SAĞLIK - 22 Ekim 2016 Cumartesi 09:54

Yüz gençleştirme estetiğini en çok boşanmış kadınlar tercih ediyor

A
A
A
Yüz gençleştirme estetiğini en çok boşanmış kadınlar tercih ediyor

Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Hayati Akbaş, daha çok boşanmış kadınların yüz gençleştirme operasyonları yaptırdığını söyledi.
Yüz gençleştirme ameliyatlarının artık günümüzde gelişmiş toplumlarda, ekonominin ve eğitimin yüksek olduğu toplumlarda en çok talep edilen operasyonlardan birisi olduğunu belirten Özel FBM Tıp Merkezi Estetik Kliniği Sahibi Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç.Dr. Hayati Akbaş, “Herkesin bildiği gibi zaman içerisinde hem yaşlanmanın getirdiği sonuçlar, hem yer çekimi hem genetik özellikler hem de yüzümüzde eskiye göre bir takım kırışıklıkların, sarkmaların oluşması gibi istenmeyen değişikliklere ve yaşlanmaların ortaya çıkmasına yol açar. Yaşlanma bazılarında çok erken yaşlarda ortaya çıkarken, bazılarında da ileriki dönemlerde kendisini gösterebilir. Ama her ne zaman gösterirse göstersin, yaşlanma insan üzerinde zaman zaman çok ciddi negatif tesirler bırakır. Kadın ya da erkek fark etmez, aynaya baktığında kendini kötü hisseder. Eski güzelliğinin ve eski yakışıklılığının kaybolduğunu düşünür. Bu da hayatının bütün yönlerine olumsuz tesir eder. Yaşlanma ve onun getirdiği olumsuzluklardan dolayı özgüvenini kaybetmiş ve büyük oranda da ailesel bir takım problemlere yol açmış, ailelerin, yuvaların dağılmasına kadar giden sorunlara yol açmış olabilir. Bazen yaşlanan insan özellikle Türk toplumunda kadınların yaşlanması biraz daha erkeklere göre sık görülebiliyor diye kabul edilebilir. Bu nedenden dolayı yüzlerde çıkan yaşlanma emareleri kadınları daha az çekici hale getirir. Kocalarının da evlilik içerisindeki o rolünü biraz daha sıkıntılı duruma düşürür. O yüzden yaşlanma nedeniyle kendini kötü hisseden kadınların ya da erkeklerin yüz gençleştirme operasyonları ile tekrar eski yüzlerine kavuşmaları, tekrar gergin, sıkı, yüzünün olması gerektiği gibi pozisyona getirilmesi estetik operasyonlarla mümkündür” dedi.
“60 yaşındaki bir kadını 30’lu yaşlara geri çekmek zaman zaman mümkün”
Estetik yüz gençleştirme operasyonlarıyla yaklaşık 5 ile 25 yıl arasında yaşı geriye almanın mümkün olduğunu ifade eden Akbaş, “Bazen yüz durumlarında dokuların uygun olduğu iskelet yapının mümkün olduğu durumlarda 60 yaşındaki bir kadını 30’lu yaşlara geri çekmek zaman zaman mümkün olabilmektedir. Bu da o insan için çok ciddi kazanımdır. Sadece yüzünü gençleştirmiş olmuyoruz, aynı zamanda psikolojisini de gençleştirmiş ve tazelemiş oluyoruz. Operasyondan sonra insanlar kendilerini çok daha iyi hissediyorlar. İşlerinde, sosyal hayatlarında, iş hayatlarında ve cinsel hayatlarında kendilerini çok daha güçlü ve başarılı hissediyorlar. O yüzden yaşlanma emareleri taşıyan insanların paniğe kapılmalarına, depresyona girmelerine veya birtakım sıkıntılar yaşamasına gerek yoktur. Estetik plastik cerrahinin dünyada gelmiş olduğu gelişmişlik seviyesi ve Türkiye’de de estetik cerrahinin gelişmişlik olduğu seviyesi her zaman bilinen bir gerçektir. Bugün dünyada estetik cerrahi Türkiye’de dünyanın en gelişmiş ülkelerinden bir tanesidir. Bu nedenle yüz gençleştirme ameliyatları da ülkemizde eski dönemlerine göre çok daha sık yapılır ve daha başarılı yapılır bir hale gelmiştir. Toplumsal hayat içerisinde sırf eskisi kadar güzel olmadığı, eski güzelliğini kaybettiği ya da eski yakışıklılığını kaybettiği için eşleri tarafından terk edilen, boşanma davalarının olduğu birçok olaylar söz konusudur. Bu nedenden dolayı yuvalar dağılabilmektedir. Özellikle boşanmış kadınlarda yüz gençleştirme operasyonları çok sık yapılmaktadır. Çünkü boşanmış ve kocaları tarafından eskisi gibi beğenilmeyen, mobbing uygulanan ve özgüvenlerini kaybetmiş kadınlar ne yazık ki depresyona düşmekte, bir takım ilaçlar kullanmaktadır. Eğer bir insan kendisini eskisi kadar güzel olmadığını düşünüyorsa, yaşlandığını düşünüyorsa ve eski güzelliğini arıyorsa yapılması gereken şey estetik plastik cerrahi yöntemiyle yüz gençleştirme ve yüz güzelleştirme operasyonlarıdır. Ameliyat tecrübeli ve deneyimli ellerde yapıldığı takdirde yaklaşık 3-4 saat içerisinde bütün yüzde olumlu değişiklikler yapmak ve tekrar gençleştirmek yaşlanmanın emarelerini ortadan kaldırmak mümkündür. Ameliyattan sonra 15-20 gün içerisinde tekrar normal iş hayatına veya sosyal hayatına dönülebilmektedir” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Keşan’da trafik kazasında hayatını kaybedenler için yapılan anıt açıldı Edirne’nin Keşan ilçesine bağlı Karacaali köyünde 1998 yılında meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden 7 öğrenci ve 1 servis şoförü için kazanın meydana geldiği noktada yenilenen anıt törenle açıldı. Törende konuşan Karacaali Köyü Muhtarı Mustafa Kocaalili, "Paşayiğit İlköğretim Okulu’na taşımalı eğitim kapsamında giden öğrencilerimizi taşıyan servis aracının geçirdiği kaza sonucunda, henüz yolun başındaki 7 evladımız ve görevini yapan 1 şoförümüzü kaybettik. Bu acı olay, yalnız aileleri değil tüm Karacaali’yi ve bölgemizi derinden sarmıştır. Bugün açılışını yaptığımız bu anıt, kaybettiğimiz evlatlarımız ve şoförümüzün aziz hatırlarını yaşatmak, benzer acıların bir daha yaşanmaması için toplumsal hafızamızı ve farkındalığı diri tutmak amacıyla inşa edilmiştir" diye konuştu. Edirne İl Genel Meclisi Başkanı Çiğdem Gegeoğlu, kazada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı dilerken, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan da kazanın meydana geldiği günü anlattı. Keşan Kaymakamı Aziz Mercan ise yaşanan kazanın büyük bir acı olduğunu dile getirerek, "Buradan hepimiz gerekli dersi alıyoruz. Bu olayların yaşanmaması için elimizden ne geliyorsa gerekli gayreti göstereceğiz" dedi. Paşayiğit İlkokulu ve Ortaokulu öğrencilerinin, anıta çiçek bıraktığı tören, dua yapılmasıyla sona erdi. Törene, muhtarlar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerin temsilcileri, kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve çok sayıda vatandaşlar katıldı.
Düzce Otobüs şoförlerinin duyarlılığı araç içi kamerasına yansıdı Düzce Belediyesi özel halk otobüsü şoförleri, rahatsızlanan yolcular için güzergahlarından çıkarak yolcuları hastaneye yetiştirdi. O anlar araç içi kamerasına yansıdı. Düzce Belediyesine bağlı Düzce Ulaşım A.Ş.’ye ait iki ayrı hatta görev yapan halk otobüsü şoförleri bir hafta arayla rahatsızlanan iki yolcuyu harekat merkezine haber verip güzergah dışına çıkarak Acil Servis’e ulaştırdı. İlk olay 7 Aralık’ta yaşandı. Düşmeye bağlı olarak yürüme güçlüğü çeken ve hastaneye gitmek isteyen genç kadını fark eden şoför İzzet Aydın, hastaneye yakın durakta indirmek yerine acil servisin kapısına kadar götürdü. "Harekat merkezine bildirip, güzergah değiştirdim" Olay günü yaşananları aktaran araç şoförü İzzet Aydın, "2013 yılından bu yana şoförlük yapıyorum. 7 numaralı hatta çalışıyordum. Krempark’ın oradan 3 kişi araca bindi. Bir tanesi ayağının üzerine basamıyordu. Geçmiş olsun dedim. Hastaneye gideceğiz dedi. Harekat merkezine bildirerek güzergah dışına çıkacağımı söyleyerek, hastayı hastaneye götürdüm. Araçta başka kimse de yoktu. Acilin önüne kadar götürüp, güzergahıma devam ettim" dedi. Bir diğer olay ise 12 Aralık Cuma günü gerçekleşti. Araca bindiğinde fenalaşan yolcuyu fark eden otobüs şoförü Suat Atmaca, Hastane Caddesi’ndeki duraktan "U" dönüşü yaparak güzergah dışına çıktı. Vakit kaybetmeden rotayı Atatürk Devlet Hastanesi Acil Servisine çeviren Atmaca kısa süre içerisinde Acil Servis önüne ulaştı. Otobüsten indirilip sedyeye alınan kadın yolcu, sağlık ekiplerine ulaştırıldı. "Vatandaşın sağlığı her şeyden önemlidir" diyen şoför Suat Atmaca, "Olay günü 18 nolu hatta çalışıyordum. Durağa yanaştığımda iki genç benden kolanya istedi. Ne olduğunu sorduğumda arkadaşlarının rahatsızlandığını söylediler. Harekat merkezini arayarak rotamdan çıkıp U dönüşü yaptım. Hastanede acil servise geldiğimizde servise bindirdik ve hastamızı sağlık ekiplerine teslim ettik. Bize periyodik eğitimler veriliyor, bu eğitimlerde bu sağlık konusunda da hassas davranmamız konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bizimde çocuğumuz var, biz burada insanlık görevimizi yaptık" dedi. Yaşanan bu örnek davranışlar, Düzce Ulaşım A.Ş. bünyesinde görev yapan şoförlerin, yolcuların sağlığı ve güvenliği konusunda da sorumluluk bilinciyle hareket ettiğini gösterdi. Şoförlerin duyarlılığı diğer yolcular tarafından da tebrik edildi.
Ankara Sanatçı Metin Şentürk TBMM’de engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplanan Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu’na katılan sanatçı Metin Şentürk, engelli bireylerin sorunlarını ve hayat hikayesini anlattı. Engelli Bireylerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu başkanlığında toplandı. Komisyona sanatçı ve Dünya Engelliler Birliği Kurucu Başkanı Metin Şentürk katıldı. Komisyonun açılışında konuşan Kasapoğlu, "Tüm Komisyon üyelerimizin ortak inancı, engelli bireylerimizin toplumun tam merkezinde yer alması; sanatta, sporda, siyasette, akademide, medyada, üretimde, istihdamda her bir noktada en merkezde yer alması, onların merkezde yer almasıyla birlikte toplumun bu anlamdaki algısı, bakışı çok güçlü şekilde değişiyor. Kullanılan dilden, ön yargıların kırılmasına kadar pek çok değişimi gözlemliyoruz. İşte, Metin Bey’in bu anlamdaki yolculuğu da hem sanat alanında hem de sivil toplumdaki mücadelesi bu açıdan çok kıymetli ve çok ama çok öğretici" diye konuştu. "9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu" Konuşmasına kendi hayat hikayesini anlatarak başlayan Metin Şentürk, "7 çocuklu bir ailede doğdum. Yalnız hayatın anneme acımasız şakaları enteresan bir şekilde devam etti. Baba tarafından genetik körlük vardı. 2 kız kardeşim, 2 erkek kardeşim, babam ve ben, hepimiz sağlam doğmamıza rağmen, 9 kişilik bir ailede 6 kişi zaman içinde yaşanan küçük problemlerden körlükle karşıya kaldı. 9 kişilik ailenin 6 kişisi kör oldu. Bugüne kadar hayatımı kolaylaştıran yegâne unsurun bakış açısı olduğuna çok inandım. Bakış açınızı değiştirdiğinizde acınızı değiştirebiliyorsunuz" dedi. "Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım" Engelliliğin, engelliden ziyade aileleri için daha zor olduğuna inandığını dile getiren Şentürk, "Engelli hayatına bir şekilde alışıyor ama aileler için her uyanılan sabah aynı tabloyla karşılaşmak biraz daha farklı. Evlatlarının önündeki engelleri aileler, sonra yasalar, sonra da vicdanlar kaldırırsa bazı şeylerin çok daha iyi olacağına inanıyorum. Sahadaki çalışmalarınız içinse ben 7/24 hazırım. Emeğimle, bedenimle, ruhumla ve gönlümle yanınızda olmaya hazırım. Şayet bu işe yarayacaksa, dediğim gibi, 7/24 ülkenin her tarafında emek veririm. Çünkü sonuç itibarıyla, benim bu ülkede bu kadar emek verme çabamın tek bir nedeni var. Askerlik yapamadığım bir ülkede askerliğimi bu şekilde tamamlıyorum, bu da benim hayata bakış açımın bir tarafı" ifadelerini kullandı.