ASAYİŞ - 11 Ekim 2018 Perşembe 16:33

Samsun’da "köpek katliamı" haberlerine karşı açıklama

A
A
A
Samsun’da "köpek katliamı" haberlerine karşı açıklama

Samsun Büyükşehir Belediyesi Güçten Düşmüş Sahipsiz Hayvan Bakım Merkezinde yaşandığı iddia edilen köpek katliamıyla ilgili haberler için Hayvan Gönüllüleri Derneği ve Samsun Sinop Veteriner Hekimler Odasından açıklama yapıldı.

Samsun Büyükşehir Belediyesi Güçten Düşmüş Sahipsiz Hayvan Bakım Merkezinde yaşandığı iddia edilen köpek katliamıyla ilgili haberler için Hayvan Gönüllüleri Derneği ve Samsun Sinop Veteriner Hekimler Odasından açıklama yapıldı.


Yapılan haberin bilgi eksikliğinden kaynaklandığını belirten Hayvan Gönüllüleri Derneği Samsun Şube Başkanı Semra Antep, "Samsun Büyükşehir Belediyesi sokak hayvanları konusunda başta barınağın fiziksel yapısı olmak üzere tüm çalışmalarında her gün daha ileriye giden ve Türkiye’de örnek gösterilecek bir belediyemizdir. Sokak hayvanları konusunda yapılacak çalışmalar her gün gelişme gösteren bir konudur. Bu konularda Samsun Büyükşehir Belediyesi ile sürekli istişare içindeyiz. Hassasiyetlerini ve güzel çalışmalarını yerinde ziyaretlerimiz ile çok iyi bilmekteyiz. Bu konuda bizim gibi hassasiyet gösteren başta basınımız olmak üzere insanlarımızı bilgilendirmek ve Samsunumuzun imajına zarar verilmemesi için gönüllü hayvanseverler olarak yaptığımız açıklamamızdır. Kısırlaştırma sonrası bölümünde çekilmiş görüntüler videodakiler, bu görüntüler operasyon dan çıkan hayvanların görüntüleri. Şu an ameliyat sonrası yoğun bakım ünitesi inşaatı hızla devam ediyor. Ölen sahipsiz hayvanların çöpe götürüldüğü ve gömüldüğü doğrudur. Ölüm yaşamın tek gerçeği. Başka ne yapılabilir. Üzerine toprak atılıyor. Preslemekten kasıt buysa ölen tüm canlılar için geçerlidir. Orman beslemesine çöplük bölgesine gidiyoruz sürekli. Orada hayatını devam ettiren çok sayıda köpek var beslemelerini çöplüğün dışında yapıyoruz. Sağlık sorunları olduğunda tedavisinde tekrar kurumdan hizmet alıyoruz. Gönüllü olarak sürekli gidiyoruz. Bu alanlara giriyoruz. Hasta ve bakıma muhtaç hayvanlar geliyor sürekli. Kırık da dahil olmak üzere bir çok tedavi yapılıyor. Sağlıklı değil hiç birisi sonuçta. Tedavileri bittiğinde hangi alt belediye getirdiyse tekrar aynı alt belediyeye teslim ediliyor. RM de köpeklerin kalmaları söz konusu dahi değil. Yasaklı ırklardan ve engelli köpeklerden başka sürekli kalan yoktur. Pitbull lar tek tek kalmakta. Ve her gün sayıları artmaktadır. Yasaklı ırklar tüm ülke genelindeki bir sorundur. Onlar ömürlerinin sonlarına kadar tek tek bir kafeste yaşamak zorundalar. İki tane yan yana pitbull aynı kafese koyulduğunu görmedim bu güne kadar. Hayvanların yemek artıklarıyla beslendiği doğrudur. Mama fabrikasının yapılmasının amacı da budur. Geri dönüşüm projesidir bu hiç bir yemek çöp olmasın aç hayvanlar doysun. Yemek verildiğinde güçlü hayvanlar daha zayıf olanlara içgüdüleri gereği saldırmaktadır. Bu doğalarının gereğidir. Çalışanlar birbirlerine zarar vermemeleri için müdahale etmek durumunda kalıyor. Ziyaretçi saatleri bu sebepten beslenme saatlerine denk getirilmiyor ve ziyaretçilerin besleme yapması uygun görülmüyor. Şu anda yiyecek sıkıntısı yok. Var olan mamalar idare tarafından sayımı yapılarak havaların soğumasıyla yaşanabilecek yiyecek sorununa karşı saklanıyor depolarda. Samsun’daki hayvanseverlerin çoğu sokak hayvanlarının tedavisini Samsun Büyükşehir Belediyesi RM inde yaptırıyor. Bu tür saldırılar hepimizi çok üzüyor. Çalışanların şevki kırılıyor. Sokaklara köpek terk edilmemesi için, köpek satışına ağır sınırlamaları getirilmelidir. Satılan her köpeğe bir kimlik getirilmeli. Sokağa köpek terk edenler ve ruhsatsız şekilde köpek satanlar en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Bir saniye bile olsa gerçekçilik payının olduğuna ihtimal versek bizlerin hayvansever değil canavar olmamız gerekir. Nasıl yanlarında durabiliriz devletimizin kurumumuzun. Haberin ülkeye güzel imzalar atan bu kentini karalamaktan başka bir şey olmadığının inancındayım. Bizler oraya her gün daha güzel şeyler katmak için gönülle giderken böyle bir haberin tamamen bilgi eksikliğinden kaynaklandığı kanaatindeyim. Haberi yapmak için asılsız ihbarlara itibar etmeden gelip kurumu gezip kendi kayıt cihazları ile görüntüler çekilse ve daha sonra böyle bir haber yapılsaydı keşke" dedi.



"Ortaya konulan suçlamaları hiçbir şekilde tasvip etmeyip, kınadığımızı belirtmek isterim"


Samsun Sinop Veteriner Hekimler Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Habip Muruz yaptığı basın açıklamasında ise, "Son günlerde bazı sosyal medya ve bir televizyon kanalında Samsun Büyükşehir Belediyesi Bakıma Muhtaç Hayvan Barınağında görevli odamız üyesi veteriner hekimleri hedef alan tamamen asılsız ve iftira niteliğindeki yayınlar karşısında zorunlu olarak kamuoyuyla şu hususları paylaşmak isteriz. Bir televizyon kanalı ve bazı sosyal medya hesaplarında Samsun Büyükşehir Belediyesi Bakıma Muhtaç Hayvan Barınağında görevli odamız üyesi veteriner hekimlere yönelik yanlış bilgi ve suçlamaları üzüntüyle takip etmekteyiz. Veteriner hekimler yaptığı yemine ve mesleki etik kurallarına bağlı olarak görev yapmaktadır. Bazı kesimler, Samsun ilinde ve Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde ve bu kurumda görevli veteriner hekimlerin özverili çalışmaları 12 Ekim 2018 Cuma günü başlayacak ve iki gün sürecek olan ’3. Sahipsiz Sokak Hayvanları Refahı Kongresi’ öncesinde başlattıkları karalamaya ısrarla devam etmektedirler. Sokak hayvanları konusunda başarılı çalışmalar sergileyen veteriner hekimler, sosyal medya hesaplarında ve bir ulusal televizyon kanalında adeta hedef tahtasına konulmaktadır. Meslektaşlarımızla ilgili olarak yaydıkları video görüntüsünde ’köpekleri aç bıraktıkları ve ölüme terk ettikleri, mama vermedikleri, aç kalan köpeklerin birbirini yedikleri, köpekleri bilinçli olarak uyutup çöp toplama merkezine gönderdikleri ve köpeklerin burada preslendiği, bazı yavru köpekleri pitbulların arasına attıkları’ ileri sürülmektedir. Bunların tamamı asılsızdır ve iyi niyetten uzaktır. Merkezin kısırlaştırma sonrası ünitesinde çekildiği anlaşılan görüntülerle algı operasyonu yürütülerek Türkiye’nin en iyi hizmet sunan merkezlerinden biri olan Samsun Büyükşehir Belediyesi Hayvan Bakım Merkezi ve buradaki veteriner hekimler büyük bir haksızlık yapılmaktadır. Bu merkezde görevli veteriner hekimler bakıma muhtaç hasta ve güçten düşmüş hayvanları tedavi etmekte ve kısırlaştırma operasyonu yapmaktadırlar. Ölen hayvanları ise çöp torbaları ile naklederek bu amaçla ayrılmış alana gömülmelerini ve yasak köpek ırkı olan pitpulların ise ayrı kafeslerde tutulmasını sağlamaktadırlar. Besleme zamanı güçlü hayvanların zayıf hayvanlara saldırmaları içgüdüsel bir davranıştır. Yemekler çöp olmasın ve hayvanlar aç kalmasın diye artan yemekler hayvanlara sunulmaktadır. Bu merkezde görev yapan meslektaşlarımız bugüne kadar görevlerini layıkıyla yerine getirmişlerdir. Veteriner hekimleri yıpratan bu yayınlara rağmen mesleki kurallara bağlı olarak veteriner hekim meslektaşlarımız görev ve sorumluluklarının bilinci içinde gayretli çalışmaları artarak devam edeceklerini bu açıklama ile bir kez daha bildiririz. Ortaya konulan suçlamaları hiçbir şekilde tasvip etmeyip, kınadığımızı belirtmek isterim" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Lokanta ve kafelerde KDV oranında değişiklik Resmi Gazete’de Lokanta ve kafelerde yüzde 8 olan KDV, yüzde 10’a, yüzde 18 olan KDV’nin, yüzde 20’ye çıkarılmasına ilişkin tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Katma Deper Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlandı. Tebliğe göre, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 26 Nisan 2014 tarihli Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yer alan ’yüzde 8’ ibarelerinin ’yüzde 10’, ’yüzde 18’ ibarelerinin ’yüzde 20’ olarak değiştirilmesine karar verildi. Buna göre, lokantaların hizmetlerini, et, su, meyve suyu gibi gıda malzemesi satışı göstererek yüzde 10 yerine yüzde 1 KDV ile faturalandırmasının önüne geçilecek. Hizmet sunan lokanta, kafe, pastane gibi işletmeler kendilerinin hazırlayıp sundukları yiyecek ve içecekler ile dışarıdan temin edilerek buralarda sattıkları ürünler için yüzde 10 oranında KDV hesaplayacak. Bu işletmelerin telefonla veya internet üzerinden sipariş suretiyle adrese gönderme, gel-al gibi yöntemlerle yaptıkları tüm satışlar da aynı kapsamda değerlendirilecek. Öte yandan, yiyecek ve içecek hizmetlerine yönelik işyeri ruhsatı bulunmadığı halde müşterilerine masa, oturma yeri, tezgah gibi servis yapılabilen alanlarda yiyecek ve içecek hizmetleri sunanların bu yerlerde yaptıkları satışlar da bu kapsamda olacak. Tebliğin yayımını izleyen ayın başında yürürlüğe gireceği belirtilirken hükümlerinin Hazine ve Maliye Bakanınca yürütüleceği belirlendi.
Bitlis Ahlat’ta ‘Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun’ anma programı düzenlendi Eski Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun vefatının 5. yılında Bitlis’in Ahlat ilçesinde anıldı. Ahlat ilçesinde Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun anısına “Tarihe Damga Vuranlar Haluk Dursun” anma programı düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı’nın katkılarıyla Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği tarafından düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra konuşma yapan Bitlis Valisi Erol Karaömeroğlu, “Haluk Dursun’un hatırasına sahip çıkan bu anlamlı program dolayısıyla sizlerle beraber olmaktan duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum. Bugün ülkemizin yetiştirmiş olduğu mümtaz bir ismi anmak üzere buradayız. Prof.Dr.Haluk Dursun’u ebedi aleme uğurlayalı tam 5 yıl oldu. Van Erciş’te kendi aracıyla seyir halindeyken meydana gelen elim bir trafik kazası sonucu maalesef hocamızı 19 Ağustos 2019 tarihinde kaybettik. Kültür birikimi ve hitabetiyle araştırmayı, bildiğini ve gördüğünü meraklısına aktarmayı seven, hayatını görevine adayan bir bilim insanıydı. Ahmet hocamızı bir kez daha rahmetle, özlemle, şükranla yad ediyorum. Değerli ailesine, dostlarına, mesai arkadaşlarına tekrar başsağlığı diliyorum. Rabbim Haluk hocamızdan razı olsun, mekanı ali olsun. Bu anlamlı buluşmanın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” dedi. Ardından konuşan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Yıldız, “Gerçekten bir ideal, ülkü ve niyet uğruna yola koyulanlardandı Haluk hoca ve bugün bizi burada bir araya getirdi. Bunu da yaparken bir mekan ve bellek ilişkisi kurmaya yönelik en önemli noktalardan birinde Ahlat’ta bizleri buluşturdu. Gerçekten nereden geldik nereye doğru yürüyeceğiz duygusunu bize pekiştirebilecek bir noktada bir araya gelmiş olduk” ifadelerini kullandı. MHP Genel Başkan Başdanışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy’da, “Ahlatın maneviyatıyla gençliğin enerjisini bir araya getiren bu tarihi ve bu mukaddes şehirde Kubbet-ül İslam’da sizlerle beraber olmaktan tarihe adanmış, adanmış olduğu bir ülküsünde yol yürürken rahmeti rahmana kavuşmuş değerlerimizi anma vesilesiyle sizlerle olmaktan bende kıvanç duyuyorum. Ahlat’ı anlamak, tanımak ve bu değerler etrafında dertlenen Ahmet Haluk Dursun profili, şahsiyetleri, onun etrafında neşet etmiş yetiştirmiş olduğu gençlerin yeniden filizlenmesine iklim oluşturmaktır. Bizim muradımız ve mefkuremiz budur. Siyasetten de, devlet hayatından da anladığımızda budur, bu olmalıdır. Bu sebepten dolayı bugün bu saatte bu salonu dolduran her bir arkadaşım bu atmosferin bir parçası olmuştur. Bu programın hayat bulmasında dertlenerek Ahmet Haluk Dursun hocanın derdini kendine dert ederek yola çıkıp kamu imkanlarıyla bu iş yürümüyorsa milletle yürüyebiliriz, dernekleşiriz diyerek devletimizin kapısını çalarız diyerek yolculuğa başladı. Bugünün anlamını bir bütün halinde program bitene kadar hissedip yaşayalım” şeklinde konuştu. Bitlis Eren Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr.Ferit İzci ise, “Bizim medeniyetlerimiz başka medeniyetlere benzemez. Bizim medeniyetlerimiz işte böyle şahsiyetler ve gençler üzerine inşa edilmiş ilelebet varlığını devam ettirecek medeniyetlerdir. Başka medeniyetlerin hayal bile edemeyecekleri zirvelere çıkmış olan ecdadın nesilleriyiz. Hayatını bu şekilde mücadeleyle geçiren başta sayın Ahmet hocamız olmak üzere bu ülkede ve coğrafyada yetişmiş değerlerli şahsiyetlere huzurlarınızda saygıyla ve minnet duyuyorum” dedi. Düzenlenen program hakkında gazetecilere açıklamada bulunan Anadolu Tarih ve Kültür Birliği Derneği Başkanı Doğan Güngör, “Kültür ve Turizm Bakan yardımcısıyken çok sevdiği Ahlat’ı ziyaretinin hemen sonrasında geçirdiği trafik kazasıyla hayatını kaybeden Prof.Dr.Ahmet Haluk Dursun hocayı anmak, Ahlat’ı anlatmak ve gençlerle hemhal olmka için buradayız. Dernek olarak hocamızı anmak üzere yaptığımız ikinci program. İlkini Çanakkale’de yine tarihimizin müstesna mekanlarından birinde, bugünde Ahlat’ta yaptık” dedi. Anma programına katılan Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kızı Nilay Dursun’da duygularını şöyle ifade etti; “Babamın hayatının son yıllarında özellikle çok önem verdiği Anadolu Tarih ve Kültür Birliği projesinin yaşatılıyor olabildiğini görmek gerçekten çok mutluluk verici. Yıllar önce babamın vefatından sonra tanıştığım bu değerli ekiple 5.yılında da bu tarz etkinliklerle bir araya gelmeyi sürdürüyoruz. Babamı anmayı, onun öğretilerini, gençlere aktarmaya çalıştığı bilgileri bir arada tekrar hatırlayarak belki yeni kitlelere aktarmaya çalışıyoruz. Bu gerçekten çok önemli. Dolayısıyla bu etkinliklerde desteği olan herkese çok teşekkür ediyorum.” İstanbul Üniversitesi Tarih Bölümü son sınıf öğrencisi Kenan Toprak Çatkın’da, “Ahlat’a ikinci gelişim. Bundan önce de bir program aracılığıyla gelmiştim. Haluk hoca bizde çok önemli ve derin etkiler bıraktı. Zaten bu etkileri panelimizde de anlatacağız” dedi. Yapılan konuşmaların ardından program Anadolu Kültür ve Tarih Birliği Derneği Musiki Grubunun Haluk Dursun’un sevdiği müzikleri seslendirmesiyle devam etti. Arından Ahmet Haluk Dursun hocayla anısı olan çeşitli üniversite öğrencilerin paneli ve BEÜ öğretim üyesi Doç.Dr.Hasan Buğrul’un Ahlat’taki tarihi mezar taşları üzerindeki övgü içerikli yazılar adlı sunumuyla program sona erdi. Anma programı sonunda toplu hatıra fotoğrafı çektirildi. Ahlat Halk Eğitimi Merkezi konferans salonunda düzenlenen anma programına Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez, Bitlis İl Emniyet Müdürü Ortaç Şekeroğlu, Bitlis İl jandarma komutanı Tuğgeneral Eyüp Subaşı, bazı kurum amirleri, çok sayıda akademisyen, yazar, eğitimci ve öğrenci katıldı. Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun’un kaza sonucu vefatı 2019 yılında Malazgirt Zaferi’nin 948. yıl dönümü etkinlikleri öncesi Ahlat’ta gezi ve incelemelerde buluna merhum Prof. Dr. Ahmet Haluk Dursun, buradaki incelemeleri sonrası kara yoluyla Van’a hareket etmişti. Dursun’un içinde bulunduğu araç, Erciş’in Bayramlı Mahallesi yakınlarında kaza yapmış, kazada Ahmet Haluk Dursun hayatını kaybetmişti.
Antalya Otomobil su kanalına uçtu: Öldüğü düşünülen sürücünün yüzerek kaçtığı ortaya çıktı Antalya’da kontrolden çıkıp su kanalına uçan otomobildeki sürücü, kanaldan yüzerek çıkıp olay yerinden kaçtı. Aracın yaklaşık 1 buçuk ay önce satışını yapıp devrinin henüz alınmadığını belirten ruhsat sahibi kadın ise olay yerine geldiğindeki ilk sözü, “Allah’tan içinde kimse yok” oldu. Kazanın görgü şahidi bir genç ise, “Sürücü çok paniklemişti, yüzerek kanaldan çıktı, ardından kaçtı” dedi. Kaza, saat 22.00 sıralarında Kepez ilçesine bağlı Göksu Mahallesi’ndeki Nene Hatun Caddesi ile İbn-i Sinan Sokak kesişiminde meydana geldi. Henüz sürücüsünün ismi öğrenilemeyen 16 LUB 73 plakalı otomobilin önce kaldırıma çarpıp ardından su kanalına uçtuğunu görenler durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbarın ardından olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, araçta yaptıkları kontrolde herhangi bir kişinin olmadığını tespit etti. Bunun üzerine görgü şahitlerinin ifadesine başvuran polis, sürücünün araçtan çıktıktan sonra yüzerek kanaldan çıktığını ve ardından panikleyerek kaçtığını belirledi. Trafik polisinin araç plakasından yaptığı sorgulamada, aracın Gülfer Hanedar adına kayıtlı olduğu belirlendi. “Arabayı sattım, parasını aldım ama devrini almadı” Ekiplerin haber vermesiyle kaza yerine gelen Hanedar, aracı Halil isminde bir galerice yaklaşık 1 buçuk ay önce sattığını, parasını almasına rağmen karşı tarafın devrini henüz üzerine almadığını söyledi. Gazetecilere de açıklamada bulunan Hanedar, “Arabayı satmıştım, parasını aldım ancak devrini henüz üzerine almadı. Kaza olunca beni aradılar. Allah’tan içinde kimse yok, ona sevindik. Galericiye satmıştım. Onun sürüp sürmediği de belli değil, ulaşamıyorum da” diye konuştu. Kazayı görenlerden Musa Kont isimli genç ise “Araba aniden fren yaptı ve kanala uçtuktan sonra sürücü yüzerek çıktı. Adam çok panik yapıyordu, sakinleştirmeye çalıştık ama kaçtı gitti” dedi. Polis ekipleri sürücüyü bulmak için çalışma başlatırken, araç çekiciyle su kanalından çıkartılarak otoparka götürüldü.