GENEL - 08 Ağustos 2019 Perşembe 13:29

Başkan Yüce, “Cumhurbaşkanımızın imzasıyla beraber inşallah Fidan A.Ş. kurulmuş olacak”

A
A
A
Başkan Yüce, “Cumhurbaşkanımızın imzasıyla beraber inşallah Fidan A.Ş. kurulmuş olacak”

Sakarya’da bir dizi ziyarette bulunan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve SASKİ’de Başkan Ekrem Yüce ve bürokratlarıyla bir araya geldi.

Sakarya’da bir dizi ziyarette bulunan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve SASKİ’de Başkan Ekrem Yüce ve bürokratlarıyla bir araya geldi.



Sakarya’da tarım alanında yeni proje ve yatırımların hayata geçirileceğini belirten Başkan Yüce, Sakarya’nın tarımsal verimlilikteki önemine dikkat çekerek 10 farklı proje ile Sakarya’nın tarım potansiyelinin değerlendirilmesine büyük katkı sağlayacaklarını ifade etti. Özkaldı ile bir araya gelen ekipte Başkan Yüce’nin yanı sıra SASKİ Genel Müdür Vekili Dr. İlyas Demirci, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Bakan Danışmanı Bülent Selek, DSİ 3. Bölge Müdürü Murat Gül, şube müdürleri ve personeller yer aldı.



Yoğun bir faaliyet dönemine başladıklarını vurgulayan Başkan Yüce, “İlk Meclis toplantımızla kurmuş olduğumuz Fidan A.Ş’nin altyapı çalışmalarını tamamladık. Cumhurbaşkanımızın imzasıyla beraber inşallah Fidan A.Ş. kurulmuş olacak. Üç meclis toplantımızda attığımız adımlarla şirketlerimizi şehrimize kazandırmak için meclis üyelerimizden gerekli yetkileri aldık. İlk aşamada Fidan A.Ş Yanık Teşhir Merkezi ve Fidan A.Ş Hendek Üretim Merkezlerini kurarak bu bölgelerde üretimin güçlenmesi için çalışmalar gerçekleştireceğiz. Tarımsal Destek ve Araştırma Merkezi kurmak için Sakarya Ticaret Borsası ile ortak çalışmalara başladık” dedi.



Kültürü Laboratuvarı kurarak süs bitkiciliği sektörünü canlandıracaklarını dile getiren Başkan Yüce, “SATSO ile yaptığımız protokol çerçevesinde Yazlık’ta Doku Kültürü Laboratuvarı kurarak süs bitkiciliği sektörünü canlandıracağız. SERA A.Ş üretimde gücümüzü daha da arttıran önemli bir görev üstlenecek. Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri oluşturacağız. Bu kapsamda Geyve ve Pamukova ilçelerimizde organize sera bölgesi kurmak için çalışmalarımız devam ediyor. Maden Deresi bölgesinde bulunan 38 dekarlık sit alanının eko turizm amacıyla içinde yer alan tesislerle birlikte Orman Genel Müdürlüğü’nden Büyükşehir Belediyemize tahsisini sağlamak için girişimde bulunacağız. Acarlar Longozunu işletmemiz altına alarak turizm potansiyelini artırmayı hedefliyoruz. Kuzey bölgelerimizin uzun yıllar boyunca İçmesuyu sıkıntısı yaşamaması içinse Çamdağı Barajı’nı şehrimize kazandıracağız” diye konuştu.



Dünya’da fidan konusunda en iyi ülke olan İtalya’ya dahi fidan ihracatı yapmaya başlandığını belirten Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Özkaldı, “Süs bitkiciliği konusunda Sakarya’mızın öncü illerden biri olacağına inanıyorum. Melen Bal Suyu Ormanı projesinin de Sakarya’ya önemli bir değer katacağına inanıyorum. Lisanslı depoculuk konusu Bakanlık olarak önem verdiğimiz ve dikkat ettiğimiz bir konu. Başkanımızın bu konuya hassasiyetle yaklaşarak çalışmalara yaptığını görmek bizleri memnun etti. Kendileri kısa süre içerisinde büyük işlere girişmişler. Bakanlığımızı ilgilendiren gerek tahsis, gerek ormancılık, gerek tarım, gerekse su işleri konularında Büyükşehir Belediyemizin yanında olacağız. Fidancılık konusunda da Orman Genel Müdürlüğümüzün faaliyetleri var. Bu konuda dışa bağımlıyken ilk fidancılık borsasını burada kurmuştuk. Özel sektörün de bu sürece dahil olmasıyla şu an her şey yolunda gidiyor. İthal eden konumdan ihraç eden konuma geliyoruz. Hendek’te yer alan fidanlıkların mülkiyeti konusunda engelleri aşmak için bazı düzenlemeler yapıldı. Şu anda Cumhurbaşkanımızda hazır bekliyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yasama yılı açıldığında öncelikli konularımızdan birisi bu olacak ve hukuki altyapı da sağlanacak. İnşallah Sakarya fidan üretimi ve çeşitliliğinde büyük mesafeler kat edecek” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Terör örgütü PKK Avrupa’nın başına bela oldu PKK/KCK’lı terörist ve sempatizanları, çıkardıkları şiddet olayları ile Avrupa ülkelerinin başına bela oldu. Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan habere göre, Belçika ve Fransa’da eş zamanlı gerçekleştirilen operasyon sonucu 8 PKK/KCK’lı gözaltına alındı. 8 kişiye yöneltilen suçlar, ‘terör eylemleri hazırlamak ya da finanse etmek, bir terör örgütünü finanse etmek için para sızdırmak veya sızdırmaya teşebbüs etmek için komplo kurmak’ olarak açıklandı. Belçika polisinin PKK/KCK’nın Belçika merkezli Sterk TV ve Medya Haber TV kanallarının stüdyolarına düzenlediği operasyonda doküman ve teknik malzemelere el konuldu. Güvenlik kaynaklarından edinilen bilgilere göre, eş zamanlı olarak Fransa’da da PKK/KCK’ya müzahir Drancy Demokratik Kürt Toplum Merkezi’ne ve üyelerin evlerine operasyon düzenlendi. Söz konusu operasyonun örgüte karşı Avrupa ülkelerinin attığı adımların somutlaşması açısından önem arz ettiği belirtildi. Avrupa’da PKK/KCK yapılanması nasıl çoğaldı? Avrupa, PKK/KCK tarafından Türkiye’ye karşı stratejik bir cephe olarak görülmekle birlikte lojistik, finansman ve kadro temini için önemli alanlardan biri. Avrupa’da örgütün bu yapısının oluşmasında AB ülkelerinin sessiz kalarak, yer yer destek olduğu ifade ediliyor. PKK/KCK, Avrupa Birliği ülkelerinde terör örgütleri listesinde yer alıyor. Kürtlerin sözde ezilen halk olarak yaptıkları algı politikası ve AB’deki ilgili kurum ve kuruluşlar ile siyasi çevreler içinde oluşturulan diplomasi Avrupa kamuoyunda karşılık bulurken, AB’ye üye birçok ülkenin örgüte karşı gerekli adımları atmaması da örgütün Avrupa’da sesinin yükselmesinde ve daha cüretkâr davranabilmesinde etkili oldu. Avrupa’da artan PKK/KCK şiddeti PKK/KCK, propaganda faaliyetlerini daha çok Avrupa’da Kürt nüfusunun yoğun olduğu Almanya, Fransa, Avusturya, İsviçre ve Hollanda gibi ülkeler ile örgütün faaliyetlerinin merkezi olması sebebi ile Belçika’da gerçekleştiriyor. Bununla birlikte Avrupa’da geniş bir alana yayılmış olmanın verdiği avantaj da her eylem ve etkinlikte kullanılıyor. Avrupa sınırları içinde düzenledikleri eylemler sırasında ivedi bir şekilde organize olup, şiddet içeren girişimlerde bulunabilen örgüt üyeleri, güvenlik güçleri ile çatışıp çevreye zarar verebiliyor. Tüm bunlara Avrupa makamları tarafından göz yumulurken, ancak son zamanlarda PKK/KCK yüzünden artan şiddet olayları Avrupa ülkelerine bile “dur” dedirtti. Avrupa makamlarından PKK/KCK’ya karşı tepkiler arttı Belçika’da yaşanan PKK/KCK’nın kızıştırdığı son olaylar ve bu olayların diğer Avrupa ülkelerine de sirayet etmesi ile Avrupa ülkeleri, görmezden geldikleri PKK/KCK şiddetine karşı adım atmaya başladı. Özellikle Belçika’da Türk kökenli nüfusa yönelik şiddet olaylarının artması, bu olaylarda güvenlik güçlerinin yetersiz kalması, PKK/KCK’ya müzahir basın organlarında manipülatif haberlerin yapılması Avrupa vatandaşlarının da tepkisine neden oldu. PKK/KCK’nın asıl hedefindeki Türkler ise Türk siyasetçilerinin telkinleri ile sakinliklerini hep koruyarak, şiddet olaylarından kaçınmaya çalıştı. Olayların artması sonucu Belçika Başbakanı Alexander De Croo yaptığı basın açıklamasında, “PKK/KCK lehine gösteriler kabul edilemez. Belçika’da fikir özgürlüğü garanti altındadır ancak terör örgütü PKK/KCK lehine ifadelere tolerans gösterilemez. Zira Kürt sorununa sempati duymak farklı bir şeydir” ifadelerini kullandı. Belçika Federal Adalet Bakanı Paul Van Tigchelt’ten de benzer bir açıklama geldi. Van Tigchelt, “Belçika için PKK/KCK, açık şekilde bir terör örgütü olarak kabul edilmektedir. Bu kırmızı çizgimizdir. Bu bağlamda PKK/KCK’nın Belçika’daki faaliyetleri kabul edilemez” dedi. Avrupa, PKK/KCK şiddetinin giderek artmasından endişe ediyor Belçika’da yaşanan olaylardan sonra Avrupa makamları PKK/KCK sempatizanları nedeni ile şiddet olaylarının artmasından endişe ediyor. Örgüte müzahir basın-yayın organlarında yaşanan şiddet olaylarının işlenme şekli ile Avrupa’daki örgüt yandaşlarını şiddete teşvik etmesi tedirginliği de arttı. Bu yayınlar yüzünden özellikle örgüte müzahir genç kesimin zaman zaman şiddet içerikli eylemlere başvurmasından korkuluyor. PKK/KCK, Avrupalı gençlerden örgüte adam devşiriyor Türkiye’de geçmişte olduğu kadar kolay kadro bulaman PKK/KCK, Avrupa’da Türk milliyetçileri ile Kürtlerin çatışmasını ön plana çıkararak gençlerden kadro temin edebilmek için bir zemin oluşturuyor. Kürt gençleri militarize eden örgüt, olaylara karışan ve adli yaptırım uygulanacak Kürt gençlerini örgüte sığınabileceği vaadiyle kandırıyor. Türkiye’den uzak ve PKK/KCK gerçeğinden habersiz Kürt gençlerini politize eden örgüt, “örgütsel bilinç” kazandırmaya çalışıyor.