GENEL - 02 Ağustos 2019 Cuma 16:02

Bakan Kurum’dan Salda Gölü açıklaması:

A
A
A
Bakan Kurum’dan Salda Gölü açıklaması:

Selin vurduğu bölgelerde incelemelerde bulunmak amacı ile Sakarya’ya gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Biz bu kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan doğal güzelliklerin korunması amacıyla yaklaşık 500-600 metrelik bandı tamamen koruma altına alıyoruz.

Selin vurduğu bölgelerde incelemelerde bulunmak amacı ile Sakarya’ya gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Biz bu kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan doğal güzelliklerin korunması amacıyla yaklaşık 500-600 metrelik bandı tamamen koruma altına alıyoruz. Buraya hiçbir şekilde hiçbir yapılaşma yapılmasına müsaade etmiyoruz” dedi.


Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, selin vurduğu Kocaali ilçesinde incelemelerde bulunmak amacı ile Sakarya’ya geldi. İlk olarak Sakarya Valiliği’ni ziyaret eden Bakan Kurum, gerçekleştirilen İl Değerlendirme Toplantısına katıldı. Toplantı sonrası açıklama yapan Bakan Kurum, “Hem Sakarya’mızın 2023’e ilişkin, hem de geleceğine ilişkin kararları almak, seldeki vatandaşlarımızın yaralarını hızlı bir şekilde sarmak amacıyla ilimize ziyarette bulunduk. Sakarya’mız zaten doğal güzellikleriyle, tarihi ipek yolu güzergahı üzerinde bulunması sebebiyle tüm dönemlere tanıklık etmiş olması sebebiyle bizim en önemli illerimiz arasındadır. Sakarya mücadele şehridir, doğal güzelliklerin şehridir bizde Sakarya’mızı bulunduğu konumdan daha yükseğe çekmek amacıyla Çevre ve Şehircilik alanında tüm iş ve işlemleri yapmak, görüşmek üzere buraya geldik. Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çerçevesinde gittiğimiz 65’in üzerinde ilde ziyarette bulunduk ve bulunduğumuz her ziyarette çevreyi nasıl koruruz, bize bırakılmış emanetleri gelecek nesillere koruyarak, iyileştirerek nasıl aktarırız derdinde olduk ve verdiğimiz her kararda da çevre ve doğayı koruyacak adımları atmaya gayret gösterdik. Bu çerçevede atık su arıtma tesislerimizi bütün nüfusa yetecek şekilde yüzde 100’e çıkarma hedefiyle çalışıyoruz. Düzenli depolama tesislerini yine tüm nüfusumuza yetecek şekilde yapmaya gayret gösteriyoruz. Emine Erdoğan’ın himayelerinde sıfır atık projemizi yürütüyoruz. Artık tüm belediyelerimizde 2023’e kadar uygulamaya geçeceğiz. 81 ile 81 milyon metrekare millet bahçesi hedefiyle yola çıktık, bu hedef doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Deprem riski taşıyan, can ve mal riski taşıyan vatandaşlarımızı bu riskten kurtarmak için kentsel dönüşüm projelerini yapıp vatandaşlarımızı bu durumdan bir an önce kurtarmaya gayret gösteriyoruz. Çalışmalarımızı yaparken çevreyi ve doğayı koruyacak adımları atmaya gayret gösteriyoruz.



“İçme suyu maliyet fiyatımız hemen hemen 3’te 1 fiyatlara düşecek”


Sakarya’da içme suyu maliyetlerinin düşürülmesi için yapılacak olan çalışmalar hakkında bilgiler aktaran Kurum, “Bugün Karasu ve Kocaali ilçelerimize ilişkin yerinde ziyaretler yapacağız. Ve o ilçelerde 1 hafta önce gerekli incelemeler başlatıldı, o ilçelerde ki ihtiyaçları yerinde görerek geçen haftaki takviye, desteklerimize bugün yenilerini inşallah eklemiş olacağız. Sakarya’mızda çok önemli bir millet bahçesi yapıyoruz, eski Sakaryaspor stadımızın bulunduğu 62 bin metrekarelik alanda millet bahçesi inşaatına başladık ve inşallah yıl sonuna kadar şehrin en önemli yerini Sakaryalılara millet bahçesi yapmak ve içerisinde 7 gün 24 saat hizmet yapmak üzere vermiş olacağız. Bu yıl sonu inşallah hizmete açılmış olacak. Sakarya’mıza içme suyu ile alakalı maliyet problemi var, şuan içme suyumuzun maliyeti çok ciddi rakamlara geliyor ve bu da Sakaryalı vatandaşlarımızdan temin ediliyor. İnşallah Akçay Barajımızı bitirdiğimiz zaman içme suyu maliyet fiyatımız hemen hemen 3’te 1 fiyatlara düşecek. Bu da Sakaryalı vatandaşlarımıza yansımış olacak, bu barajımızı bitirmek amacıyla Haziran 2020 yılına kadar inşallah barajımızı bitireceğiz ve hizmete açacağız. Bunu Sakarya Büyükşehir Belediyemiz, Bakanlığımız ve İller Bankası ile birlikte yapıyor, bitiriyor olacak” diye konuştu.



“Belediyelerimizin talebi olan tüm kentsel dönüşüm projelerini görüştük”


Sakarya’da yapılan Millet Bahçesi projeler ile ilgili çalışmaların yürütüldüğünü kaydeden Bakan Kurum, “Serdivan ilçemizde bir millet bahçemiz var, o millet bahçemize hem teknik hem maddi destek yaparak o millet bahçesini yıl sonuna kadar açma hedefiyle projemizi hızlı şekilde devam ettiriyoruz. Yine Serdivan sınırları içerisinde belediyemizin başlatmış olduğu bisiklet ve yürüyüş yolları projemiz var. O bisiklet ve yürüyüş yollarına 7 kilometre daha eklemek şartıyla o bisiklet yolu olan projemizi daha da büyütmüş olacağız. Serdivan ilçesinde tüm bölgeye hizmet edecek önemli bir projeyi daha kazandırmış olacağız. Bu projemizin imalatını da TOKİ yapacak, Sakarya’mıza Serdivan ilçemize inşallah hediye etmiş olacak. Sapanca ilçemizde Sapanca gölü kıyısında yerleşim alanları var, yerleşim alanları TEM ve E-5 güzergahı üzerinde olma sebebiyle gürültü kirliliğine maruz, vatandaşların buradaki yaşam kalitelerini yükseltmek amacıyla TEM’in hemen kenarında bir gürültü bariyeri projesi yapacağız. Sapanca’da yaşayan vatandaşlarımızın ve buraya ziyarete gelen vatandaşlarımızı o trafik gürültüsünden etkilenmeyeceği şekilde bu projeyi gerçekleştirmiş olacağız. Bu anlamda belediyelerimizin talebi olan tüm kentsel dönüşüm projelerini görüştük, toplantıda kararlarımızı aldık Roman vatandaşlarımıza örnek bir proje yapacağız. Adapazarı ilçemizde meydan projesini tamamlayabilmesi için belediyemize hem yer tahsisi yaptık hem de hazineye ait mülkiyeti bedelsiz olarak belediyemize devrini gerçekleştirdik” şeklinde konuştu.



“Önceliğimiz her zaman doğa ve çevre olmuştur”


Salda Gölü ile ilgili gündeme gelen tartışmalara ilişkin açıklamalar da yapan Kurum, “Salda’ya ilişkin bu hafta itibari ile millet bahçesi ihalemizin sürecini başlattık ve ihalenin oturumunu gerçekleştirmiş olduk. Öncelikli olarak gündem olan millet bahçesi ile alakalı geçmişini, mevcut durumunu hem de ne yapmak istediğimizi sizlerle paylaşmak istiyorum. Biz Cumhurbaşkanımızın talimatları çerçevesinde 2023 ve gelecek kapsamında yapacağımız her projeyi, atacağımız her adımı yaparken doğa, çevreyi nasıl koruruz ve gelecek nesillere nasıl aktarırız diye düşünerek hareket ediyoruz. Önceliğimiz her zaman doğa ve çevre olmuştur. Bundan 6 ay önce, ayında Burdur ilimize yaptığımız ziyaret esnasında, Salda Gölümüzü ziyaret ettik. Ziyaret esnasında hem Burdurlu hem de oraya gelen vatandaşların alana ilişkin şikayetleri ile karşılaştık. Bu alanda araçların göl kenarına inmesi, çöplerin bir dağ oluşturduğu ve buraya gelen vatandaşların günlük ihtiyaçlarını giderecekleri hiçbir alanın olmadığı tespitini yaptık. Bu tespitler neticesinde Valiliğimiz ve genel müdürlüklerine talimatlar verdik, bu araçların buraya girmesini engelleyecek doğal ahşap bariyerler kurduk. ve şuan itibari ile bu alana hiçbir şekilde araçlar giremiyor” ifadelerini kullandı.



“Salda’nın doğal güzelliklerini daha da öne çıkaracak projeye hep birlikte imza atacağız”


Amacın bölgeyi güzelleştirmek olduğunu dile getiren Kurum, “Diğer taraftan yine vatandaşımızın burada Salda’nın doğal güzelliklerini görebilmesi amacıyla o özel çevre koruma bölgesi ilan ettiğimiz alanı; gölün yüzeyi normalde 44 kilometre kare bizim ilan ettiğimiz alan 295 kilometrekare yani yaklaşık 7 kat büyük bir alanı Cumhurbaşkanımızın kararı ile 14 Mart 2019 tarihinde Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan ettik. Nedir bu Özel Çevre Koruma Bölgesi, bu bölge içerisinde hiçbir şekilde yapılaşma yapamazsınız; bina dikemezsiniz, beton atamazsınız, asfalt dökemezsiniz ki biz özel çevre koruma bölgesi içerisinde gölümüzün kıyı kenar çizgileri içerisinde kalan alanlarda hiçbir şekilde ne bir asfalt, ne bir yapılaşma yapmayacağız, yaptırmayacağız, yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. Biz bu kıyı kenar çizgisi içerisinde kalan doğal güzelliklerin korunması amacıyla yaklaşık 500-600 metrelik bandı tamamen koruma altına alıyoruz. Buraya hiçbir şekilde hiçbir yapılaşma yapılmasına müsaade etmiyoruz. Yapacağımız projede de kıyı kenar çizgisi içerisinde hiçbir şekilde yapılaşma yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. Millet bahçesi projesinde vatandaşlarımızın geldiği zaman günlük ihtiyaçlarını giderebilecekleri soyunma kabinleri, tuvaletleri, mescitleri, duş alanları ve orada günlük ihtiyaçlarını giderebilecekleri dinlenme alanları dışında hiçbir şekilde yapılaşma yapılmayacak. Salda’nın doğal güzelliklerini daha da öne çıkaracak projeye hep birlikte imza atacağız, çünkü biz diyoruz ki Salda hepimizin, Salda hep güzel kalacak. İnşallah Salda gibi güzelliklerimiz hep güzel kalacak. Bizde o güzellikleri korumak, yaşatmak için mücadelemizi sonuna kadar vereceğiz” açıklamalarına yer verdi.



“Hiçbir şekilde yapılaşma yapmayacağız”


Gölün kıyı şeridine hiçbir şekilde yapılaşma olmayacağını vurgulayan Kurum, “Ayrıca Salda Gölü’nün 500-600 metre kıyı kenar çizgisinde hiçbir şekilde yapılaşma yapmayacağız. Yapılmasına müsaade etmeyeceğiz. O alan içerisinde asfalt, gazino, diskotek, yürüme yolları olmayacak. Orada sadece o doğal güzellikleri görebileceğimiz, alanlar olacak. Diğer yapacağımız projelerde o 500-600 metrelik koruma alanı dışında o kumsalla ilişkisi olmayan alanlarda olacak. Burada yapacağımız imalatlarda da hiçbir şekilde beton, asfalt kullanılmayacak. Burada günü birlik tesisler olacak. Vatandaşlarımız günlük ihtiyaçlarını giderecekleri alanlar olacak” dedi.



“Ülkemizde ne kadar korunması gereken alan varsa oraları koruma altına alacağız”


Trabzon’da doğal alanların korunması için çalışmalar yürüttüklerini dile getiren Kurum, “Trabzon’da Ayder ve Uzungöl Yaylamızı koruyacak orada ki kaçak yapılaşmanın önüne geçecek, orada ki doğanın korunması amacıyla projeler geliştiriyoruz. Bu yıl sonuna kadar Ayderimiz de bu uygulamaya fiilen başlamış olacağız, İnşallah 2020’de de Uzungölümüzde başlayacağız. Ülkemizde ne kadar korunması gereken alan varsa oraları koruma altına alacağız. Ve akabinde de ihya edilmesi gereken alanları da ihya edilerek vatandaşlarımızın hizmetine sunmak amacıyla bu projeleri geliştiriyor olacağız” diye konuştu.



“Heyelan sebebiyle tespit ettiğimiz binaların boşaltılması talimatını verdik”


İklim değişikliği nedeni ile çeşitli projeler geliştirdiğini sözlerine ekleyen Kurum, “Geçtiğimiz ay itibari ile Karadeniz’de iklim değişikliği ile mücadele kapsamında 14 maddelik eylem planımızı açıkladık. İlk önce Doğu Karadeniz’den başladık, 1 hafta sonra da Batı Karadeniz bölgesindeki iller ile birlikte bu alanı genişlettik. Karadeniz bölgemizin tamamında artık iklim değişikliği mücadelesi kapsamında bu projeleri geliştireceğiz. Karasu ve Kocaali ilçelerimizi ziyaret edeceğiz, heyelan sebebiyle tespit ettiğimiz binaların boşaltılması talimatını verdik. Çalışmalar kapsamında Kocaali ve Karasu’yu da ziyaret edeceğiz. Tespit ettiğimiz binaların boşaltılması talimatını da valiliğimize verdik. Vatandaşlarımızı can ve mal kısmı olmayan bölgelere taşıyacağız. Bu çerçevede vatandaşlarımızın mağduriyetini engelleyeceğiz. Kocaalili vatandaşlarımızın yaralarını sarmaya devam edeceğiz. Bu projeleri yaparken vatandaşlarımızın can ve mal güvenliklerini ortaya çıkartacağız” açıklamalarına yer verdi.


Bakan Kurum, incelemeler kapsamında geçtiğimiz haftalarda etkili olan yoğun yağış sonrasında selin vurduğu Kocaali ilçesine bağlı Bezirgan, Melen ve Kozluk Mahallesinde incelemelerde bulunacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Benzin yüklü tanker kaza yaptı: Patlama riskine karşı D-130 Karayolu trafiğe kapatıldı, evler tahliye edildi Kocaeli’nin Gölcük ilçesi D-130 Karayolu’nda seyir halinde olan benzin yüklü tanker, önce üst geçit köprüsüne ardından ise 3 araca çarptı. Tankerin çekici kısmı koparken benzin ise yola saçıldı. Patlama riskine karşı yolun iki şeridi de trafiğe kapatılırken, çevredeki evlerde tahliye edildi. Edinilen bilgiye göre, Gölcük ilçesi D-130 Karayolu Yalova istikametine seyir halinde olan benzin yüklü tanker sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi neticesinde araç, refüjdeki demir korkuluklara çarparak karşı şeride geçti. 150 metre boyunca duramayan tanker üstgeçit köprüsünün ayağına, ardından park halindeki iki kamyonete çarptı. Daha sonra karşı şeritten gelen hafif ticari araca çarpan tankerin çekici kısmı koptu. Kopan çekici, D130 Karayolu’ndan karşı sokağa uçtu. Kazada tanker sürücüsü hafif şekilde yaralanırken benzin ise yola saçıldı. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis, itfaiye ve AFAD ekipleri sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri yaralı hastaneye kaldırırken, polis ekipleri ise patlama riskine karşı D130 Karayolu’nun Yalova ve İzmit istikametini trafiğe kapattı. Ayrıca çevrede bulunan binalardaki vatandaşlar da tahliye edildi. Şehir merkezinden trafik akışı sağlanıyor. Ayrıca itfaiye ve polis ekipleri vatandaşları bölgeden uzaklaştırmaya devam ediyor. İtfaiye ekipleri, patlama riskine karşı bölgeyi köpüklüyor. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" Patlama riskine karşı evden çıkarılan Aysel Sütlüce, “Polisler anons etti ve korkarak hemen dışarı çıktık. Kaza yapan tanker araçları ezmiş. Patlamaya karşı tehlike olduğu için evler tahliye edildi. Çok korktuk" dedi. Ömer Çengel ise "Tanker 3 aracı çarpmış. Tankerden devamlı benzin akıyor. Polisler evi boşalttı. Şu an dışarıda bekliyoruz" diye konuştu.
Ankara Mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler Resmi Gazete’de Çalışmak için bulundukları ilden başka illere giden mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin yaşadıkları sorunların giderilmesine yönelik yapılacak çalışmalar ile ilgili Cumhurbaşkanlığı Genelgesi Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanarak Resmi Gazete’de yayımlanan ’Mevsimlik Tarım İşçileri ile İlgili 2024/5 Sayılı Cumhurbaşkanlığı Genelgesi’ ile mevsimlik tarım işçilerinin çalışma koşullarının iyileştirilmesine yönelik yeni düzenlemeler getirildi. Genelge kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve aileleri için geçici yerleşim alanları oluşturulacak ve bu alanlarda eğitim, sağlık, ulaşım ve sosyal hizmetler sunulacak. Genelgeye göre, valilikler tarafından mevsimlik tarım işçilerinin yoğun olarak çalıştığı yerlerde iklim şartlarına uygun, emniyetli ve estetik prefabrik yapılar kullanılarak geçici yerleşim alanları kurulacak. Bu alanlar sel, su baskını gibi doğal afetlere karşı güvenli lokasyonlarda planlanacak ve yerleşim yerlerine elektrik, su ve kanalizasyon hizmetleri sağlanacak. Valiliklerce hazırlanan eylem planlarında belirlenen alanlara ilişkin tahsis veya protokol belgesi Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi’ne (e-METİP) aktarılacak. Sağlık hizmetleri Genelgede sağlık hizmetleri kapsamında, il sağlık müdürlükleri tarafından mevsimlik tarım işçileri ve ailelerine yönelik aşılama, kronik hastalık taramaları ve mobil sağlık ekipleri ile sağlık hizmetleri sunulacak. İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda personelinin istihdamının sağlacağı belirtilen genelgede, ”İl sağlık müdürlüklerince mevsimlik tarım işçiliğinin yoğun olduğu bölgelerde yeterli sayıda sağlık personelinin istihdamı sağlanacak ve hizmet ihtiyacına göre personelin çalışma saatleri düzenlenecektir. Çalışan sağlığının korunması ve geliştirilmesi kapsamında il sağlık müdürlüklerince gerekli bilgilendirme faaliyetleri yapılacaktır” ifadelerine yer verildi. Eğitim hizmetleri Genelgeye göre çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. İl milli Eğitim Müdürlüklerince; geçici yerleşim alanlarında eğitim ve sosyal faaliyetler için oluşturulan merkezin, öncelikle çocuklar için etkin bir eğitim merkezi olarak kullanılmasının sağlanacağına dikkati çekilen genelgede şu ifadelere yer verildi: "Çocukların eğitimi için geçici yerleşim alanlarında eğitim merkezleri oluşturulacak ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından eğitim hizmetleri koordine edilecek. Mevsimlik tarım işçilerinin zorunlu eğitim çağındaki çocuklarının eğitimlerini devam ettirmek üzere konu hakkında Milli Eğitim Bakanlığının ilgili yönerge/genelge hükümleri uygulanacaktır. Bu hususta şartlı nakit transferi gibi özendirici tedbirler etkin şekilde uygulanacak, çocukların okul kıyafetleri ve malzemeleri valiliklerce sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları aracılığıyla temin edilecektir. İl milli eğitim müdürlüklerince; mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının daimi ikametgahlarındaki okullarına döndüklerinde öğrenme kayıplarına yönelik telafi/yetiştirme eğitimleri yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçileri, daimi ikamet ettikleri illere geri döndüklerinde çalışma ve iş kurumu il müdürlükleri, halk eğitimi merkezleri ve mesleki eğitim merkezlerince; işçiler arasında yaygın eğitim ihtiyacı olanlar tespit edilerek eğitim ihtiyaçları karşılanacak, yetişkinlere okuma-yazma ve/veya meslek edindirme kursları, iş sağlığı ve güvenliği eğitimleri ile sosyal-kültürel faaliyetler düzenlenecektir. Özel eğitim ihtiyacı bulunan çocuklar rehberlik araştırma merkezi müdürlükleri tarafından eğitim imkanlarından faydalandırılacaktır. Mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarının eğitime erişimlerinin sağlanması amacıyla il/ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde kurulan ekiplerin görevleri süresince ulaşım ihtiyaçlarının giderilmesi için gerekli tedbirler Valiliklerce alınacaktır." Genelgeye göre, İçişleri Bakanlığı, mevsimlik tarım işçilerinin güvenli bir şekilde seyahat etmeleri için gerekli trafik denetimlerini artıracak ve gece saatlerinde yolculuk yapmamaları sağlanacak. Geçici yerleşim alanlarının korunması ve asayişin sağlanması için kolluk kuvvetleri tarafından düzenli devriyeler yapılacak. Sosyal hizmetler Aile ve sosyal hizmetler il müdürlüklerince sosyal hizmetler kapsamında, mevsimlik tarım işçileri ve ailelerinin bilgilendirilmesi sağlanacağı kaydedilen genelgede kadın, çocuk, engelli ve yaşlıların sunulan hizmetlerden yararlanacağı vurgulandı. Okul çağına gelmemiş çocuklar için ise aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve İl Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından geçici yerleşim alanlarında eğitim ve bakım hizmetleri için personel görevlendirilebilecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından sunulan gezici kütüphane, gezici müze ve benzeri hizmetlerin geçici yerleşim alanlarında faaliyet göstermesi amacıyla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile koordineli çalışmalar yürütüleceği aktarılan genelgede şunlar yer aldı: "Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından mevsimlik tarım işçisi ailelerin çocuklarına yönelik sosyal ve sportif faaliyetler yürütülecektir. İl Müftülüklerince mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin inanç ve ibadet ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tüm tedbirler alınacak; çocuk işçiliğinin önlenmesine ve çocukların zorunlu eğitime devam etmelerinin sağlanmasına ilişkin olarak ailelerin bilgilendirilmesine yönelik çalışmalara destek verilecektir." Mevsimlik Tarım İşçileri Bilgi Sistemi (e-METİP) Mevsimlik tarım işçisi olarak daimi ikametgahı dışında bir başka ilde çalışmak amacıyla geçici olarak yer değiştirenlerin ve ailelerinin kimlik bildirimleri, bu kişilerin yaşadıkları geçici yerleşim alanlarındaki kolluk kuvvetlerince alınacağı vurgulanan genelge şu şekilde devam etti: "Bu bildirimler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile elektronik ortamda paylaşılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için teknik altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Millî Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığına e-METİP’e kayıtlı olan mevsimlik tarım işçilerinin ve aile bireylerinin kimlik numaralarını bildirecektir. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kullanılmakta olan Milli Eğitim Bakanlığı e-Okul Yönetim Bilgi Sistemi’nde yer alan mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarına ilişkin kayıtlar e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Mevsimlik tarım işçilerinin ve ailelerinin kimlik numaraları her sağlık hizmeti sunumunda alınarak, sunulan hizmetlere ilişkin bilgiler kişisel verileri içermeyecek şekilde e-METİP’e aktarılacaktır. Bu bilgilerin e-METİP’e sürekli ve eksiksiz şekilde aktarılması için altyapıya yönelik gerekli her türlü düzenleme Sağlık Bakanlığı tarafından yapılacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gerekli gördüğü takdirde e-METİP’in etkinliğinin artırılması amacıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarından protokole gerek duymadan kişisel verileri içermeyecek şekilde veri talebinde bulunabilecektir. Tarım alanlarının geniş bölgelere yayılması nedeniyle mevsimlik tarım işçilerinin kayıt altına alınması sürecinde kolluk kuvvetlerine kolaylık sağlamak amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı başta olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşları, muhtarlar ile ziraat odaları birlikleri ve mevsimlik tarım işçisi çalıştıran tarla veya bahçe sahipleri/işleticileri ve işverenler tespit ettikleri/çalıştırdıkları mevsimlik tarım işçilerini kolluk kuvvetlerine bildirecektir.
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.