POLİTİKA - 25 Temmuz 2025 Cuma 11:58

Şanlıurfa’da afetlere hazırlık semineri

A
A
A
Şanlıurfa’da afetlere hazırlık semineri

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Daire Başkanlığıyla Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Türkiye Ofisinin birlikte düzenlemiş olduğu "Afetlere Dayanıklı Şehirler ve muhtemel Afetlere Hazırlık" semineri yoğun katılımla 11 Nisan Kültür Merkezinde gerçekleşti. Seminere katılan Başkan Mehmet Kasım Gülpınar, "Kadim şehir Şanlıurfa’nın geleceğini daha güvenli, daha dirençli ve daha bilinçli kılmak için çalışmaya devam ediyoruz" dedi.


Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Türkiye Ofisi’nin ortaklaşa düzenlediği seminer 6 Şubat depremlerinde ve 15 Mart 2023 tarihinde Şanlıurfa’da yaşanan sel felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşların anısına bir dakikalık saygı duruşu akabinde İstiklal Marşının okunmasıyla başladı.


Deprem ve Sel görüntülerinden oluşan video gösteriminin de sahneye yansıtıldığı programa katılanlar duygu dolu anlar yaşadı. Bazı vatandaşlarının gözyaşlarına hâkim olamadığı da gözlenirken seminer kapsamında uzman isimler depreme dayanıklı şehirler konusunda bilgi ve birikimlerini katılımcılarla paylaştılar.


"Sergilediğimiz birliktelik ruhu tüm dünyaya örnek oldu"


Şanlıurfa’nın geleceğini daha güvenli, daha dirençli ve daha bilinçli kılma iradesiyle bir araya geldiklerini vurgulayan Başkan Gülpınar, "Çünkü artık çok iyi biliyoruz ki, afetler sadece doğanın bize hatırlattığı bir gerçeklik değil, aynı zamanda insan eliyle eksik bırakılmış tedbirlerin, zamanında verilmeyen kararların ve yeterince kurulmamış iş birliklerinin sonucudur. Ve ne yazık ki biz bunu yaşayarak gördük. 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan ve "asrın felaketi" olarak anılan Kahramanmaraş merkezli depremler, yalnızca bir bölgeyi değil, tüm Türkiye’yi derinden sarstı. Milletçe canlarımızı yitirdik, yüreklerimiz dağlandı. Ancak bir şeyi de önemle belirtmek isterim ki, milletimiz, bu büyük felakette yardımlaşmanın, dayanışmanın, kenetlenmenin en güzel örneğini sergiledi. Devletimiz, tüm kurum ve imkânlarıyla sahadaydı. Devletimizin kararlı ve hızlı müdahalesi, yerel yönetimlerin omuz omuza verdiği çaba, sivil toplumun seferberliği ve en önemlisi, milletimizin sergilediği fedakarlık, ilk andan itibaren gösterilen bu birliktelik ruhu, sadece bize değil tüm dünyaya örnek oldu" sözlerine yer verdi.


"Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle afet işleri daire başkanlığını kurduk"


Şanlıurfa’nın da 6 Şubat depremlerinden oldukça etkilendiğini ifade eden Başkan Gülpınar, "Şanlıurfa olarak biz de o büyük felaketten etkilenen iller arasında yer aldık. Yüzlerce yapımız ağır hasar aldı, çok kıymetli vatandaşlarımızı kaybettik. Henüz bu acının izleri silinmemişken, 15 Mart 2023 tarihinde yaşadığımız sel felaketi, bizlere bir kez daha gösterdi ki afetler birbirini beklemiyor. Dolayısıyla bizim hazırlığımız da geçici değil, sürekli ve bütüncül olmak zorunda. İşte tam da bu düşünceyle, göreve geldiğimiz ilk aylarda Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle Afet İşleri Daire Başkanlığımızı kurduk. Çünkü bu mesele, bizim için sadece bir idari birim değil, bir zihniyet değişiminin adımıydı. Kurumsal refleksi güçlendirmeden, altyapıyı ne kadar büyütürseniz büyütün, eksik kalırsınız. Biz bu şehirde, depremle sınandık, sel ile sınandık. Canımız yandı, yüreğimiz sarsıldı. Ben bu vesileyle, o asrın felaketinde ahirete göçen tüm canlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum. Ama şunu da gördük, hazırlıklı olmanın, tedbiri elden bırakmamanın, insanı öncelemenin ne kadar hayati olduğunu hep birlikte fark ettik. Bunun yanında, Afet öncesinden başlayarak, Tatbikatlarla, teknik eğitimlerle ve bilinçlendirme çalışmalarıyla süreci yönetiyor, Afet sonrası ise arama-kurtarma, lojistik destek ve sosyal iyileştirme mekanizmalarını hayata geçiriyoruz. Kısacası, biz işi baştan tutuyoruz Ama şunu da çok iyi biliyoruz, hiçbir şehir, hiçbir belediye, hiçbir kurum, bu mücadeleyi tek başına veremez. Bu nedenle biz, ulusal iş birliklerini olduğu kadar, uluslararası dayanışmayı da çok önemsiyoruz" dedi.


"Afetlerle mücadele ortak bir insanlık meselesidir"


JICA’nın sadece bilgi ve tecrübesini değil, aynı zamanda dostluğunu, dayanışmasını ve insan odaklı yaklaşımını da bizimle paylaşan bir paydaş olduğunun altını çizen Başkan Gülpınar, "Çünkü afetlerle mücadele sadece yerel bir gündem değil, aynı zamanda küresel bir sorumluluk ve ortak bir insanlık meselesidir. Bu tür platformlar, yalnızca teknik bilgi alışverişi değil, aynı zamanda ortak gelecek için kurulan güçlü köprülerdir. Bu vesileyle, Başta, Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA) Türkiye Ofisi Başkanı Bay Daisuke WATANABE ve kıymetli ekibine, bugün burada bizi yalnız bırakmayarak programımıza iştirak eden tüm kıymetli misafirlerimize şahsım ve şehrim adına, en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Afetlere dayanıklı şehirler, Sadece sağlam binalar, yüksek duvarlar, yeni araçlar demek değildir. Afetlere dayanıklı şehirler, bilgiyi sahiplenen, kurumları hazırlıklı, insanı bilinçli şehirlerdir. Ve biz bu anlayışla yol alıyoruz. Şanlıurfa, geçmişin hafızasına yaslanarak, geleceği daha güçlü, daha sağlam, daha güvenli inşa edecek bir iradeye sahiptir. Yeter ki bu iradeyi diri tutalım, bu ortak aklı büyütelim" ifadelerini kullandı.


Şanlıurfa Vali Yardımcısı Mehmet Deniz Arabacı da seminerde bir konuşma yaparak dirençli şehirlere sahip olmanın afetlerde ne kadar önemli olduğunu vurguladı.


"Destek olmaya devam edeceğiz"


Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JİCA) Türkiye Ofisi Başkanı Watanabe Daisuke, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden tüm şehitlere rahmet dileyerek afetlerden etkilenen şehirlere dokunmaya, destek olmaya devam edeceklerini kaydetti.


JICA Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Atar, JICA Türkiye Ofisi Kıdemli Danışmanı ve Türk Japon Vakfı ikinci Başkanı Doç. Dr. Emin Özdamar ve Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Afet İşleri Dairesi Başkanı Dr. Yunus Vuran da birer konuşma yaparak yürütülen çalışmalar hakkında seminere katılanlara bilgiler aktardılar.



Şanlıurfa’da afetlere hazırlık semineri

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Gökhan Değirmenci: "Kupa kulübün genlerinde var" Kocaelisporlu kaleci Gökhan Değirmenci, Ziraat Türkiye Kupası’nda 3-1 kazandıkları Erzurumspor FK maçının ardından, "İyi mücadele ettik, net skorla galip geldik. Camianın beklentisine karşılık vermek, önce gruptan çıkmak istiyoruz. Sonra inşallah final görürüz. Kupa kulübün genlerinde var" dedi. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu’nda Kocaelispor, kendi sahasında ağırladığı 1 Lig ekibi Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup etti. Maçta kaleyi koruyan deneyimli eldiven Gökhan Değirmenci, "Bu kulübün genlerinde olan Türkiye Kupası’nı müzemize katmak için elimizden geleni yapacağız" dedi. Bu maçın onlar için önemli olduğunu vurgulayan Gökhan Değirmenci, "İçeride iyi bir oyun oynadığımızı düşünüyorum. İyi mücadele ettik. 3-1 gibi net skorla galip geldik. Camianın beklentisine bu yıl Türkiye Kupası’nda karşılık vermek; öncelikle gruptan çıkmak istiyoruz, sonra da çeyrek final, yarı final ve inşallah finali görürüz. Bu kulübün genlerinde olan Türkiye Kupası’nı müzemize katmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız" diye konuştu. Son olarak 2025 yılıyla alakalı konuşan Değirmenci, "2025 yılına biz galibiyetle başlamıştık burada, geçen senenin ikinci yarısının ilk maçıydı. Bugün de galibiyetle 2025 yılını bitirdik. Bir tane de şampiyonluk kazandık. Kocaelispor camiası için 2025 yılı çok güzel geçti diye düşünüyorum. Kulübün tarihinde unutulmaz senelerden bir tanesi olacaktır diye düşünüyorum" sözlerini kaydetti.
Kocaeli Selçuk İnan: "Yenilmez olmak istiyoruz" Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk maçında Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup eden Kocaelispor’da Teknik Direktör Selçuk İnan, "Biz sadece maç kazanmak, seyircimizle birlikte yenilmez olmak istiyoruz. Maç kazanıp Süper Lig’de kalıcı ve önemli olmak istiyoruz. Bu olduğu sürece zaten Avrupa’yı yakalayacağız" dedi. Ziraat Türkiye Kupası C Grubu’nda ilk maçını oynayan Kocaelispor, 1. Lig ekibi Erzurumspor FK’yı 3-1 mağlup etti. Maçın ardından Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan oyunu değerlendirdi, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Selçuk İnan, "Bizim için çok önemli maçtı. 2025 yılının son maçıydı. İlk yarının da son maçıydı. Böyle maçlara konsantre olmak biraz zordur ama bugün iyi mücadele etik ve kazandık. 2026 yılının herkese sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum" dedi. "Jo’nun gol atmaya ihtiyacı vardı" Bugün karşılaşmada performanslarıyla dikkat çeken Joseph Nonge ve Darko Churlinov ile ilgili sorulara Selçuk İnan, "Bireysel olarak Jo da, Darko da çok iyi maç çıkardı. Ön oyuncuların skora katkı sağlaması onların özgüveni açısından çok önemli. Jo’nun attığı gol de çok önemliydi. Oynamadıkları zaman oyuncuların mutsuz olmaları gayet normal. Ama ne olursa olsun kendilerini maça hazırlamalarına engel değil. Her maç yeni bir sayfa, böyle bakmak gerekiyor. Jo adına mutluyum. Uzun zamandır ihtiyacı olan ve istediği bir şeydi bu gol. Darko da bireysel olarak bugün çok önemli performans sergiledi. 2 gol attı. Her oyuncu hızlı bir şekilde ligimize adapte olamayabiliyor. Hayatım boyunca buna şahit oldum. Darko çok karakterli bir oyuncu. Bizleri ya da seyircileri bazen skor olarak mutlu etmese de her maçta sahanın belki de en çok koşan, mücadele eden ismi. İkinci yarıda skor anlamında da bize daha fazla katkı sağlayacağına inanıyorum. Ondan memnunum" şeklinde konuştu. "Sadece maç kazanmak ve yenilmez olmak istiyoruz" Kulübün Avrupa hedefi konusunda lig ya da kupa üzerinden izlenecek yola dair Selçuk İnan, böyle bir ayrım yapmadıklarını belirtti. İnan, "Kişilerin ya da camiaların hedef koyması güzel ve önemli. Takımın başındaki hoca olarak oyuncularımla hep paylaşıyorum ki; ben hedef koymuyorum ve sadece maç kazanmak istiyorum. Bu sene lige çıktık. İşimiz hiç de kolay değildi. Süper Lig’de kalıcı ve önemli bir takım olmak istiyorum. Hedeflerimizi gerçekleştirdiğimiz sürece zaten Avrupa’yı yakalayacağız. Bunun için lig ya da kupa ayırt etmeye gerek yok. Böyle bir hedef baskısını camiaya kurmak istemiyoruz. Böyle bir hedef koyduğunuzda insanları bir yöne itiyorsunuz ve her olumsuzlukta bütün camia oyunculardan hesap sormaya başlıyor. Bu başlayınca oyuncu performansı yavaş yavaş düşmeye başlıyor. Ne bunu sürekli dile getirmek ne de bu baskıyı kurmak lazım. İyi durumdayız ve maç kazanmak istiyoruz. Kendi sahamızda, seyircimizle birlikte yenilmez olmak istiyoruz" ifadelerini kullandı. "Şu an sadece 1 Türk oyuncu transfer edebiliyoruz, cezamız kalkarsa iş değişir" Transfer yasağı konusundaki bilgi kirliliğine noktayı koyan Kocaelispor Teknik Direktörü Selçuk İnan, şu an Josip Vukovic dosyasından dolayı Türk oyuncu transferinde tedbir olduğunu, 14 yabancı konusunda da ancak giden olursa yerine yeni transfer yapılabileceğini kaydetti. İnan, "Türk oyuncu konusunda cezamız var ve kadroda sadece 9 oyuncu tutabiliyoruz. Tarkan’ın gittiğini düşünürsek şu an 1 oyuncu transfer edebiliyoruz. Cezamız kalkarsa zaten durum değişir ve sizlerle paylaşırız. Yabancı konusunda ise giden olursa yenisini alabiliyoruz. Şu an gerçek bu. Bu değişirse 3-4 transfer yapmak istiyoruz" dedi. "Artık hafta içi oynamak dünyada kabul görüyor" Kupa maç takvimiyle ilgili konuk takım teknik direktörü Serkan Özbalta’nın eleştirileri ve çağrılarına katılıp katılmadığı konusunda ise Selçuk İnan, "Geçen yıl bununla ilgili eleştirilerim oldu. Ama bu yıl planlamayla ilgili yapabileceğimiz eleştiri yok. Ama bazı takımlar üst üste maç yaptığı zaman zorluklar yaşayabiliyor. Serkan Hoca bunu dile getirmiştir. Hafta içi maç oynamak dünyada kabul görüyor artık. Bunu bir şekilde becerebilmek lazım" sözlerini kaydetti.
Rize Çayeli Bakır’da 3. seviye acil durum tatbikatı gerçekleştirildi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı koordinasyonunda, kamu kurumları ve özel sektörün katılımıyla Çayeli Bakır İşletmeleri’nde 3. Seviye Acil Durum Tatbikatı başarıyla gerçekleştirildi. Tatbikatla, kamu ve özel sektör kurumlarının muhtemel maden kazalarına yönelik müdahale kapasitesi, kurumlar arası koordinasyon ve iletişim altyapısı test edildi. Tatbikat kapsamında, yeraltı çalışma alanında hafif aracın üzerine göçük düşmesi sonucu katın kapanması ve telsiz ile iletişim hatlarının devre dışı kalması senaryosu canlandırıldı. Senaryo üzerinden acil müdahale ekiplerinin koordinasyon yetkinliği, iletişim altyapısının dayanıklılığı ile kurtarma ve tahliye süreçleri uygulamalı olarak gözlemlendi. Kurumlar arası koordinasyon kusursuz çalıştı Tatbikatın temel hedefleri arasında; Çayeli Bakır Acil Durum Kontrol Grubu ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Acil Durum Merkezi arasındaki koordinasyonun sağlanması, teknolojik iletişim altyapısının test edilmesi ve Acil Durum Yönetim Ekibi’nin (ADKG) eşgüdüm kabiliyetinin geliştirilmesi yer aldı. Ayrıca AFAD, Valilik ve yerel kurumlarla ortak müdahale uyumunun ölçülmesi, kurtarma, tahliye ve tıbbi müdahale süreçlerinin değerlendirilmesi ile paydaşlara yönelik doğru ve güvenilir bilgilendirme kapasitesinin güçlendirilmesi hedeflendi. Kamu ve özel sektörün geniş katılımıyla gerçekleştirildi Tatbikata Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG), AFAD, UMKE, Jandarma, JAK ve İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri katıldı. Bunun yanı sıra Çoruh EDAŞ, Çayeli Bakır ve Artmin Madencilik gibi özel sektör temsilcileri ile TTK, TKİ, Eti Maden ve MTA da tatbikatta yer aldı. Bakanlık ve MAPEG temsilcileri ise video konferans yöntemiyle sürece dahil olarak tatbikatı eş zamanlı takip etti.
İstanbul Yeni yıl akşamının lezzeti kestaneli bademli Sahan yılbaşı hindisi Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan her yıl olduğu gibi bu yıl da yeni yıl akşamının vazgeçilmez lezzetinin Hindi olacağını belirtti. Öztan, Sahan farkı ve kalitesi ile bu yıl da sofralarda fark oluşturacaklarını belirtti. Sahan Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Tekin Öztan, keyifli bir yılbaşı akşamı geçirmek için heyecanlı bir hazırlık sürecinin olacağını belirterek yılbaşı akşamı sofraların en lezzetli detayının her yıl olduğu gibi Sahan farkı ve lezzeti ile hazırlanan yılbaşı hindisi olacağını belirtti. Öztan, "Biz sahan olarak bademli, kestaneli iç pilavı ile nar gibi kızaran hindileri hazırlarken kendimizi bir anlamda yeni yıl sofralarını özenle hazırlayan ve bu keyifli akşamı sevdikleri ile daha da güzel ve paylaşılabilir hale getiren ev sahipleri gibi düşünüyor, kendimizi onların yerine koyuyoruz. Bir anlamda empati kuruyoruz. Her detayı, her ince ayrıntısı ve lezzetine kadar misafirlerimize en iyisini sunmak için çaba gösteriyoruz" dedi. Hindi pişirmenin çok ince ve detaylı teknikleri olduğunu belirten Tahir Tekin Öztan, seçtikleri hindilerden hazırladıkları iç pilava kadar her konuda her detaya dikkat ettiklerini ve yıllardır aynı lezzet ve kalite üzerinden ilerlediklerini belirtti. Öztan, yılbaşı hindisinin üzerindeki sosun ve pişirme derecesinin yanı sıra hazırlanan kestaneli bademli iç pilavının pişirme teknikleri ile baharatlarının da oldukça önemli olduğunu söyledi.