ÇEVRE - 20 Mart 2025 Perşembe 15:01

Su uzmanı profesör: "Su problemleri nedeniyle 1 milyara yakın insan göç edebilir"

A
A
A
Su uzmanı profesör: "Su problemleri nedeniyle 1 milyara yakın insan göç edebilir"

Su uzmanı Prof. Dr. Yusuf Demir, "Günümüzde 2.5 milyardan fazla insanın su sıkıntısı yaşadığı, her gün 6 bine yakın çocuğun su yetersizliği veya suyun oluşturduğu hastalıklardan öldüğü dünyamızda, böyle devam etmesi halinde önümüzdeki çeyrek yüzyılda, su problemleri nedeniyle 1 milyara yakın insanın ülkelerini terk etme ve göç riski bulunmaktadır" dedi.


1993 yılında Birleşmiş milletlerin aldığı karar ile her yıl 22 Mart "Dünya Su Günü" olarak kutlanıyor. 2025 yılının teması ’Buzulların Korunması’ olarak tespit edildi. Bu vesile ile küresel iklim etkisine ve buna bağlı ısınmaya dikkat çekilerek su kaynaklarını korunması hedeflendi. Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir ise "Dünya Su Günü" öncesi önemli açıklamalarda bulundu.



"Son yüzyılda küresel su kullanımı 6 kat arttı"


Boşa akan her damlanın herkesin geleceğini tehdit ettiğini belirten Prof. Yusuf Demir, "Hayatımızı idame ettirebilmemiz için olmazsa olmaz, aynı zamanda dünya için en kıymetli ve en stratejik kaynaklardan biri sudur. Ancak su, sınırsız bir kaynak değildir. Bir damlasını bile boşa harcamamamız gerekiyor, çünkü boşa akan her damla hepimizin geleceğini tehdit etmektedir. Artan nüfus, sanayileşme, plansız kentleşme ve endüstriyel tarıma geçişle birlikte son yüzyılda küresel su kullanımı 6 kat artmıştır. Son yıllarda karşı karşıya kalınan çevre kirlilikleri özellikle su kaynaklarını etkilemektedir. Temiz suya erişim giderek zorlaşmakta, bu nedenle suyun değerini bilmemiz ve ona göre hareket etmemiz gerekmektedir. Yeryüzü ekosistemi içinde suyun döngüsel varlığı, insanlar ve diğer canlılar için suyun önemi, teminindeki zorluklar, su tüketimi, su ayak izi, suların kirlenmesi, arıtılması ve bunların maliyeti gibi konularda bireysel ve toplumsal bilinç kazandırmak bu sürecin en önemli aktiviteleri olmalıdır. Bireylerin su, su kaynakları ve suyu kapsayan tüm konular hakkındaki temel bilgiyi, suyun sürdürülebilir bir şekilde kullanımı, yönetimi, hayat için önemi ve gerekliliği anlatılmalı, su ile ilgili bilimsel bilgileri kullanılarak karşılaşılan problemlere çözüm üretebilme çalışmaları geliştirilmelidir" diye konuştu.



"Dünyanın yüzde 40’tan fazlasının su krizi ile karşı karşıya"


Prof. Dr. Yusuf Demir şunları söyledi:


"Yenilikçi teknolojiler kullanılarak suyun korunması, tasarrufu için yeni yöntemler geliştirilmesi, kirletilen suların doğal yollarla temizlenmesi, bilinçlendirme çalışmaları, suyla ilgili konuların anlaşılmasında disiplinler arası yaklaşımlara dayalı etkinliklerin üretilmesi ve kullanımı, buna benzer çalışmaların yapılması ve suyla ilgili sorunlara karşı gerçekleştirebilecek çözümler bu sürecin önemli adımları olacaktır. Kısaca bu sürecin başarısı toplumu eğitmekten ve bilinçlendirmekten geçmektedir. Bu amaçla aileden başlayan eğitim, ilkokulda ve yaşam boyu devam eden bir eğitim anlayışına dönüştürülerek sürdürülmelidir. Suyu tanımadan, anlamadan suya sahip çıkmak ve korumak mümkün değildir. Dünyanın yüzde 40’tan fazlasının su krizi ile karşı karşıya olması, her geçen gün artan küresel iklim etkisi ve bağlı doğal afetler bizleri ana kaynağımız olan suya sahip çıkma noktasında daha da sorumlu hale getirmektedir. Özellikle günümüzde suyun kıymetini bilme ve koruma, bu amaçla su ayak izi, karbon ayak izi gibi kavramları anlama ve uygulama noktasında hepimize önemli sorumluluklar düşmektedir. Su tüm insanlığın meselesidir. Suyu tanımak ve anlamak, insanı tanımak ve anlamak ile eş anlamlıdır. Önümüzdeki yüzyılda tüm Dünya’da suya göre bir düzen kurulacak, küresel mücadelelerin odak noktasında su olacaktır. Türkiye de artık su zengini bir ülke değil, aksine su stresi yaşayan ve su fakirliği sınırına gelen bir ülkedir. Ülkemiz son yıllarda küresel iklim ve kuraklıktan etkilenen ülkelerin başında gelmektedir. 2025 yılı ocak ve şubat aylarında düşen yağışlar uzun yıllık ortalamaların altında kalmış, Ocak ayında geçen yıla göre %60’ın üzerinde şubat ayında ise yüzde 40’lara varan azalmalar yaşanmıştır. Son üç aylık verilere göre ülkemizin 4’te 3’ü ciddi kuraklık yaşamaktadır. Uzmanlar tarafından yapılan açıklamalarda önümüzdeki aylarda yağışlarda azalma ve kuraklık riskinin devam etme ihtimali ve yaz aylarında bu riskin oldukça yüksek olduğu gözükmektedir. Gelecek nesillere sürdürülebilir bir yaşam ve Dünya bırakabilmek için devletlerin yapabilecekleri kadar bireylerinde yapacakları bu süreçte oldukça önemlidir. Özellikle mevcut sularımızı korumak, su kullanımını düzenlemek, sürdürülebilir su anlayışını hayata geçirebilmek hepimizin sorumluluğundadır. Bu amaçla aile eğitimleri, ilköğretim ve yükseköğretim eğitimleri ayrı öneme sahiptir. Yerel yönetimlerin sorumluluğu bu süreçte her kesim ve kurumdan daha önemli ve önceliklidir. Her bir yerel yönetim bir su ve çevre birimi oluşturmak ve suyu anlama ve anlatma noktasında sorumluluk almak zorundadır. Ülkesel politikalara paralel oluşturulacak yerel çalışmalar bu sürecin lokomotifi olmalıdır. Suya sahip çıkmak ve tanımak yediden yetmişe hepimizin sorumluluğundadır. Bir damla su bir can demektir. Suyu anlayacağız, tanıyacağız, koruyacağız ve anlatacağız. Yarınlara güvenle bakabilmenin, sürdürülebilir geleceği inşa edebilmenin tek yolu budur. Su bize verilen en büyük nimettir, Petrolsüz yaşam olur, susuz yaşam olmaz."



Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da beklenen sarı kodlu sağanak başladı Meteoroloji Genel Müdürlüğü ve İstanbul Valiliği tarafından pazar günü için yapılan sağanak gece saatleri itibariyle başladı. İstanbul’da sabaha karşı beklenen sağanak etkisini göstermeye başladı. İstanbul Valiliği tarafından su baskınlarına ve kuvvetli yağışa dikkat çekilerek sarı kodlu uyarı verilmişti. Gün içinde aralıklarla etkisini gösteren yağmur gece saatlerinde sağanak olarak şiddetini artırdı. Sağanak şeklinde ve gök gürültülü başlayan yağmur vatandaşları da zor durumda bıraktı. Taksim’de vatandaşların yürümekte zorlandığı ve açık olan dükkanlara sığınmak zorunda kaldığı görüldü. Şiddetli yağmur araçlara da zorluk çıkardı. Sağanağın özellikle sabah ve öğlen saatlerinde etkisini artırarak göstermesi bekleniyor. Valilik açıklama yapmıştı 7 Aralık Pazar günü için uyarı yayınlayan İstanbul Valiliği, beklenen kuvvetli yağışla birlikte kentte sel, su baskını, ani akıntılar ve trafikte aksamalar gibi olumsuzlukların yaşanabileceği vurgulandı. Vatandaşların tedbirli olmaları, toplu taşıma ve ulaşım planlamalarını hava durumuna göre yapmalarını istedi. Yapılan açıklamada "Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün yaptığı son değerlendirmelere göre, 7 Aralık Pazar günü İstanbul’da sağanak yağışların kuvvetli olması bekleniyor. Kuvvetli yağışlarla birlikte sel, su baskını ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır." ifadelerine yer verildi.
Kayseri Kaza yapan alkollü sürücü, "Gazeteci çekerse üflemem" diyerek, ekiplere zorluk çıkardı Kayseri’nin Melikgazi ilçesinde otomobil ile ticari taksinin çarpıştığı kazada 2 kişi yaralandı. Kaza sonrası ekipler tarafından alkolmetre üfletilmek istenen sürücü, "Gazeteci çekerse üflemem" diyerek, ekiplere zorluk çıkarırken, kendisini görüntüleyen basın mensubuna da engel olmaya çalıştı. Yapılan kontrollerde sürücünün 1.42 promil alkollü olduğu tespit edildi. Edinilen bilgiye göre, ilçeye bağlı Germir Mahallesi Orgeneral Hulusi Akar Bulvarı Doktor Sami İpek Caddesi kesişiminde bulunan kavşakta meydana gelen trafik kazasında, Y.B. yönetimindeki, 06 ADZ 744 plakalı otomobille E.T. yönetimindeki 38 T 0338 plakalı ticari taksi çarpıştı. Kazada ticari taksi şoförü E.T. ile otomobilde bulunan bir yolcu yaralanırken, ihbar üzerine bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemi alırken, sağlık ekipleri de yaptıkları ilk müdahalenin ardından yaralanan 2 kişiyi ambulansla hastaneye kaldırdı. Kaza sonrası polis ekipleri tarafından alkol kontrolü yapılmak istenen Y.B. haber için olay yerine gelen gazetecinin görüntü alması halinde alkolmetreyi üflemeyeceğini söyleyerek, ekiplere zorluk çıkardı. Y.B. kendisini görüntüleyen gazeteciye engel olmaya çalıştı. Ekipler tarafından güçlükle ikna edilen Y.B. 1.42 promil alkollü çıktı. Y.B.’ye ‘alkollü araç kullanmak’ suçundan 9 bin 267 TL idari para cezası uygulandı. Kazaya karışan otomobil ve ticari taksi çekiciyle kaldırıldı. Arkadaşları yaralanan taksiciler tepki gösterdi Öte yandan kazada yaralanan Y.B.’nin beraber çalıştığı arkadaşları olay yerine geldi. Kazayla alakalı konuşan taksi şoförleri, arkadaşlarının gece saatlerinde ekmeğini kazanmak için çalıştığını söyleyerek, alkollü şekilde araç başına geçen bir sürücü yüzünden arkadaşlarının yaralandığını ifade ederek, tepki gösterdi. Taksiciler kimsenin alkol alarak, direksiyon başına geçmemesi gerektiğini dile getirdi.