SAĞLIK - 24 Ekim 2017 Salı 11:12

(Özel Haber) - Yasaklanmasına rağmen elektronik sigara tüketimi hızla artıyor

A
A
A
(Özel Haber) - Yasaklanmasına rağmen elektronik sigara tüketimi hızla artıyor

Sakarya Bakkallar Ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Ahmet Akdardağan, devlet tarafından yasaklanmasına rağmen elektronik sigaraların peynir ekmek gibi satılmaya devam ettiğini söyledi.

Sakarya Bakkallar Ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Ahmet Akdardağan, devlet tarafından yasaklanmasına rağmen elektronik sigaraların peynir ekmek gibi satılmaya devam ettiğini söyledi.


İnsan sağlığına verdiği zararlar yönünden Türkiye’ye sokulması ve her türlü ticaretinin yapılması yasaklanan elektronik sigaranın artan satış oranları yasak dinlemiyor. Ülke genelinde olduğu gibi Sakarya’da da bu sayının artmaya devam ettiğini söyleyen Bakkallar Ve Bayiler Esnaf Odası Başkanı Ahmet Akdardağan, cihazların peynir ekmek gibi satıldığını söyledi.


Akdardağan: “Sağlıklı yaşam için sigara bırakılmalı”


Cihazların merdiven altı diye tabir edilen alanlardan bile temin edildiğini anlatan Akdardağan, "Özellikle son dönemlerde peynir ekmek gibi e-sigara adıyla satılan likit sigaranın çok daha gündemde olduğu ve kullanılmaya başlandığını görmekteyiz. Bunu ifade edelim ki, sigaranın her türlüsü insan sağlığına birinci derecede zararlıdır. Sağlıklı bir yaşam sürmek isteyen varsa acilen sigarayı bırakmalıdır. Bunlardan biride peynir ekmek gibi her köşe başında satılan ve piyasası her geçen gün büyüyen likit sigara, bir diğer adıyla elektronik sigaradır. İnsan sağlığına daha az zarar verecek denilerek pazarlanan elektronik sigaranın fiyatının 250 TL ile 350 TL arasında değişen fiyatlarla, hatta sahtelerinin bile daha ucuza internetten, merdiven altından ve elden temin edildiği görülmektedir. Pille çalışan içerisine sıvı bir madde konulan ve aromalar ile karıştırılarak elde edilerek içimi esnasında yaşanan bir takım patlamaları da görmekteyiz elektronik sigarada. Uzun kullanımlarda ise vücuda sigaradan daha kalıcı etki bıraktığı da görülmektedir" dedi.



“Elektronik sigara kontrol altında tutulması lazım”


Elektronik sigaranın kontrol altında tutulması gerektiğini de ifade eden Akdardağan, “Sağlık Bakanlığı’nın internet sitesinde elektronik sigaraların zararlarının anlatıldığı kısma bakıldığı zaman kesinlikle bu maddenin masum olmadığı ve her geçen gün de piyasadaki pazarın da genişlediğini görmekteyiz. Bu yüzden diyoruz ki biz, bu elektronik sigaranın daha kontrol altında tutulması gerektiğini ve ilgili kurumların da bu konunun biraz daha üstlerine eğilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Kaçak ve kaçakçılıkla odamız ve yetkililerimizin mücadelesi sürüyor. Sarmalı tütünlerin özellikle de bu likit dediğimiz elektronik sigaranın da kaçak merdiven altı üretimlerinin yapıldığını ve bununla da ilgili kurumlar ve kuruluşların da daha dikkatli olmalarını burada istemekteyiz" diye konuştu.


Başmanav: “Merdiven altında satışları çok”


Daha önce kullandığı anca zararlarını gördüğü için elektronik sigarayı bıraktığını söyleyen Soner Başmanav ise, "İçerisinde olan likidlerden dolayı aromalar alınıyor, insanları aslında sigarayı bıraktırmak için daha fazla teşvik ediyor. Aslında sigarayı bıraktıracağım diye daha zararlı bir şeylere başlamış oluyorlar. Bunlar iyi şeyler değil. Tüketicilerin bunları sigarayı bırakacağım ümidiyle başlaması hem sigarayı bırakamama hem de daha zararlı bir şeye başlaması daha kötü. Devletimiz bunu engelledi, yasakladı ama merdiven altında satışları çok. Bu yüzden bunlar elektronik sistem oldukları için bir takım patlamalar olabiliyor, insan vücuduna zarar veriyor. Bende kullanmıştım bıraktım daha sonra. Elektronik sigaraya hayır demek istiyoruz. Sigarayı bırakacağım diye elektronik sigaraya asla başlanmaması gerekiyor. İçindeki likitler olsun, verdiği buhar olsun hepsi zararlı. O yüzden en iyisi hem sigarayı hem de elektronik sigarayı bırakmak en güzeli olacaktır" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz: "İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü kulübe haciz gönderdi" Geçtiğimiz yıl yaşanan deprem felaketi sebebiyle bir süre Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, İstanbul Riva’da bulunan eğitim tesislerinde konaklayan ve hazırlıklarını burada yapan Hatayspor’a, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü haciz gönderdi. Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz, il müdürlüğünün kendilerinden kullanım hakkı olarak 5 milyon TL istediğini söyleyerek, "Biz depremzede misafir olarak gitmiştik oraya. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim kuruşa ihtiyacımız olduğu bir dönemde bizden para istemesine anlam veremedik" dedi. Geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen ve birçok ilde olduğu gibi Hatay’da da büyük yıkıma sebep olan deprem felaketi nedeniyle Hatayspor tesisleri ve Yeni Hatay Stadyumu’nda büyük hasar oluştu. Hatayspor Kulübü de bu sebeple bir süre hazırlıklarını Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın, İstanbul Riva’da bulunan eğitim tesislerinde yaptı. "Bizden 5 milyon TL istediler" Hatayspor Kulübü, İstanbul’daki konaklamalarından dolayı ise haciz şoku yaşadı. Hatayspor Başkan Vekili Aydın Toksöz, İhlas Haber Ajansı’na (İHA) yaptığı açıklamada, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün kulübe haciz gönderdiğini açıkladı. Toksöz, "Bizden tesisi, 10 Eylül 2023 tarihinde boşaltmamız istenmişti. Daha sonra Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü 5 milyon TL para istedi. Görüşmelerimiz devam ediyor. Bizim kuruşa ihtiyacımız olduğu bir dönemde bizden para istenmesine anlam veremedik. Biz maçları kendi stadımızda oynayamadığımız için gelirimiz yok zaten. Gençlik ve Spor Bakanımızdan yardım bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Wings for Life World Run’da kazananlar belli oldu Omurilik felcinin tedavisine yönelik araştırmalara fon sağlayan koşu etkinliği ‘Wings for Life World Run’da kazananlar belli oldu. Türkiye genelinde 6 bin 33 kişinin katılımıyla gerçekleşen koşuda kadınlar kategorisini Kumsal Pınargözü, erkekler kategorisini Yılmaz Tongül galibiyetle tamamladı. Omurilik felcinin tedavisine yönelik araştırmalara fon sağlamak amacıyla, Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla ve Xiaomi, Migros, adidas, Castrol, Renault, Aquasera partnerliğinde düzenlenen Wings for Life World Run, binlerce kişinin katılımıyla tamamlandı. İstanbul Kuruçeşme’de, Ankara, Isparta, Bursa, İzmir ve Mersin’de düzenlenen fiziksel koşularda kadınlar kategorisinde Kumsal Pınargözü, 32.91 km koşarak galibiyeti elde etti. Erkekler kategorisinde ise Yılmaz Tongül, 52.51 km mesafeyle zafere uzandı. İstanbul’da düzenlenen fiziksel koşuda erkekler kategorisinin birincisi 48.90 km ile Halil Yaşin oldu. Kumsal Pınargözü ve Halil Yaşin’e ödüllerini Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Genel Başkanı Semra Çetinkaya takdim etti. Dünyanın dört bir yanında heyecanla beklenen iyilik koşusunda bu yıl Red Bull sporcuları da İstanbul Kuruçeşme’de binlerce katılımcıyla aynı anda koştu. İstanbul Kuruçeşme’de bin 558 kişinin katılımıyla gerçekleşen fiziksel koşuya motor sporları alanında ülkemizi başarıyla temsil eden Red Bull sporcuları Deniz Öncü, Can Öncü, Bahattin Sofuoğlu ve Ali Türkkan’ın yanı sıra, Kübra Dağlı ve Bora Altıntaş da katıldı. Kaykay disiplininde başarılarını sürdüren Red Bull sporcusu Berke Dikişçioğlu ise İzmir’de koşamayanlar için koştu. “Omurilik felçlileri için koştuk” Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği Genel Başkanı Semra Çetinkaya, “11 senedir bende koşuyorum. Bu sene yarışma İstanbul’da gerçekleşti. İstanbul’a gelemeyen engelli arkadaşlarım da oldu. Onların da gönlü burada, bizimle beraber koştular. İstanbul’da bu etkinliğin yapılması bizi mutlu etti. Çok güzel bir organizasyon oldu. Bu tarz etkinliklerin devam edeceğini söyleyebilirim” dedi. “Tüm bağışlar omurilik felçlileri için toplandı” Red Bull sporcusu Bora Altıntaş, “Bugünün anlam ve önemi benim için çok büyük. Bugün koşamayanlar için buradayım. Tüm gelirin omurilik felçlilerine bağışlanacağı bir koşu oldu. Bu koşu tüm dünyada aynı anda ve zamanda koşuluyor. Bu bizim için çok heyecan verici” ifadelerini kullandı. Ayrıca Wings for Life World Run’da Red Bull sporcularının yanı sıra oyuncu ve yoga eğitmeni Merve Oflaz, Rap sanatçısı Heja, ve YouTuber Burak Uzun da binlerce katılımcıyla birlikte iyilik için koştu. Fiziksel koşuların yanı sıra App Run uygulaması üzerinden de katılım sağlandı. App Run’da katılımcılar hedeflerini, kendilerini ve sanal yakalama aracının uzaklığını uygulama üzerinden belirterek koşu mesafeleri ve sürelerini kendileri yönetebildi.
Bursa Bursa’nın coğrafi zenginlikleri güç birliğiyle değerini buluyor Bursa Pideli Köfte ve Bursa Havlusu’na coğrafi işaret tescili alarak, kentin marka değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası, Coğrafi İşaretli Ürünler İstişare Toplantısına ev sahipliği yaptı. Türkiye’nin en önemli gastronomi kentleri arasında yer alan Bursa’nın tarihi, kültürel ve yöresel değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB), coğrafi işaretli ürünlerin ekonomik değerini artırmak hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. Bursa TB’nin ev sahipliği yaptığı Coğrafi İşaretli Ürünler İstişare Toplantısı, Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak, Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Bursa İl Koordinatörü Bilal Tunç, Bursa TB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan, Meclis Başkan Yardımcıları Mustafa Aksu ve Hasan Çetin, Meclis Üyeleri Erdinç Bayrakçı, İlhan Öztürk, Sercan Alagöz, Mehmet Korkmaz ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Üyesi Irmak Aslan’ın katılımıyla düzenlendi. Bursa TB’nin proje okulu Hamidiye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bursa TB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İbrahim Özhan, Pideli Köfte ve Bursa Havlusu’na coğrafi işaret tescili aldıklarını hatırlatarak, hedeflerinin kurulacak stratejik iş birlikleri sayesinde Bursa markalı ürünleri küresel pazarlara açmak olduğunu söyledi. Dünya üzerinde coğrafi işaretli yaklaşık 10 bin ürün ve 200 milyar doları aşan bir pazar büyüklüğünün olduğunu kaydeden Özhan, “Diğer ürünlere kıyasla katma değeri çok yüksek olan coğrafi işaretli ürünler, ihracat payının yüksekliği dolayısıyla da ülke ekonomileri için büyük önem taşıyor. Bu noktada çalışmalarımızı kentimizin ve ülkemizin coğrafi işaret pazarından hak ettiği payı alması odağında sürdürüyoruz” dedi. “Coğrafi işaretli ürün sayımız 1577’ye yükseldi” Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Prof. Dr. M. Zeki Durak ise, son yıllarda coğrafi işaretlerin hem ulusal hem de uluslararası boyutta hak ettiği değeri elde edebilmesi noktasında yürütülen yoğun çalışmalar sonucunda, bugün ülkemizde coğrafi işaretli ürün sayısının 1577’ye, başvuru sayısının ise 654’e çıktığını söyledi. Türkiye’nin Avrupa Birliği nezdinde tescillenen ürün sayısının 21 olduğunu, 7’si ilan aşamasında bulunan 51 ürünün de başvuru sürecinin devam ettiğini kaydeden Durak, “Coğrafi işaretli ürünlerin korunması kadar, tanıtımı ve ekonomik değere dönüşmesi de oldukça büyük önem taşıyor. Coğrafi işaretler konusunda son derece zengin kaynaklara sahip ülkemizin, coğrafi işaret ürün pazarından hak ettiği değeri almasını istiyoruz. Bunu sağlamak adına TÜRKPATENT olarak tüm paydaş kurumlarımızla iş birliği içinde çalışıyoruz” diye konuştu. "Coğrafi işaretli ürünlere yönelik denetimlerimiz sürüyor" Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar, coğrafi işaretli ürünlerin üreticilere katma değer sağladığını vurguladı. Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak, ürünlerin uygun şartlarda üretilmesine ve coğrafi işaret standartlarına uygunluğuna büyük önem verdiklerini dile getiren Acar, “Bu kapsamda, üretim yerlerini ve tesisleri düzenli olarak denetliyoruz. Çiftçimizi, tarımımızı, toprağımızı ve ürünlerimizi koruyan bir politikayla hareket ediyoruz” dedi. BTSO Meclis Üyesi Aslan’dan çalıştay önerisi Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Meclis Üyesi Irmak Aslan, coğrafi işaretli ürünlerin Bursa ekonomisi için büyük bir potansiyel taşıdığını ve bu potansiyelin en üst düzeyde değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. BTSO olarak Bursa’da coğrafi işaretli ürün sayısını artırmaya yönelik çalışmalara devam ettiklerini kaydeden Aslan, coğrafi işaretli ürünlerin farkındalığını artırmak, kullanımını yaygınlaştırmak ve ihracat hedeflerini belirlemek için kentin tüm dinamiklerinin yer alacağı bir çalıştay düzenlenmesi önerisinde bulundu. Toplantıda, coğrafi işaretli ürünlerin tescilinin sağladığı avantajlar ve bu ürünlerin ulusal ve uluslararası pazarlarda daha etkin bir şekilde tanıtılması için yapılabilecek çalışmalar ele alındı.