiyordu. Yakınlarında bir tane park vardı. İnsanlar ateş yakmış duruyordu. Bir umut oradadır diye kendisini, annesini ve küçük kardeşini aradım. Kimseyi bulamadım. Enkaz başında gördüğüm tablo her şeyi anlamama yetti. Oradan birisinin çıkması imkansız gibi bir şeydi. Arkadaşlarım da bunu söylüyordu. İlk başta Hediye’nin ölmediğini söylüyordum. Boşuna ümitlenmememi ve durumu kabullenmemi söylediler. Sonuna kadar Hediye’nin yaşadığını düşünüyor ve inanıyordum. Sonra Hediye’nin sesini duyduk ve yaşadığını öğrendik” ifadelerini kullandı.