ASAYİŞ - 12 Ekim 2021 Salı 13:22

(Özel) Tarafı olmadıkları kavganın sürgünü oldular

A
A
A
(Özel) Tarafı olmadıkları kavganın sürgünü oldular

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde yaklaşık 5 ay önce arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavga yüzünden 12 aile, soyadlarının aynı olması nedeniyle tarafı olmadıkları kavganın sürgünü oldu.

Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde yaklaşık 5 ay önce arazi anlaşmazlığı nedeniyle çıkan kavga yüzünden 12 aile, soyadlarının aynı olması nedeniyle tarafı olmadıkları kavganın sürgünü oldu. Ölüm korkusu yaşayan aileler evlerinden ve arazilerinden olurken, çocuklarını okula bile gönderemiyor.


Siverek’e bağlı Aşağı Taşlı kırsal Mahallesi’nde yaklaşık 5 ay önce arazi anlaşmazlığı nedeniyle meydana gelen ve 3 kişinin hayatını kaybettiği, 6 kişinin yaralandığı akraba ailelerin kavgası sonrası, kavgaya karışmayan 12 aile soyadlarının kavga edenlerle aynı olması nedeniyle sürgün durumuna düştü. 12 aileden yaklaşık 160 kişi can güvenliği olmadığı için çeşitli köylere sığınarak kendilerini korumaya çalışıyor. Can güvenlikleri olmadığı için öğrenciler okullarına devam edemezken, üniversite öğrencileri eğitimlerini dondurmak zorunda kaldı.



"Tarafı olmadığımız kavganın sürgünü olduk"


8 kişilik nüfusu ve 2 akraba ailesi ile birlikte bir köye sığınan Ali Demirkıran, kavga ile hiçbir alakalarının olmadığını, kavgada 3 kişinin ölümüne neden olan aile ile aynı soyismi taşıdıklarını kaydetti. Kavganın tarafı olmamalarına rağmen ölüm korkusu yaşadıklarını anlatan Ali Demirkıran, ’’Olay gününde ailemle birlikte tarlada çalışıyorduk, o esnada 2 akraba ailelerimiz arasında olay oldu. Her iki taraf da akrabamız, vuran taraf biraz daha bize yakın olduğu için ve birde soy isimlerimiz aynı olduğu için köyümüzden bizi kovdular ve mağdur duruma düştük. Evlerimizi, araçlarımızı yaktılar, evlerimizin içindeki eşyaları yağmaladılar” dedi



3 aile 21 kişi tek göz odada yaşıyor


Sığındıkları köy sakinlerinin kendilerine bir göz oda tahsis ettiklerini ve burada 3 aile 21 kişinin yaşadığını söyleyen Demirkıran, halen daha tehdit aldıklarını anlatarak, ’’Devamlı tehdit altında olduğumuz için çocuklarımızı okula göndermekten korkuyoruz, bundan dolayı çocuklarımız okuyamıyor. 2 tane üniversite öğrencim var. Ben çocuklarımın okumasını istiyorum ama can güvenliğimiz olmadığından, çocuklarımı okula gönderemiyorum. Devamlı tehdit mesajları aldığım için çölyak ve diyabet hastası oğlumun tedavisini yapamıyorum, oğlum için Siverek Kaymakamlığına başvurdum, sağ olsun kaymakamımız bizi hastaneye gönderdi ama oğlumun yatırılması gerekiyordu, yine yeterli can güvenliği olmadığı için yatıramadım’’ şeklinde konuştu.



12 aile 160 kişi mağdur


Kavga ile hiç alakası olmayan 12 aile ve 160 kişinin çeşitli köylere sığındığını söyleyen Ali Demirkıran, ’’Buraya biz 3 aile sığındık, başka köye 5 aile, başka bir köye de 4 ailemiz sığınmış durumda. Çocuklarımın okumasını istiyorum” ifadelerini kullandı.



’’300 dönüm tapulu arazim var ama ekemiyorum’


Köyde 300 dönüm müstakil arazisinin olduğunu, köyden sürgün edildikleri için araziyi süremediklerini belirten Demirkıran, ’’Evimizden olduk, köyümüzden ayrı kaldık. Köylerimizde arazilerimiz var ama ekemiyoruz. Köyde 300 dönüm müstakil arazim var. Ekim zamanı geldi, tarlalarıma gidip, ekinlerimi ekmek istiyorum ama gidemiyorum” ifadelerine yer verdi.



Korkudan okula gidemiyorlar


Çok zor durumda ve koşulda yaşamaya çalıştıklarını söyleyen Zeynep Demirkıran korkudan okula gidemediklerini belirterek, ’’Çok zor bir süreçten geçtik. Olay gününde evimizi, eşyalarımızı yaktılar. Dört tane abim var, hepsi korkudan okula gidemiyor, işe gidemiyoruz. Üstümdeki elbiseler bile milletin bize verdiği kıyafetler. Biz olay günü tarlada çalışıyorduk, hiçbir şeyimizi almadan tarladan kaçtık’’ ifadelerini kullandı.



’’Abilerime bir şey olacak mı korkusuyla yaşıyorum’


Her zaman bir korku içerisinde yaşadıklarını söyleyen Zeynep Demirkıran, ’’Hep bir korku var içimde abilerime, dayıma bir şey olur mu diye. Bizim köyümüzde bir sürü tarlamız var ama o tarlalarımızı ekemiyoruz. Burada 21 kişiyiz, çalışamıyoruz ekemiyoruz nasıl yaşayacağız. Şimdi bize bakıyorlar ama ne zamana kadar bu sürecek" dedi



’’Okuyup, bu cahillikten kurtulmak istiyoruz’’


Olayla hiçbir alakalarının olmadığı halde sürekli tehdit altında oldukları için kayıtlarını dondurduklarını söyleyen, 2 sınıf üniversite öğrencisi Kahraman Demirkıran, ‘Okuyup bu cahillikten kurtulmak istediklerini’ belirtti. Kahraman Demirkıran” Ben ve kardeşim üniversite öğrencisiyiz, bu olay nedeniyle kayıtlarımızı dondurmak zorunda kaldık. Bu dondurma ne zaman kadar sürecek, bir yıl mı, 2 yıl mı bilemiyorum. Biz okumak ve bu cahillikten kurtulmak istiyoruz” şeklinde konuştu.



Tedavi olmak istiyor


Diyabet ve çölyak hastalığı nedeniyle sürekli hastanede kontrol altında olması gerektiğini söyleyen 15 yaşındaki Hüseyin Demirkıran ise tedavi olmak istediğini kaydederek, "Ben hem çölyak ve hem de diyabet hastasıyım, unlu şeyler yiyemiyorum. Rahatsızlığım nedeniyle her ay hastanede yatmam lazım, ailemin bu durumundan dolayı hastaneye de gidemiyorum. Ben lisede okuyordum da bu durumda okula da gidemiyorum. Psikolojim bozulmuş, çok korkuyorum okula gidemiyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman İsias Otel Davası sürüyor Adıyaman’da 6 Şubat depremlerinde 72 kişinin hayatını kaybettiği İsias Otel’le ilgili davanın ikinci duruşması sürüyor. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada 3’ü tutuklu 11 sanık yargılanıyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ünal Üstel, bazı bakanlar ve hayatını kaybeden kişilerin yakınları davayı takip ediyor. Adliye önündeki basın açıklamalarının ardından duruşma başladı. Mahkeme Başkanı, 72 ölü, 8 yaralının bulunduğu dosyaya, 2 kişinin yaralandığı birleşen dosya kapsamında sanıkların savunmasını istedi. Birleşen dosya kapsamında savunma yapan sanık Ahmet Bozkurt, “Benim mühendislerim, hesap uzmanlarım, işlerini çok doğru yapmışlar, hiçbir eksiğim yoktur. Birleşen dosya kapsamındaki 24 Mart tarihinde Gazi Üniversitesi’nden alınan raporda bazı hususlara itirazım var. Benim asli kusurlu olduğunu belirtilmiştir. Ben hiçbir eksiğim yok, tüm işlemlerimizi doğru yaptık. Benim hiçbir kusurum yok. Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin raporuna yaptığım itirazın aynısını Gazi Üniversitesi raporuna da yapıyorum” dedi. İsisas Otel müellifi Erdem Yıldız, savunmasında, “Ana savunmada yaptığım savunmamın aynısı, birleşen dosyada da yapıyorum. Gazi Üniversitesinin ek ve kök raporuna ilişkin, sahte evrak üzerinden suçlamışlar. Ben suçlamaları kabul etmiyorum. Benim ortada hiç olmayan statik projem ruhsata nasıl yazılıyor? Benim projem nerede? Ortada proje yok. Evrakta sahtecilik yapıldığını düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Tutuksuz sanık fenni mesul Halil Bağcı, “Aleyhimde olan suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Mahkeme heyeti, ilk duruşmada dinlenmeyen müştekileri dinledi. Tanık Murat Kuştepe, “Ben binanın yanında otopark işletiyorum. Ben otelin lobisi ve girişi dışında bir yeri görmedim. Benim otopark ile anlaşmaları vardı. Araçları getiriyorlar. Otelin içindeki tadilatı bilmiyorum, sadece dış cepheyi yaptıklarını biliyorum” dedi. Müşteki avukatları özel olarak hazırlatılan ve mahkemeye sunulan uzman raporlarını hazırlayan uzmanların dinlenmesini talep etti. Sanık avukatları, Mahkeme Heyetinin Gazi Üniversitesinden alınan raporu hazırlayan ve özel rapor hazırlayan kişilerin mahkemede dinlenmesine karşı çıktı. Mahkeme heyeti, uzmanların dinlenmesi ile ilgili talebi kabul ederken sanık avukatları karara tepki gösterdi. Sanık avukatları, uzmanların dinlenmesi noktasında öncelikle Gazi Üniversitesinin raporunu hazırlayan uzmanların dinlenmesi gerektiğini vurguladı. Duruşmaya 5 dakika ara verildi.
Bursa Gemlik Belediyesi’nde Başkan Yardımcıları ve Özel Kalem Müdürü belli oldu Gemlik Belediyesi’nde Şükrü Deviren’in belediye başkanı olmasının ardından, Deviren’in A Takımı’da belli oldu. Mecliste toplam 20 meclis üyesi ile birlikte çalışacak olan Şükrü Deviren, meclis üyelerinden Arzu Şen Karataş ve Durmuş Uslu’yu belediye başkan yardımcısı olarak görevlendi. Öte yandan Gemlik Ticaret Borsası’nda genel sekreter olarak görev yapan Bahadır Selvi’de Özel Kalem Müdürü olarak görev yapacak isimler arasında yer aldı. Arzu Şen Karataş kimdir? 1971 Gemlik doğumlu Arzu Karataş, İlk,orta ve lise öğrenimini Gemlik’te tamamladı. İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık bölümünü bitirdi. 15 yıl özel bir şirkette mimar olarak çalışan Arzu Şen Karataş, 2009 yılından bu yana kendi bürosunda mimarlık mesleğini devam ettirmektedir. C sınıfı iş güvenlik uzmanı olan Karataş, 2000-2001 yıllarında Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nde mimar olarak çalıştı. 2009-2014 yıllarında Gemlik Belediye Meclis Üyesi olarak görev yapan Arzu Şen Karataş, 2019-2024 yılları arasında Bursa Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi ve Gemlik Belediyesi Meclis Üyesi ve imar komisyonu başkanı görevlerini yürüttü. Evli ve bir çocuk annesidir. Durmuş Uslu kimdir? 1969 Giresun Dereli Kızıltaşköyü doğumlu olan Durmuş Uslu, 1984 yılında Gemlik’e yerleşerek, inşaat işi ile uğraşmaya başladı. 1988 yılında kurulan Gemlik Giresunlular Derneği’nin 4 dönem başkanlığını yapmıştır. Gemlik Kent Konseyi ve Gemlik Hemşehri Dernekleri’nin kuruluşlarında yönetim kurulu üyeliği yapan Durmuş Uslu, Giresun Sanayici ve İşadamları Dernekleri’nde de kurucu yönetim kurulu üyeliği, Gemlik Çotanakspor Kulübü kurucu üyesi olarak görev yaptı. 2019 yılında gerçekleşen yerel seçimlerde Gemlik Belediyesi Meclis Üyesi olarak imar başta olmak üzere, encümen, çevre sağlık, kentsel dönüşüm, spor, milli eğitim, hukuk komisyonlarında görev almıştır. Ayrıca 4 yıldır Gemlik Belediyespor Kulübü ve Gemlik Amatör Spor Kulüpler Birliği başkanlığı görevini yürüten Durmuş Uslu, Evli ve iki çocuk babasıdır. Bahadır Selvi kimdir? 1985 yılında Gemlik’te doğan Bahadır Selvi, İlköğrenimini Gemlik Şehit Cemal İlkokulunda tamamladıktan sonra orta ve lise öğrenimini İstanbul Özel Darüşşafaka Lisesinde tamamladı. Üniversite öğrenimini ise Dumlupınar Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümünde tamamladı. Üniversite öğreniminde 1 yıl boyunca University of Economics in Bratislava’da Ekonomi alanında eğitim alarak özel Banka ve çeşitli sektörlerde yöneticilik yaptı. Yurt içinde ve yurt dışında kalkınma ajansları, FAO gibi kurumlarda gerçekleştirilen projelerde aktif görev alan Bahadır Selvi, Kurumsal değişim ve dönüşüm odaklı birçok çeşitli mesleki seminer, panel, sempozyum ve konferanslara katılım sağladı. Son olarak Gemlik Ticaret Borsası’nda Genel Sekreterlik görevini yürütmüştür. Evli ve 1 çocuk babası olan Bahadır Selvi, iyi seviyede İngilizce bilmektedir.