SAĞLIK - 06 Mayıs 2024 Pazartesi 13:02

Uzm. Dr. Dost: “Çeşitli tedavi yöntemleri ile fobilerden kurtulmak mümkün”

A
A
A
Uzm. Dr. Dost: “Çeşitli tedavi yöntemleri ile fobilerden kurtulmak mümkün”

SAMSUN (İHA) – Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, fobilerin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyerek, birçok tedavi yöntemi ile fobilerden kurtulmanın mümkün olduğunu ifade etti.


Fobisi bulunan insanlar gündelik yaşantısında birçok cisimden ya da canlıdan endişe duyabiliyor. Travmatik ya da bilinçaltında olan uyaranlar tarafından da ortaya çıkabilen fobiler bazı insanları olumsuz etkilerken, Medicana Sağlık Grubu doktorlarından Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, hastalığın oluşumu ve tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu.


İnsanların birçok şeye fobisinin olabileceğini ifade eden Medicana International Samsun Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Hilal Dost, “Fobi, nesnel olarak ciddi bir korku ya da kaygı kaynağı olmayan bir durum ya da nesneye karşı aşırı bir korku, kaygı, endişe gösterme haliyle karakterize bir durumdur. Birçok şeye karşı fobi gelişebilir. Bunların bir kısmı durumsal olabilir. Örneğin; uçak fobisi, yükseklik fobisi, karanlık fobisi. Bazen de doğa olaylarıyla ilgili olabilir. Şimşekten korkma, gök gürültüsünden korkma, depremden aşırı derecede korkma gibi bir takım doğa olaylarından korkmayla ilgili olabilir. Öte yandan hayvan korkusu olabilir. Kedi fobisi, köpek fobisi, kuş fobisi, örümcek fobisi, yılan fobisi gibi ya da kan vermek, enjeksiyon yaptırmak, iğne yaptırmak gibi durumlarda da fobik belirtiler görebiliyoruz” dedi.



Anksiyete ve fobi arasındaki farklar


Yaygın olarak görülen anksiyete ile fobi arasındaki farkları aktaran Uzm. Dr. Hilal Dost, “Yaygın anksiyete bozukluğunda daha çok günlük olaylarla ilgili endişe halinden bahsediyoruz. Kişinin sağlığıyla ilgili, yakınlarının, sevdiklerinin sağlığıyla ilgili ya da gün içindeki stres faktörleriyle ilgili yoğun bir kaygı, endişe halinden bahsediyoruz. Ama fobide, korkulan uyaranla yani fobik nesneyle ya da fobik durumla karşılaştığımızda olan bir kaygıdan ve endişeden bahsediyoruz. Yani yaygın anksiyete bozukluğu dediğimiz şey daha genele yayılmış bir tablo iken, fobide daha ziyade fobik nesneyle karşılaşıldığında olan bir anksiyete ya da panik tepkisinden söz edebiliriz” diye konuştu.



Fobilerden profesyonel destek almadan kurtulmak mümkün mü?


Destek almadan fobilerden kurtulmanın mümkün olup olamayacağını değerlendiren Uzm. Dr. Dost, “Burada en önemli şey fobi ile kademe kademe yüzleşmek. Şimdi bu yüzleşmeyi de bazen kişi kendi başına yapmaya çalıştığında birdenbire kendini yoğun bir fobik uyaranla bir arada bulduğunda kaygı, panik duygusu daha çok artıyor ve bu panik duygusuyla beraber kaçınma davranışları, o fobik nesneden bir an önce uzaklaşma davranışları daha çok pekişiyor. O yüzden bu maruziyet tedavisi için aslında aşamalı bir plana ihtiyaç var ve bu aşamalı planın yapılmasında da bir ruh sağlığı uzmanıyla beraber çalışmak aslında çok daha etkili ve faydalı olacaktır” şeklinde konuştu.



“Çeşitli tedavi yöntemleri ile fobilerden kurtulmak mümkün”


Fobilerden kurtulmanın çeşitli tedavi yöntemleri olduğunu vurgulayan Dost, şunları söyledi:


“Kişi, fobik uyaranla karşılaştığında yoğun bir korku ve kaygı hissettiği için bir an önce bu duygudan kurtulmak ve bu nesneden uzaklaşmak için yoğun bir istek ya da yoğun bir dürtü hissedebilir. Tedavisine baktığımızda bu fobi neden kaynaklanıyor, bir psikiyatrist eşliğinde önce buna bakmamız lazım. Herhangi bir travmatik yaşantı var mı bu fobinin gelişmesiyle ilgili ya da nasıl geliştiği ile ilgili konuşmakta fayda var. Ya da bunu arttıran çeşitli faktörler var mı bunların değerlendirilmesinde fayda var. Fobinin nedeni anlaşıldıktan sonra genel anlamda tedavi çok birbirine benzer. Esas olarak da korkulan durumla yüzleşmeye dayalı tedavi yöntemleri mevcut. Bir travma varlığı varsa eğer geçmişte özellikle bir travma eşlik ediyorsa EMDR (bir ruhsal tedavi yöntemi) yönteminden fayda görülebilir. Bunun haricinde herhangi bir travma yoksa tespit edemediğimiz bilişsel davranışçı terapi dediğimiz bir yöntem oldukça işe yarıyor. Bu terapide kişinin fobik uyaranla yavaş yavaş adım adım yüzleşmesi önce terapist eşliğinde sonra gerekirse yalnız başına duruma göre planlanarak korkulan uyaranla yüzleşmesi ve duyarsızlaşmasına dayanan tedavi yöntemleri mevcuttur.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli İş güvenliği uzmanları ve iş yeri hekimleri etkin çalışmalı Denizli İş Sağlığı ve Güvenliği Çalışanları Derneği (DİSGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “İş sağlığı ve güvenliği alanındaki yeterliliğin sağlanması için iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır” dedi. DİSGDER 5. Dönem olağan genel kurulu yapıldı. Seçimler sonucunda derneğin 5. çalışma döneminin yönetim kurulu, denetleme kurulu ve federasyon üst kurulunda temsil edecek üyeler seçildi. İSG çalışanlarının başta eğitim olmak üzere mali, yasalar ve uygulamaları, statü, işveren kaynaklı ve cinsiyet ayrımına yönelik sorunlar yaşamakta olduğuna işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akköse, “Eğitim konusunda en önemli sıkıntı çalışanlarda İSG kültürünün oluşmamış olmasıdır. Çünkü İSG kültürü oluşmamış bir toplumda hem işverenler hem de çalışanlar eğitimlerin gerekliliği konusunda yeterli bilince sahip değiller. Ancak işyerinde yürütülecek korunma uygulamalarının ilk aşamasını eğitimler oluşturmaktadır. Bu nedenle İSG kültürünün toplumun her kademesinde ve çalışma yaşamında yer alan tüm kişilerde oluşturulabilmesi için ilköğretimden başlayarak ilerleyen kademelerde de devam eden iş sağlığı ve güvenliğine yönelik bir dersin okul müfredatlarına yerleştirilmesi yerinde bir karar olacaktır. İş güvenliği uzmanlarının yaşadığı önemli bir sorun mali kaynaklı olduğudur. İş sağlığı ve güvenliği alanında mevcut uzman sayıları ve bu alanı meslek olarak seçecek yeni mezunlar düşünüldüğünde bu sayının bir hayli fazla olduğu ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğinde bir yığılma olacağı aşikârdır. Bu durum uzmanları düşük ücretlerle çalışmaya zorlamakta ve iş güvenliği uzmanlığı mesleğini değersizleşmektedir. Aynı zamanda işsizlik korkusu kişileri çok düşük maaşlarda çalışmaya zorlarken yapılan işlerin de kalitesini düşürmektedir” dedi. “İşveren kaynaklı mali sıkıntıların azalması ve özellikle iş güvenliği uzmanlarının ücretlerinin ödenmesi, ücret dengesizliği ve aşırı çalışma saatlerinin düzenlenmesi için devlet destekli bir yapıya geçilmesi gerekmektedir” diyen Akköse, şöyle konuştu: “İş güvenliği uzmanları, yaşanan iş kazalarında savcılar açısından tek sorumlu olarak görülüp gözaltı/denetimli serbestlik gibi süreçlerle yüz yüze kalmaktadır. Uzmanların iş güvencesi konusunda sorunlarla karşılaştığını ve görevlerini eksiksiz yapabilmeleri için ekstra iş güvencesinin gerekliliği vardır. Yasalardaki ertelemeler, çalışan sayılarına bağlı dakika uygulamaları, uzmanların yetkilerinin sınırlılığı, kazalarda öncelikli uzmanın sorumlu tutulması, uzmana karşı yasal yaptırımların fazla olması, denetimlerin azlığı konularına ağırlık verilerek yaşanan sıkıntıların giderilmesi adına bir an önce yeni yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ülkemiz açısından iş sağlığı ve güvenliği alanında önemli gelişmeler yaşanmaktadır. Ancak bu gelişmeler olumlu olmakla birlikte yeterli değildir. Bu yeterliliğin sağlanması da iş güvenliği uzmanları ile iş yeri hekimleri etkin ve verimli çalışmasına bağlıdır. Uzman ve hekimlerin kendilerinden beklenen bu verimliliği gerçekleştirebilmeleri yaşadıkları sorunların en aza indirilmesi ile mümkün olabilecektir”
Denizli Vali Coşkun; “Gençlerimiz güçlü Türkiye’nin en büyük güvencesidir” DENİZLİ (İHA) – Denizli Valisi Ömer Faruk Coşkun, 19 Mayıs mesajında; “Milli değerlerimize sahip çıkan bir nesil, aynı zamanda güçlü Türkiye’nin en büyük güvencesidir” dedi. Vali Ömer Faruk Coşkun, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Vali Coşkun, mesajında; “Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak milli mücadeleyi başlattığı büyük adımın 105. yıldönümünde, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı hep birlikte coşkuyla kutlamanın mutluluğu ve heyecanı içerisindeyiz. 19 Mayıs, esareti asla kabul etmeyen, Aziz Milletimizin varlık-yokluk mücadelesinin ilk adımıdır. Tarihimizin önemli dönüm noktalarından biri olan 19 Mayıs, Cumhuriyetimizin kuruluş müjdesidir. 19 Mayıs 1919, Aziz Türk Milletinin milletçe başkaldırdığı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Ya istiklal ya ölüm’ ifadesi ışığında milli egemenliğe dayanan, tam bağımsız bir devlet kurma kararının hayata geçirildiği gündür. Yaşlı, kadın ve çocuk demeden bu aziz millet cepheden cepheye koşarak, bin yıllık onurunu ve bağımsızlığını çiğnetmemiştir. Yüzbinlerce genç, al bayrağı yere düşürmemek için, kutsal vatanı düşman işgaline terk etmemek için kahramanca şehit olmuştur. Bu nedenle 19 Mayıs 1919, tam bağımsızlığın, milli ruh ve benliğin yeniden canlanması açısından bir milattır” ifadelerini kullandı. Mesajında gençlere de seslenen Vali Coşkun, “İstikbale yönelik hedefleri olan milli birlik ve beraberliğimize, milli değerlerimize sahip çıkan bir nesil, aynı zamanda güçlü Türkiye’nin en büyük güvencesidir. Büyük fedakârlıklarla kurulan Cumhuriyetimiz, sizlere emanettir. 19 Mayıs 1919’da yükseltilen bağımsızlık meşalesini korumak ve yüceltmek, en önemli vazifenizdir. Bu duygu ve düşüncelerle, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile İstiklal Savaşımızın kahramanları olmak üzere, vatanımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyor, sevgili gençlerimizin ve vatandaşlarımızın 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını kutluyorum” diye konuştu.
Denizli Başkan Arslan; “Atatürk’ün izinde yürümeye devam ediyoruz” Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik Spor Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Başkan Arslan, mesajında; “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Milli Mücadele’yi başlatması ve aynı zamanda gençliğe olan güvenini simgeleyen 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun. Gençlik, ülkemizin geleceğidir ve onların omuzlarında yükselen her yeni güne, ülkemizin aydınlık yarınlarına bir adım daha yaklaşırız. Bu özel gün vesilesiyle, gençlerimize olan güvenimizi bir kez daha vurgulamak istiyorum. Sizler, ülkemizin geleceğini şekillendirecek olan değerli gençlerimizsiniz. Bilgiyle, özveriyle, ve vatan sevgisiyle donanmış bir gençlik, Türkiye’nin her alanda başarılarına katkı sağlayacaktır. Bugün, milli mücadelenin başladığı topraklarda, Atatürk’ün izinde yürümeye devam ediyoruz. Bizlere bu vatanı emanet eden şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle anıyoruz. Onların aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyor, bu toprakları bizlere vatan kılan değerlerini unutmamaya söz veriyoruz. 19 Mayıs’ı coşkuyla kutlamak, aynı zamanda sporun ve sağlıklı yaşamın önemini vurgulamak için de bir fırsattır. Spor, sağlıklı bir bedenin ve zihnin temelidir. Bu nedenle, gençlerimizin spor yapmaya teşvik edilmesi ve spor alışkanlığının kazandırılması büyük önem arz etmektedir. Bu anlamlı gün vesilesiyle, tüm Çamelili hemşehrilerimin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı en içten dileklerimle kutlar, sağlık, mutluluk ve başarı dolu günler dilerim” ifadelerini kullandı.
Tokat Vali Hatipoğlu: "Ampute olan yaralılarımız var ama yaralıların genel durumları iyi" Tokat Valisi Numan Hatiboğlu, el yapımı patlayıcı nedeniyle hastanede tedavileri devam eden 5’i jandarma görevlisi olmak üzere 7 kişiyi ziyaret etti. Kentteki hastanelerde tedavi altına alınan yaralıları ziyaret eden Vali Hatipoğlu gazetecilere açıklamalarda bulundu. Yaralılar hakkında bilgiler veren Tokat Valisi Numan Hatipoğlu, "Bölgede devriye ekibimize sözlü olarak ulaşan bir vatandaşımızın evinin önündeki sandıkla ilgili ihbarına devriyemiz kendisi gidiyor. Akabinde olay yerinde gerçekleşen patlamanın sonucunda 5 jandarma personelimiz ve 2 vatandaşımız yaralanıyor. Bunlardan hafif durumda olan iki vatandaşımız Erbaa Devlet Hastanesi’nde müşahede altında. 2 yaralımız Tokat Devlet Hastanesinde şu an tedavileri devam ediyor. Bir sivil vatandaşımız ve jandarma personelimizin durumları iyi. Ameliyatlı olan sivil vatandaşımız var. Yine jandarma personelimizin operasyonu da aynı şekilde devam ediyor. Diğer yandan 3 vatandaşımızın ikisi jandarma personeli, biri sivil vatandaşımız Tokat Gaziosmanpaşa Eğitim Araştırma Hastanesi’nde şu an itibariyle tedavileri devam ediyor. Bir vatandaşımızın jandarma personelimizin gözünde sıkıntımız var. Yine bir personelimiz diz kapağı altından ampute edildi. Bu arada olayla ilgili olarak gerekli araştırmayı, soruşturmayı, ekiplerimiz ivedi bir şekilde gerçekleştirdiler ve inşallah en kısa zamanda tüm failler olayın gerçekleştirenleri adaletin karşısında bulunacaklar. Gerekli cezaya çarptırılacaklar diye umut ediyoruz. Gözaltılar var. Şu an itibariyle çalışmalar devam ediyor" dedi. "Genel olarak durumları iyi" Ampute olan personellerin olduğunu söyleyen Vali Hatipoğlu, "Ameliyatta olan vatandaşlarımız var. Jandarma personelimiz var. Bunlardan ampute durumu olanlar var. Dolayısıyla da ama genel olarak durumları iyi" diye konuştu.